evrensel.net
PAYLAŞ

Sedat Peker'in videolarındaki iddialar neler?

DETAYLAR
Fotoğraf: Esra Hacıoğlu/AA
AŞAĞI KAYDIR

Sedat Peker, grubuna yönelik düzenlenen "organize suç örgütü" operasyonu sonrası yayımlamaya başladığı videolarında şimdiye kadar hangi iddiaları dile getirdi, bu iddialara kim ne dedi?

Derleyen: Okan BAŞAL

Sedat Peker, 9 Nisan'da 5 ilde grubuna yönelik düzenlenen, eşi ve çocuklarının kaldığı Beykoz'daki villasında da arama yapılan "organize suç örgütü" operasyonu sonrası "Aklımı tatile çıkardım. Konuşacağım, anlatacağım" diyerek YouTube hesabı üzerinden videolar yayımlamaya başladı. Peker'in AKP'li vekillerle ve iş insanlarıyla ilişkilerinden gazetecilerle ilişkilerine, uyuşturucu ticaretinden tecavüz ve cinayete kadar birçok önemli iddiayı dile getirdiği videolar, medya tarafından Susurluk skandalıyla kıyaslandı.

Sedat Peker kimdir? Daha önce organize suç örgütü kurmaktan hüküm giyen Peker'in yenilerini yayımlamayı sürdüreceğini söylediği videolarda dile getirdiği iddialar neler? Peker'in vücut uzuvlarını diyet olarak ortaya koyduğu, Soylu'nun ispatlanırsa idama razı olduğunu söylediği bu iddiaların hangilerine yanıt geldi? AKP'li vekillerin, eski Hazine ve Maliye Bakanı ve Tayyip Erdoğan'ın damadı Berat Albayrak'ın, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun, emekli ya da görevdeki kamu görevlilerinin ve iktidara yakınlığı bilinen gazetecilerin adlarının geçtiği bu iddiaların muhatapları, yaptıkları açıklamalarda neler dedi? Bu soruların yanıtlarını, açık kaynaklarda yer alan bilgilerden derledik.

Maddelerin üzerine tıklayarak ilgili bölüme gidebilirsiniz:

SEDAT PEKER KİMDİR?

Bu sorunun yanıtını şu özetle verebiliriz:

26 Haziran 1971'de Sakarya'da Kafkas asıllı Rizeli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Sedat Peker, JİTEM'in, Susurluk çetesinin ve faili meçhullerin gündemde olduğu '90'lı yıllardan itibaren adı, Abdullah Topçu cinayetinden adam öldürmeye azmettirmeye, tehditle tahsilat yapmaktan zorla alıkoymaya kadar birçok suça karışmış bir isimdir. Lakabı 'Reis'tir. Bu lakabı mahkeme kararıyla ön adına ekletmiştir.

Suçları nedeniyle Romanya'ya kaçmış, sonra teslim olacağını bildirerek 1998'de Türkiye'ye getirilmiş, ardından örgütlü suçtan yaklaşık 9 ay tutuklu kalmıştır. Serbest bırakıldıktan sonra 2005'te bir kez daha tutuklanmış ve "organize suç örgütü kurmak ve yönetmek" de dahil bir dizi suçtan 14 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasına çarptırılmıştır. Daha sonra bu ceza bozularak 1 yıl 3 aya düşürülmüştür.

2012 yılında Ergenekon davasında "silahlı örgüt üyesi olmak" suçundan tutuklanmış, bu davada 10 yıl hapis cezasına çarptırılmış, 17-25 Aralık'la patlak veren "Gülen Cemaati" ile AKP iktidarı arasındaki kavga sonucu Ergenekon davasında yaşanan tahliyeler kapsamında cezaevinden çıkmış; bu tarihten itibaren kamuoyu önünde "hayırsever bir iş insanı" rolüne bürünüp Saray (Cumhurbaşkanlığı Külliyesi) düğünlerinde boy göstermiş, AKP'ye oy toplamak ve iktidara desteği büyütmek için çeşitli mitingler düzenlemiş; Barış Akademisyenlerini oluk oluk kanlarını akıtmakla, cezaevlerindeki kişileri bayrak direklerine asmakla, bazı gazetecileri de ölümle tehdit etmiştir. Halka silahlanma çağrıları yapmıştır. Bu tehditleri ve açıklamaları üzerine yapılan suç duyuruları takipsizlik ya da beraat ile sonuçlanmıştır.

Ocak 2020'de Berat Albayrak ve "Pelikancılar" tarafından hedef alındığını öne sürüp yurt dışına kaçmıştır. Bu süreçte Karadağ, Kosova, Makedonya gibi yerlerde ikamet ettiği basına yansımıştır. Aynı dönemde Alaattin Çakıcı'nın cezaevindeyken sarf ettiği "Ona etek giydireceğim" sözlerinin ardından sosyal medyadaki "mafya savaşları" ile gündeme gelmiş, Türkiye ve Almanya'daki çetecilerle videolu polemiklere girmiştir. MHP'nin girişimiyle hazırlanan infaz düzenlemesiyle Alaattin Çakıcı'nın 16 Nisan 2020'de tahliye olmasının ardından bir telefon görüşmesiyle Çakıcı'yla "barıştığı" iddia edilmiştir. (Çakıcı, bir süre sonra Bodrum Yalıkavak Marina'da Mehmet Ağar, Korkut Eken, Engin Alan ile birlikte bir araya gelmiş ve poz vermiştir.)

9 Nisan 2021'de Peker grubundan 63 kişiye yönelik İstanbul merkeli 5 ilde operasyon düzenlenmiş, Peker'in ailesinin yaşadığı Beykoz'daki villasında da arama yapılmıştır. Peker, bu operasyon üzerine, 2 Mayıs'tan itibaren YouTube hesabından bir dizi video yayımlamaya ve ciddi iddialar ortaya atmaya başlamıştır. Bu videolarında Birleşik Arap Emirlikleri'nde, Dubai'de bulunduğunu dile getirmiştir…

Ancak belirtmekte fayda var; Sedat Peker, videolarında sık sık seslendiği "40 yaşın altındakiler, gençler" için zaten oldukça tanıdık bir isim. Özellikle ortaokul ve lise yılları 2000'li yılların sonlarına 2010'ların başlarına denk gelenler, Peker'in adını sıkça duymuş, en az bir "yeğeniyle" tanışmıştır. Kurtlar Vadisi'nin reyting rekorları kırdığı, vatan millet Sakarya edebiyatı yapıp para içinde yüzen eli kanlı mafyatik isimlerin rol modeli olduğu, "Ülkücü/Turancı çetelerin" okullarda kol gezdiği "AKP Türkiye'si"nin bu yıllarında Sedat Peker isminin ciddi bir ağırlığı vardı. Sözünü dinletmek, çetelerde kendisine yer edinmek isteyen, suça sürüklenen yahut kavgada dayak yiyeceğini anlayan çocuklar ve gençler, ya Sedat Peker'in yeğeni oldukları ya da Peker'in yeğeni ile arkadaş oldukları yalanını öne sürerdi. Sayıları binleri bulan bu yeğenler, alay konusu olup Türkiye'nin internet geyiği (meme) tarihinde önemli bir yer edindi.

SEDAT PEKER'İN DİLE GETİRDİĞİ İDDİALAR VE BU İDDİALARA VERİLEN YANITLAR NELER?

Türkiye'deki siyaset-sermaye-mafya-medya ilişkileri içerisinde kendine önemli bir rol edinen Sedat Peker, “Ben Mesih’im, kurtarıcıyım mı dedim? Benim böyle ulvi bir görevim yok" diyerek bir hesaplaşma amacıyla yayımladığını açıkça söylediği videolarda birçok ciddi iddia dile getirdi. Savaş açtıklarına "Bir tripoda, bir kameraya yenileceksiniz" diyerek, söyleyeceklerinin önemine dikkat çekti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a "Tayyip Abi" diye seslenerek 9. videoda aralarındaki ilişkiyi anlatacağını "Ne zaman tanıştık, ne zaman görüştük. Ne bir eksik ne bir fazla. Senin hiçbir gücün yokken ben vardım, onların hiçbiri yoktu. Bir dahaki videoda konuşacağız Tayyip Abi, baş başa, abi kardeş. Açık delillerle, bilinmeyen delillerle anlatımlarımı doğrulayacağım. Helalleşeceğiz" sözleriyle dile getirdi.

Şimdiye kadar "bazı devlet büyükleri" kendisine "Nisan ayında ülkede birçok değişiklik olacak, sen de Türkiye'ye getirileceksin, yaşadığın sıkıntılardan kurtulacaksın, iadeyi itibar yapılacak" dediği için sustuğunu ancak operasyonda eşine ve çocuklarına yapılan muamele sonrası konuşmaya karar verdiğini söyleyen Peker'in iddiaları, iddiaların doğurduğu sorular ve muhataplarının verdikleri yanıtlar şöyle:

DÜNYANIN ÖNEMLİ İKİ BANKASININ SAHİBİYLE EVİNDE TOPLANTI YAPTIĞI İDDİASI

Peker, 1. videosunda, yaklaşık 3 yıl önce evinde, dünyanın önemli bankalarından ikisinin sahibi, onların avukatları, tercümanları ve çeşitli iş insanlarıyla birlikte önemli bir toplantı düzenlediğini, bu toplantıda tartışma yaşadığını söyledi.

Sorular:

  • - Bu bankaların sahibi ve diğer iş insanları kim?
  • - Toplantıda ne konuşuldu?

Muhataplarının yanıtları:

Peker, bu görüşmeye dair başka açıklama yapmadı. Sorulara dair diğer ilgili kişilerden de henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

AĞAR VE PELİKANCILARIN OPERASYONDA TAŞERONLUK YAPTIĞI İDDİASI

Birinci videoda Peker, kendisine yapılan operasyonun taşeronluğunun "derin devletin başı Mehmet Ağar" ve "Pelikancılar" tarafından yapıldığı iddiasını öne sürdü.

Operasyonun İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şubesi tarafından düzenlendiği biliniyor.

Sorular:

  • - Eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar, Emniyete operasyon düzenletme gücü ve yetkisine mi sahip?
  • - Mehmet Ağar ve Pelikancılar kimin taşeronluğunu yapıyor?

Muhataplarının yanıtları:

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'dan "İstanbul ve Bursa mahkemelerinde iki dosyan var. İstanbul'daki dosyanın operasyona dönmesinde bizatihi katkım var. Bursa'daki dosyan ise bir kişinin şahsıma şikayetiyle baştan sona benim takibim" yanıtı geldi.

Mehmet Ağar'dan yalanlama ve "Kimin ne iddiası var buyursun delillerini götürsün. Her türlü araştırmaya soruşturmaya açığım" yanıtı geldi.

Bu iddiaya dair "Pelikancılar" adına henüz basına yansıyan bir açıklama yapılmadı.

"YAZI İŞLERİ MÜDÜRLERİNİN PEKER'İ ABİ GİBİ SEVDİĞİ GAZETELER" İDDİASI

Peker aynı videosunda operasyonun basın ayağını "Pelikancılar"ın koordine ettiğini dile getirerek "Düşünsenize, Akit'ten Ulusal Gazete'ye kadar yazı işleri müdürlerini kardeşim gibi (sevdiğim), onların da beni abi gibi sevdiği basın organlarında bile 'suç örgütü' diye yazdırabilecek güç ancak Pelikancıların oluşturmuş olduğu bu gruba ait" dedi.

Sorular:

  • - Sedat Peker'in "Ulusal Gazete" dediği gazete hangi gazete?
  • - Yeni Akit ve bu "Ulusal Gazete"nin yazı işleri müdürleri ile Sedat Peker arasında abi kardeş samimiyetinde ilişkiler mi var?

Muhataplarının yanıtları:

Peker'in açıklamaları sonrası bu iddialara dair Yeni Akit'ten ve ilgili kişilerden henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

Akit, 7 Haziran 2015 seçimlerinden 1 gün önce Peker'le seçimlere dair yaptığı röportajı yayımlamıştı. Yeni Akit Gazetesi Haber Müdürü Murat Alan’ın imzasını taşıyan haberde Peker, "İş dünyasının önemli isimlerinden, milliyetçi-muhafazakar kimliği ile tanınan ‘Reis’" diye tanıtılıyordu. Gazete, bugünlerde ise muhalefeti "suç örgütü lideri Peker'e bel bağlamakla" suçlayan haberler yayımlıyor.

DERİN DEVLETİN İCRAATLERİNE DAİR "YA İÇİNDE OLDUM YA ŞAHİT OLDUM" İDDİASI

Peker 1. videoda derin devlete dair, "10 tane polisin, 10 tane çılgın başçavuşun, 10 tane kadar da subayın düşündüğü, cesaret ettiği ve yapmış olduğu eylemleri öyle pipolarla, purolarla oturduğu yerden güzel kıyafetler giyip, 'Derin devletten derin devletten'… Ben bunların göbeğinde yaşadım gençliğimin ilk yıllarından beri. Bu ülkede hemen hemen olan birçok şeye ya şahit oldum ya içindeydim zaten" dedi.

Peker'in burada Ergenekon davasında hüküm giyip serbest bırakıldığı suçlardan mı yoksa başka suçlardan mı bahsettiği bilinmiyor.

Soru:

  • - Sedat Peker'in nelerin içinde yer alıp parçası olduğunun ve nelere şahit olduğunun kamuoyunca bilinmesi için harekete geçilecek mi, kapsamlı bir soruşturma yapılacak mı, yoksa bu olaylar yine karanlıkta mı bırakılacak?

Muhataplarının yanıtları:

Peker'in açıklamaları sonrası bu iddialara dair ilgili kurumlardan henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

TOLGA AĞAR'IN UYUŞTURUCU KULLANIP SİLAH ATEŞLEDİĞİ, SUÇUN BAŞKASININ ÜZERİNE YIKILDIĞI İDDİASI

İddia ilk kez birinci videoda dile getirildi: "Acarkent'te yaşanılan o silahlı ateşleme olayını nasıl kapattırdı? O silahlı ateşleme olayı nasıl oldu? Telefon sinyalleriyle 2 müfettişin 2 saniyede çözebileceği şekilde anlatacağım."

İkinci videosunda muhataplar üzerinde baskı kurulmaması için "Acarkent" dediğini söyleyen ve adresi Beykoz Konakları olarak değiştiren Peker; Mehmet Ağar, Sezgin Baran Korkmaz ile görüşürken oğlu Tolga Ağar'ın da bir sokak yukarıda kız arkadaşıyla birlikte Emir Sarıgül'ün evinde bulunduğunu söyledi.

"Emir Sarıgül'ün orada Tolga Ağar, kız arkadaşıyla birlikte muhabbet ederken kafa çekmişler, kokain içmişler" iddiasını öne süren Peker, et sattığı restoran zinciriyle tanınan Nusret Gökçe'yi de dahil ettiği anlatımında şunları söyledi:

"Nusret'le kız daha önce tanışıyorlar, herhalde bir yakınlıkları da olmuş, erkek arkadaşına anlatıyor, 'Bu beni rahatsız ediyor' diyor. Tolga da hem kafası iyi hem derin devletin başının oğlu hem milletvekili… Ünvan çok. Telefon açıyor bizim etçi kardeşimize, diyor sen böyle böyle yapmışsın, akıllı ol falan. Bizim etçi Nusret başlıyor küfür etmeye. Hoparlörü de açmış, tabii kızın yanında karizma sıfır. Silahını çıkarıyor, ateş ediyor. Ulan diyor, ben diyor, seni böyle yapmazsam şöyle yapmazsam…"

Peker, silah sesi üzerine Sezgin Baran Korkmaz ve Mehmet Ağar'ın yanı sıra İstanbul İl Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan'ın talimatıyla dönemin İl Emniyet Müdür Yardımcısı Cevdet Hürol, Beykoz'dan Sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Sururi Saydam ve C Bölge Müdürü Sunay Balıklıkaya'nın olay yerine geldiğini anlattı.

Mehmet Ağar'ın silahı ateşleyen kişinin Emir Sarıgül'ün şoförü Selim Taşdemir olduğunu söylediğini ve el svabında (barut izi testi) işi garantilemek için Taşdemir'e bir el ateş açtırıldığını öne süren Peker, "Bunu yapıyorlar, bu arkadaşımız cezaevine gidiyor" dedi.

Tolga Ağar'ın uyuşturucu kullandığının saç tahliliyle tespit edilebileceğini belirten Peker, "Anlattığım yalan çıkarsa parmağımı keseceğim" dedi.

Sorular:

  • - İddiaların doğruluğu soruşturulacak mı?
  • - Eski Şişli Belediye Başkanı, şimdinin Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül'ün oğlu Emir Sarıgül ile AKP Milletvekili Tolga Ağar arasındaki ilişki ne düzeyde?
  • - Kara para aklamaktan hakkında tutuklama kararı çıkarılan SBK Holding'in sahibi Sezgin Baran Korkmaz'ın Mehmet Ağar'ın evinde işi ne, Ağar'la ve Peker'le ilişkileri ne düzeyde?

Muhataplarının yanıtları:

Mehmet Ağar'dan “Oğlumla iftihar ederim, gurur duyarım. Bunların hepsi yalandır. Her türlü araştırmaya soruşturmaya açığım. Ne benim ne oğlumun yasal ve ahlaki olmayan hiçbir şeyle ilgisi yoktur" yanıtı geldi.

Twitter'dan açıklama yapan Tolga Ağar'dan Peker'in kendisiyle ilgili iddialarının tümüne "Şahsıma yönelik iftiraları reddediyorum. Hangi karanlık hesaplar için bu şeref ve itibar suikastına giriştiğinin açığa çıkması için hukuk işlemleri başlatacağım" yanıtı geldi. Özel olarak bu iddiaya dair ise henüz bir açıklama yapmadı.

Mustafa Çalışkan, 28 Mayıs'ta Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada hakkındaki tüm iddialara dair “Allah’a sığınıyorum” dedi.

Diğer ilgili kişi ve kurumlardan iddialara dair henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

YELDANA KAHARMAN'IN TOLGA AĞAR'IN TECAVÜZÜNE UĞRADIĞI İDDİASI

Peker'in ikinci videosunda dile getirdiği bir diğer iddia Yeldana Kaharman'a dair.

Elazığ'da Kanal 23 Televizyonu'nda program sunuculuğu yapan Fırat Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencisi Yeldana Kaharman (21), 28 Mart 2019'da evinde ölü bulunmuştu. Kaharman'ın Tolga Ağar ile röportaj yapmak için evine gittikten bir gün sonra ölü bulunması dikkat çekmişti. Kaharman’ın, "cinsel saldırıya uğradığı" ve "intihar ettiği" iddiaları basına yansımış, haberlere erişim engeli getirilmişti.

Peker olaya dair özetle şunları söyledi:

"Bir tane kızcağız var Kırgız veya Kazak uyruklu. Bir gün evvel jandarmaya gidiyor, 'Tolga Ağar bana taciz yaptı'. Tecavüz, kibarlaştırmaya gerek yok. Kıza tecavüz ediyor. Kız şikayet ediyor. Daha sonra helikopterle gelip bu kardeşi, babası (Mehmet Ağar) aldırıyor. Kız ertesi günü ölü bulunuyor… Kimse ağzını açmıyor. E derin devletin başı. Adam ne isterse o oluyor."

Sorular:

Bu olaya dair soruları Yaşamak İstiyoruz İnisiyatifi, 6 Şubat 2020'de Kadıköy'de düzenlediği eylemde dile getirmişti:

  • - "AKP Milletvekili Tolga Ağar'ın Yeldana'ya tecavüz ettiği iddiası doğru mu?
  • - Mehmet Ağar'ın oğlunu helikopterle aldırdığı doğru mu?
  • - Kaharman gerçekten intihar mı etti, tecavüz sonrası intihara mı sürüklendi, yoksa susturulmak mı istendi?"

Muhataplarının yanıtları:

Peker'in iddiaları üzerine açıklama yapan Jandarma Genel Komutanlığı, "Yeldana Kaharman isimli kadının jandarmaya herhangi bir müracaatı kesinlikle söz konusu olmadığı gibi helikopterle aldırılması iddiası da tamamen gerçek dışıdır" dedi.

Peker, 3. videosunda bu açıklamaya yanıt vererek, "Biz kız helikopterle alındı demedik, Tolga Ağar'ı babası Mehmet Ağar helikopterle aldırdı dedik" dedi. Kağıt yırtarak şikayet dilekçesinin hasır altı edilebileceğini öne sürdü, "Bu haberi ilk yazan gazeteciye korkudan Elazığ'ı terk ettirdiniz" dedi.

Peker ayrıca Twitter'dan "Yeşil’in jandarma karakolundan 6 sivili alıp yok ettiği gerçeği ve bunun gibi birçok olay ortadayken, öldürülmüş bir kızın bir gün önce verdiği şikayet dilekçesinin yırtılarak yok edilemeyeceğine inanmak safdillik olur" paylaşımında bulundu.

Tolga Ağar'dan "Şahsıma yönelik iftiraları şiddetle reddediyorum. Şaibe yaratarak, ima yoluyla beni suçlamaya çalıştığı adı geçen gazeteciyi (Yeldana Kaharman) tanımam. Konu adli makamlarca soruşturulmuş ve hukuki süreç tamamlanmıştır. Konunun şahsımla uzaktan yakından ilgisi bulunmamaktadır" yanıtı geldi.

Mehmet Ağar'dan yalanlama ve "Her türlü araştırmaya soruşturmaya açığım" yanıtı geldi.

AĞAR'IN MANSİMOV'U GÜLEN'LE TANIŞTIRDIĞI VE MALLARINA ÇÖKTÜĞÜ İDDİASI

Peker, ilk videosunda "Turancılık davasından" tanıdığını söylediği Azeri milyarder Mübariz Mansimov'un Mehmet Ağar'ı yanına alıp para ve itibar verdiğini ancak Ağar'ın Mansimov'u "bazılarıyla" anlaşıp "FETÖ'cü" diye içeri attırdığını ve Bodrum Yalıkavak Marina'ya el koyduğunu öne sürdü.

Ağar'a "Sen devlet memuruydun, emekli oldun. Nasıl alabiliyorsun milyarlarca dolarlık yeri" diye soran Peker, devamında "Doğru. Sen üstüne almadın. İkili anlaşmalarla senin yüzden garanti altına alındı, o Azerilerin üzerine yapıldı değil mi? Normal bir adamı nasıl FETÖ'cü yapıp mallarına çöktün. Hakimler dosyayı görüyor, ceza vermese olmaz, baskı var. 5 sene ceza verip 8 ay yatırıp tahliye ettiler" dedi.

Peker 3. videosunda ise "Polis ifadelerinde var. Fethullah Gülen'le sen tanıştırdın, adamı FETÖ'cü diye içeri attırıp mallarını aldın… Bu mahkeme kayıtlarında var, 'Beni Gülen'le o tanıştırdı' diye. Deliller var, ispatlar var, uçak bilgileri var, beraber gitmişler" dedi.

Marina'nın 29 milyon dolara alındığını söyleyen Peker, "Oranın peyzajı 29 milyon dolar tutar. Offshore'da, bir tane adada şirket kurulumu, tabii burada değil, Tolga Ağar, hop, yazılı anlaşmalı ortak" diye konuştu.

Peker ayrıca marinanın gemi büyüklüğündeki yatların yanaşabildiği bölgedeki tek liman olduğunu belirterek "4-5 ton kokainlerin doldurulup getirileceği limanlar. Bu limanı küçümsemeyin. Değerinin 1 milyar dolar olması önemli değil. 5 ton her gemide gelse, her biri zaten bir yat limanı alır" dedi.

Sorular:

  • - Bodrum Yalıkavak Marina iddia edildiği gibi 29 milyon dolarlık bir anlaşmayla mı el değiştirdi? Değilse bedel ne kadar?
  • - İddia edildiği gibi Tolga Ağar'ın ortağı olduğu bir offshore şirketi var mı?
  • - Marina'nın diğer ortakları kimler ve Ağar ailesi ile nasıl bir geçmişleri var?
  • - Marina'da iddia edildiği şekilde tespit edilmiş bir uyuşturucu sevkiyatı söz konusu mu? Bu iddianın üzerine gidilecek mi?
  • - Mehmet Ağar'ın Fethullah Gülen ile görüşmesinin gerekçesi nedir? Devletin bilgisi dahilinde mi gitmiştir? Öyleyse hangi sıfatla ve kim tarafından gönderilmiştir?

Muhataplarının yanıtları:

Mehmet Ağar, Sözcü'ye yaptığı ilk açıklamada, Mansimov'u Gülen'in yanına götürdüğü iddiasına dair "Cezasını bitirdiğinde nasip olursa her şey konuşulur. Kendisi defalarca oraya gitmiştir, herkes bilir. Bir kez beraber gittik. Gidiş gelişimden devletin bilgisi vardır” dedi.

Marina'ya dair de “Beni gündeme getirmelerinin asıl nedeni bizi buradan uzaklaştırmak. Uzaklaştırınca yapılacak olan da belli: Buraya mafya çökecek. Bugün eğer mafya buraya giremiyorsa bizim burada olmamızdandır” diye konuştu.

Soylu, Ağar'dan bu açıklama için tekzip beklediğini açıklayıp "Benim devletim kıytırık bir marinaya mafya bozuntularının çökmesine fırsat vermez" dedi.

Ağar, Soylu'nun yanıtı üzerine “Bütün eleştirilere hak veriyorum. Olayın kızgınlığından ve sinirliliğinden bir sürçilisan söz konusu. Organize suç örgütlerine nefes aldırmıyorlar. Bu tabiri kullanmam fevkalade yanlıştır. Kalbi olarak özür diliyorum" dedi.

Ağar, Marina’daki yöneticilik görevine dair de “Cumhurbaşkanımızla Azerbaycan Devlet Başkanı arasında kardeşliğe yakın bir ilişki var. Üç dört sene önce marina sahiplerinin ricası üzerine ben bu görevi kabul ettim. Türkiye ile Azerbaycan kardeşliğinin pekişmesi amacıyla bu görevi kabul ettim" iddiasını öne sürdü.

Soylu, 24 Mayıs'ta HaberTürk'te yaptığı açıklamada, "Sayın Ağar'ın marinada görev alması doğru mu? 48 saat içinde ben olsam ayrılırım" dedi.

Ağar, 28 Mayıs'ta Sözcü'ye yaptığı açıklamada ise "Konular çıktığı anda herkes rahatlasın diye bir dilekçe vermiştim. Yani ayrılmak istediğimi 10-15 gün evvel önce beyan etmiştim" dedi.

Yalıkavak Marina'dan da 28 Mayıs'ta "Şirketimiz yönetim kurulu başkanı Mehmet Ağar 17.05.2021’de görevinden ayrılma isteğini bildirdi. Sağlık sorunları gerekçesiyle işlem yapmayı erteledik. Sayın Ağar’ın görevinden ayrıldığını kamuoyuyla paylaşıyoruz" açıklaması geldi.

Mehmet Ağar’ın yerine Yönetim Kurulu Başkanı olarak İtalya uyruklu Moreno Occohiolini atandı. Mehmet Ağar’ın ayrıldığı yönetim kurulu üyeliğine ise Ahmet Güven Kartal getirildi.

2014 yılından bu yana şirketin yönetiminde yer alan Mehmet Ağar'ın oğlu AKP Milletvekili Tolga Ağar da yönetim kurulundan ayrıldı. Tolga Ağar’ın yerine Marina yönetimine Serkan Uzun girdi.

SEDAT PEKER'E KORUMA POLİSİNİ SOYLU'NUN VERDİĞİ İDDİASI

Peker, ilk videosunda hakkında hazırlanan dosyaya dair, "24 saat esasına göre korunan bir insanım. Siz polis yolladınız, yanımdaydı. Niye koruma polisinin ifadesi yok dosyada" dedi.

4. videosunda ise Soylu'ya "Koruma polisimi sen vermedin mi, sen uzatmadın mı ondan sonraki sene de" diye sordu.

5. videosunda ise "Koruma kararım normal değil biliyorsunuz değil mi? Devlet büyükleri gibi yurt dışına giderken de koruma polislerim benimle geliyordu. Ayrıcalıklıydım. Daha farklı ayrıcalıklarım da vardı" dedi.

Sorular:

  • - Devlet "Bizim işimiz milleti korumak" diyen bir suç örgütü liderine neden koruma polisi verdi?
  • - Bu kararı imzalayanlar ve diğer sorumlular yargı önünde hesap verecek mi?

Muhataplarının yanıtları:

Süleyman Soylu, katıldığı TRT yayınında koruma kararına dair "Benden bir buçuk yıl önce verilmiş, benim zamanımda da alındı. Devlet dönem dönem koruma verir. Bir maraza çıkmasın diye bunlar yapılır. Tehdit geçince alınır" dedi.

Soylu, katıldığı HaberTürk yayınında ise Peker'e 2015'te koruma verilmesinin Kadıköy Eski Emniyet Müdürü Nurettin Demir ile ilişkili olduğunu söyledi. Demir'in "DHKP-C, mafya ve FETÖ bağlantıları" nedeniyle görevden alındığını ifade etti.

Süleyman Soylu'nun işaret ettiği dönemin İçişleri Bakanı AKP'li Efkan Ala'dan henüz bir açıklama gelmedi.

DOSYANIN İSTİHBARATTA HAZIRLANDIĞI İDDİASI

Peker'in bir diğer iddiası ise hakkında hazırlanan dosyanın Organize Şubede değil İstihbaratta hazırlandığı: "Organize Şube'nin dosyası değil bu dosya. İstihbarat'ta hazırlandı, sonra Organize Şubenin kucağına atıldı. Bu Mehmet Ağar ve Pelikancıların taşeron olarak kullanıldığı birilerinin dosyası."

Soru:

  • - Dosya, Peker'in öne sürdüğü gibi Mehmet Ağar'ı taşeron olarak kullanan kişilerin talimatıyla İstihbaratta mı hazırlandı?

Muhataplarının yanıtları:

Süleyman Soylu, Peker hakkında İstanbul'daki dosyanın operasyona dönmesinde katkısı olduğunu, Bursa'daki dosyasının ise baştan sona kendisinin takibinde olduğunu söyledi. Dosyanın Emniyetin hangi biriminde hazırlandığına dair ise bilgi vermedi.

İddiaya dair Emniyetten de henüz bir açıklama yapılmadı.

FERİDUN ÖNCEL İLE AĞABEY KARDEŞ GİBİ OLDUĞU İDDİASI

Peker, MHP'nin eski Urfa il başkanı ve Memleketçi Sanayici ve İş Adamları Derneğinin (MİSİAD) Genel Başkanı Feridun Öncel'e "Abi" diye hitap ettiğini, onunla sıkça konuşup şakalaştığını birçok kez dile getirdi. Kendisiyle ilgili dosyada Öncel'in ifadelerine başvurulduğunu da ifade etti.

Sorular:

  • - Feridun Öncel ile Sedat Peker arasındaki sıkı ilişkinin kaynağı ne? Ülkücü/Turancı harekete mi yoksa ticari ilişkilerine mi dayanıyor?
  • - Peker ve Öncel, bu ilişkiden maddi çıkarlar elde etti mi?

Muhataplarının yanıtları:

Devlet Bahçeli ile birlikte birçok pozu bulunan Feridun Öncel'den Peker'in açıklamaları sonrası bu iddialara dair henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

İddialara dair MİSİAD da henüz açıklama yapmadı.

AKRABASINI SERHAT ALBAYRAK'LA GÖRÜŞMEYE GÖNDERDİĞİ İDDİASI

Peker'in öne sürdüğü bir diğer iddia, bir uzaktan akrabasını Berat Albayrak'ın ağabeyi Turkuaz Medya'nın CEO'su Serhat Albayrak ile görüşmeye gönderdiği, Albayrak'ın akrabasına "Bizim kendisine hiçbir düşmanlığımız yok. Bizim cenahta onu severler" dediği iddiası.

Sorular:

  • - Serhat Albayrak ile Peker'in akrabası arasında böyle bir görüşme gerçekleşti mi?
  • - Peker'in bahsettiği akrabası kim?
  • - Serhat Albayrak, görüşmede "Bizim cenahta onu severler" dedi mi? Dediyse o cenahtaki Sedat Peker severler kimler?

Muhataplarının yanıtları:

Peker'in açıklamaları sonrası bu iddialara dair ilgili kişi ve kurumlardan henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi. Peker de bu akrabasının ismini henüz açıklamadı.

Ancak araştırmacı gazeteci olduğunu öne süren Fatih Tezcan, paylaştığı videoda Sedat Peker ile birden fazla kez konuştuğunu, Peker'e "Konunun Pelikan ile alakası yok. Berat Albayrak'ın seninle ilgili bir rezervi yok" dediğini söyledi. Tezcan, "Peker'e bekle Berat Albayrak'a sorduracağım bu konuyu dedim. Berat Albayrak cephesinden gelen cevap, 'Sedat Peker'le bizim bir durumumuz yok, nereden çıktı bizim ismimiz'. Ben bunu tekrar kendisine söyledim, arada aracılar var" dedi.

"KOLOMBİYA'DA YAKALANAN UYUŞTURUCUNUN SEHEMİ MEHMET AĞAR'INDI" İDDİASI

Peker, 2. videosunda Kolombiya'da yakalanan ve Türkiye'ye geleceği söylenen tonlarca kokaine dair organizasyonun/payın (sehemin) Mehmet Ağar'a ait olduğunu öne sürdü:

"Kolombiya limanında 4 ton 900 kilo kokain yakalanmış. Açıklama yapıyorlar, 'Bunlar Türkiye'ye gidecekti, İzmir limanına, bir kimya firmasına'. Türkiye'de teslim alacak yerle ilgili hiçbir operasyon yok. Hiç kimseye. Niye operasyon yok? Bu sehemin sahibi Mehmet Ağar. Eski bir milletvekili bir tane daha. Eski yardımcısı bunun. İki üç tane de mafyatik tip, kriminal bilinen narko ailesi."

Sorular:

  • - Peker'in dile getirdiği diğer isimlerin ve Mehmet Ağar'ın uyuşturucu ticaretinde rolü var mı, varsa ne düzeyde? Bu isimler hakkında bu konuda soruşturma yürütülecek mi?
  • - İddialarda bahsi geçen kimya şirketi ve limanı işleten şirket hakkında detaylı soruşturma yürütülecek mi?

Muhataplarının yanıtları:

Süleyman Soylu, bu iddialara dair "Kolombiya'da geçen sene 1 Haziran'da kokain yakalanıyor. Bizim yaptığımız araştırma Ambarlı Limanı'na gelecek. Narkotik Başkanı bana geliyor. Hemen irtibat kurun, mümkünse Kolombiya'ya gidin diyorum. Pandemi mandemi gidemediler. 25 Haziran'da toplantı yapıldı Kolombiya ve bizim Narkotikle. Bize herhangi bir yazılı belge vermediler. Söyledikleri şu: Bu operasyonu gerçekleştirenler Balkan grubu" dedi.

Mehmet Ağar ise iddiaları yalanlayarak her türlü soruşturmaya açık olduğunu söyledi.

ESKİ BAŞBAKAN BİNALİ YILDIRIM'IN OĞLU ERKAM YILDIRIM'IN UYUŞTURUCU TİCARETİNİN PARÇASI OLDUĞU İDDİASI

Peker, 7. videosunda ise Kolombiya'da 4 ton 900 kilo kokain yakalandıktan sonra yeni bir güzergah çalışması yapıldığını, uyuşturucunun Venezuela üzerinden getirilmeye başlandığını öne sürdü. Bu güzergah çalışmalarını yapmak için eski Başbakan Binali Yıldırım'ın oğlu Erkam Yıldırım'ın 2021'in Ocak ve Şubat aylarında Venezuela'ya gittiğini iddia etti.

Peker ayrıca Erkam Yıldırım'ın Kıbrıs'a gittiğinde, uyuşturucu parası trafiğini yönettiğini öne sürdüğü Halil Falyalı'nın misafiri olduğunu da öne sürdü.

Kuru yük gemilerinin Karakas limanından direkt geldiğini, konteyner gemilerinin ise Dominik'e uğramak zorunda olduğunu söyleyen Peker, Dominik'te uyuşturucu yakalandığına dair haberlerin dikkatle takip edilmesi gerektiğini ifade etti. Peker daha sonra Twitter hesabından yaptığı açıklamayla Dominik'i Panama olarak düzeltti.

Sorular:

  • - Erkam Yıldırım'ın bahsi geçen tarihlerde Venezuela'ya gittiği iddiası doğru mu? Doğruysa neden gitti, kimlerle görüştü?
  • - Erkam Yıldırım'ın, Halil Falyalı’nın misafiri olduğu iddiası doğru mu? Doğruysa aralarında ilişki ne düzeyde?
  • - Erkam Yıldırım'ın uyuşturucu ticaretinin parçası olduğu iddiası doğru mu?

Muhataplarının yanıtları:

Peker'in bu iddialarına dair Halil Falyalı'dan yalanlama ve "Ne Binali Bey'i ne de Binali Bey'in oğlunu, hiçbirini tanımıyorum. Hiçbir zaman bir araya gelmedik" yanıtı geldi.

Binali Yıldırım ise oğlu Erkam Yıldırım'ın Venezuela'ya uyuşturucu ticareti için değil koronavirüsle mücadeleye yardımcı olmak için gittiğini söyledi:

"Bizimle uyuşturucuyu yan yana getirmek tümüyle hakarettir, tümüyle reddediyoruz. Oğlum Venezuela'ya gitmiştir ve beraberinde koronavirüs ile mücadele amacıyla orada ihtiyaç sahiplerine test kiti, maske gibi birtakım malzemeler götürüp dağıtmıştır. Ziyaret amacı da bundan ibarettir. Venezuela'da seçim olduğu için Türkiye Dostluk Grubu da oradaydı. Resmi heyetle gittiği gerçek dışıdır, kendi imkanlarıyla kendisi biletini alarak, kendisi masraflarını karşılayarak o ziyareti gerçekleştirmiştir."

Erkam Yıldırım ise hakkındaki iddailara dair Peker hakkında suç duyurusunda bulundu.

UYUŞTURUCUNUN PARA TRAFİĞİNİN KIBRIS'TA HALİL FALYALI ÜZERİNDEN YÜRÜTÜLDÜĞÜ İDDİASI

Peker, uyuşturucunun para trafiğinin Kıbrıs'ta Halil Falyalı üzerinden yürütüldüğünü öne sürdü:

"Kıbrıs, Halil Falyalı… Tüm para trafiği buradan dönüyor. Türkiye’de 10 tane dosyası var. Neden Türkiye’ye getirmiyorsunuz? Tüm yasa dışı bahis işi ondan geçiyor, devletin resmi raporlarında da var. Bu adamı Amerika, DEA almak istiyor, o da alamıyor. Başka ülkeler almak istiyor uyuşturucu sevkiyatından, onlar da alamıyor. Erkam Yıldırım Kıbrıs’a gittiğinde Halil Falyalı’nın misafiri. Ben Binali Bey’in böyle bir organizasyonun içinde olduğunu düşünmüyorum ancak ilk zamanlar Erkam Yıldırım’la ilgili çektikleri kasetleri, kumar kasetleri değil başka kasetleri, rüşvettir şeydir, daha sonra bunu bu işe yönlendirdiler ve bu işin aparatı haline geldiler. Neden kokain yakalanamıyor? Erkam Yıldırım’ın direkt gemisiyle ilgili de değil, başka gemiler koordinasyon ediyor. Mehmet Ağar da bu senkronizenin tamamen ortasında. Erkam Yıldırım-Süleyman Soylu dostluğuna bakın. Erkam Yıldırım’ın, Süleyman Soylu’nun çevresinde bu konularla ilgili dostluğuna bakın."

Sorular:

  • - Halil Falyalı'nın uyuşturucu ticaretinin parçası olduğu iddiası doğru mu?
  • - Türkiye'de Halil Falyalı hakkındaki dosyalarda soruşturma ve kovuşturmanın ilerletilmesi için işlem yapılmadığı iddiası doğru mu?
  • - Halil Falyalı'nın Erkam Yıldırım'a şantaj yaptığı, rüşvet verdiği iddiaları doğru mu?
  • - Süleyman Soylu'nun uyuşturucu ticareti yaptığı öne sürülenlerle dosluk ilişkisi olduğu iddiası doğru mu?

Muhataplarının yanıtları:

Peker'in bu iddialarına dair Halil Falyalı'dan yalanlama geldi. Falyalı, özetle şunları söyledi:

"Ne Binali Bey'i ne de Binali Bey'in oğlunu, hiçbirini tanımıyorum. Hiçbir zaman bir araya gelmedik. Siyasetçilerin hepsiyle görüşüyoruz. Bahis işi yapıyoruz, dünyanın her yerinde lisanslarım vardır, bu işi de resmi olarak yapıyorum. DEA raporundan bahsediliyor. Doğrudur, basından gördük. 30 bin doların aklanmasından dolayı bir soruşturmadan bahsediliyor. Bir adam 30 bin doların aklanmasından böyle bir soruşturma yer mi? FETÖ'den tutuklu olan Metin Topuz aradı, görüşmek istedi, görüşmedim. 2003-2004 yıllarında Türkiye'de Game Over operasyonu yapıldı, kardeşimin ismi geçti. Türkiye'ye geldi ve mahkemede beraat etti. Hiçbir zaman uyuşturucu faaliyetinde bulunmadık, tavsip etmedik. Bunlarla ilgili ne bir sabıkamız ne bir mahkememiz olmuştur. Sedat Peker'le şahsen hiç tanışmadım. Bir dönem Kıbrıs'a geldi ancak görüşmedik, ne işimiz oldu ne bağlantımız oldu. Bizim veremeyeceğiz hesabımız yok."

Erkam Yıldırım, hakkındaki iddailara dair Peker hakkında suç duyurusunda bulundu.

Soylu ise hakkındaki iddiaları yargıya taşıdığını duyurdu. Bu iddianın da araştırılması bekleniyor.

MANSİMOV'UN AĞAR İÇİN CEZAEVİNE JAKUZİ VE HELİKOPTER PİSTİ YAPTIRDIĞI İDDİASI

Peker, ikinci videosunda Mehmet Ağar'ın yattığı cezaevinin boşaltıldığını, koruma polislerinin Ağar'la birlikte cezaevinde yattığını, Mübariz Mansimov'un Ağar için cezaevine jakuzini ve helikopter pisti yaptırdığını, iş adamlarını helikopteriyle devamlı yanına taşıdığını öne sürdü.

Sorular:

  • - Mehmet Ağar'ın kaldığı cezaevi boşaltıldı mı?
  • - Mübariz Mansimov'un cezaevine jakuzi ve helikopter pisti yaptırdığı iddiası doğru mu?
  • - Bu iddialar doğruysa bunlara göz yuman sorumlular yargı önünde hesap verecek mi?

Muhataplarının yanıtları:

Mehmet Ağar, hakkındaki tüm iddiaları yalanlayarak her türlü soruşturmaya açık olduğunu söyledi. Bu iddia özelinde ise açıklama yapmadı.

Bu iddialara ilgili dair diğer kişi ve kurumlardan ise henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

SAVCININ TELEFONUNUN DİNLENDİĞİ İDDİASI

Peker, ikinci videosunda dosyasının savcısı Alim Yaşar'ın telefonlarının dinlemeye alındığını öne sürerek "Doğru çıkmazsa parmağımı keseceğim. Örgütlü terör suçları kıdemli savcısını dinlemeye alıyorlar. Onun duymasını da bir vesileyle sağlıyorlar. O da aman benim adım suç örgütü lideriyle çıkar diye operasyon emri (veriyor)" dedi.

Sorular:

  • - Savcının telefonu dinlendi mi?
  • - Dinlendiyse Sedat Peker bunu kimlerden ve nasıl öğrendi?

Muhataplarının yanıtları:

Peker'in açıklamaları sonrası bu iddialara dair ilgili kişi ve kurumlardan henüz basına yansıyan kapsamlı bir açıklama gelmedi.

CEZAEVİNDEN ÇIKMADAN ÖNCE VELİ KÜÇÜK İLE GÖRÜŞTÜĞÜ İDDİASI

Peker, ikinci videosunda "Veli Küçük Paşa ile görüşmüşüm… Cezaevinden çıktığımdan beri bir kere görüşmedim Veli Küçük Paşa'yla. Namus sahibi olan herkes biliyor. Şu veya bu sebep…" dedi.

Sorular:

  • - Adı Susurluk'la gündeme gelen, Abdullah Çatlı'nın ölmeden önce telefonda konuştuğu son kişi olduğu öne sürülen, Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'ın kullandığı cep telefonunun üzerine kayıtlı olduğu söylenen, Hrant Dink'in 301'den yargılanmasında baş rolü oynayan Kemal Kerinçsiz ile birçok defa görüntülenen Veli Küçük ile Sedat Peker'in ilişkisi ne düzeyde?
  • - Cezaevinden çıkmadan önceki görüşmelerin çerçevesi birlikte yargılandıkları Ergenekon davasıyla mı sınırlı?

Muhataplarının yanıtları:

Peker, konuya dair henüz basına yansıyan başka bir açıklama yapmadı. Veli Küçük'ten de konuya dair henüz bir açıklama gelmedi.

AĞAR'IN KUTLU ADALI CİNAYETİNDE ROLÜ OLDUĞU İDDİASI

Peker, 2. videosunda "Öbür videolarda derin devletimiz başı Mehmet Ağar ile 1996'da Kıbrıs'ta faili meçhul bir şekilde öldürülen Kutlu Adalı'yı konuşacağız. Ama (emekli yarbay) Korkut Eken'i de alacağız" dedi. İddiasının detaylarını ise 7. videosunda aktardı:

"Biz o zaman Korkut Eken, Mehmet Ağar hep beraberiz. Korkut abinin odası, Mehmet Ağar’ın odasının yanında. Genciz, vatanseveriz, işte 'Şu PKK’ya yardım ediyor'… Genelde bana iş adamlarını yönlendiriyorlar faili meçhullerden ziyade. Bana dedi ki ‘Kıbrıs’ta bir adam var. Kıbrıs’ı Rumlara satmak istiyor. İki tane profesyonel (ver)'. ‘Kendi öz kardeşimi vereceğim sana’ dedim, Atilla Peker’i dedim, çok iyidir bu işte, uzmandır, sokaklardan yetişme. Türk Hava Yolları uçak biletlerini, hard disklerini atmıyor, biletlerden bakabilirler, Korkut Eken, Atilla Yıldırım bu cinayetten ne kadar önce gittiler? Ancak yüce Allah o insanın kanını bize nasip etmedi. Aradan zaman geçti, döndüler 3-4 gün sonra, denk gelinemedi. Korkut abiyle konuştuk, dedi ‘Tekrardan gideceğiz’. Sonra orada bunlara bağlı olan başka bir ekip öldürmüş. Karşılaştık Korkut abiyle, ‘Halloldu o iş’ dedi. Öldürsek öldürdük derdim, çünkü zaman aşımına girdi. Allah'a Kur'an'a yemin olsun böyle oldu."

Kutlu Adalı, önemli tarihi eserlerin yer aldığı St. Barnabas Manastırı’nda 1996'da 14 Mart'ı 15 Mart’a bağlayan gece yaşanan silahlı baskına dair yazdıklarından sonra ölüm tehditleri almış ve 6 Temmuz 1996'da evinin önünde vurularak öldürülmüştü. Adalı, 23 Mart günü yayımlanan yazısında, baskında KKTC Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığına bağlı araçların kullanıldığını açıklamıştı. Manastırdaki üç nöbetçiyi saf dışı edip bir odaya kilitleyen, Aziz Barnabas'ın mezarını kazan maskeli ve silahlı kişilerin neler çaldığı açığa çıkarılamadı.

Kutlu Adalı’nın eşi İlkay Adalı'nın açtığı davada Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 31 Mart 2005’te “Cinayet hakkında yeterli ve inandırıcı araştırma yapılmadığı” gerekçesiyle Türkiye’yi mahkum etmişti.

Kutlu Adalı cinayeti hâlâ aydınlatılmadı.

Sorular:

  • - Kutlu Adalı cinayetinde Mehmet Ağar ve Korkut Eken'in rolü var mı, varsa ne?
  • - Cinayet aydınlatılacak mı?

Muhataplarının yanıtları:

Gazeteci örgütleri ve Kıbrıslı siyasetçiler soruşturmanın yeniden açılması çağrısı yaptı. Süleyman Soylu da soruşturma açılması için talimat verdiğini söyledi.

Atilla Peker, bu iddialar sonrası Muğla'da gözaltına alındı ancak Soylu, "ruhsatsız silah bulundurma ihbarı" nedeniyle gözaltına alındığını söyledi. Sedat Peker, kardeşinin gözaltındayken Kutlu Adalı cinayetiyle ilgili anlatmak istedikleri kayda geçirilmediğini duyurdu.

Atilla Peker, serbest bırakıldıktan sonra cinayete dair bildiklerini Cumhuriyet Başsavcılığına verdiği dilekçede anlattı. Dilekçe özetle Adalı'yı öldürmek için Korkut Eken ile birlikte sahte kimlikle ve silahla THY uçağıyla Kıbrıs'a gittiğini; burada Sivil Savunma Daire Başkanlığı’na girip Kurmay Albay Galip Mendi ve yardımcısı Yarbay Enver Tosun ile tanıştığını, Eken'in burada kendisine Uzi marka silah verip nasıl kullanılacağını gösterdiğini; 2 kez Adalı'nın evinin çevresinde keşif yaptıklarını ancak kalabalık olduğu için cinayeti işleyemediklerini, daha sonra askerlerle konuşup Adalı'nın aracının durdurulmasını sağladıklarını ancak yine kalabalık olduğu için cinayeti işleyemediklerini söyledi. Türkiye'ye döndükten sonra yaralama nedeniyle cezaevine girdiğini söyleyen Atilla Peker, hastaneye çıktığında Klasis Otel’de Eken ile görüştüklerini ve Eken'in kendisine "Kıbrıs işini hallettik" dediğini söyledi.

Korkut Eken ise 27 Mayıs'ta Sözcü'ye yaptığı açıklamada dönemin Barış Kuvvetleri Komutanı Hasan Kundakçı'nın Mehmet Ağar'dan "Kıbrıs'taki PKK faaliyetlerini durdurmak" için yardım istediğini ve Ağar'ın da kendisini bu gerekçeyle Kıbrıs'a gönderdiğini söyledi. Atilla Peker'i yanına alarak gittiğini ancak Adalı'nın öldürülmesiyle ilgisi olmadığını iddia eden Eken “O gazeteciyi tanıyorsam, biliyorsam şerefsizim. Öldürülmesiyle de alakam yok” ifadelerini kullandı. Eken ayrıca olayın araştırılması için suç duyurusunda bulunacağını söyledi.

Mehmet Ağar ise bu iddia özelinde henüz açıklama yapmadı ancak hakkındaki tüm iddiaları yalanlayıp her türlü soruşturmaya açık olduğunu söyledi.

UĞUR MUMCU SUİKASTINDA MEHMET AĞAR'IN ROLÜ OLDUĞU İDDİASI

Sedat Peker'in 7. videosunda dile getirdiği bir diğer iddia da Uğur Mumcu suikastında Mehmet Ağar'ın rolü olduğu iddiası. Ağar iddiasını özetle şöyle dile getirdi:

"Mehmet Ağar var ya, Emniyet Müdürlüğü döneminde en iyi arkadaşları Behçet Cantürk, Hüseyin Baybaşin, Savaş Buldan… ‘Kürt iş adamları’ diyorlar ya hayır, hepsi uyuşturucu işi yapıyor. Hepsinden para aldı. Siyasete girerken geçmişini temizlemek için Milli Güvenlik Konseyine bir sunum yaptı, o zaman Tansu (Çiller) Hanım, onu ikna etti. ‘Devletler kendi gelecekleri için bu tip eylemler yapabilir’ şeyinde bir sözlü karar çıkartırıp sonra başladılar hepsini öldürmeye… Kendi geçmişini temizlemek için.

Uğur Mumcu neden öldürüldü? Öldürüldüğü zaman yazdığı yazılara bakın. ‘Terörden beslenen terör lordları’, bunun üzerine çalışma ve silah ticareti. Uğur Mumcu şehit ediliyor, yanına ilk gelen kim? Katil en önce gelir, Mehmet Ağar. Eşine diyor ki ‘Ben buradan bir tuğla çekersem devlet aşağı iner’. Terörden menfaat elde edenlere gelince adamı şehit ettiler. Mehmet Ağar’ın yaptığı bu organizasyonların hepsi kendi cebi içindi, gördüm, yaşadım. Bana iş adamını arattırıyorlardı, ‘Bu PKK’ya para veriyor’ diye. Ortak dostumuz. Dedim bu adam Çorumlu nasıl PKK’lı olur? Adama küfür kafir biz arayıp… Sonra adam bunun yanına gidiyor iki James Bond çanta parayla…"

Sorular:

  • - 24 Ocak 1993'te gerçekleşen Uğur Mumcu suikastında Mehmet Ağar'ın rolü, bu iddialar üzerine araştırılacak mı?
  • - Mehmet Ağar'ın maddi çıkar elde etmek için Kürt iş insanlarını tehdit ettirdiği iddiaları araştırılacak mı?
  • - Mehmet Ağar'ın uyuşturucu ticareti yaptıkları öne sürülen ve daha sonra öldürülen şahıslarla ilişkileri araştırılacak mı?

Muhataplarının yanıtları:

Mehmet Ağar hakkındaki tüm iddiaları yalanlayıp her türlü soruşturmaya açık olduğunu söyledi.

Uğur Mumcu'nun eşi Güldal Mumcu "Senelerdir Uğur Mumcu cinayetinin aydınlatılması için kim ne biliyorsa anlatsın, işin ucu kime dokunuyorsa dokunsun dedik. Bu görüşümüzü korumaya devam ediyoruz. Çekin tuğlaları yıkılsın duvar altında kim kalırsa kalsın" dedi.

Peker'in bu açıklamaları sonrası ilgili diğer kişi ve kurumlardan ise henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

SİVASSPOR BAŞKANI'NIN İSTEĞİYLE KAVGA İÇİN MAÇA SABAHLADIĞI İDDİASI

Peker, üçüncü videosunda devlet raporlarında kendisi için "amigo" denilmesine itiraz ederek "Ben hayatımda bir kere maça gittim, bir kere de maça sabahladım. Mecnun Başkan rica etti, Sivas'ın başkanı, çocukluk arkadaşıyız, akrabayız. O zaman tribün kavgaları falan var…" dedi.

Sorular:

  • - Sivasspor Kulübü Başkanı Mecnun Otyakmaz'ın Sedat Peker ile ilişkisinin, şu anda bulunduğu konuma gelmesinde etkisi oldu mu?
  • - Bu ilişkiden maddi çıkar sağlandı mı?

Muhataplarının yanıtları:

Mecnun Otyakmaz'dan ve Sivasspor'dan sorulara henüz bir yanıt gelmedi.

SÜHEYB ÖĞÜT'ÜN SUSTURMAK İÇİN GAZETECİ YOLLADIĞI İDDİASI

Sedat Peker, üçüncü videosunda "Pelikancıların başı" diye andığı, Hilal Kaplan'ın eşi Süheyb Öğüt'ün ilk video sonrası kendisini susturmak için bir gazeteciyi yanına görüşmeye yolladığını öne sürdü.

Yanına gelen ve tanıdığını, sevdiğini söylediği gazetecinin "Tolga Ağar, Marmara Teşkilat Başkanı olmuş. Şimdi ona bir laf dersen hükümete laf demiş gibi olursun. Tayyip Bey'e laf demiş gibi olursun" dediğini iddia etti. Peker, gazetecinin ayrıca Hakan Fidan ile Mehmet Ağar'ın arasının açık olduğunu ve organizasyonu birlikte yapıp yapmadıklarını sorduğunu da dile getirip "Siz deli misiniz? Benim böyle büyük hayallerim yok" yanıtını verdiğini söyledi.

Sorular:

  • - Süheyb Öğüt, Peker'i susturmak için görüşmeye bir gazeteciyi gönderdi mi?
  • - Gönderdiyse bunu kimin adına yaptı?
  • - Görüşmeye gönderilen gazeteci kim?

Muhataplarının yanıtları:

Araştırmacı gazeteci olduğunu öne süren Fatih Tezcan, paylaştığı videoda Sedat Peker ile görüşen kişinin kendisi olduğunu söyledi. Peker ile videoların yayımlandığı süreçte birden fazla kez konuştuğunu ifade eden Tezcan, Peker'e "Konunun Pelikan ile alakası yok. Berat Albayrak'ın seninle ilgili bir rezervi yok" dediğini aktardı. Tezcan, "Peker'e bekle Berat Albayrak'a sorduracağım bu konuyu dedim. Berat Albayrak cephesinden gelen cevap, 'Sedat Peker'le bizim bir durumumuz yok, nereden çıktı bizim ismimiz'. Ben bunu tekrar kendisine söyledim, arada aracılar var" dedi.

İddialara dair Süheyb Öğüt'ten henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

ATV'NİN DİZİSİNDEKİ SAHNE ÜZERİNE OKTAY KAYNARCA İLE GÖRÜŞTÜĞÜ İDDİASI

Peker, 3. videosunda, Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz dizisine Peker adlı bir karakter sokulması üzerine, Kurtlar Vadisi'nde canlandırdığı Çakır karakteriyle hafızalara kazınan, gençlik arkadaşı olduğunu söylediği Oktay Kaynarca'yı aradığını ve Kaynarca'nın konuyu yapımcıyla konuştuğunu öne sürdü. Peker, "Dizide 'Peker de boş konuşmazmış' dedirtilmesini istedim. Onu yapamayacaklarını, diziden çıkarabileceklerini söylediler" dedi.

Sorular:

  • - Peker'in bahsettiği görüşmeler bahsettiği şekilde gerçekleşti mi?
  • - Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz dizisinin senaryosu, Turkuaz Medya'nın talepleri doğrultusunda propaganda amaçlı mı yazılıyor?

Muhataplarının yanıtları:

Söz konusu karakterin, ATV’de yayımlanan dizinin son bölümlerinde yer almadığı görüldü. Ancak konuya dair Kaynarca'dan, yapımcıdan ya da kanaldan henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

"DEVLETİN KARAKOLUNDA MİLLETVEKİLİNİ DÖVDÜRDÜM" İDDİASI

Peker, üçüncü videosunda bir AKP milletvekilinin ricası üzerine, eski AKP milletvekili Feyzi İşbaşaran'ı karakolda avukatına dövdürdüğünü söyledi.

Serhat Albayrak'a seslenen Peker, "Senin yengene küfür etti diye, Sayın Cumhurbaşkanı'nın eşine küfür etti diye ben milletvekilinin, devletin karakolunda kemiklerini kırdırdım. Yetmedi mahkemeye çıkarken biraz daha kırdırdım. Pişman mıyım, değilim. Avukat kardeşime dövdürdüm" dedi.

Peker'in İşbaşaran'ı dövdürmek için karakola yolladığı avukatın İsmail Barbaros Aslan olduğu basına yansımıştı. İşbaşaran, Aslan’dan şikayetçi olmuş, Aslan ise ifadesinde “Ben darp olayına karışmadım. Kendisiyle normal konuşuyordum” demişti.

Soru:

  • - Adam dövdürmek için Sedat Peker'le görüştüğü söylenen AKP'li Metin Külünk hakkında işlem yapılacak mı?

Muhataplarının yanıtları:

İddiaları doğrulayan İşbaşaran, Peker'in o dönem yanına giden milletvekili dostunun Metin Külünk olduğunu açıkladı ve Peker'e "Senin muhatabın, hizmet ettiğin Erdoğan, Mehmet Ağar, Korkut Eken ve seni yıllarca kullanan polis teşkilatıdır. Kullanılma süren doldu" dedi.

İddialara dair Metin Külünk'ten henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

AKP Sözcüsü Ömer Çelik, "İçişleri Bakanımızı, kabinemizi ve partimizi bir suç örgütü üyesinin laflarıyla hedef alanları şiddetle kınıyoruz. Suç örgütü üyelerini siyaset ve muhalefet yapmanın referansı kabul edenleri kınıyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi Cemil Çiçek ise "Savcılar araştıracak, gerçek neyse ortaya çıkartacaktır. Yargının görevini yerine getirmesi gerekir" açıklamasında bulundu.

TÜRKİYE'YE GETİRİLMESİ İÇİN FAS'A İHA HİBE EDİLDİĞİ İDDİASI

Peker, üçüncü videosunda Türkiye'nin kendisini ülkeye getirmek için Fas'a insansız hava aracı (İHA) hibe ettiğini, bu nedenle uçuş izninin iptal edildiğini ancak Fas Kralı'nın "kendisine teslim olan kimseyi vermeme" geleneği sayesinde Türkiye'ye getirilemediğini öne sürdü.

Sorular:

  • - Peker'in Türkiye'ye verilmesi için Fas'a insansız hava aracı hibe edildiği doğru mu?
  • - Doğruysa bu hibenin bedeli kaç lira?

Muhataplarının yanıtları:

Peker'in açıklamaları sonrası bu iddialara dair ilgili kişi ve kurumlardan henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

MAKEDONYA BAŞBAKANI'NIN EVİNDE MİSAFİR OLDUĞU İDDİASI

Peker üçüncü videosunda, Guli'nin deportunun kaldırılıp Türkiye'ye getirildiği iddiasını öne sürerken "Makedonya'nın Başbakanı'nı tanıyorum, evinde misafir oldum, diğer parti liderlerinin hepsini tanıyorum, üç gün ihlalden dolayı deport aldım, onu kaldıramıyorum" dedi.

Sorular:

  • - Makedonya Başbakanı Zoran Zaev, Peker'i evinde misafir etti mi?
  • - Aralarındaki ilişki ne düzeyde ve neye dayanıyor?

Muhataplarının yanıtları:

Peker'in açıklamaları sonrası bu iddialara dair Makedonya'dan ve ilgili kişilerden henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

AĞAR'IN MANSİMOV'U ÖLDÜRMESİ İÇİN GULİ'Yİ DEPORTUNU KALDIRIP TÜRKİYE'YE GETİRDİĞİ İDDİASI

Peker, üçüncü videosunda Vorzakonlar adlı suç örgütünün liderlerinden Guli'nin (ya da Quli lakaplı Nadir Salifov) Mehmet Ağar tarafından Mübariz Mansimov'u öldürmesi için deportu kaldırılarak Türkiye'ye getirildiğini öne sürdü.

Arkadaş olduklarını söylediği Guli'nin Edirne'deki bir çatışmada bir polisin hayatını kaybetmesinden sorumlu tutulduğu için deport edildiğini söyleyen Peker, "Organize Şube polisini öldüren bu adamı deportu kaldırıp Türkiye'ye getirdi derin devletimizin başı. Niçin biliyor musunuz, Mübariz Mansimov'u öldürtmesi için. Mübariz yeri geri almak için uğraşıyor ya. Allah'a şükür o kötü olay olmadı. Mübariz de dik adam, diklendi. Sonra Guli'nin kardeşi Guli'yle konuştu, şey yapıldı. Guli ne oldu biliyor musunuz? Öldü! Aradı, ben dedi, Türkiye'ye gidiyorum. Türkiye'de biraz kalıp çıkmıştı. Gitme dedim, ben orada yokum, sıkıntı yaşayabilirsin. Dedi, ben güçlüyüm, Mehmet abiyle aram çok iyi, dedi. Geldi, haftası dolmadan öldürüldü" dedi.

Soru:

  • - Guli'yi deport edildikten sonra Türkiye'ye Mehmet Ağar mı getirdi?

Muhataplarının yanıtları:

Süleyman Soylu, Guli'nin deport edildikten sonra Türkiye'ye geldiğini doğruladı ancak Mehmet Ağar ile ilişkisine dair bir şey söylemedi.

Mehmet Ağar hakkındaki iddiaları yalanlayıp her türlü soruşturmaya açık olduğunu söyledi.

GULİ GÖZALTINDAYKEN AĞAR'IN EMNİYET MÜDÜRÜ'NÜ ARADIĞI İDDİASI

Peker ayrıca "Guli Emniyette gözaltındayken Mehmet Ağar, İl Emniyet Müdürü Mustafa Bey'i aradı mı? Telefon tespitlerine bakın aradı mı. 'Bu arkadaşı bırakabilir miyiz', o da 'Efendim mümkün değil, bırakamayız ama Göç İdaresine yollattırabiliriz'. Yollattılar" dedi.

Soru:

  • - Mehmet Ağar, Guli'nin serbest bırakılması için Mustafa Çalışkan'ı aradı mı?

Muhataplarının yanıtları:

Soylu, Guli'nin deport sonrası Türkiye'ye geldiğini doğruladığı açıklamada, şahıs gözaltındayken birçok kişinin gelip taleplerde bulunduğunu dile getirdi ancak Mehmet Ağar özelinde bir şey söylemedi.

Soylu, Guli'ye dair iddialar için "Dünyanın 12 mafyasından birisi. Gözaltına aldık. Birçok insan geldi gitti, şöyle olsun, böyle olsun diye. 2 günde avukatları geri gönderme merkezinden yurt dışına çıkması için karar aldılar. Geri gönderme merkezinden saldım 1 metre, geri aldırdım. Konuşturduk onu, sonra deport ettik. Çıktı, başka bir ülkeden pasaport aldı, Kıbrıs'a gitti, sonra oradan Türkiye'ye geldi. Su testisi su yolunda kırıldı, yakındaki bir koruması bunu infaz etti" dedi.

Mehmet Ağar, hakkındaki iddiaları yalanlayıp her türlü soruşturmaya açık olduğunu söyledi.

Mustafa Çalışkan, 28 Mayıs'ta Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada hakkındaki tüm iddialara dair “Allah’a sığınıyorum” dedi.

İlgili kurumlardan ise iddialara dair henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

SOYLU'NUN "HAKKINDA BİR ŞEYLER SÖYLEYECEĞİM" DİYE HABER YOLLADIĞI İDDİASI

Peker dördüncü videosunda, kendisine "Mafya pisliği" diyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu hakkındaki iddialarını "Sen benim ülkeye dönüş biletimdin" diyerek sıraladı. İlk iddiası Süleyman Soylu'nun kendisine hakkında açıklama yapacağına dair haber gönderip "Kusura bakmasın" dediği oldu:

"Beni bir arkadaş aradı, dedi ki, Süleyman Bey'in üstüne çok geliyorlar, bir şeyler söyleyecek, 'Kusura bakmasın' dedi. Tamam dedim, sorun değil, normal. Bizim Temiz Süleyman ilk gün bir tweet attı, 'Suç örgütü liderini takipteyiz', tamam, 'Kırmızı bülten', tamam, normal… Millet buna biraz daha saldırınca ertesi günü 'Pislik, mafya lideri' dedi."

Peker'in akrabası Reşat Hacıfazlıoğlu ile yaptığı telefon görüşmesinin kaydında da aynı iddaiyı dile getirdiği ve Hacıfazlıoğlu'nun onayladığı görülüyor.

Sorular:

  • - Soylu, Peker'e böyle bir haber gönderdi mi?
  • - Gönderdiyse Peker'i arayan 'arkadaş' kim?

Muhataplarının yanıtları:

Süleyman Soylu, yaptığı açıklamada Sedat Peker'e "Hayatının bir noktasında benimle temasın var ve bu ispatlanırsa idam dahil her türlü cezaya, aşağılanmaya razıyım" diyerek tüm iddiaları yalanlayıp yargıya taşıdı.

PEKER'İ BERAT ALBAYRAK'A SOYLU'NUN DÜŞMAN ETTİĞİ İDDİASI

Sedat Peker'in dördüncü videosundan itibaren dile getirmeye başladığı bir diğer iddia da Berat Albayrak'a kendisini Süleyman Soylu'nun düşman ettiği iddiası: "Namus sahibiysen konuş, Berat Bey'e beni sen düşman etmedin mi arkadaş… Benim akrabam gelip 'Reis'in kulağına bir şeyler geliyor, bu İstanbul'da bir sorunlar var' dediğinde 'İstanbul'u ben yönetemiyorum, Berat yönetiyor' dedin mi demedin mi? 'O yaptırıyor her şeyi' dedin mi demedin mi?"

Peker'in akrabası Reşat Hacıfazlıoğlu ile yaptığı telefon görüşmesinin kaydında da bu iddiayı dile getirdiği görülüyor. Peker, Soylu ile dostluk yaptıklarını, bu nedenle Albayraklar ile düşman olduğunu belirtip "Ona (Soylu) inandık. Böyle böyle o (Albayrak) yapıyor dedi. Damat Bey konusunda ona inandık, ona güvendik dönecektik diye. Hani nisanda dönecektik? Berat Bey'le ilgili durdur dedi durdurduk (videoları), yayınla dedi yayınladık" diyor. Hacıfazlıoğlu da Peker'in söylediklerini onaylıyor.

Soru:

  • - Soylu, Peker'in akrabasıyla görüşüp Berat Albayrak'ın ismini bu şekilde ortaya attı mı?
  • - Peker'in söz ettiği akrabası Reşat Hacıfazlıoğlu mu, değilse kim?

Muhataplarının yanıtları:

Peker'e "Hayatının bir noktasında benimle temasın var ve bu ispatlanırsa idam dahil her türlü cezaya, aşağılanmaya razıyım" diyen Süleyman Soylu, Reşat Hacıfazlıoğlu’yla ilgili ise “Tanırım, arkadaşım” dedi. Öte yandan hakkındaki tüm iddiaları yalanlayıp yargıya taşıdığını duyurdu.

SOYLU'YA SİYASİ KARİYERİNDE YARDIM ETTİĞİ, KARŞILIĞINDA ERDAL ARAS'IN BELEDİYE BAŞKAN ADAYI VE MKYK ÜYESİ YAPILDIĞI İDDİASI

Peker'in bir diğer iddiası Soylu'ya Doğru Yol Partisi ve Demokrat Partide yükselmesi için arka çıktığı, adamlarının Soylu'ya destek olduğu iddiası.

4. videoda Peker, "Akrabam Reşat Hacıfazlıoğlu, senin bütün organizasyonlarını yapan… DYP'nin başına ulaşmak için… Seni kongrelere almıyorlardı… Eski arşivlerden çıkarın, olaylı kongreleri vardı çok eskiden, yanında kim var bakın, benim arkadaşlarım, onların tabiriyle adamlarım, benim akrabalarım. Sen oralara girerken onlar yanında değil miydi…" dedi.

Peker, 6. videosunda Soylu'ya "Herkes biliyor, benim adamım, sabıkalı. Sabıkası olan Erdal Aras'ı, 14 farkla Genel Başkan seçildikten sonra MKYK'ye sen üye yapmadın mı? Hani asacaktın kendini" diye sordu. Ayrıca, Soylu'nun Aras'ı mükafat olarak Sancaktepe Belediye Başkanı yaptığını öne sürüp "Çünkü Genel Başkan seçileceği zaman ben para yolladım. Dağıttı paraları herkese. Zaman aşımına girdi, bundan bir şey çıkmaz. 'Erdal Baba' diyordun" dedi.

Peker'in akrabası Reşat Hacıfazlıoğlu ile yaptığı telefon görüşmesinin kaydında da bu iddiayı dile getirdiği görülüyor. Peker, "Gençliğinden beri emeğimiz var onda. 30 senedir sana iyilik yapıyoruz, babanla başladık dostluk iyilik yapmaya. Abi sen bu adamın yanına gitmedin mi? Bizim çocuklar gitmedi mi? Sokmuyorlardı illere, siz gittiniz" diyor.

Hacıfazlıoğlu da "Sen bu Ağar'a karşı zaten şey yaptın. Mehmet Ağar'ın dayısını başkan yapacaktı o zaman. Biz 6 ay nöbet tuttuk orada, ilde. Senden yardım istedik o zaman, çektirdik onlanı geri, bilmez mi onları ya. Bana yalvarıyordu ara ara diye. Zaman değiştiriyor mu adamı bilmiyorum ki. Böyle bir şeyi nasıl yaptı hayret ettim. Babası seni sever Allah için" diyor.

Peker, Twitter hesabından da "eski sağ kolu" Erdal Aras ile Süleyman Soylu'nun Demokrat Parti Genel Başkanlığını kazanma sevinçlerine dair el ele fotoğraflarını da paylaştı.

Sorular:

  • - Delillerle güçlendirilen ve basit bir Google aramasıyla dahi bir kısmı doğrulanabilen bu iddialara dair Süleyman Soylu ne diyecek?
  • - Demokrat Parti ve Doğru Yol Partisinde yer alanların Peker grubuyla ilişkilileri soruşturulacak mı? Haklarında gerekli işlemler yapılacak mı?

Muhataplarının yanıtları:

Soylu, kongre iddialarına dair TRT Haber'de yaptığı açıklamada "Anlıyorum ki ben uzun süredir organize suç şebekesi liderinin hedefindeyim" şeklinde konuştu.

Peker'e "Hayatının bir noktasında benimle temasın var ve bu ispatlanırsa idam dahil her türlü cezaya, aşağılanmaya razıyım" diyen Soylu, Reşat Hacıfazlıoğlu’yla ilgili ise “Tanırım, arkadaşım” dedi. Öte yandan hakkındaki tüm iddiaları yalanlayıp yargıya taşıdığını duyurdu.

SOYLU'NUN "DOSYA HAZIRLIYORLAR" DİYE HABER YOLLADIĞI İDDİASI

Peker, dördüncü videosunda Süleyman Soylu'nun kendisine "Peker'e dosya hazırlıyorlar, ben tehlikeli bir durum olunca haber vereceğim" diye haber yolladığını öne sürdü.

Peker, videosunda bu haber gönderme olayına dair önce bir akrabasından, bir cenazeden ve bir "Vatansever polis"ten bahsetti. İlerleyen dakikalarda ise Soylu'ya "Cenazede Sedat Peker'in akrabası Reşat Hacıfazlıoğlu'na böyle demedim, de" diye seslendi. Peker ayrıca Soylu ve Hacıfazlıoğlu'nun, Soylu'nun babası ve Hacıfazlıoğlu'nun, Soylu'nun koruması ve Hacıfazlıoğlu'nun kaç kere telefonda görüştüğünün araştırılmasını istedi.

Peker, 7. videosunda ise Süleyman Soylu'nun Reşat Hacıfazlıoğlu'na açıklama yapıp yalanlasın diye baskı yaptığını iddia ederek "Akraba makraba ayırmadım, hepsi kayıt altında. Reşat baba, severim sayarım, paran çok pulun çok işin iyi… Sakın böyle bir hataya düşme" dedi.

Peker'in akrabası Reşat Hacıfazlıoğlu ile yaptığı telefon görüşmesinin kaydında da bu iddiayı dile getirdiği görülüyor. Hacıfazlıoğlu'na "(Soylu) Bize dostluk yaptı, cenazede sana söyledi, tamam. Ama biz de ona dostluk yaptık, durup dururken heriflerle düşman olduk" diyor. Hacıfazlıoğlu da onaylıyor.

Sorular:

  • - Soylu ile Reşat Hacıfazlıoğlu arasında bu düzeyde bir ilişki var mı?
  • - Soylu, Hacıfazlıoğlu aracılığıyla Peker'e "Hakkında dosya hazırlanıyor" diye haber yolladı mı?

Muhataplarının yanıtları:

Peker'e "Hayatının bir noktasında benimle temasın var ve bu ispatlanırsa idam dahil her türlü cezaya, aşağılanmaya razıyım" diyen Soylu, Reşat Hacıfazlıoğlu’yla ilgili ise “Tanırım, arkadaşım” dedi. Öte yandan hakkındaki tüm iddiaları yalanlayıp yargıya taşıdığını duyurdu.

ALBAYRAK VİDEOSU SONRASI SOYLU'NUN SUSTURMAK İÇİN HABER YOLLADIĞI İDDİASI

Peker dördüncü videosunda, Berat Albayrak'la ilgili yayımladığı video sonrası Soylu'nun kendisine haber yolladığını ve "Yayını durdur, onu çıkar" dediğini öne sürdü, yalansa parmağını keseceğini söyledi.

Peker'in akrabası Reşat Hacıfazlıoğlu ile yaptığı telefon görüşmesinin kaydında da bu iddiayı dile getirdiği görülüyor. Peker, Soylu ile dostluk yaptıklarını, bu nedenle Albayraklar ile düşman olduğunu belirtip "Damat Bey konusunda ona inandık, ona güvendik dönecektik diye. Hani nisanda dönecektik? Berat Bey'le ilgili durdur dedi durdurduk (videoları), yayınla dedi yayınladık" diyor. Hacıfazlıoğlu da Peker'in söylediklerini onaylıyor.

Sorular:

  • - Soylu, Sedat Peker'e böyle bir haber yolladı mı?

Muhataplarının yanıtları:

Peker'e "Hayatının bir noktasında benimle temasın var ve bu ispatlanırsa idam dahil her türlü cezaya, aşağılanmaya razıyım" diyen Soylu, Reşat Hacıfazlıoğlu’yla ilgili ise “Tanırım, arkadaşım” dedi. Öte yandan hakkındaki tüm iddiaları yalanlayıp yargıya taşıdığını duyurdu.

SOYLU'NUN HADİ ÖZIŞIK'A "PEKER'İ SEVERİM" DEDİĞİ İDDİASI

Peker, dördüncü videosunda, "Namuslu, şerefli, ahlaklı adam, gazeteci" dediği Hadi Özışık'a Süleyman Soylu'nun Ocak 2021 tarihlerinde "Ben onu (Peker'i) severim" dediğini öne sürüp "Bu kadar kısa sürede ne değişti" diye sordu.

Soru:

  • - Gazeteci Hadi Özışık, Süleyman Soylu ve Sedat Peker arasında mesaj taşıdı mı?
  • - Peker ile ilişkileri nedeniyle Özışık kardeşler hakkında gerekli işlemler yapılacak mı?

Muhataplarının yanıtları:

Hadi Özışık, ilk olarak Halk TV'ye gönderdiği mesajda "Soylu ile Peker arasında haber götürdüğüm yalandır. Böyle yapan şerefsizdir, haysiyetsizdir" ifadeleriyle iddiayı yalanladı. Ardından da Cüneyt Özdemir'in yayınına katılıp "Benim ne Sedat Peker'le ne Süleyman Soylu'yla böyle bir konuda konuşmam olmadı" ifadelerini kullandı.

Peker, iddiasının yalanması üzerine görüşmelerin kayıtlarını Twitter hesabından paylaştı. Paylaşılan ilk videoda Hadi Özışık, Peker'in videolarının Türkiye'deki etkilerini anlatıyor ve Ağar için "Seninki kendine harakiri yaptı. Aptal herif" diyor. Soylu'nun açıklamasını hatırlatan Peker'e "(Soylu'ya) Sen niye atılıyorsun dedim, cevap vermedi" diyor. Peker'in Soylu'nun "Ben onu (Peker'i) severim" deyip demediğini sorması üzerine Özışık, "Aynı. Süleyman'a (Özışık) da dedi" yanıtını veriyor. Olayda arada kaldığını söyleyen Özışık "Bir tarafta sevdiğim bir dostum, öbür tarafta sevdiğim bir dostum" ifadelerini kullanıyor ancak Peker'e "Haklısın, çok haklısın abi" de diyor.

Paylaşılan ikinci videoda ise Hadi Özışık, Peker'i arayıp "Reisim… Benim adımı niye geçirdin orada, benim ismimin sende saklı kalması lazım. Giden Süleyman Özışık. Konuşan (Soylu'yla) Süleyman Özışık. Çocuklar o bölümü, Hadi Özışık kısmını kırparlarsa sorun yok. Gözünü seveyim, çok önemli" diyor.

Süleyman Soylu ise Super Haber'e verdiği demeçte, "Yakından tanıdığımız arkadaşlar ismimizi kullanarak bir mafya lideri ile bana tuzak ve tezgah kurdular. Hadi Özışık ile Süleyman Özışık hakkında suç duyurusunda bulunacağım" diye konuştu. TRT Haber'de katıldığı programda da Özışık kardeşleri yıllardır tanıdığını belirtip "Keklemişler" dedi.

AA'nın haberine göre Soylu, Özışık kardeşler hakkında "hakaret", "iftira" ve "örgüte örgüte bilerek ve isteyerek yardım" iddialarıyla suç duyurusunda bulundu. Soylu'nun avukatının sunduğu dilekçede "Müvekkilimin kendisiyle görüşmeye geldiği iddia olunan Süleyman Özışık ile 20 Haziran 2020'den bu yana görüşmesi olmamıştır" ifadesi yer aldı. Ancak, Soylu'nun 24 Eylül 2020'de Süleyman Özışık ile birlikte TGRT programına çıktığı ve fotoğraf çektirdikleri ortaya çıktı.

Hadi Özışık, Soylu'nun açıklamaları sonrası Twitter'dan yayımladığı açıklamada "Sayın Süleyman Soylu'nun benim üzerimden yıpratılmasından ötürü üzgünüm ve kamuoyundan özür diliyorum" dedi.

SOYLU'NUN İSTİFA ÖNCESİ DESTEK TWEETLERİ HAZIRLATTIĞI İDDİASI

Soylu, Kovid-19 sebebiyle ilan edilen sokağa çıkma kısıtlamasının başlamasına 2 saat kala duyurulması sonucu yaşanan kalabalık ve gelen eleştiriler nedeniyle 12 Nisan akşamı Twitter hesabından istifasını açıklamıştı. İstifa, saatler sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından reddedilmişti.

Peker, dördüncü videosunda Soylu'nun istifasından bir gün önce bot hesaplardan paylaşılmak üzere destek tweetleri hazırlattığını, kendisinin destek olduğu ve açılmasını sağladığı haber portallarının da Soylu'ya destek olduğunu öne sürdü.

Sorular:

  • - Soylu'nun istifası öncesi Peker'in öne sürdüğü şekilde bir hazırlık yapıldı mı?
  • - Peker'in destek olduğu ve açılması sağladığı haber portalları hangileri?

Muhataplarının yanıtları:

Peker'in tüm iddialarını yalanlayıp yargıya taşıdığını duyuran Soylu hakkındaki bu iddianın da soruşturulacağı temenni ediliyor. Öte yandan Peker'in destek olduğu ve açılmasını sağladığı haber portallarına dair henüz basına yansıyan bir açıklama yok.

SOYLU'NUN ERDOĞAN'IN ALTINI OYDUĞU VE ONA KÜFÜR ETTİĞİ İDDİASI

Peker, dördüncü videosunda "Tayyip ağabey" dediği Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Süleyman Soylu tarafından siyaseten altının oyulduğunu öne sürüp Soylu'nun "Tayyip Bey siyaseti bıraksın, ben de bırakacağım" söyleminin gerçeği yansıtmadığın iddia etti. Soylu'nun Erdoğan'a küfür ve hakaret ettiğini öne süren Peker, "Bu dünya böyle, kim kötü laf söyler kıymetli olur" dedi.

Sorular:

  • - Süleyman Soylu'nun Tayyip Erdoğan'a küfür ve hakaret edip siyaseten altını oyduğu iddiaları doğru mu?

Muhataplarının yanıtları:

Peker'in tüm iddialarını yalanlayan Soylu, dolayısıyla bu iddiaları da yalanlamış oldu.

SİLİVRİ EMNİYET MÜDÜRÜ HAKAN ÇALIŞKAN'IN İNTİHARINDA SOYLU'NUN ETKİSİ OLDUĞU İDDİASI

Peker, dördüncü videosunda Temmuz 2017'de intihar eden Silivri Emniyet Müdürü Hakan Çalışkan’ın ölümünde Süleyman Soylu'nun etkisi olduğunu öne sürdü.

Soylu'nun Çalışkan'a "Gaziosmanpaşalı zengin bir adamı bıraktırmak için telefon açtığını" öne süren Peker, Soylu'dan önce de Koruma Daire Başkanı Ekrem Gülen'in aynı nedenle Çalışkan'ı aradığını iddia etti. Peker, şahsın Soylu'nun talebi doğrultusunda usulsüz biçimde serbest bırakıldığını öne sürdü.

Çalışkan'ın gördüğü baskı nedeniyle intihar ettiği iddiası ve ölümüyle ilgili soruşturmanın Soylu'ya uzandığı daha önce de basına yansımıştı.

İddialara göre gözaltına alınan kişiler, ertesi gün mahkemeleri olduğu için haklarında yakalama kararı bulunan Hızır ve Osman Kaptan. Şahıslar, annelerinin hasta olduğunu belirterek Süleyman Soylu’nun oğlu Engin Levent Soylu’ya telefon açıp yardım istiyorlar. Konu Süleyman Soylu tarafından Koruma Daire Başkanı Ekrem Gülen’e bildiriliyor. Ekrem Gülen de Hakan Çalışkan’ı arayarak gözaltında bulunan kişilerin serbest bırakılmasını istiyor. Çalışkan ise işlemin resmiyete döküldüğünü belirterek talebe olumsuz yanıt veriyor. Gülen’in bir kez daha Çalışkan’ı arayarak, “Şahıs bakanın yakını ve serbest bırakılması isteniyor” demesi üzerine serbest bırakılıyor. Konu İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan’a aktarılıyor. O da Hakan Çalışkan’ı arayıp Soylu ve Gülen’in sorumluluğunu belirten bir tutanakla olayla ilgili resmi işlem başlatmasını istiyor. Telefon trafiği sonucunda Hakan Çalışkan’ın baskılara dayanamayarak intihar ettiği öne sürülüyor.

Cumhuriyet gazetesi, 30 Mayıs tarihli haberinde, Hakan Çalışkan'ın intihar ettiği gece yaptığı telefon görüşmesi trafiğini yayımladı. Buna göre Çalışkan olay gecesi birçok kez dönemin İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Terörle Mücadele Şube Müdürü Kayhan Ay tarafından arandı. 23.37’de ise Mustafa Çalışkan kendi kişisel telefonundan Hakan Çalışkan’ı aradı.

Öte yandan 2020 yılında Beşiktaş'ta işletmesi bulunan Selçuk Kürkoğlu hakkında "Çalışkan'ı hayattayken sürekli adli ve idari birimlere şikayet edip iftira attığı" iddiasıyla dava açılmıştı. Çalışkan'ı bu şikayet sonucu yaşadığı baskının intihara sürüklediği öne sürülmüştü.

Sorular:

  • - Çalışkan'ın intiharının üzerindeki sis perdesi kalkacak mı?
  • - Söz konusu şahıs kim, usulsüzce serbest bırakıldığı doğru mu?
  • - Doğruysa serbest bırakılmasında Soylu'nun ve Gülen'in rolü var mı?

Muhataplarının yanıtları:

İçişleri Bakanlığı, daha önce yaptığı açıklamayla söz konusu olayda Süleyman Soylu ya da oğlunun herhangi bir dahlinin bulunmadığını bildirmişti.

Soylu da bu konu için “Damokles’in kılıcı gibi sallandırılıyor” ifadesini kullandı. Ayrıca katıldığı canlı yayında Ekrem Gülen’e daha önce “Olayla ilgilenin” dediğini söyledi.

Ekrem Gülen ise "İfade başvurusu oldu da ifadeye mi gitmedim? Devlet kurumları soru sordu da biz cevap mı vermedik? Benim bu konuyla alakalı hiçbir şeyim söz konusu değil. Bir insanı aramış olmak hangi suçu doğurur? Günde yüzlerce kişi ile telefonda konuşuyoruz” dedi.

"PARASI OLAN FETÖ'CÜLÜKTEN YIRTIYOR" İDDİASI

Peker'in dile getirdiği bir diğer iddia da "Gülen Cemaati" ile ilişkili zenginlerin para karşılığı cezaevine girmekten kurtulduğu iddiası. Benzer iddialar daha önce de "FETÖ borsası" gibi isimlerle uzun süre gündem olmuştu.

Peker, konuya dair önce "Çok zengin FETÖ'cü olarak bilinen insanlar var. Onların ve akrabalarının tapuları… Tapu dairelerine yazı yazılsın. Bakın tapularının yarısından fazlası nerelere gitmiş? Bizim derinciler. Onu korkut, bunu korkut…" dedi.

Bir diğer videosunda ise Süleyman Soylu'ya hitaben "Zorlu binası var. Senin kardeşin orada, telefon dinleme tapeleri geliyor, milleti parçalıyorlar. Savcılar delil istiyor, gidin, oraya son iki ayda iki senede hangi iş adamları gelmiş bakın? Bu adamın resmi unvanı yok. Mehmet'ti herhalde ismi. Bir bakın, bu adam ne iş yapıyor orada? Geleni kesiyorlar, gideni kesiyorlar 'FETÖ'yle iltisaklı bir şeyine rastlanmış' (diyerek)…" dedi.

7. videosunda ise Peker, "Erdal Kayapınar, Çevre Bakanlığı Mekansal Planlama Genel Müdürü. Bu adamla ilgili bir FETÖ soruşturması varmış, o nasıl kapandı" diye sordu.

Sorular:

  • - "FETÖ borsası" iddiaları kapsamlı şekilde araştırılacak mı?
  • - Bahsedilen yer Zorlu Center mı? Adı geçen kişi Mehmet Soylu mu?
  • - İddia edildiği şekilde elde edilen bir maddi çıkar var mı?

Muhataplarının yanıtları:

Soylu, hakkındaki tüm iddiaları yalanlayıp yargıya taşıdı.

Peker'in açıklamaları sonrası bu iddialara dair ilgili diğer kişi ve kurumlardan ise henüz basına yansıyan kapsamlı bir açıklama gelmedi.

SOYLU'NUN YEĞENİ HASAN BERK IŞIK'IN MÜZİK KARİYERİNE YARDIMCI OLDUĞU İDDİASI

Sedat Peker, lüks imajıyla dikkat çeken Süleyman Soylu'nun yeğeni Hasan Berk Işık'ın babasının yanına gelerek çocuğunun şarkıcı olmasına yardımcı olmasını istediğini öne sürdü.

Orhan Gencebay, İbrahim Tatlıses, Yavuz Bingöl, Hande Yener gibi isimlerle çalışan prodüktör Polat Yağcı'yı arayıp Soylu'nun eniştesi Abdullah Işık ile ikisini tanıştırdığını söyleyen Peker, "Bu çocuğun tüm şeylerini tüm kanallarda yayınlattırın dedim, yayınlattırdım. O zaman iyiydim" dedi.

Polat Yağcı, aynı zamanda Erkan Oğur'un düzenlemesini yaptığı İbrahim Kalın'ın "Hiç Oldum" şarkısının da yapımcısı.

Hasan Berk Işık, Thodex vurgununu yapan Faruk Fatih Özer ve Süleyman Soylu'yla birlikte çektirdiği fotoğrafla da gündeme gelmişti.

Sorular:

  • - Abdullah Işık, oğlunun müzik kariyeri için Peker'den yardım istedi mi?
  • - Peker'in bunun için Polat Yağcı ile görüştü mü?

Muhataplarının yanıtları:

Bu iddialara dair Abdullah Işık, Hasan Berk Işık ve Polat Yağcı'dan henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

Soylu ise Sedat Peker'e hitaben "Hayatının bir noktasında benimle temasın var ve bu ispatlanırsa idam dahil her türlü cezaya, aşağılanmaya razıyım" diyerek tüm iddiaları yalanlayıp yargıya taşıdı.

YESUGAY AKSAKAL TARAFINDAN DERNEK ÜYESİ YAPILDIĞI İDDİASI

Mehmet Ağar'ın eski koruma müdürü, emekli emniyet müdürü, Emekli Polis Özel Harekatçılar Derneğinin eski başkanı Yesugay Aksakal'ın kendisini derneğe üye yaptığını, kendisine yapılan operasyon için Emniyette para dağıtıldığını, operasyonda Beykoz'daki villasına giren bir polisin Aksakal'ın tanıdığı olduğunu öne sürdü.

Sorular:

  • - Peker, Emekli Polis Özel Harekatçılar Derneğine üye yapıldı mı? Yapıldıysa neden?
  • - Peker, derneğe bağış yaptı mı, aidat ödedi mi?
  • - Emniyette operasyon yapılması için para dağıtıldı mı?
  • - Bahsi geçen polis ile Aksakal'ın ilişkisi var mı? Varsa ne düzeyde?

Muhataplarının yanıtları:

Bu iddialara dair Yesugay Aksakal'dan ve ilgili kurumlardan henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

Mehmet Ağar ise hakkındaki tüm iddiaları yalanlayıp her türlü soruşturmaya hazır olduğunu söyledi.

YARGIDA AĞAR VE SOYLU'NUN KONTENJANI OLDUĞU İDDİASI

Peker, beşinci videosunda "Mehmet Ağar ve Süleyman Soylu'nun kontenjandan soktuğu avukat savcıları var. FETÖ'cüler atılınca boşalan yerlere avukat alınacak ya. Kendi kontenjanlarından kaçar savcı hakim sokmuşlar? Bana 'Fare gibi kaçma adalete sığın' diyor. Senin tayin ettirdiğin hakime savcıya değil mi" dedi.

Sorular:

  • - Yargıda Mehmet Ağar ve Süleyman Soylu'nun kontenjanı, bu isimler tarafından tayin ettirilen hakim ve savcılar var mı?
  • - Varsa kaç kişi ve bunlar kimler, hangi yargılamalara dahil oldular?
  • - Varsa liyakate aykırı olduğu öne sürülen bu kadrolaşmaya dair sorumlular hesap verecek mi?

Muhataplarının yanıtları:

Süleyman Soylu ve Mehmet Ağar haklarındaki iddiaları reddediyor. Peker'in bu iddialara dair diğer ilgili kişi ve kurumlardan ise henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

TÜRKİYE'DEN BİR İŞ İNSANI SAYESİNDE YURT DIŞINDA "PARAYI BULDUĞU" İDDİASI

Tezgaha geldiğini ve yurt dışına borç parayla çıktığını öne süren Peker, "namını duyan Rus oligarkların" kendisine yer satmaya çalıştığını, onlarla samimi olduktan sonra Türkiye'den bir iş insanını çağırıp onları tanıştırdığını ve "bir iki ticaret sonucu parayı bulduğunu" öne sürdü.

Sorular:

  • - Peker'i iddiası doğruysa yapılan ticaret yasal mı?
  • - Ticaretin tarafları kimler?
  • - Kim, ne kadar pay aldı?
  • - Peker'le ilişkili öne sürülen bu iş insanı, Peker grubuna yönelik operasyona dahil mi, değilse tespit ve dahil edilecek mi?

Muhataplarının yanıtları:

Bu sorulara dair Peker'den ve ilgili diğer kişi ve kurumlardan henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

SOYLU'NUN DANIŞMANI ALİ FAİK HACIOĞLU'NUN HAKSIZ KAZANÇ ELDE ETTİĞİ İDDİASI

Peker'in öne sürdüğü bir diğer iddia Süleyman Soylu'nun danışmanı Ali Faik Hacıoğlu'nun haksız kazanç elde ettiği iddiası: "Bu arkadaş, 1 milyon 600 bin liralık arabaya biniyor. Danışman maaşları kaç lira? Benim bildiğim 10 bin lira bile yok. Trabzon'da 5 milyona ev yaptırıyor."

Soru:

  • - Hacıoğlu'nun serveti iddia edildiği büyüklükte mi? Öyleyse kaynağı ne?

Muhataplarının yanıtları:

Daha önce, mali müşavir olan eniştesinin yanında çalışıp AKP il yönetiminde görev alırken sınavsız şekilde müşavir yapıldığı iddiasıyla gündeme gelen Hacıoğlu, video üzerine Peker'in 2015 yılında yaptığı Erdoğan'a destek konuşmasına dair Facebook paylaşımını silip Twitter'dan bir açıklama yayımladı.

Hacıoğlu, söz konusu aracı, 1 yıl önce, yarısını borçlanarak 877 bin liraya aldığını, 6 Mayıs'ta da borçlarını ödemek için satışa çıkardığını söyledi.

Söz konusu Yanyamaç köyündeki evin yapımına 2011 yılında kendi arazileri üzerinde ailesiyle birlikte başladıklarını söyleyen Hacıoğlu, maliyetinin ise iddia edilenin 6'da 1'i kadar olduğunu ifade etti.

SADIK SOYLU'NUN İMAR DÜZENLEMELERİNE ETKİ ETTİĞİ İDDİASI

Peker, Süleyman Soylu'nun akrabası Sadık Soylu'nun imar düzenlemelerine etki ettiğini öne sürdü: "Sadık Soylu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığından hiç çıkmaz. Ve bu adamın orada bir görevi yok. Sadık Soylu'nun telefonundan Çevre ve Şehircilik Bakanlığının bürokratları kaç kere aranıyor bakın. Orada bir görevi yok, nasıl oluyor da imar geliştirmelerin hepsi onun elinden geçiyor!"

Peker, 7. videosunda da "Bu Sadık Soylu… Bir iş merkezi var Ankara'da, Next Level diye geçiyor. Bu, devletin bir yeri. Bakanlığın tüm yüksek bürokratları orada, bütün iş adamları orada. Bakan Murat Kurum mu yönetiyor Sadık Bey mi" diye sordu.

Sadık Soylu, adı rüşvet yolsuzlukla anılan eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın uzun yıllar danışmanlığını yapmıştı. 17-25 Aralık'a dair TBMM Soruşturma Komisyonu’nun tanık olarak verdiği beyanda "Erdoğan Bey benim babam gibidir, 20 sene beraber çalışmışım onunla, son gün ‘Kaç Sadık’ demiştir. Ben de ‘Efendim kafede oturuyorum’ dedim. ‘Yok, yanıma gel, beraber gidelim bakanlığa’ dedi" ifadeleri yer almıştı.

Sadık Soylu'nun geçmişte ayrıca İstanbul Büyükşehir Belediyesinde KİPTAŞ’ta çalıştığı, Bayraktar döneminde mesai arkadaşı olan Murat Kurum'un Bakanlığı döneminde de TOKİ’ye bağlı Emlak Konut'ta görev aldığı biliniyor. Emlak Konut'un KAP'a gönderdiği genel bilgi formunda Sadık Soylu'nun lise mezunu olarak Genel Müdür Danışmanlığı yaptığı, daha önce de Yönetim Kurulu Başkan Danışmanı görevinde bulunduğu yer alıyor. Soylu, listedeki tek lise mezunu.

Sorular:

  • - Sadık Soylu'nun Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndaki yetkisi ve nüfuzu iddia edildiği kadar büyük mü?
  • - Öyleyse bu nüfuzunu kullanarak maddi çıkar sağladı mı?

Muhataplarının yanıtları:

İddialara dair Sadık Soylu ve ilgili kurumlardan henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

KERİM ÇORAKLIK'A EMRE OLUR'LA TEZGAH KURULDUĞU İDDİASI

Peker'in dile getirdiği bir diğer iddia, İYİ Partili Kerim Çoraklık'a "FETÖ" suçlamasıyla tezgah kurulduğu iddiası.

Peker, 5. videosunda Soylu'ya seslenerek "Emre Olur var, yanıma gelip giden kardeşlerden. Siz o arkadaşla nasıl bir tezgah kurdunuz? Bana anlattı. Ben işimi sağlama alırım, kayıt kuyut… Kerim Çolaklık var, İYİ Partinin sosyal medya direktörü. Emre Olur'u siz Beyaz TV'ye çıkarıp ondan sonra da bu bu şeylerden bu FETÖ'cüdür diye adamı nasıl paketleyip kaç senedir ceza yatırttınız" dedi.

Katıldığı Beyaz TV programlarında Bilgi Teknolojileri ve Sosyal Medya Uzmanı diye tanıtılan Emre Olur, daha önce Gökhan Özoğuz ve Can Dündar gibi isimlere yönelik tehditleriyle gündeme gelmişti. Dündar'a yönelik "Ogün Samastlar hazır bekliyor. Reis’in dediği gibi kanlarıyla duş alacağız" paylaşımlarını haberleştirmemiz üzerine gazetemizi arayan Olur, "Ben televizyonlardan çıkıp desem ki, ey Evrensel'deki benim hakkımda haber yapan editör arkadaş… Ofisten çıkarken başına saksı düşse benden mi bileceksin" ifadelerini kullanmıştı. Peker, Olur'un doğum gününü video yayımlayarak kutlamıştı.

Sorular:

  • - İddialar doğruysa tezgah Emre Olur'un yanı sıra kimler tarafından kuruldu?
  • - İlgili kişiler yargı karşısında hesap verecek mi?

Muhataplarının verdikleri yanıtlar:

Peker'in açıklamaları sonrası bu iddialara dair Beyaz TV'den basına yansıyan bir açıklama gelmedi. Emre Olur, Peker'in videosunu Twitter hesabından paylaştı ancak söylenenlere dair açıklama yapmadı.

Kerim Çolaklık'tan ise "Doğruları yanlış birinden dinliyoruz. Beraat ettiğim dosyanın kumpasla kurulduğunu Sedat Peker 5. videosunda anlatmış" açıklaması geldi.

"MERAL AKŞENER'LE BENİ DÜŞMAN ETTİNİZ" İDDİASI

Soylu, beşinci videosunda Süleyman Soylu'nun "Nasıl olsa Meral Akşener gibi ablan var" sözlerine yanıt vererek "Sonra diyor Meral ablan… E siz düşman ettiniz Meral ablayla beni. Nasıl ablam olacak, şimdi bana kinlidir, kızgındır. Normal, haklı" dedi.

Sorular:

  • - İddialar doğruysa Akşener, kendisine "Meral abla" diyen Peker'le neden ve nasıl düşman oldu?
  • - Akşener'in, Peker'in haklı olduğunu söylediği kininin ve kızgınlığının nedeni nedir?
  • - Düşman olmadan önce aralarında nasıl bir ilişki vardı?

Muhataplarının yanıtları:

Akşener, Peker'in videolarına dair yaptığı açıklamada “İddialar çok vahim. Ortaya çıkanlar tam bir rezalet. Bu iç içe geçmişlik, hele kokain meselesi. Bir devletin derini, sığı olmaz. Devlet devlettir, kanundur, hukuktur, demokrasidir, kurumdur, kurallardır" dedi ancak kendisiyle ilgili söylenenlere henüz yanıt vermedi.

AĞAR'IN GÜLEN'İN MEKTUBUNU ÇERÇEVELETİP ASTIĞI İDDİASI

Peker, 5. videosunda Mehmet Ağar'ın cezaevindeyken Fethullah Gülen'in kendisine yazdığı mektubu çerçeveletip duvara astığını öne sürdü. Peker, "Şimdi Tayyip Bey'in yakını diye şekil yapıp koparıyor ya milleti, o zaman da Fethullah Gülen'in yakınıyım diye koparıyor" dedi.

Sorular:

  • - İddia edildiği gibi Mehmet Ağar, Gülen'den mektup alıp çerçeveletip astı mı?
  • - İddia doğruysa mektupta ne yazıyordu?
  • - Ağar'ın Gülen Cemaatiyle bağı ve ilişkilerine dair soruşturma açılacak mı?

Muhataplarının yanıtları:

Mübariz Mansimov ile birlikte bir kez Fethullah Gülen'in yanına gittiğini kabul eden Ağar, "Benim gidiş gelişimden devletin bilgisi vardır” dedi ancak mektup iddiasına dair henüz basına yansıya bir açıklama yapmadı.

GAZETECİLERİN AĞAR TARAFINDAN MARİNA'DA AĞIRLANIP İNDİRİM ALDIĞI İDDİASI

Peker, 5. videosunda bazı gazetecilere hitaben "Sizin namusunuz (Bodrum Yalıkavak) Marina'da Mehmet Ağar'ın size masa ayırtıp indirip yaptırdığı kadar. 10 bin liralık yemeğe 200-300 lira alıyorlar" dedi.

Sorular:

  • - Peker'in iddiaları doğuysa Ağar'ın Marina'da ağırlayıp indirim yaptırdığı gazeteciler kim?
  • - Bu gazeteciler ile Mehmet Ağar arasındaki ilişki ne düzeyde?

Muhataplarının yanıtları:

Peker'in açıklamaları sonrası bu iddialara dair ilgili kişi ve kurumlardan henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

UYUŞTURUCU SATICISI CİNAYETİNDE AĞAR'IN PARMAĞI OLDUĞU İDDİASI

Peker, 5. videosunda Mehmet Ağar'ın bir uyuşturucu satıcısının öldürülmesi olayıyla bağlantısı olduğunu öne sürdü:

"70 yaşına geldin, ne bu hırs. Halen birilerine film, birilerini öldürüyorsun. O Ataşehir'deki uyuşturucu satıcısının nasıl öldürüldüğünü anlatacağız. Hemşehrin vardı ya, masa kurdun, 50 milyon avro. Ölenin çocuğu dolaşmaya başlamış cesaret alıp, sağda solda anlatıyor. Ama ben de anlatacağım. Seni mahvedeceğim."

Sorular:

  • - Bahsi geçen uyuşturucu satıcısı kim?
  • - Kim ya da kimler tarafından, nasıl ve ne zaman öldürüldü?
  • - 50 milyon avro uyuşturucu parası mı?
  • - Mehmet Ağar hakkında bu iddialara ilişkin soruşturma açılacak mı?

Muhataplarının yanıtları:

Peker, bu iddiasının detaylarını henüz anlatmadı.

Peker'in açıklamaları sonrası bu iddialar özelinde ilgili kişi ve kurumlardan henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

ERDOĞAN'IN GÜVENLİĞİNİ SAĞLAYANLARLA İRTİBATLI OLDUĞU İDDİASI

Sedat Peker, 6. videosunda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın güvenliğini sağlayan kişilerle irtibatlı olduğunu öne sürdü.

Peker, "Çok şanlı büyük iş adamları var ya, Sayın Cumhurbaşkanı'mızın yanına gidince güvenlik amacıyla üç tane aramadan geçiyor. Oradaki görevli kardeşlerim anlattı. 'Saatini çıkar, şunu çıkar bunu çıkar', bildiğin hırsız muamelesi yapıyorlar. Gerçi polis biliyor, bunlar da hırsız, bir ihale kapayım diye ve öyle gurursuzlar ki... O arkadaşın anlattığına göre, ben onun yalancısıyım, bir tek Turgay Ciner, demiş 'Ne oluyor arkadaşlar, bu nedir'..."

Soru:

  • - Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın güvenliğini sağlayanlar arasında Sedat Peker'le irtibatlı olan, sohbet edenler mi var?

Muhataplarının yanıtları:

Peker'in açıklamaları sonrası bu iddialara dair ilgili kişi ve kurumlardan henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

AKP'Lİ VEKİLİN İSTEĞİYLE HÜRRİYET'İ BASTIRDIĞI VE AHMET HAKAN'I DÖVDÜRDÜĞÜ İDDİASI

Sedat Peker, Eylül 2015'deki taşlı, sopalı Hürriyet gazetesi baskınını, bir milletvekilinin talebiyle kendisinin yaptırdığını öne sürdü:

"Pambık Demirören ekibi dinliyor musunuz? Şatafatlı gazeteciler, ünvanlı gazeteciler, sizin gazetenizi ben bastırdım. Bak, suç ikrarı yapıyorum. Bastırmadan önce gelen milletvekilinin telefon sinyallerine de bakabilirsiniz, ismini söylemeyeyim ayıp olur. 'Bizim gençlik kollarından birtakım arkadaşlar gidecek ama onlar profesyonel değil, sen böyle arkada' dedi, tamam dedim, ben gönderdim. E Aydın Doğan yaşlı adam, bir yandan ölüm korkusu sardı, bir yandan devam eden mahkemeler, ben ölürüm çocuklarıma dert kalmasın, ondan sonra hop (Hürriyet gazetesinin Demirören'e satışı)… Senin (Demirören) oturduğun koltukta benim emeğim var, ben pislik siz temiz ha!"

Peker, baskında kendi ekibinin de yer aldığının ve Ahmet Hakan'ın darbedilmesi olayında parmağı olduğunun AKP'li Abdurrahim Boynukalın tarafından da dile getirildiğini söyledi:

"Abdurrahim Boynukalın, birkaç gazeteciyle röportaj yapıyor. Gazeteci soruyor, 'Sizin adınız da geçiyor'… 'Yok' diyor, 'Gazeteci dövdürme olayıyla, Hürriyet binasının basılması olayını Sedat Peker'in yaptırdığı anlaşılınca ben rahatladım' diyor. Bundan büyük delil olur mu?"

Sorular:

  • - İddialar doğruysa Peker'den Hürriyet baskınına katılmasını isteyen milletvekili kim?
  • - Ahmet Hakan da aynı milletvekilinin isteği üzerine mi darbedildi? Değilse kim istedi?
  • - Olayın tüm failleri ve azmettiricileri yargı önünde hesap verecek mi?

Muhataplarının yanıtları:

Abdurrahim Boynukalın, Peker'in açıklamasının ardından Twitter'dan yaptığı paylaşımlarda "Açıkçası çok rahatladım. Yıllardır üzerimize yapışan cam, kamera, turnike kırma gibi kriminal meselelerin bizimle alakası olmadığı açıkça ifade edilmiş. Biz gençlik kolları olarak Hürriyet önünde basın açıklaması kararı aldığımızda kendisinin 'ismini veremeyeceği bir vekil tarafından arandığını' ve 'bizim çocuklar bu eylemleri beceremez, profesyonel değiller, sen bir işin içine gir' dendiğini söylemiş. Böyle bir kerameti kendinden menkul, kendisini tek talimatla harekete geçirebilecek bir vekil var mı emin değilim. Varsa umarım ismini verir; böylece parti kurumsalımıza ve benim imajıma yıllarca zarar veren 'basma' hadisesinin kim tarafından yapıldığı öğrenilmiş olur" dedi. Sonra bu paylaşımları sildi.

Yalnızca "O gün 'partimiz eylem geleneğinde asla taşlı sopalı eylem olmaz' dediğimizde bize inanmamayı tercih edenler bakalım ne diyecekler. Biz o dönemki iftira yayınlarından dolayı o gazete önünde sadece basın açıklaması yaptık" paylaşımını bıraktı.

Hürriyet gazetesi ise Peker'in bu iddiaları dahi hâlâ haberleştirmedi, henüz iddiayla ilgili kısa bir açıkama dahi yayımlamadı. İddialara dair Demirören Medya'dan da henüz bir açıklama gelmedi.

ENGİN SOYLU'NUN DOSYADAN İSİM ÇIKARMA KARŞILIĞI PARA İSTEDİĞİ İDDİASI

Peker, 6. videosunda 1,5 sene önce düzenlenen bir uyuşturucu operasyonuyla ilgili Süleyman Soylu'nun oğlu Engin Levent Soylu'nun para karşılığı dosyadan isim çıkarma teklifi öne sürdüğünü iddia etti:

"O operasyonda Nevzat Kaya diye şahıs var, Yeniköy Motors’un sahibi. Operasyondan 10 gün öncesine kadar kendi bindiği arabada Süleyman Soylu’nun oğlunun ihtisaslı plakası var. Ayrıcalık yani benim gibi. Operasyondan 10 gün önce gidiyor, Engin, oğlu, 'Büyük bir operasyon olacak, bu ihtisası iptal etmemiz lazım.' Tarihine bakın, Nevzat Kaya’nın kullandığı araç plakasının ihtisası iptal edildi 10 gün önce. Telefon irtibatları Engin’le ne zaman kesildi? 10 gün önce. Engin diyor ki, '5 milyon dolar verirsen seni bu dosyanın dışına çıkarabiliriz'. O da 'Kardeşim ben onlara iki araba sattım, niye para vereyim' diyor. Anlamıyor. 'Tamam' diyorlar. Operasyon oluyor, bunu da alıyorlar. Bu cezaevinde, sonra karısı Engin’i arıyor. Ailece görüşüyorlar. Oğlun Engin ve senin saz heyetin… Sanıkların her birinin var 50'şer 100'er milyon dolar parası. Hepsine gidiyorlar, 'Senin işin çok tehlikeli ama hallederiz'… Argo tabirle kesiyorlar milletin parasını. Dünyanın en büyük uyuşturucu operasyonunda yarım kilo uyuşturucu olmaz mı?"

Sorular:

  • - Engin Levent Soylu'nun para karşılığı dosyadan isim çıkarma teklifi öne sürdüğünü iddiası doğru mu?
  • - İddiadaki gibi Soylu ailesinin içinde yer aldığı benzer başka pazarlıklar da yaşandı mı?

Muhataplarının yanıtları:

Öne sürülen iddialara dair Engin Levent Soylu ve Nevzat Kaya'dan henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi. Süleyman Soylu ise hakkındaki tüm iddiaları reddediyor.

SOYLU, İBRAHİM KALIN'I TAKİP ETTİRİYOR İDDİASI

Peker, 6. videosunda Süleyman Soylu'nun Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'ı takip ettirdiğini öne sürdü: "İbrahim Kalın, tweet atıyor sana destek oluyor. Ya bu (Soylu), İbrahim Kalın'ı takip ettiriyor. Senin haberin yok, sana kıyağım olsun. O yolladığın Resul'ün adamları var ya resimleyen. Tak! Bir tanesi resimleri vermiş, 'Efendim' demiş, samimi ikrar yapmış. Özel Kalem Müdürü Hasan Bey'i de takip ettiriyorsun."

Soru:

  • - Süleyman Soylu'nun İbrahim Kalın'ı takip ettirdiği iddiası doğru mu?
  • - Doğruysa gerekçesi ne?

Muhataplarının yanıtları:

Öne sürülen iddialara dair İbrahim Kalın'dan ve Cumhurbaşkanlığından henüz bir açıklama gelmedi. Süleyman Soylu da bu iddia özelinde henüz bir açıklama yapmadı.

SOYLU'NUN MAKAMINI MADDİ ÇIKAR İÇİN KULLANDIĞI, ŞİRKETİNİN BİR ANDA BÜYÜDÜĞÜ İDDİASI

Peker, 8. videosunda Süleyman Soylu için "Soylu benim Kia'm var demişti ya, bir sorar mısınız, son 4 senede, İçişleri Bakanlığı döneminde bu ülkedeki ne kadar büyük holding var, kurum kuruluş var hepsi bunun şirketine geçti. Bu makamı suistimal etmek değil mi, bu da suç. Bu kadar nasıl büyür bir şirket bir anda" iddialarını öne sürdü.

Sorular:

  • - Süleyman Soylu, İçişleri Bakanlığı görevini maddi çıkar elde etmek için kullandı mı?
  • - Soylu'nun şirketinde İçişleri Bakanlığı döneminde iddia ediliği şekilde bir büyüme gerçekleşti mi?

Muhataplarının yanıtları:

Süleyman Soylu, Peker'in hakkında öne sürdüğü iddiaları reddediyor ancak bu iddia özelinde henüz bir açıklama yapmadı.

SADAT'IN PEKER ÜZERİNDEN SURİYE'YE, EL NUSRA'YA SİLAH VE ARAÇ YOLLADIĞI İDDİASI

Peker, 8. videosunda MİT tırları yakalandıktan sonra Suriye'de Bayırbucak Türkmenlerine ve "diğerlerine" silah, mühimmat, ekipman ve araç göndermek için bir proje düşündüklerini, milletvekili arkadaşı aracılığıyla projeyi ilgililere ilettiklerini, ardından "Sedat Peker yardım konvoyu" şeklinde bu sevkiyatları yaptıklarını söyledi.

Bu yardım konvoyu adı altında SADAT içindeki bir ekip tarafından el Nusra'ya silah ve araç yollandığını öne süren Peker, "Araçların içinde silah var, saf çocuk değiliz. Olması gereken şey. Ama bu MİT tarafından, askeriye tarafından organize edilmiyor. SADAT'ın içindeki bir ekip tarafından organize ediliyor. Benim adıma gidiyor. İşlem yapılmıyor, kayıt yapılmıyor, direkt geçiş yapılıyor. Türkmenler her yerden videolarla teşekkür ediyorlar aracı aldık diye, bir iki tanesi arapça konuşuyorlar. Sonra bizim Türkmen arkadaşlar 'Bunlar el Nusracı' dedi. Bizim diğer arkadaşlar da 'Bu gidenler el Nusra'ya gidiyor' diyor. Ben yollamadım, SADAT'çılar yolladı" dedi.

Sorular:

  • - Sedat Peker'in yardım adı altında Suriye'ye silah ve araç gönderdiği doğru mu? Doğruysa sevkiyatlar devletin bilgisi dahilinde mi yapıldı?
  • - SADAT'ın "Sedat Peker yardım konvoyu" ile Suriye'ye, el Nusra'ya silah ve araç gönderdiği iddiası doğru mu? Doğruysa sevkiyatlar devletin bilgisi dahilinde mi yapıldı?

Muhataplarının yanıtları:

İddialar üzerine internet sitesinden açıklama yapan SADAT, "İftira sahiplerini iftiralarını ispatlamaya, ellerindeki belgeleri savcılığa teslim etmeye çağırıyoruz" dedi. Açıklamada "Şirketimizin Peker tarafından terörist gruplara teslim edilen silahlarla hiçbir ilişkisi yoktur. SADAT Savunma’nın Suriye’de herhangi bir grupla eğitim, donatım, danışmanlık ve/veya benzeri hiçbir çalışması olmamıştır" ifadeleri yer aldı.

SURİYE'DEN YASA DIŞI TİCARETİN KÜLLİYE'NİN, MT GRUP'UN VE EL NUSRA'NIN ONAYIYLA YAPILDIĞI İDDİASI

Sedat Peker, 8. videosunda Suriye'de kaçak ham petrol benzeri yasa dışı ticari faaliyetleri yürütmek için Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nden, MT Grup'tan ve el Nusra'dan izin alındığını öne sürdü:

"Suriye'de ticaret yapmak için ne yapmanız lazım biliyor musunuz? Metin Kıratlı Bey var, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı, Külliye'de. Ona gideceksiniz. Ama bir iki kamyonluk alışverişleri söylemiyorum. Kaçak ham petrol, çay, şeker, alüminyum, bakır, ikinci el araba… Bunlar milyarlarca dolar, büyük para. Siz oradan (Metin Kıratlı'dan) onayı aldıktan sonra sizi MT Grup'a yolluyorlar. Murat Sancak, Ramazan Öztürk, tüm hiyeraşi orada. Onların da onayı geçtikten sonra kime gidiyorsunuz; el Nusra'nın iktisat sorumlusu var, Ebu Abdurrahman, Ebu Şeyma ismini de kullanıyor. Şu anda da ticaret böyle yapılıyor. Benim bu anlattığımın dışında orada büyük iş yapamazsın."

Sorular:

  • - İddia edildiği şekilde devlet yasa dışı ticari faaliyette rol alıyor mu, buna izin veriyor mu?
  • - MT Grup'un iddia edildiği şekilde yasa dışı ticari faaliyette rol oynuyor mu? Öyleyse sorumlular hakkında yargı harekete geçecek mi?
  • - MT Grup ve el Nusra arasında iddia ediliği şekilde ticari ilişki var mı? Öyleyse sorumlular hakkında yargı harekete geçecek mi?

Muhataplarının yanıtları:

İddialar üzerine Twitter hesabından açıklama yapan Murat Sancak, "Suriye'de bir kibrit çöpü ticaretim olmadı ve 2 kız çocuğumun boğazından öyle olmayan bir ticaretten bir damla su bile girmedi, Allah'a a çok şükür" dedi.

Bu iddialarla ilgili diğer kişi ve kurumlardan henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

BERAT ALBAYRAK'IN MURAT SANCAK'IN EVİNDE KALDIĞI İDDİASI

Sedat Peker, 8. videosunda "Berat Albayrak nerede biliyor musunuz? Hep arıyorsunuz ya. Murat Sancak'ın evi var Hadımköy Beylikdüzü taraflarında, orada kalıyor. Beraberler" iddiasını öne sürdü.

Sorular:

  • - Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ile Murat Sancak arasında ilişki var mı? Varsa ne düzeyde?
  • - Berat Albayrak'ın Murat Sancak'ın evinde kaldığı iddiası doğru mu?

Muhataplarının yanıtları:

İddialar üzerine Twitter hesabından açıklama yapan Murat Sancak, "Berat Albayrak’ın saklanmaya ihtiyaç duyacak bir durumu yok. Ayrıca o kişinin tabiriyle telefon sinyalinden bakılabilir, evime hiçbir zaman gelmedi, gelse başımın üstünde yeri var, ağırlamaktan şeref duyarım" dedi.

Bu iddialarla ilgili Berat Albayrak'tan henüz basına yansıyan bir açıklama gelmedi.

İLGİLİ YAZILAR
İLGİLİ HABERLER
DİĞER HABERLER