Demokrasi İçin Birlik: Filistin halkının haklı direnişini destekliyoruz
“Demokrasi güçleri olarak Filistin halkının siyonist apartheid rejimine karşı haklı ve meşru direnişini desteklediğimizi belirtiyoruz. Filistin halkı yalnız değildir!”
Fotoğraf: Pixabay
İsrail ordusunun abluka altındaki Gazze Şeridi'ne kara, hava ve denizden bombalı saldırılarına tepkiler sürüyor. Demokrasi İçin Birlik (DİB), “Demokrasi güçleri olarak Filistin halkının siyonist apartheid rejimine karşı haklı ve meşru direnişini desteklediğimizi belirtiyoruz. Filistin halkı yalnız değildir” dedi.
DİB, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıyla ilgili yazılı açıklama yaptı. Siyonist İsrail rejiminin Filistin halkının toprağından sürülmesi saldırısının tüm hızıyla devam ettiğini belirten açıklamada, “Saldırılarda içlerinde çocukların da bulunduğu çok sayıda sivil katledildi. Saldırı ABD emperyalizminin açık desteğiyle yürütülüyor” denildi.
En temel insan haklarına aykırı bir biçimde Filistinlilerin yüzlerce yıldır yaşadığı toprakların devlet zoruyla ve faşist güruhların linç girişimleri eşliğinde ilhak edilmesi kabul edilemez olduğu belirten açıklamada şunlar ifade edildi:
"Filistin haklarının yaşadığı büyük acı ve yıkımın bu boyutlara ulaşmasında, bölgedeki gerici rejimlerin yaşanan katliamlara ve ilhak politikasına tepki verir görünürken perde arkasında yaşananları elleri bağlı izlemelerinin hatta İsrail ile ticari ve siyasi ilişkilerini boyutlandırmalarının sorumluluğu büyük. Yapılması gereken Filistin halkının çektiği acıları dinci ve İslamcı bir rejimin inşası için araç olarak kullanmak değil, İsrail’i bu politikalarından caydıracak uluslararası bir politik basıncın militarist olmayan araçlarını geliştirmek. Bölgedeki antidemokratik, kendi vatandaşlarına İsrail’in ayrımcı politikalarına benzer yaklaşımlar geliştiren devletlerin yaşanan acıları dindirecek ve Filistin davasına hizmet edecek tutumlar geliştirebilmesi mümkün değil. Soruyoruz. Kürt halkının özgür iradesiyle seçtiği belediyelerin tamamına kayyım atayan, köyleri boşaltmakla, kentleri, mahalleleri dümdüz etmekle övünen barışçı demokratik çözüm yollarının önünü tıkayan bir anlayışın ne kendi halklarına ne de Filistin Davasına sunabileceği bir katkı var mı?
Dış politika ile ilgili gündemlerin iktidarın kendi dar politik çıkarları için kullanılması, en sıradan demokratik tepkinin sokakta ifadesi engellenirken hükümetin yönlendirdiği yürüyüşlerin geniş kalabalıklarca hayata geçirilmesi iktidarın Filistin halkının acılarını kendilerine meşruiyet devşirmek için araç olarak kullandığını ortaya koyuyor.
Filistin Davasına en büyük desteklerden birisi de ülkemizin sosyal zenginliğini eşit vatandaşlık ilkesi çerçevesinde kucaklayarak, her kültür, her inanç, her kimliğin özgürce yaşayabildiği bir demokrasiyi inşa etmek. Demokrasi güçleri olarak Filistin halkının siyonist apartheid rejimine karşı haklı ve meşru direnişini desteklediğimizi belirtiyoruz. Filistin halkı yalnız değildir!” (İstanbul/EVRENSEL)