Hindistan sporunda temizlik zamanı!

Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) bile sizi yolsuzluğa batmış bir kurum olarak görüyorsa vay halinize!

Hindistan Olimpiyat Oyunları Birliği (IOA) geçtiğimiz hafta içerisinde IOC tarafından Olimpiyatlardan men edildi. Gerekçe kurumun başkanlık seçimlerine hile karışması. IOC’den Pere Miro, yaptığı açıklamada başkanlık seçimlerinin başından itibaren lekeli olduğunu ifade etti.

Buna karşın IOA seçimlerinde IOC’nin hedefindeki adaylardan Lalit Bhanot genel sekreterliğe getirildi. Delphi’de düzenlenen 2010 Commonwealth Oyunları’nda İsviçreli bir saat firmasını (SWATCH) kayırarak 18 milyon dolarlık bir yolsuzluğa imza atmakla suçlanan Bhanot, 11 ay tutuklu kaldıktan sonra geçtiğimiz Ocak ayında kefaletle serbest kalmıştı. IOC’nin kararına rağmen Bhanot’un davası sürerken genel sekreterliğe getirilmesi ülkede büyük tepki uyandırdı.

Ülkenin tanınmış spor tarihçilerinden Boria Majumdar, New York Times’a yaptığı açıklamada hükümetin IOA görevlilerini azletmesi gerektiğini söyledi. Bhanot ise kendisini şu sözlerle savundu: “Suçlu olduğum kanıtlanırsa görevi bırakacağım.” Başkanlığa getirilen Abhay Singh Chautala da yüksek mahkeme yargıçlarının gözetiminde özgür ve adil bir seçim gerçekleştirdiklerini öne sürdü.  1996-2012 arası başkanlık görevini sürdüren ve yine Commonwealth Oyunları’ndaki yolsuzluklar sonrası görevden alınan eski Demiryolları Bakanı Suresh Kalmadi’yle yakın ilişkileri bulunan Chautala, IOC ile aralarındaki sorunların diyalogla halledilebileceği görüşünde.

Bu görüşte olanlardan bir diğeri de BBC’nin internet sitesinde yazan Spor Yazarı V Krishnaswamy. Krishnaswamy, IOC’nin kendi defolarını da hatırlatarak şu iddiada bulunuyor: “Korkmayın. Hindistanlı sporcular 2016 Rio’da yarışacaktır. IOC, dünyanın en büyük demokrasisini spordan men etmeyi göze alamaz.” IOC’nin aldığı bu karara göre, Hindistanlı atletler herhangi bir olimpiyat organizasyonunda Hindistan bayrağı altında yarışamayacak.

SPORCULAR VE MEDYA NE DİYOR?

Ülkenin tanınmış sporcuları ve spor yazarları da IOC’nin aldığı bu kararın ülke sporunu hali hazırdaki yolsuzluklardan arındırmak için önemli bir fırsat olacağı görüşünde.

The Hindustan Times’ta yazan Rahul Mehra, “Hindistan hükümeti Commonwealth oyunları sonrası yaşanan yolsuzlukları temizleme fırsatını kaçırmıştı. O dönem harekete geçilse uluslararası alanda böylesi rezil olmazdık. Şimdi yaşananlar ise sporumuzdaki tüm pislikleri temizlemek için Tanrı tarafından gönderilen bir fırsat gibi.”

The Times of India Gazetesi, “Hangi ülke, en üst düzey spor kurumunun adı yolsuzluklara karışmış, davaları süren isimlerce yönetilmesini ister ki?​” sorusunu sorarken, Mail Today Gazetesi’ne yazan Olimpik atıcı Murat Ali Han, IOC’nin men kararını “Hindistan spor tarihinin en utanç verici anı” olarak tanımlıyor. Tenisçi Mahesh Bhupathi de yaşananları “kirli politikaların doruk noktası” şeklinde yorumluyor. Pekin Olimpiyatları’nda altın madalya kazanan Abhinav Bindra da tüm bu yaşananlar arasında sporcuların çıkarlarının en sona atılmasını eleştiriyor: “IOC’nin men kararıyla yöneticiler değil sporcular cezalandırılıyor. Görünen o ki sporcuların çıkarları en sonda geliyor.” Bindra’nın “Hindistan sporunda DETOX-toksinlerden arınma- zamanı” sözü atılması gereken adımları özetliyor.

HİNDİSTAN’DA SPOR

Dünyanın en kalabalık ülkelerinden ve en büyük ekonomilerinden olan Hindistan buna karşın sportif manada en başarısız ülkelerden. 1.2 milyar nüfuslu Hindistan 2012 Londra Olimpiyatları’nda yalnızca 6 madalya kazanabilmişti. Başarısızlığın en büyük sebebi spor altyapısının yetersizliği. Zenginle yoksulun arasındaki gelir eşitsizliğinin en yüksek olduğu ülkelerden Hindistan’daki yüz milyonlarca yoksul gencin spor yapabilmesine olanak tanıyan bir spor altyapısı bulunmuyor. Sıkça anlatılan bir hikayeye göre 1992 Barcelona Olimpiyatları’ndan ülkenin madalyasız dönmesi sonrası Parlamento’da 2 dakikalık yas ilan edildi! (SPOR SERVİSİ)