11 Mayıs 2021 20:21

DİDF: İsrail saldırılarına derhal son vermeli

Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu (DİDF) İsrail’in saldırılarına ilişkin açıklama yayımladı. DİDF açıklamasında, “Barışı ancak halkların kardeşliği ile sağlamak mümkün olacaktır” dedi.

DİDF: İsrail saldırılarına derhal son vermeli

Banksy'nin Filistin'deki eseri

Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu (DİDF) Yönetim Kurulu yaptığı açıklamada, İsrail’in saldırılarına tepki gösterdi, “barışçıl çözüm için, işgal ve saldırı derhal durmalıdır” dedi.

Açıklamada, “İsrail'de aşırı sağcı, faşist Yahudi gruplarının haftalardır Doğu Kudüs'te Müslümanların yaşadığı mahallere yönelik düzenlediği provokatif saldırılar sonucu başlayan çatışmalar tehlikeli boyutlara ulaştı. Hamas’ın roket saldırılarına misilleme gerekçesiyle İsrail Hava Kuvvetleri’nin Gazze’ye düzenlediği saldırılar sonucu 9’u çocuk olmak üzere 27 Filistinli yaşamını yitirdi. Filistin Kızılayı’nın verdiği bilgilere göre Kudüs’de de 500’e yakın kişi yaralandı. Faşist grupların provokasyonlarını ve Filistinlilerin evlerine el koyma girişimini protesto eden 98 kişi de tutuklandı” hatırlatması yapıldı.

“SALDIRGANLIĞIN SORUMLUSU İSRAİL HÜKÜMETİDİR”

“Bölgede yaşanan son olaylara, hükümetin İsrailli faşistlerin saldırgan tutumuna karşı sessiz kalması, Filistinlilerin evlerine el koyma girişimlerini teşvik etmesi, bu grubun Mescidi Aksa Camisine yönelik toplu saldırı planlarına karşı önlem almaması neden olmuştur” denilen açıklamada, “Yaşananlar karşılıklı çatışma değil saldırgan işgalcilere karşı, Filistin halkının evlerini koruma girişimidir. BM senelerdir İsrail hükümetlerine ‘1967 sınırlarına dön’ çağrısı yapmasına rağmen, her hükümet çeşitli bahanelerle Filistinlilerin yaşadığı toprakları sürekli işgal etmiştir. BM kararları, uluslararası barış görüşmeleri sonucu alınan kararlar İsrail hükümetleri tarafından sürekli bozulmuştur. Yaşanan bunca katliamın asıl sorumlusu, İsrail devleti ve onun destekçisi ABD ve diğer emperyalist devletlerdir” ifadelerini kullandı.

“KUDÜS İŞGAL EDİLEMEZ”

Açıklamada, “Trump’ın tek taraflı olarak Doğu Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan etmesi, her türlü uluslararası hukuka aykırıdır. Tek taraflı ilan edilen bu karar, Filistinlilerin evlerinin boşaltılmasıyla, yaşayan nüfusun sürgün edilmesiyle tam bir işgale dönüşmüştür. ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak kabul etmesi, İsrail’in bugünkü saldırganlığını daha da cesaretlendiriyor. Senelerdir Alman hükümeti adına yapılan sağduyu çağrıları da, sorunun çözümüne hiçbir katkı sunmamış, aksine sorunun derinleşmesini hızlandırmıştır. İsrail devletinin bu saldırgan politikalarına destek veren tüm emperyalist güçler, aynı zamanda İsrail ve Filistin halkının yaşadığı acıların da sorumlusudur” denildi.

DİDF’in açıklamasının devamı şöyle:

“BARIŞÇIL ÇÖZÜM İÇİN, İŞGAL VE SALDIRI DERHAL DURMALIDIR”

“Farklı inançlardan ve kökenlerden Filistin ve İsrail halklarının, emekçilerin barış içerisinde bir arada yaşamasının yolu her türlü saldırılara bir an evvel son verilmesinden geçiyor. Bu nedenle başta İsrail devleti olmak üzere bütün radikal, milliyetçi ve dinci güçler saldırı ve provokasyonlarını derhal durdurmalıdır. İsrail’in işgal politikalarını meşrulaştırmak için mahkeme kararları çıkartarak yerleşimcilere izin vermesi, bölgede gerilimi daha da tırmandıracaktır.

BM’in bu soruna yönelik geliştirmiş olduğu iki devletli çözüm, bölgede barışın hâkim olmasının, Filistin ve İsrail halkının kardeşçe yaşamasının tek yoludur. Bu talebi barıştan yana yüzbinlerce İsrail vatandaşı da ağır bedeller ödeyerek senelerdir savunmaktadır. Bu nedenle İsrail hükümeti BM öngördüğü gibi, 1967'dekisınırlara geri çekilmelidir. Barış görüşmelerinin yeniden başlaması için, İsrail devleti işgal ettiği Doğu Kudüs’ten derhal çekilmelidir. İsrail devletini destekleyerek cesaretlendiren başta ABD olmak üzere emperyalist devletler desteklerini durdurmalıdır. Almanya ve diğer AB ülkeleri İsrail'in saldırgan politikasını derhal mahkum etmeli, barış ve diyaloğun güçlenmesi için yardımcı olmalılar.

Almanya’da yaşayan tüm emekçileri, İsrail ve Filistin halkının barış içinde birlikte yaşamasını desteklemek için, her türden ırkçılığa, antisemitizme, savaşa ve işgale karşı çıkmaya çağırıyoruz. Barışı ancak ve ancak Yahudi, Müslüman, Hristiyan inancından halkların kardeşliği ile sağlamak mümkün olacaktır.” (HABER MERKEZİ)

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
'Heybeden’ her gün yeni bir soruşturma çıkıyor. Yargı sopasıyla topluma gözdağı verilmek isteniyor.

Evrensel'i Takip Et