Büro Emekçileri Sendikası "ek zam" talebiyle eylemler düzenledi

Büro Emekçileri Sendikası (BES) mali kayıpların karşılanması talebiyle basın açıklamaları düzenledi.

BES Ankara şubeleri, ek zam talebi ile Ulus Meydanında eylem yaptı. Açıklamada konuşan BES Ankara 1 Nolu Şube Başkanı Ercan Erdoğan, iktidar doğalgaz, elektrik ve akaryakıt fiyatlarına dövize endeksli olarak her ay zam yaparken emekçilerin maaşının erimeye devam ettiğini söyledi. Erdoğan, “Milyonlarca yurttaşımızın işsiz olduğu, milyonlarca emekçinin açlık sınırı altında asgari ücrete mahkum edildiği, çiftçinin mahsulünün tarlada kaldığı, esnafın kepenk kapattığı bir düzende haklarımıza sahip çıkmak taleplerimiz için mücadele etmekten başka bir seçeneğimizin olmadığını biliyoruz” dedi.

"BU AĞIR KOŞULLARA MAHKUM DEĞİLİZ"

Erdoğan, “Pandemi döneminde işyerlerini açamadığı için devletten destek bekleyen esnafın nankörlükle suçlandığı, ekonomik gerekçelerle intihar eden yurttaşlarımız için, intiharların gerekçesi ekonomik nedenler olsa toplumun yarısı intihar ederdi diye alay konusu edildiği, açlıkla boğuşan yurttaşlarımıza ilişkin muhalefetin geliştirdiği tepkilere karşı, bu ülkede aç varsa o zaman açları da siz doyurun söylemine kadar varmış olup ibret alınması gereken bir süreci yaşıyoruz. Yaratılanı severiz, yaratandan ötürü diyenlerin kendileri dışındaki herkese yönelik kurdukları kin ve nefret dili üzerinden toplumu kutuplaştırdıkları iktidarlarını kutuplaştırma siyaseti ile sürdürmeye çalışıyorlar. Kürt sorununu çözümsüzlüğe sıkıştırıyor ve savaş politikalarının bedelini hem ekonomik hem politik hem de psikolojik olarak tüm ülkeye ağır bir biçimde ödetiyorlar. Ama bizler biliyoruz ki; bu kadar ağır koşullara mahkum değiliz, biz emekçiler asla seçeneksiz olmadık bu günde seçeneksiz değiliz” diye konuştu.     

"MÜCADELE ETMEKTEN BAŞKA BİR SEÇENEĞİMİZ YOK"

Mutlu bir azınlığın sürekli olarak servetine servet kattığını söyleyen Erdoğan, “Başta gençler ve kadınlar olmak üzere milyonlarca yurttaşımızın işsiz olduğu, milyonlarca emekçinin açlık sınırı altında asgari ücrete mahkum edildiği, çiftçinin mahsulünün tarlada kaldığı, esnafın kepenk kapattığı bir düzende haklarımıza sahip çıkmak taleplerimiz için mücadele etmekten başka bir seçeneğimizin olmadığını biliyoruz” dedi.

Döviz kurlarındaki artış karşısında “dolarla mı maaş alıyorsunuz" yaklaşımını öne çıkaran siyasi iktidarın; doğalgaz, elektrik ve akaryakıt fiyatlarına dövize endeksli olarak her ay zam yaparken emekçilerin maaşının her ay erimeye devam ettiğini belirten Erdoğan, “Son yirmi yıl içerisinde ortalama memur maaşı geleneksel ölçü birimimiz olan çeyrek altın karşısında da hızla erimeye devam ediyor. 20 yıl önce maaşımızla 25 çeyrek altın alabiliyorken bugün 6 çeyrek altın bile alamadığımız bir süreci yaşıyoruz” dedi.

Erdoğan şu ifadeleri kullandı: “Eğer bu ülke gerçekten ilk çeyrekte yüzde 7 büyüdüyse büyümeden hakkımızı, İnsanca yaşayabileceğimiz bir maaş istiyoruz. Güvenceli çalışma, grevli gerçek bir toplu sözleşme istiyoruz. Emek hırsızlığına dönüşen mülakat uygulamalarının son bulmasını, liyakatin esas alınmasını istiyoruz. Ücretsiz, nitelikli, anadilinde kurum kreşleri açılmasını istiyoruz. Ücretsiz kamusal yaşlı ve hasta bakımı istiyoruz. Kamusal emeklilik sisteminin güçlendirilmesini, bireysel emeklilik dayatmasına son verilmesini istiyoruz. Her türlü ek ödemenin emekli maaşlarına dahil edilmesini istiyoruz. Haksız ve hukuksuz bir şekilde keyfi olarak ihraç edilen büro emekçilerinin işlerine iade edilmesini istiyoruz. Kamuda mobbing uygulamalarının son bulmasını istiyoruz. Vergi dilimi marifetiyle maaşlarımızın erimesinin önüne geçilecek bir düzenleme yapılmasını istiyoruz. Kamuda yoksulluk sınırı altında maaş uygulamasına son verilmesini istiyoruz. Eşitlik, özgürlük, barış, adalet ve demokrasi istiyoruz!” (Ankara/EVRENSEL)

İSTANBUL

İstanbul Avrupa yakasında BES 1 ve 2 No’lu Şubeler Unkapanı SGM önünde basın açıklaması yaptı. 1 No’lu Şube Başkanı İsak Ateş ve 2 No’lu Şube Başkanı Zeynep Kışlak Yıldırım konuşma yaparak mali kayıpların karşılanması taleplerini dile getirdiler.

İstanbul 3 No’lu Şube Ümraniye Grup Müdürlüğü ve Kadıköy SGM önünde 15 Haziran 2021 tarihinde ek zam talebiyle işyerleri önünde açıklamalarda bulundu. Ümraniye’deki açıklamayı şube yönetiminden Rıza Torun, Kadıköy SGM’deki açıklamayı Şube Sekreteri Aziz Polat okudu. (İstanbul/EVRENSEL)

BES MANİSA: KAMU EMEKÇİLERİNE 3600 EK GÖSTERGE VERİLMESİNİ İSTİYORUZ

BES Manisa Şubesi insanca yaşanacak ücret talebiyle Vergi Dairesi Başkanlığı önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.

Açıklamaya, KESK, DİSK/Gıda-İş, EMEP, CHP, Sol Parti de destek verdi. "Gün gelecek, devran dönecek AKP halka hesap verecek”, "Hükümet zammını al başına çal", "Yaşasın örgütlü mücadelemiz" sloganları atıldı.

“BİRÇOK İNSAN EKONOMİK SORUNLARLA KARŞILAŞTI"

Açıklamada konuşan BES Şube Başkanı Ufuk Doruk, esnaf, genç, işçi birçok insanın ekonomik sorunlarla karşılaştığını, ekonomik gerekçelerle intiharların arttığını belirtti.

Milyonlarca emekçinin açlık sınırının altında yaşadığı koşullarda, mutlu bir azınlığın servetine servet kattığını belirten Doruk, taleplerini sıraladı:

"Bugün ülke genelinde alanlardayız, eğer bu ülke gerçekten ilk çeyrekte yüzde 7 büyüdüyse büyümeden hakkımızı, İnsanca yaşayabileceğimiz bir maaş istiyoruz!Kamuda liyakat İstiyoruz, liyakat ve emek hırsızlığına dönüşen mülakat uygulamalarının son bulmasını istiyoruz!Kamusal emeklilik sisteminin güçlendirilmesini, Bireysel Emeklilik dayatmasına son Verilmesini, her türlü ek ödemenin emekli maaşlarına dâhil edilmesini istiyoruz.Haksız ve hukuksuz bir şekilde keyfi olarak ihraç edilen büro emekçilerinin işlerine iade edilmesini istiyoruz!Kamuda mobbing uygulamalarının son bulmasını istiyoruz!Vergi dilimi marifetiyle maaşlarımızın erimesinin önüne geçilecek bir düzenleme istiyoruz!Kamuda yoksulluk sınırı altında maaş uygulamasına son verilmesini istiyoruz!Eşitlik, özgürlük, adalet, demokrasi, laik ve insanca bir yaşam istiyoruz!Ayrımsız tüm kamu emekçilerine 3600 ek gösterge verilmesini istiyoruz. (Manisa/EVRENSEL)

ADANA | “ÜCRETLERİMİZ 25 ÇEYREK ALTINDAN 6 ÇEYREK ALTINA DÜŞTÜ”

Adana’da Atatürk Parkı’nda bir araya gelen büro emekçileri, insanca yaşayacak ücret, ek zam ve 3600 ek gösterge talebini dile getirdi. Açıklamaya KESK’e bağlı sendikalarla DİSK, TMMOB İKK, Adana Tabip Odası ve CHP Milletvekilleri Müzeyyn Şevkin ve Alpay Antmen katıldı.  

Emekçilerin alım gücündeki düşüşü atın hesabı ile anlatan, Büro Emekçileri Sendikası Adana Şube Başkanı Fatma Sarıoğuz Güney, “Son yirmi yıl içerisinde ortalama memur maaşı geleneksel ölçü birimimiz olan çeyrek altın karşısında da hızla erimeye devam ediyor. 20 yıl önce maaşımızla 25 çeyrek altın alabiliyorken bugün 6 çeyrek altın bile alamadığımız bir süreci yaşıyoruz” diyerek geçmişe dönük kayıpları da karşılanarak ek gösterge talep etti.

“AKP İKTİDARINDA KAMU EMEKÇİSİ EKONOMİK BÜYÜMEDEN PAY ALMIYOR”

2002 öncesinde eksikliklerine rağmen ücret artışlarında enflasyon kayıplarına ek olarak ekonomik büyüme oranında refah payı verildiğini hatırlatan Güney, AKP’nin ilk değişikliği burada yaptığını belirterek “IMF tarafından önerilen, gerçekleşen değil öngörülen enflasyon oranında ücret artış’ yapılması ve çalışanlara refah payı verilmemesi politikası, tam anlamıyla bu iktidar tarafından hayata geçirildi. Eğer ekonomi yüzde 7 büyüdüyse bu büyüme kamu emekçilerine de yansıtılsın” dedi.

“FAZLA MESAİ YOK, ANGARYA VAR”

5 dönemdir tek yetkili konfederasyon olarak Memur Sen’in kamu emekçilerinin hiçbir sorununu çözmediğini, 3600 ek gösterge, vergi dilimi adaletsizliği, sözleşmeli, vekil, ücretli, taşeron gibi esnek ve güvencesiz çalışma biçimlerinin yasaklanması gibi taleplere kulak tıkadığını söyleyen Sarıoğuz,  kamu emekçilerinin enflasyona, hayat pahalılığına ezdirildiği yüzde 3, 4 gibi cüzi artışların tarihi başarı olarak anlatıldığını hatırlattı. 2012 yılında ücret eşitliği iddiası ile çıkarılan 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile haklarının tırpanlandığını ifade eden Güney, Fazla mesaiye getirilen ücret ve saat sınırlandırılmasının yüzde 10 personel sınırlandırılması ile ayda 50 saatten fazla yapılan mesainin karşılığı ödenmediği için angaryaya dönüştüğünü, SGK çalışanlarının ikramiye ve İstanbul Farklarının kaldırıldığını, Yargı Emekçilerinin havuz paralarına el konulduğunu söyledi.  Anayasa Mahkemesi kararnamenin mali hükümlerini iptal ettiğini hatırlatan Güney, daha fazla mağduriyete yol açmadan kararnamenin yarattığı ekonomik hakların, geriye dönük telafi edilmesini istedi.

“SÜT VE AYÇİÇEK YAĞI YÜZDE YÜZ ZAMLANIRKEN YÜZDE 3 ÜCRET ZAMMI KABUL EDİLEMEZ”

Açıklamanın ardından konuşan CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin, ekonomideki büyümenin emekçilerin ücretlerine yansımadığını belirterek “Emekçilerin ücretleri eridiği gibi diğer sosyal haklardan da taviz veriliyor. Emekçi kardeşlerimizim mücadelesinin yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.  TÜİK’in Türkiye manipülasyon kurumu haline geldiğini dile getiren Şevkin, “Zorunlu olarka eve alınması gereken süt ve Ayçiçek yağının yüzde yüz artış gösterdiği ülkemizde yüzde 3 gibi bir zam kabul edilemez. Emekçilerin 3600 ek göstergeye kavuşmaları için kanun teklifleri ile baskı unsuru olmaya devam ediyoruz ama maalesef AKP, MHP oyları ile reddediliyor” dedi. (Adana/EVRENSEL)

DENİZLİ | İNSANCA YAŞAYACAK ÜCRET İSTİYORUZ

KESK Denizli Şubeler Platformu, Candoğan Parkı'nda yaptığı basın açıklamasında insanca yaşayacak ücret istedi. Basın açıklamasını BES Denizli Şube Başkanı ve KESK Dönem Sözcüsü Yusuf Yurdakul okudu.

Yurdakul, açıklamaya öncelikle 15-16 Haziran 1970 yılında sendikal bürokrasiye ve gasbedilmek istenen haklarına ilişkin işçi sınıfının gerçekleştirdiği büyük işçi direnişinin yıl dönümünü kutlayarak ve direnişlerini selamlayarak başladı.

Yurdakul, mutlu bir azınlığın sürekli olarak servetine servet kattığı, on milyonunu üzerinde yurttaşın işsiz olduğu, esnafın kepenk kapattığı bir düzende haklara sahip çıkmak ve mücadele etmekten başka seçenek olmadığını söyledi.

"128 MİLYARIN BUHARLAŞMASI ÖRT BAS EDİLMEYE ÇALIŞILIYOR"

Merkez Bankası rezervlerine ve gençlerin KYK borçlarına dikkat çeken Yurdakul, "Gençlerimize KYK borcunu ödeyemediği için haciz işlemi uygulayan siyasi iktidarın milyonlarca dolar kredi borcunu ödemeyen yandaşlarına ihale üstüne ihale verdiği bir düzende merkez bankasının 128 milyar dolar rezervinin buharlaşması ört bas edilmeye çalışılıyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde hak hukuk adalet talebi her geçen gün yükselirken kamu kurumlarında liyakat yerlerde sürünüyor" ifadelerini kullandı. (Denizli/EVRENSEL)

SAMSUN | "BÜYÜMEDEN HAKKIMIZI VE İNSANCA YAŞAYABİLECEĞİMİZ BİR MAAŞ İSTİYORUZ"

Büro Emekçileri Sendiakası Samsun Şubesi de yaptığı basın açıklamasıyla taleplerini sıraladı.

Şube Başkanı Yılmaz Tuluk, taleplerini şöyle ifade etti:

• Bugün ülke genelinde alanlardayız, eğer bu ülke gerçekten ilk çeyrekte %7 büyüdüyse büyümeden hakkımızı, İnsanca yaşayabileceğimiz bir maaş istiyoruz.
• Güvenceli çalışma, grevli gerçek bir toplu sözleşme istiyoruz.
• Emek hırsızlığına dönüşen mülakat uygulamalarının son bulmasını, liyakatın esas alınmasını istiyoruz.
• Ebeveyn hakkı olan 7/24 ücretsiz, nitelikli kurum kreşleri açılmasını istiyoruz.
• Ücretsiz kamusal yaşlı ve hasta bakımı istiyoruz.
• 666 sayılı KHK ile kaldırılan ikramiye, mesai, havuz paralarının tekrar ödenmeye başlanmasını istiyoruz.
• 3600 ek göstergenin herkese verilmesini istiyoruz.
• Kamusal emeklilik sisteminin güçlendirilmesini, Bireysel Emeklilik dayatmasına son verilmesini istiyoruz.
• Her türlü ek ödemenin emekli maaşlarına dâhil edilmesini istiyoruz.
• Haksız ve hukuksuz bir şekilde keyfi olarak ihraç edilen büro emekçilerinin işlerine iade edilmesini istiyoruz.
• Kamuda mobbing uygulamalarının son bulmasını istiyoruz.
• Vergi dilimi marifetiyle maaşlarımızın erimesinin önüne geçilecek bir düzenleme yapılmasını istiyoruz.
• Kamuda yoksulluk sınırı altında maaş uygulamasına son verilmesini istiyoruz.
• Elektrik, doğalgaz, su, akaryakıt, ekmek ve toplu taşıma gibi temel ihtiyaçlara yapılan zamların geri alınmasını istiyoruz.
• Eşitlik, özgürlük, barış, adalet ve demokrasi istiyoruz!

(Samsun/EVRENSEL)

Emek Partisi: Enflasyonun sorumlusu emekçiler değil, ek zam talebi uygulansın

Kamu emekçileri ek zam talebiyle alanlara çıktı