Eğitim verimsiz sınavlar riskli

Eren ÜNVERDİ

Cemre KAVALA

Kocaeli

Yaz aylarının gelmesi, 18 yaş altına sokağa çıkma kısıtlamasının kaldırılmasıyla birlikte gençler parklarda, sahillerde oturuyor, evde oturdukları günlerin acısını çıkarıyorlar. Biz de bu fırsatı değerlendiriyor, Derince'nin parklarında oturan gençlerle sohbet ediyoruz.

Bankta oturup içeceklerini içen Yağmur ve Eylem ile sohbet ediyoruz önce. Tam kapanmadan çıkılan ilk günler olduğu için geçen 17 günü değerlendiriyoruz önce. İkisi de 17 gün boyunca evde zaman geçirdiklerini söylüyorlar. Ancak ailelerinden işe gidenler işe gitmeye devam etmişler. İkisi de bu sürede sınavlara çalışmaya başlamış ancak sınavların seçmeli hale gelmesiyle ikisinin de istekleri kalmamış. Yağmur “Zaten online eğitimden hiçbir şey anlamıyorum. Virüs hala çok yaygın. O riski almaya gerek yok. Ortalamamı da düşürmek istemiyorum zaten” diyerek açıklıyor kendi durumunu. Eylem'in de sınavlara dair düşüncesi çok farklı değil. “Azıcık bilgim var o da kendi çalışmamla olan şey. Ortalamam da çok yüksek değil. O yüzden düşürmeye hiç gerek yok” diyor Eylem de. Tam kapanma ikisi için de çok anlamlı olmamış. Yağmur da Eylem de pandeminin başından bu yana çok az dışarı çıkıyor, dışarıda çok az vakit geçiriyorlar. Virüs bu kadar yaygın ve yoğunken okulların açılmasını istemiyorlar ama online eğitimin de artı yönünü görememişler.

MEVCUT DURUM EĞİTİM AÇISINDAN DA SOSYAL AÇIDAN DA VERİMSİZ

Bu kısa sohbetimizin ardından basketbol sahasında oyun oynayan Serdar'ın yanına gidiyoruz. 11. sınıf öğrencisi olan Serdar, 17 günlük sürenin kendisi için tam kapanma olmadığını söylüyor. Evde çalışan olmadığı için dışarı çıkmak zorunda kalmadıklarını ama sürekli evde olma halinin psikolojik olarak herkesi etkilediğini, kendi ailesi içinde de bunu gördüğünü belirtiyor. Serdar “17 günlük kapanma kongreler bittikten sonra yapıldı. Yasaklar vardı üstelik bu kongreler yapılırken” diyor. Online eğitimin eğitim açısından da sosyal açıdan da verimsiz olduğunu düşünüyor Serdar. Onun için okul, sadece eğitim gördüğü yer değil aynı zamanda sosyalleştiği bir yer de. Serdar toplumun ruh sağlığı için, eğitimin veriminin artması için herkesin aşılanması gerektiğini, aşılanma bitince de okulların açılmasını gerektiğini düşünüyor.

Konuştuğumuz üç liseli için de ne tam kapanma ne de online eğitim bir anlam ifade etmiyor. Yüz yüze eğitim konusunda ise çekinceleri çok fazla. Sınavların ise onlar için bir anlamı yok. Sadece rahatça nefes almak, derslerinden verim almak istiyorlar.