07 Mayıs 2021 22:05

Esnafa destek verilmiyor, veriliyormuş gibi yapılıyor

Esenyurt Kıraç'tan bir esnaf ve bir işçi Evrensel'e yazdı: Tam kapanma olacaksa da, devletin esnafın, çalışanın ve vatandaşın kira, fatura, gıda ve benzer ihtiyaçlarını karşılaması gerekir.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Kuaför
İstanbul

Merhaba Evrensel gazetesi çalışanları ve okurları.

Ben de bir Evrensel gazetesi okuru, bir kuaför esnafı olarak, sizlerle düşüncelerimi paylaşmak istiyorum. 11 Mart 2020 koronavirüsün Türkiye’de görüldüğü tarihten bu yana, bir yıldan fazla bir zaman oldu. Peki, o günden bugüne pandemi ile mücadelede devlet otoritesince ne yapıldı? Sokağa çıkma yasakları, esnafın iş yerlerini kapatması, işe yaradı mı? Cevap “evet” gibi görünmüyor. Bu konuda hükümetin korona ile mücadelede, sağlık politikasının iflas ettiğini söyleyebiliriz, kentlerde uyguladıkları politika ile de bunu ifade ediyorlar.

Kapanan esnafa yeterli destek verilmediği gibi, veriyormuş gibi yapması da ayrı bir muamma. Zaten ihtiyacı da karşılamadan uzak bir tutum. Hâlâ işyeri kirası, faturalar, ödenmesi gereken borçlar yerli yerinde duruyor. Böyle giderse daha çok küçük esnaf batar ve aynı sektörlerde tekelleşme artar, sermaye grupları kazanır esnaf yok olduğunda.

Kapanan esnaf da dahil olduğunda işsiz sayısı daha da artmayacak mı? Artacak elbette. DİSK-AR araştırmasına göre 16.5 milyon işçi yasaktan muaf tutularak çalıştırılıyor. Toplu taşıma araçlarını kullanıyorlar, işyerlerinde burun buruna çalıştırılıyorlar, üretirken çalışırken, serbest. Ölürken serbest. Ama küçük bir esnafın dükkanına birkaç kişinin gelmesi yasak. Böyle kapanma olamaz.

Tam kapanma olacaksa da, devletin esnafın, çalışanın ve vatandaşın kira, fatura, gıda ve benzer ihtiyaçlarını karşılaması gerekir.

1 Mayıs öncesinde hükümet 17 günlük tam kapanmayı bir müjde gibi sundu vatandaşa. Halkın yoksulluğunun, açlığının, 1 Mayıs’ta sokaklara dökülmesinden korktular ve 1 Mayıs’ı yasakladılar. Üstelik 1 Mayıs resmi tatil olmasına rağmen işçileri çalıştırdı. Yine aşı meselesi tam bir kaplumbağa hızıyla ilerliyor. Hepimiz de biliyoruz ki, bu hükümetin oluşturduğu bütçeden emekçiye gelince aşı bile yok. Ama mesele beşli çete olunca her bir şey var. Kısaca söylemek gerekirse “Sağ olsun işte ağam bizimle eğlenir.”


TEK ÇARE BİRLEŞMEK!

Altan KARAHAN
İstanbul

Merhaba Evrensel okurları;

Esenyurt’tan yazıyorum sizlere. Türkiye’de pandemi döneminde 1 yıldır neler yaşandığını, bu 1 yılın nasıl geçtiğini, ekonomik olarak birebir kendim nasıl yaşadım anlatmak itiyorum.

Ben deri sektöründe çalışan kendi halinde bir vatandaşım. Pandemi sürecinde neler yaşadığımı biraz kağıda dökmek istedim. 23 Mart 2020’den beri ücretsiz izinde görünüyorum. Bu 1 yıl içinde de sadece 2 ay çalışmadım, geri kalan aylarda ful çalıştım. Ancak 1 yıldır sigortam yatırılmıyor. Yani 1100 TL devlet veriyor, maaşımın geri kalanını da işyeri veriyor. 1 ayda maaşımın yarısını alıyorum. Pandemi başladığından beri işçinin sırtından sermayenin nasıl döndüğünü siz değerli işçi kardeşlerimin takdirine bırakıyorum. Tek çare birleşmek, birleşmek, birleşmek! Yoksa ezilmeye mahkum oluruz. Zaten bize yapılanlar 1 Mayıs gibi bir günde bu sene bize reva gördüklerinden anlaşılmıyor mu? Oysa yasal haklarımızı dahi kullanamıyoruz. Bir araya gelmedikçe biz işçiler köle, patron kral olmaya devam edecek. Kısacası hak, hukuk, adalet istiyoruz! Saygılarımla.

ÖNCEKİ HABER

Kayserili metal işçileri: Kapanamadık!

SONRAKİ HABER

Kovid-19 aşılamasında eğitimciye verilmeyen öncelik turistlere verildi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa