Küçükçekmece'de siyasi parti ve kitle örgütlerinden Gezi'nin 8. yılında açıklama

Siyasi parti ve kitle örgütleri Gezi Direnişi'nin 8. yılında Küçükçekmece'de yaptıkları açıklamada "Tüm işçi ve emekçileri çürümüş sermaye mafya düzenine karşı mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz" dedi.

Küçükçekmece Esentepe Sokak'ta bir araya gelen BDSP, EMEP, Halkevleri, HDP ve Sol Parti üyeleri adına basın açıklamasını Emek Partisi Küçükçekmece İlçe Başkanı Neslihan Karyemez okudu.

"Türkiye’de milyonların sokağa döküldüğü Gezi Direnişi’nin başlamasından bu yana 8 yıl geçti. Bu 8 yılda milyonları Gezi’de sokağa döken sorunlar ve talepler daha da derinleşti. Ekonomik kriz, baskı politikaları ve son 1 buçuk yıldır pandemiyle birlikte gelen sorunlar emekçi halkın sırtında büyümeye devam etti. Bir süredir bir mafya lideri ile İçişleri Bakanının karşılıklı iddialarına tanık oluyoruz. Hükümet temsilcilerinden bürokratlara, medya patronlarından çetelere, uyuşturucu tacirlerinden emniyet ve yargı temsilcilerine uzanan derin ilişkiler, silsile iddialar halinde ortalığa saçılıyor" diyen Karyemez, "Bu durum karşısında İçişleri Bakanının derhal istifa etmesi yahut görevden alınması gerekirken yaprak kımıldamıyor! İçişleri Bakanı Süleyman Soylu katıldığı televizyon programında gazetecilerin sorularını profesyonel bir şekilde manipüle ederek her şeyi cevaplayacağı iddiasıyla hiçbir şeye yanıt vermiyor. Hızla savcıların harekete geçmesi gerekirken hukuk yerlerde sürünüyor, meclis çalıştırılmıyor, araştırma komisyonu kurulmasına bile izin verilmiyor, herkes tek adamın ne diyeceğine bakıyor. Açıktır ki bu vahim tablo tek adam yönetiminin ülkeyi ne hale getirdiğinin resmidir" ifadelerini kullandı.

Mafyalarla, çetelerle, uyuşturucu ticaretleriyle isimleri anılan bakanları, devlet yetkililerini ve ailelerini soruşturmayan yargının işçi ve emekçilerin karşısına çıktığını dile getiren Karyemez, "Gezi direnişinin yıl dönümünde; çetelere mafyalara kurulmayan barikatlar Taksim’de halka karşı kuruluyor. Sürekli kadın cinayetlerinin faillerini aklayan yargı mekanizması mafyalarla, uyuşturucu ticaretleriyle adı anılanlar karşısında sessiz kalıyor.Önümüzdeki durum çok nettir. Devlet tüm birimleriyle yolsuzluğa bulanmış, çetelerin elinde, sermayenin çıkarları için çırpınır durumdadır" diye konuştu. Pandemi sürecinde işçi ve emekçilerin açlığa mahkum edildiğini söyleyen Karyemez, "Tüm bu tablo içerisinde biz işçi ve emekçilere ise bu sermaye-mafya-devlet üçgenine bir son vermek görevi düşüyor. Bizler biliyoruz ki iktidarın içindeki bu mafya grupları arasındaki çatışmadan biz işçi ve emekçilerin lehine bir sonuç beklemek ancak hayalcilik olur. Geçmişte Susurluk skandalıyla daha da gün yüzüne çıkan devlet-mafya-sermaye işbirliği AKP döneminde daha da ilerliyor. Tek adam yönetimi, konunun üstünü kapatmaya çalışmakta, belki bu krizi ittifaklarını düzenlemek için kullanmayı planlamaktadır. Ama iktidar ve suç ortakları hesap vermelidir. Bunca yaygın ve derin suçların hesabı siyaseten de hukuken de verilmelidir. Ancak bu hesap verme işlemi ancak işçi ve emekçilerin örgütlü mücadelesiyle gerçekleşebilir. Tüm işçi ve emekçileri Çürümüş mafya- semaye düzenine karşı mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz" dedi. (İstanbul/EVRENSEL)

Siyasi partilerden İstanbul'da eylem çağrısı: Baskı, sömürü, mafya iktidarına son!