Restoran çalışanı yazdı: Bu sistem insan gibi yaşayalım istemiyor
Restoranın açık olduğu dönemde sigorta primlerimiz 15 gün eksik yattı, üstelik 30 gün çalıştık. Kalan 15 günlük çalışmamızı işyerimiz elden ödedi.
ARŞİV | Fotoğraf: Pixabay
Restoran çalışanı
İzmir
Restoranda aşçı olarak çalışıyorum. Meslek sahibi olup yaşam düzenimi kuracağımı düşünürdüm. Pandemi denen kötülük işimizi gücümüzü elimizden aldı. Yeni arayışlar içine girdik. Ne iş yapılır, neye gücümüz yeter onun peşine düştük. 30 yaşında baba evinden çıkamadık.
Tabii bu pandemi krizi yine patrona yaradı. Restoranın açık olduğu dönemde sigorta primlerimiz 15 gün eksik yattı, üstelik 30 gün çalıştık. Kalan 15 günlük çalışmamızı işyerimiz elden ödedi. Şu an tekrar restoranlar kapatıldı. Kısa çalışma ödeneği denilen ödenek ne zaman, kime ne kadar yatar hiç belli değil. Yatsa da neye yeter. 30 yaşında 1300 lira KÇÖ alıyorum.
İşyerinden ne bir açıklama ne de maaş bordrolarımızı alabiliyoruz. Maaşlarda adaletsizlik bizi arkadaşlarımızla karşı karşıya getiriyor. Patron ortada yok tabii. Kıdem zammı görmek pandemi sayesinde hepten hayal oldu. Çalışana al üç kuruşu nasıl yaşarsan yaşa deniyor. Üç kuruşun ikisini de vergi olarak alıyor sistem. Çok kazanandan hiç vergi, az kazanandan çok vergi. İşçinin hiçbir sektörde yüzü gülmüyor. Yapılan iş ile ilgili değil sorun, sistem bizler insan gibi yaşayalım istemiyor.
Evdeyiz, bizim baba evimiz vardı. Kaynayan ocağımız, paramız yoktu, e-internet üzerinden ticaret yapabilmeyi öğreniyorum. 30 yaşındayım, ana baba eline bakılmaz. Artık evlenme, aile kurma ihtimalimiz de hangi bahara kaldı bilmiyoruz.