09 Haziran 2021 01:00

Fizik öğrencileri bölümlerde birleşmeye çağırıyor!

Boğaziçi öğrencileri kayyum rektör Melih Bulu’ya karşı başlattıkları direnişte inisiyatifler, kulüpler ve bölümler üzerinden birçok alanda yan yana gelerek mücadele etmeyi sürdürüyor. 

Fotoğraf: Mürsel Ç.

Paylaş

Doğu DEMİRTAŞ

Boğaziçi Üniversitesi

 

Biz, direnişimizi aylardır farklı yöntemlerle geliştirmeye, isteklerimizi dile getirmek için yollar aramaya devam ediyoruz. Fakat geldiğimiz noktada toplumsal anlamda da haklılığımız anlaşılmışken, hükümetinin bu işi inatlaşmaya döndürüp halka, öğrencilere ve akademisyenlere rağmen üniversitelere ve eğitime karşı takındığı haksız tutumdan vazgeçmeyerek ne ülkenin geleceğini ne eğitimi ne de 15 Temmuz’da adına bayram yapılan demokrasiyi umursamadıklarını göstermiş, anayasada yazılı rejimin uygulanmadığını bir kez daha kanıtlamıştır.

2015’ten bugüne gelen süreçte kamuya açık üniversitemize önce kimlik kontrolü sonra turnikeler şimdi ise parmaklıklı koca kapılar gelmiş etrafı ise polis ablukasına alınmıştır. Polis ilk günden beri görevi olan öğrenciyi korumak yerine öğrencilere, akademisyenlere karşı tavır almıştır. 2015’ten beri kontenjanlar 2.5 katına çıkarıldı, kalabalıktan dolayı dersler kapı dışından bile dinleyemeyecek hale geldi. Laboratuvarlar her hafta yapılırken kalabalıktan dolayı iki haftada bire düştü. Okulumuzda bir sürü fiziki eksik varken her yere kameralar takıldı. Bu olanları görüp ses çıkarmak en başta akademinin görevidir. Bu sorun bu ülkede yaşayan herkesin sorunudur.

Eğitim ve gelecek için çok haklı taleplerimiz siyasi güçleri zedelenmesin diye adeta bir savaşa dönüştürülmeye çalışılırken bundan zararlı çıkan tüm halkımız, saldırılarla ötekileştirilen kimliklerimiz ve geleceğimiz olmaktadır. Özellikle LGBTİ+ kimliklerimize karşı kampanya başlatan iktidar taleplerimizin görünürlüğünü zedelemeye çalışırken, öğrenci dayanışmamızla taleplerimizi genişleterek ayrıştırmaya karşı duruşumuzu açıkça belli ettik.

DEMOKRASİYE VE EĞİTİME AÇILAN SAVAŞ SON BULSUN!

Biz ilk günden beri kabul etmeyeceğimizi ve vazgeçmeyeceğimizi duyurduk. Okuldaki arkadaşlarımızla ve hocalarımızla ilk günden beri alanlardayız ve bu süreçte yeni içerikler üreten, eylemliliklerimizi zenginleştiren birçok inisiyatif çıktı. Fakat fizik bölümünden kayyum yardımcılığını kabul eden Naci İnci’nin, direnişte tüm öğrencilerin gözaltı ve tutukluk işlemlerinde yanında olan Feyzi Hoca’yı ihraç etmeye çalışması ile birlikte bölüm olarak da tepkimizi göstermeye karar verdik.

Kendini bir inisiyatife ait hissetmeyen, çalışmalara katkı veremeyecek olan herkesi direnişte kendi bölümü altında da var olmaya davet ediyoruz. Atanmışlar gittiğinde eğitime en iyi şekilde devam edebilmek için bir an önce eğitime açılan savaşın bitmesini ve üniversitelerin daha fazla zarar görmemesini talep ediyoruz. Bu zararı bilinçli devam ettirenlere karşı mücadelemiz sonuna kadar devam edecektir.

ÖNCEKİ HABER

Matematik özgürlük, Boun kayyumsuzluk özleminde!

SONRAKİ HABER

Türkiye “Avrupa’nın Çöplüğü” mü oluyor?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa