TTB: Önlemler alınarak 17 Mayıs'ta okullar açılmalı
TTB, okulların 17 Mayıs itibariyle eğitime başlaması gerektiğini belirterek bu süreçte öğretmenlerin aşılanmasının tamamlanmasını ve eksik ve yanlış politikaların düzeltilmesi gerektiğini söyledi.
Fotoğraf: DHA
Türk Tabipleri Birliği (TTB), kapanmanın bitmesi ile birlikte okulların tekrar açılmasına ilişkin basın açıklamasında bulundu. Basın açıklamasında konuşan Halk Sağlığı Uzmanı Tomris Cesuroğlu Türkiye’nin, OECD ülkeleri arasında ilkokulları açık ara en uzun süre kapatan ülke olduğuna dikkat çekti. Okulların 17 Mayıs 2021 itibariyle eğitime başlaması gerektiğini belirterek bu süreçte öğretmenlerin aşılanmasının tamamlanmasını ve eksik ve yanlış politikaların düzeltilmesi gerektiğini söyledi.
Pandemi nedeniyle iktidar okul ve üniversitelerin kapısına kilit vurulduğunu söyleyen Tomris Cesuroğlu, “Dünya’da AVM’ler, restoranlar, fabrikalar ve iş yerleri açık tutarken okulları kapatan başka bir devlet bulunmamaktadır. Türkiye, OECD ülkeleri arasında ilkokulları açık ara ile en uzun süre kapatan ülke olmuştur. Nisan ayında Türkiye, dünyadaki en çok kovid-19 vakasının görüldüğü ülke olmuş ancak yayılımı önlemek için etkili önlem almak yerine hükümet bir kere daha çocuk ve gençleri pandemiye kurban etmiştir” dedi
"OKULLAR SALGIN YAYILIMININ ANA MERKEZİ DEĞİL"
Okulların 1 yıldan uzun süredir kapalı olduğunu ve bu kapanmalar nedeniyle çocukların yaşadığı bilişsel, duygusal ve fiziksel kayıpların telafisinin olmadığını belirten Cesuroğlu, “Daha fazla kaybı engellemek için Ramazan Bayramı sonrasında diğer yerler açılmadan önce ilk olarak okul öncesi eğitim kurumları, ilkokullar, köy ve belde okulları ve özel eğitim merkezleri açılmalıdır. Ülkemizde okulların kapalı tutulmasına ilişkin bir veri ne yazık ki bulunmamaktadır. Ancak tüm dünyada toplanan veri ve bilgilerin ülkemiz bağlamında değerlendirilmesi bizlere şunu göstermektedir: Çocuklar kovid-19 nedeniyle tehlikede değillerdir. İngiliz varyantının çocukları daha fazla etkilediği ya da çocuklarda daha ağır hastalık yaptığı yönündeki söylentiler yapılan araştırmalarla çürütülmüştür. Okul öncesi ve ilkokul öğrencileri kovid-19’dan en az etkilenen ve bulaştıran grup olarak devam etmektedir. Bulaştırmaları da yetişkinlere yakın olarak aynıdır. Okullar bu salgında yayılmanın ana merkezi değildir. Yayılımlar toplumun bir yansımasıdır” dedi.
"ÇOCUKLARIN GELİŞİMLERİNDE KAYIPLAR YAŞANMAKTADIR"
Çocukların daha az bulaştırıcı olduğunu, kovid-19 geçiren çocukların hastalığı okullardan değil çoğunlukla birlikte yaşadığı yetişkinlerden ve sosyal kalabalık ortamlardan aldığının anlaşıldığını söyleyen Cesuroğlu, “Bu nedenle okulların kapanması kovid-19 yayılımını azaltmamakta, açılması vakaları arttırmamaktadır. Çocukların zihinsel,sosyal ve bedensel gelişimlerinde geri dönüşü olmayan kayıplar yaşanmaktadır. Okulların kapatılmasının ciddi toplumsal zararları vardır. Uzaktan eğitim başarıyla yapılsa dahi erken yaşlarda uzaktan eğitim örgün eğitimin yerini alamaz. Uzaktan eğitime erişimi olmayan oldukça fazla çocuk da vardır. Milli Eğitim Bakanlığının eğitim bilişim ağı ile farklı kaynaklara göre yüzde 12 ile 32’sine erişimi yoktur. Yani 2 ya da 6 milyon çocuk ve genç 1 yıldır eğitimden kopmuştur. Özellikle kırsal kesimde yaşayan, ana dili türkçe olmayan ve düşük sosyoekonomik düzeyde olan ailelerin çocukları ve özel eğitim alan çocukların kayıpları en fazla olmaktadır” diye konuştu.
"OKULLAR EN SON KAPANAN VE İLK AÇILAN YERLER OLMALI"
Evde kalmanın risklerine dikkat çeken Cesuroğlu, “Çocuklar; Ağır ihmal, istismar, artan açlık, işçi olarak çalıştırma , erken yaşta evlendirilme, örgün eğitimden kopma, Türkçe öğrenmek için en kıymetli zamanı kaçırmaktadır. Çocuk istismarı artmakta ve tespiti de buna bağlı olarak azalmaktadır. Kız çocukllarındaki okullaşma kazanımlarımız kaybedilmektedir. TTB olarak, Öğretmenlerin aşılanmasının en kısa sürede tamamlanması ve okulların açık olduğu dönemdeki eksik ve yanlış uygulamaların Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı koordinasyonu içinde düzeltimesini talep ediyoruz. Okullarda bulaş azdır ve çocuklar halen kovid-19 için düşük risktedir. Okullar en son kapanan ve ilk açılan yerler olmalıdır. Kapanma sürecinde dahi temel prensip ilkokulların daima açık tutulmaya çalışılmasıdır” dedi.
"17 MAYIS’TA OKULLAR AÇILMALI"
Açılma sürecinde okulların özellikle ilkokulların diğer sektörlerden önce açılan yerler olması gerektiğine dikkat çeken Cesuroğlu, “Aynı zamanda açıldığında artan vakalar ile okullar mesul tutulmaktadır. Okulların diğer yerlere göre çok daha güvenli olmasına rağmen önemli görülmediği için açılmadığı kanaatindeyiz. Bütün bu bilgiler ışığı altında okul öncesi eğitim ve rehabilitasyon sunan kurumlar 17 Mayıs 2021 itibarıyla ivedilikle eğitime başlamalıdır. Artık pandemi kontrolü için çocuklardan daha fazla fedakarlık istenmemelidir. Devletin görevini yapmasını ve bütün önemleri alarak öncelikle okul öncesi eğitim kurumlarını, ilkokulları, köy ve belde okullarını ve eğitim merkezlerini, ikinci olarak ortaokulu üçüncü olarak liseleri açmasını ve açık tutmasını talep ediyoruz” dedi. (Ankara/EVRENSEL)