Deprem bölgesinde TOKİ projeleri ve kent mimarisi | Smyrna'dan İzmir'e Kentin Gündemi
Smyrna'da İzmir'e Kentin Gündemi programında bu hafta deprem bölgesindeki TOKİ projelerini ve kent mimarisini konuştuk.
Fotoğraf. Evrensel
Smyrna'da İzmir'e Kentin Gündemi programında bu hafta deprem bölgesindeki TOKİ projelerini ve kent mimarisinin nasıl olması gerektiğini Mimarlar Odası İzmir Şube Başkanı İlker Kahraman ile konuştuk.
Deprem bölgesine yapılan TOKİ projelerine ilişkin konuşan Kahraman, “Deprem bölgesinde daire sayılarında eşitlenmeye gidildi. Alan yeteli olmadığı için mimarlar bu konuda zorluk yaşadı. 8 katlı yerler 5-6 kata indirildi. Yer dar olduğu için yaya yolları projeye dahil edildi. Bu aslında bizim istemediğimiz bir şey. Kente bıraktığınız yaya yollarına bina inşa ediyorsunuz, bu kentten bir miktar hak gasbediyorsunuz” dedi.
“İNSANLAR TARAFINDAN YARATILAN PROBLEMLER İNSANLARI RAHATSIZ EDİYOR”
Kordon ve sahil şeridinde oturacak alanların olmasıyla İzmir’in rahat bir kent olduğunu dile getiren Kahraman, “Kentte kendimizi yeniden yaratacağımız yelerin olması, kentle bağ kurmamızı sağlıyor. İzmir’e rahat bir kent dedikleri öfkelenecek bir şeyin olmamasındadır. Ama bu yavaş yavaş değişiyor, trafik ve başka sebeplerle. Bunu biz yaratıyoruz, bilerek ve isteyerek. Yani siz sıkışık alana yüksek katlı bina yaptığınız zaman o alanda trafik olacağını ön görebilmelisiniz. Bu da kentte insanlar tarafından yaratılmış problemlerinin yine insanları rahatsız etmesi üzerine bir kurgu oluşmasına sebebiyet veriyor” diye ekledi.
“SOSYAL BİR ARADALIK İÇİN YATAY MİMARİ UYGULANMALI”
Yatay ve dikey mimari tartışmalarına da değinen Kahraman, “Yüksek katlı binada çocuğunuz dışarıda oynadığı zaman balkona çıkıp çocuğunuzu göremezsiniz. Bu sizin aslında toprakla, hayatla kopmanıza sebeptir. Mimari içinden kaçamadığınız bir sanat dalıdır. Elbet bir binada yaşayacak, elbet bir binada çalışacaksınız. O sebeple de mimari yapılarımızı biz biçimlendiririz yapılarımızda bizleri. Yani bizlerin nasıl biçimlenmesini istediğinize göre belki bu soruyu yanıtlamak gerekir. Yani siz biçimlenmenizi insanlardan kopuk, birbirinden uzak, komşuluk ilişki olmadan mı yapmak istiyorsunuz? Yoksa tam tersine o bir aradalığı açık mekanlarda, kamusal mekanlarda bir arada olarak mı yapmak istiyorsunuz? Sosyal bir aradalığı yaşamak istiyor isek tabii ki biz bunu yatarda çözmek istiyoruz. Ama yatayın ne olduğunu anlatmamız gerekiyor. Çünkü örnekler bizim anladığımız gibi değil” diye konuştu.
Smyrna'dan İzmir'e Kentin Gündemi her Cuma Ramis Sağlam’ın sunumuyla Evrensel WebTV’de. (Evrensel WebTV)