Kadınlardan Bakan Yanık’a cevap: Kadını hiçe sayanlarla mücadelemiz devam edecek
Bakan Derya Yanık'ın kadına şiddetteki artışa dair “Tolere edilebilir” demesine tepki gösteren kadın örgütleri “Kadınların hayatını hiçe sayan zihniyetle mücadelemiz devam edecek” dedi.
Derya Yanık | Fotoğraf: Metin Aktaş/AA
Damla KIRMIZITAŞ
Ankara
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’ın, pandemide yaşanan kadına şiddet olaylarındaki artıştan bahsederken “Tolere edilebilir” oranda arttığını ifade etmesine tepki gösteren kadın örgütleri, bu sözlerin kadın cinayetlerini örtbas eden bir tutum olduğunu belirterek, “Kadınların hayatını hiçe sayan zihniyetle mücadelemiz devam edecek” diye tepki gösterdi.
TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Belirlenmesi Araştırma Komisyonunun toplantısında konuşan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, pandemide yaşanan kadına şiddet olaylarındaki artıştan bahsederken “Tolere edilebilir” oranda arttığını ifade etmişti.
"KADIN CİNAYETLERİ ÖRTBAS EDİLMEK İSTENİYOR"
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’ın yapmış olduğu ‘Tolere edilebilir’ açıklamasının insani bir açıklama olmadığını söyleyen Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği Başkanı Elif Sancı, “Kadınları, kadın ölümlerini bile görmeyen bir anlayışa sahip olduğunu düşünüyorum. Bu kadar taraftar olup bunca kadın cinayetini görmemek için kör olmak gerekiyor ya da görmek istemiyorlar. Bütün politikalarını kadını dışlayan, cinayetleri görmeyen bir anlayışla yapıyorlar. Görmeyerek, duymayarak yokmuş gibi davranarak örtbas etmeye çalışıyorlar. İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırdıktan sonra kendilerince haklı göstermeye çalışıyorlar. Her gün kadın cinayeti haberleriyle uyanıyoruz. Her uyandığımızda öfkeyle kalkıyoruz. Kadınların yaşadığı sorunları görsünler. Uygulanan bu politikalarla bile bile artık ölmek istemiyoruz” diye konuştu.
"KADINLARIN YAŞAMLARINI HİÇE SAYAN, DEĞERSİZLEŞTİREN, GÖRMEZDEN GELEN AÇIKLAMA"
Kadınları, çocukları, LGBTİ+’ları, mültecileri koruması gereken bir bakanlığın ifşa ettiği, kameralar karşısında küçük düşürdüğü bir politika izlediğini söyleyen Ankara Kadın Platformundan Fatma Kılıçaslan, Bakanın “Tolere edilebilir düzeyde görüyorum” diyerek kadın cinayetlerini meşrulaştıran, örtbas eden bir şekilde yaklaştığını vurgulayarak, “Yaptıkları her yanlıştan sonra yapılan eleştirileri ‘Art niyetli olma’ ile savuşturmaya çalışıyorlar. Ama art niyetli olan onlardır. Kadınların yaşamlarını hiçe sayan, değersizleştiren, görmezden gelen onlar. Kadınları hedef haline getiren, güvencesizliğe mahkum eden onlar. Kadınların onca bedeller ödeyerek elde ettikleri kazanımların tek bir adamın kararıyla bir gece kararnamesi ile ve hukuka da aykırı bir biçimde İstanbul Sözleşmesi’nden çekildiler. Bugün baktığımız zaman çete liderleri, uyuşturucu baronları, kadın katilleri, sokakta elleri kolları serbest bir şekilde dolaşırken kadın mücadelesi veren kadınlar ki buna ‘hayat mücadelesi’ diyoruz. En meşru hakkımızı kullanıyoruz ve hayatlarımız için mücadele ediyoruz. Bizler hedef tahtasındayız. Böyle bir zihniyetin bakanlığını yapan Derya Yanık’tan zaten biz başka bir açıklama beklemiyoruz. Bu zihniyetle mücadelemiz devam edecek. Biz bu zihniyeti tolere etmeyeceğiz. Kadınların hayatlarını hiçe sayan, kadınları güvencesizleştiren, katiller karşısında kadınları korumasız hale getiren, toplum içerisinde kadınları statüsüz hale getiren zihniyetle mücadelemiz devam edecek. Onların karanlığa gömdükleri ülkeyi kurtaracak olan kadınların birlikte mücadelesi olacaktır” dedi.
"İSTANBUL SÖZLEŞMESİNİN UYGULANMASINI İSTİYORUZ"
Mor Çatı'dan Av. Ceren Akkaya da "Maalesef Bakan Derya Yanık göreve geldiği andan itibaren ne yazık ki görevinin gereklerine uygun olmayan bir yaklaşım gösteriyor. Kendisinin bakan olduğu Bakanlık kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda asli görev sahibidir ve kadına yönelik şiddete karşı sıfır tolerans yaklaşımını benimsemesi gerekirken, bunun aksine kadına yönelik şiddetteki artışın tolere edilebilir olduğunu söylemektedir. Öncelikle belirtmek isteriz kadınlar birer sayıdan ibaret değildir. Her bir kadının hayatı değerlidir ve kadınların şiddete maruz kalması bir insan hakları ihlalidir. Kadına yönelik şiddette veriler çok önemli ama veriler şiddetin önüne geçmek için bir araçtır bu şekilde “tolere edilebilir” bakış açısıyla yaklaşmak için değil. Bu bakış açısıyla kadına yönelik şiddetle mücadele mümkün değil, zaten İstanbul Sözleşmesi’nden geri adım atıldığı bu dönemde bu açıklamalar ancak şiddet faillerini cesaretlendiriyor. Biz kadınlar 'şiddete sıfır tolerans' cümlesini duymayı ve İstanbul Sözleşmesi’nin bu bakış açısıyla uygulanmasını talep ediyoruz" diye konuştu.