04 Haziran 2021 10:58

CHP'li Ağbaba: İktidar, sahne, sanat ve eğlence sektörüne savaş açtı

Çok sayıda sahne emekçisi ve müzisyenle CHP Genel Merkezi önünde açıklama yapan Veli Ağbaba, müzisyenlerin taleplerini anlattı.

Fotoğraf: CHP

Paylaş

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, CHP Genel Merkezi önünde son günlerde sıklıkla gündeme gelen müzisyenlerle bir basın toplantısı gerçekleştirdi.

İktidarın sanat ve eğlence sektörüne savaş açtığını belirten CHP’li Ağbaba, “müzisyenlerin yaşam mücadelesi verdiğini, salgının yaşam tarzına müdahaleye dönüştüğünü” ifade etti.

Çok sayıda müzisyen ve sanat emekçisinin katıldığı basın toplantısında CHP’li Ağbaba, sagınla mücadelenin biri halk sağlığı yönetimi, diğeri ekonomik tedbirler olmak üzere iki boyutu olduğunu hatırlatarak şunları söyledi: "Pandemide halk sağlığı yönetimi yapılamadı. Aşısı olan bir hastalık yüzünden hâlâ her gün yüzden fazla insanımız ölüyor. Aşı nihayet geldi ama şimdi de aşılama hızı oldukça düşük. Ekonomi yönetimini de hiçbir şekilde beceremediler. Erdoğan ‘661 milyar lira yardımda bulunduk’ dedi ama araştırdık, soruşturduk. Bu yardımlardan kimin faydalandığını bulamadık. Bu meydanda apartman görevlileriyle, motokuryelerle, eve giden gündelikçi kadınlarla, birçok sektörden esnaf ve çalışanlarımızla toplantılar yaptık. Tek bir kesim bile ‘devlet bize bu zor günümüzde yardım etti’ demedi. Hiçbiri bu yardımlardan yararlanmadı."

"Esnafa faizli borç verip buna da "destek" demek de Sayın Erdoğan’a yakışırdı, kendisine yakışanı yaptı" serzenişinde bulunan Ağbaba, "Bugün geldiğimiz noktada, ‘ölü açılma’ sürecini yaşıyoruz. Esnaf borç yükü altında dertli, çalışanlar, işçiler aşısız, hayatını riske atmaya devam ediyor" dedi.

"YÜZLERCE KİŞİ BOĞAZDA KUTLAMA YAPARKEN MÜZİSYENLER ON KİŞİYE MÜZİK ÇALAMIYOR"

İktidarın sahne, sanat ve eğlence sektörüne savaş açtığını vurgulayan Ağbaba, açıklamasının devamında şunları söyledi:

“Bugün, kendisine savaş açılan bir kesimle müzisyenlerimiz, sahne ve sanat emekçilerimizle birlikteyiz. 15 Mart 2020 günü son kez sahneye çıkıp o günden bu güne bir daha gün yüzü göremeyen müzisyenlerimizle birlikteyiz.

Müzisyenler tükenmiş durumda, çocuğunun nafakasını, evinin kirasını, doğalgaz, elektrik, su faturalarını ödeyemediler. Birçoğunun kredi kartları patlamış durumda. 10 bin kişiyle kongre yapılırken, müzisyenler 10 kişiye müzik yapamadı. Yüzlerce kişi Boğaz’da tekneyle kutlama yaparken, müzisyenler kafelerde on kişiye müzik çalamadı. Günübirlik yardımlar, göstermelik destekler verildi. Bunun için bile müzisyenlere ‘müzisyen olduğunu ispat et, mail at, video at’ denildi, küçük düşürüldü. 17 Mayıs’ta hibe desteği kararı açıklandı. Önce yardım için ‘vergi mükellefi olma’ şartı konuldu, tepki gelince ondan da vazgeçtiler. Müzisyenle günübirlik yardımlar değil; çalışmak, evlerine ekmek götürmek, sanatını icra etmek, düzenli bir gelir, insanca bir yaşam istiyor.

İktidar salgında kaç müzisyenin intihar ettiğini biliyor mu? Müzisyenlere ‘evde kal’ diyorsun, beş kuruş destek vermeden, sigortasını ödemeden bu insanlar nasıl yaşayacak diye hiç düşündün mü? Düşünmediler. Kontrollü açılma süreci başlattılar. Barları, meyhaneleri, eğlence sektörünü tümüyle açılma sürecinin dışında bıraktılar. Buradan açık ve net olarak söylüyoruz:

İktidar, sahne, sanat ve eğlence sektörüne savaş açmıştır. Pandemi yasaklarının artık sağlıkla hiçbir ilişkisinin olmadığını herkes biliyor, görüyor. Lebalep kongreler serbest, binlerce insanın katıldığı tarikat lideri cenazeleri serbest, Boğaz’da fetih kutlamaları yapmak serbest, Süleyman Soylu’ya destek için sokağa çıkmak serbest, binlerce kişilik mitingler serbest ama 3 kişinin bir araya geldiği, tüm hijyen tedbirlerinin alındığı işletmeler kapalı, gerekçe ise pandemi. Lamı, cimi yok: Bu yasaklar yaşam tarzına müdahale amacı taşımaktadır.

HAYATLARINA KIYAN, ENSTRÜMANINI SATAN, HAMALLIK YAPAN MÜZİSYENLER VAR

Yalanlarla, çelişkilerle, anlık kararlarla salgını yönetiyorlar. Sonuç ise ortada: Bir yanda, lüks, israf, şatafat; diğer yanda ölüm, açlık, sefalet var. Pandemiyle mücadelenin en etkili yolu aşı diyoruz. Erdoğan 3 doz aşısını olmuş, antikor seviyesini bile biliyoruz. Peki burada tek bir doz aşı bile olamamış insanlar ne olacak? Yüzbinlerce sektör çalışanı, aileleriyle birlikte resmen yaşam mücadelesi veriyor. Her hafta intihar haberleri duyuyoruz. Hayatlarına kıyanlar, enstrümanlarını satanlar var.

Başka işlerde çalışanlar var. Hamallık yapan var. Bir müzisyen ‘Ellerim artık enstrüman çalabilecek durumda değil’ diyor. Parasızlıktan şehir değiştiren, ailesinin yanına göç edenler var. Basına yansıyan haberlerde 120’den fazla müzisyenin intihar ettiğini görüyoruz. Sanata, sanatçıya düşman, yok etmeye çalışan bir anlayış var. Hayatında bir kez bile sanatla ilgilenmemiş bir iktidar yapısıyla karşı karşıyayız. Kendilerinin Saraylarda tuzu kuru. Sanatı lüks olarak görüyorlar, sanatçının hiçbir anlamı yok. Aç kalsa da olur, ölse de olur. Devlete yük olarak görüyorlar. 460 gündür konser salonları, tiyatrolar, barlar yani kısaca sanat etkinliklerinin topluca sunulduğu her yer kapalı! Yüzlerce kişinin kutlama yaparken bulaştırmadığı virüsü, mekanlarda müzik dinlerken bulaştıracağını söylemek, sanata savaş açmak, sanat emekçisine zulmetmek demektir. Bu akılla mantıkla izahı olmayan yasaklar, insanları sanattan ve müzikten uzaklaştırmaktan başka bir amaç taşımıyor."

TALEPLER

Bugüne kadar MSG, MESAM, MÜYORBİR ve Yunus Emre Enstitüsü üzerinden 2021 yılı Ocak-Mayıs ayları içerisinde 1000’er TL olmak üzere toplam 30 bin kişiye 5 kez yardım dağıtıldığını, 15 ay için sadece 5 bin TL, yani aylık 333 TL yardım yapıldığını belirten Ağbaba, sahne emekçilerinin taleplerini şöyle sıraladı:

  1. Türkiye'de müzik emekçisi, sesçi, plak şirketi çalışanı, besteci, icracı vb. tüm bunların toplamı aileleriyle birlikte en az 300.000 kişilik bir grubu oluşturuyor ama ne yazık ki devletin elinde buna dair hiçbir net veri ya da açıklanmış çalışma yok. Bu insanlar sahipsiz. Öncelikle müzisyenler yasal statüye kavuşturulmalıdır. Sosyal devlet politikası olarak ya Esnaf Bakanlığı kurularak ya da Kültür Bakanlığı bünyesinde sanat emekçileri kayıt altına alınmalıdır.
  2. Sokağa çıkma yasağı saati 24’e kadar uzatılmalıdır. Hijyen ve temizlik önlemleri alınması şartıyla mekanların kapanma saati de buna göre esnetilmelidir.
  3. HES kodu uygulaması müzik mekanlarında da uygulanmalıdır ve böylelikle havaların ısınmasıyla birlikte açık hava mekanlarında müzik yapılabilecektir.
  4. Pandemi bitene kadar, yasaklar devam edecekse sanat emekçilerine yaşanabilir düzeyde hibe desteği verilmelidir.
  5. Devlet tam normalleşme olana kadar konser vb. müzik etkinlik biletlerinin bir kısmını sübvanse etmelidir.
  6. Aylardır kapalı olan konser, müzik, bar, meyhane gibi mekanlara destek verilmelidir.
  7. Enstrüman, ses ve ışık sistemlerinden alınan gümrük ve diğer vergiler en aza indirilmelidir
  8. Sanatçılar ve sanat emekçileri için, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bünyesinde bulunan ve 350 milyon TL’yi bulan kopyalama harcındaki para kullanılmalıdır.
  9. Müzisyenlerin, sanat emekçilerinin örgütlenmesinin önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır.

"CENAZEMİZE HOŞ GELDİNİZ"

Basın toplantısında yaşadıkları sorunları dile getiren Müziksen Üyesi Fatih Veliölmez; “Cenazemize hoş geldiniz” diyerek başladığı konuşmada; “15 aydır bir sanat öldü. Bu sanat kolunun mensupları her gün ölüyorlar. Bunu pandemiyle mücadele adı altında söylemek mantıklı değil. Bir sosyal hayat planlaması ve dayatmasıyla karşı karşıyayız. Bu dayatma toplumun tamamına yapılmaktadır. Bütün toplumu öldürürseniz onların cenaze namazını kaldıracak kimseyi bulamazsınız. Müzisyenler sosyal güvence altına girmek istiyorlar” dedi.

Başkent Müzisyenler Kültür ve Sanat Derneği Başkanı Serkan Matoğlu; “Bizlere bugüne kadar Mansur Yavaş destek verdi.16 Aydır mağdur durumdayız. Hükümet bizlere destek vermedi. 16 aydır enstrümanımızı sattık, elektriğimiz, doğalgazımız kesildi. Anayasa ‘devlet sanatçıyı korur2 diyor. Bizi korumadınız, üvey evlat muamelesi yaptınız bize. Bizler mekanlarımızın açılmasını istiyoruz. Saat 21.00’de biten bir işleyiş mağduriyetimizin devamı demektir. Saat sınırlaması normale çekilsin, biz ekmeğimizi kazanırız, desteğinizi istemiyoruz” dedi. (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Erdoğan’dan Ford Otosan’a özel bölge tahsisi: Ford’a ayrıcalık üstüne ayrıcalık

SONRAKİ HABER

Oyuncular Sendikası'ndan Ezgi Mola'ya destek: Yalnız değil!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa