8 Haziran 2021 11:16

ABD: Biden - Erdoğan görüşmesinde, görüş ayrılıkları da gündeme gelecek

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Erdoğan ve Biden'ın 14 Haziran'da Brüksel'deki NATO Zirvesi kapsamında yapmayı planladığı ikili görüşme konusunda değerlendirmede bulundu.

ABD: Biden - Erdoğan görüşmesinde, görüş ayrılıkları da gündeme gelecek

Erdoğan fotoğrafı: DHA, Biden fotoğrafı: jlhervàs/Flickr (CC BY 2.0)

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, ABD Başkanı Joe Biden'ın Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı iyi tanıdığını belirterek "Biden ve Erdoğan, ilişkilerin tüm boyutlarını gözden geçirmek için bu fırsatı değerlendirmeyi dört gözle bekliyor." açıklamasında bulundu.

AA'da yer alan habere göre Sullivan, Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki'nin düzenlediği günlük basın toplantısına konuk olarak Biden'ın 10 Haziran'da başlayacak Avrupa gezisinin detaylarını anlattı ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Biden'ın 14 Haziran'da Brüksel'deki NATO Zirvesi kapsamında yapmayı planladığı ikili görüşme konusunda değerlendirmede bulunan Sullivan, "İki liderin, Doğu Akdeniz, Suriye, İran, Dağlık Karabağ gibi bölgesel konularda geniş ve kapsamlı bir ajandaları olacak." diye konuştu.

Türkiye'nin, Afganistan'daki müzakereler ve diplomasi konusunda oynayacağı rolün de görüşmede gündeme geleceğini kaydeden Sullivan, iki ülkenin farklılaştığı konu başlıklarının da toplantıda gündeme geleceğini belirtti.

Sullivan, "Başkan Biden, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı çok iyi biliyor ve bu iki isim birbiriyle epey zaman geçirdi. Biden ve Erdoğan, ilişkilerin tüm boyutlarını gözden geçirmek için bu fırsatı değerlendirmeyi dört gözle bekliyor." değerlendirmesinde bulundu. (DIŞ HABERLER)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

İhyanın aslı

İhyanın aslı

Maraş depremlerinin ardından geçen iki yılda ne yiten on binlerce canın hesabı sorulabildi ne de kalanların bir derdine derman olundu. İki yıl sonra iktidar, ”Asrın İhyası” sloganıyla toplumu aldatmaya çalışıyor. Oysa asıl ihya ihaleler, inşaatlar, rezerv alan ilanları, teşvikler, vergi indirimleriyle, depremi gerekçe eden siyasi baskılarla geldi.

Teslim edilen konut sayısı ihtiyacın 3'te biri.

Deprem bölgesinde 'rezerv alan' kılıfıyla halkın evleri, arsaları gasbedildi.

Deprem işçiye yoksulluk, sermayeye 'fırsat' oldu.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Sezgin Tanrıkulu: "Depremin maliyetini en aza indirmek için her ay vergi veriyoruz. Nereye harcandığını bilmiyoruz"

Evrensel'i Takip Et