04 Haziran 2021 10:15

TPI işçisinden sözleşme isyanı: "Biz direndik onlar imzaladı"

TPI Composite İzmir fabrikalarında 3 bin 800 işçiyi ilgilendiren toplu sözleşme imzalandı. İşçiler, yüzde 22 zamla biten sözleşmenin kendilerine sorulmadan imzalanmasına tepki gösterdi.

TPI Composite işçileri | Fotoğraf: Turan Kara/Evrensel

Paylaş

Turan KARA
İzmir

Dünyadaki rüzgar kanadı üretiminin yaklaşık yüzde 15’ini tek başına karşılayan, Amerika, Meksika, Danimarka, Hindistan, Çin ve Türkiye’de on binlerce işçinin çalıştığı TPI Composite'in İzmir fabrikalarında 3 bin 800 işçiyi ilgilendiren toplu sözleşme imzalandı.

Sözleşmede yüzde 22 zam ve yıllık 14 lira kıdem farkına imza atıldı. 150 günlük süreçte hakları için 60 gün fabrikada yürüyüş, fazla mesaiye kalmama, yemekhanelerde ses çıkarma eylemleri yapan ve 22 Haziran’da greve hazırlanan TPI işçileri, Petrol-İş Genel Merkezi ve İzmir Şubesinin sözleşmeyi kendilerine sormadan imzaladığını söyleyerek sendikaya tepki gösterdi. İşçiler açıklama yapan sendika yöneticilerini yuhaladı.

"VARDİYA AMİRİNDEN DUYDUK"

İşçiler, önceki gün gece vardiyasında vardiya amirinin “Hadi hayırlı olsun, sözleşmeniz de imzalandı, boşu boşuna yordunuz kendinizi bu sendikacılar için” demesiyle sözleşmenin imzalandığını öğrendiklerini söyledi.

Sendika ise işçilerin “İmzalandı deniyor, neler oldu” şekildeki sorularına kısa mesaj atarak, “Çalışma Bakanlığı sözleşmeyi bitirdi, sabah açıklama yapılacak” diye cevap verdi.

“Skandal bir durum, ayıp. Sadece Sasalı fabrikasında 400 işçi sendika istedi diye rapor alarak sendikanın arkasında durdu ama sendikacılar gece yarısı sözleşmeyi bitirdi” diyen bir işçi, durumun sendikacılık açısından vahim olduğunu belirtti.

YÜZDE 22 ZAM VE YILLIK 14 LİRA KIDEM FARKI

İşçiler elde edilen sonucun beklentilerinden ve sendikacıların kendilerine sormadan hazırladığı taslaktan da çok uzak olduğunu dile getirdi.

Sendika hazırladığı taslakta yüzde 32 ücret artışı ve kıdem farkı olarak 30 kuruş saat zammı istemişti. Şirket son teklifinde yüzde 20 artış ve saat ücretine 10 kuruş kıdem farkı teklif etmiş, sendika kabul etmemişti.

İşçiler üretimi yavaşlatacak eylemler yapmaya başlayınca apar topar imzalanan sözleşmede ise yüzde 22 zam ve kıdem farkı yıllık 14 lira olarak belirlendi. Yani 10 yıllık bir işçi 140 lira kıdem farkı alacak. Ayrıca devamlılık primi diyerek sunulan teklifte de işçiler hiç izin almadan çalıştığında sadece 100 lira fazla ücret alacak.

İşçiler bu sözleşmenin bekledikleri gibi kayıplarını telafi eden bir sözleşme olmadığını, kayıplarının arttığını vurguladı.

ÇALIŞMA BAKANLIĞI MI ZORLADI?

Sasalı fabrikası önünde işçilere açıklama yapan Petrol-İş İzmir Şube Başkanı Orhan Zengin, sözleşmenin Ankara’da Bakanlığın zorlamasıyla yapıldığı söyleyerek, “Bakanlık nezdinde yürüttüğümüz için tartışma imkanı olmuyor. Mecbur boyun eğiyorsun, eğilmemek durumunda olduğun yerde eğiliyorsun. Sayısı çok olan biziz, güç bizde ama kanuna, nizama orda eğiliyorsun. Yapacak bir şey yok” diye konuştu.

İşçiler alkışla protesto ettiğinde ise Zengin, “Bu sitemi işveren geldiğinde işverene yapın. Kimse bana yanlış yaptın diyemez, dik durmadınız diyemez” dedi. Açıklamasında şirkete ilişkin ise hiçbir şey söylemedi.

“Boyun eğmek zorunda kaldık” açıklamasına tepki gösteren işçiler, Zengin’i konuşması bitmeden yalnız bırakarak sendikaya sırtını döndü.

Petrol-İş Genel Merkezinden kimse işçilere imzalanan sözleşmeyi açıklamaya gelmedi. Ayrıca Petrol-İş Genel Merkez veya İzmir Şubeden ne şirketin tutumunu ne de Bakanlığın tutumunu kınayan herhangi bir açıklama yapılmadı.

"SENDİKAYI YANIMIZDA GÖREMEDİK"

Petrol-İş Genel Merkezini yanlarında göremediklerini söyleyen işçiler, “Sadece bir kere konuşma yapmaya geldiler, fabrikaya bile girip ne yapıyorsunuz demediler. Kaldı ki biz o kadar baskı altındaydık. Son günlerde her köşe bucakta müdürler, amirler tehdit edip, baskı yapıyordu. Bizzat fabrika müdürüne karşı işçiler ve temsilciler olarak karşı koyduk, fabrikaya gelip bizimle direnmelerini beklerdik” dedi.

Şube Başkanı'nın işten çıkarılan işçiler için çabaladığını ve herkesin duruşundan geri çekilmemesinin önemini anlattığını ifade eden bir işçi de “Zaten baştan diyorlardı, 'Benim önceliğim işten çıkarılan işçileri geri almak' diye. Baştan işverenle anlaşmalı bir dövüş yaptıkları da belliymiş. Peki buna imza atacaktın biz bu kadar eziyete neden girdik? Madem yapamıyorsun neden hâlâ o koltuğu işgal ediyorsun. Şimdi herkes haklı olarak seçimleri bekliyor. Ama bunlarda oyun bitmez ne yazık ki” diyerek tepkisini dile getirdi.

SÖZLEŞME SÜRECİNDE NELER OLMUŞTU?

Toplu sözleşme süreci tıkanan TPI İzmir fabrikalarında şirket 3 bin 800 işçiye “rekabet, pandemi ve küresel koşulları” gerekçesiyle sefalet ücreti dayatmış ve sendikanın teklifini kabul etmemişti. 5 Nisan’dan bu yana masaya oturmayarak sendikayı muhatap almayan TPI Türkiye yöneticilerine karşı işçilerin direnişi yaklaşık 60 gün sürdü.

Ara bulucu süreci de bitince Petrol-İş grev tarihini 22 Haziran olarak açıkladı ve Sendika Genel Sekreteri Salih Akduman, şirketin anında yanıt verdiğini, Cumhurbaşkanı'na güvendiklerini ve grevin yasaklanacağına kesin gözüyle baktıklarını şirket avukatının dile getirdiğini anlattı.

Sendika ilk anda bu açıklamaya tepkiyle karşılık verirken işçiler, üretimi etkileyecek eylemlerle yanıt verme ve oyalanmaya izin vermeyecek bir hatta geçilmesini dile getirdi.

TPI’DA İŞTEN ÇIKARMA VE ÜCRETSİZ İZİN UYGULAMASI

Temsilciler ve sendikanın İzmir yönetiminin aldığı kararla işçiler, pandemi boyunca dur durak bilmeden karantinadaki veya hasta olan arkadaşlarının yerine fazla çalışmayla geçirdikleri bir seneyi göze alarak dinlenme hakkını kullanmaya başladı. Şirket ise sağlık merkezlerinden ikişer üçer günlük raporlar alarak dinlenme talebi veren işçileri cezalandırma yoluna gitti.

Sendika net bir rakam açıklamasa da işçiler, şimdiye kadar Sasalı fabrikasında yaklaşık 15, Maltepe fabrikasında da 17 işçinin ücretsiz izne çıkarıldığını söyledi.

Ayrıca Sasalı fabrikasında iki işçi üretimi aksatma suçuyla, üç kişi de sebebi açıklanmadığı halde işten çıkarıldı. TPI Composite Türkiye yöneticileri işçiler üzerinde pandemi vesilesiyle oluşturulan bütün caydırıcı cezalandırma yöntemlerini kullandı.

İŞÇİLERE BASKI

Ayrıca üretim birimlerinde genel müdür ve işçiler arasında fiili ve sözlü mücadele başladı ve müdür, işçileri tehdit etti. İşçiler bu süreci, “Genel müdür, ‘Memnun olmadığınız bir şey varsa söyleyin’ dedi. Kışkırtıcıydı, işçileri galeyana getirip sanki istediği bir ortam yaratmak ister gibi. Rapor almayı kastederek, ‘Yaptığınız doğru değil, suç işliyorsunuz, gereken yapılacak’ diyerek tehdit etti” şekilde anlattı.

ÖNCEKİ HABER

Recticel işçileri TİS'te anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı

SONRAKİ HABER

Grevdeki Mastaş işçileri: Kazandırıyorsak kazanmak istiyoruz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa