Pakistanlı Çoban Tahsin: İnsanca koşullarda insanca yaşamak istiyorum
Pakistanlı, 5 çocuklu bir ailenin en büyüğü Tahsin. Zorlu yollarla geldiği Türkiye’de birçok işte çalıştıktan sonra çobanlığa başlamış. Kendi deyimiyle "sadece hayatta kalmak için" çalışıyor.
Fotoğraf: Mehmet Emin Dağlı
Beste ÇENGEL
Mehmet Emin DAĞLI
İstanbul
Emek sömürüsü, merdiven altı işlerde çalışma, işçinin emekçinin alınterinin yok sayılarak köle gibi çalıştırılması, işçilerin karşılaştıkları en büyük sorunların başında geliyor. Hele bir de mülteci ise bu sorunlar katbekat artıyor.
Pakistan’dan kalkarak daha iyi bir hayat yaşamak için Türkiye'ye gelen çoban Tahsin Muhammed (24) ile Türkiye’de yaşadığı sorunları konuştuk.
Pakistanlı beş çocuk sahibi bir ailenin en büyüğü Tahsin, zorlu yollardan geldiği Türkiye’de birçok işte çalıştıktan sonra İstanbul’da çobanlık yapmaya başlamış. Onun deyimiyle sadece "hayatta kalmak” için çalışıyor.
"17-18 SAAT ÇALIŞIP HİÇ PARAMI ALAMADIM"
Çobanlıktan önce meyve halinde hamal olarak çalıştığını söyleyen Tahsin, “Günde 17-18 saat çalıştırıyorlardı. Çalıştığım yerin sahibi bana yatmam için bir yer vermişti. Ay sonunda çalıştığım günlerin parasını istediğimde ya hiç para alamıyordum ya da 700-800 lira veriyorlardı. Niye paramın tamamımı vermiyorsunuz dediğimde ‘Sana kalacak yer verdik, geriye kalan paran kalacak yerin parası’ diyerek paramı vermediler” diye anlatıyor.
"ELEKTRİĞİ, SUYU OLMAYAN BİR ÇADIRDA KALIYORUM"
Tahsin, meyve halinde parasını alamadığı için bir arkadaşının Esenyurt Toprak Mahallesi’nde çobanlık işi ayarlayabileceğini söylediğini aktarıyor ve şöyle devam ediyor:
“Arkadaşımın bana dediğine göre hem kalacak yerim olacaktı hem de paramı tamamıyla alabilecektim ama maalesef dediği gibi çıkmadı. Bana kalacak yer diye hayvanların arasında kurulan, elektrik ve suyu olmayan bir çadır verdiler. Hayvan bağlasan durmayacak yerde bana da hayvan muamelesi göstererek kalacağın yer burası dediler.”
"GİDECEK BİR YERİM YOKTU MECBUR KABUL ETTİM"
Şartlarından dolayı elinin kolunun bağlı olduğunu söyleyen Tahsin, “Cebimde beş kuruş param yoktu, param olmayınca mecbur kabul ettim. Yaklaşık 7 aydır hayvanların arasında yaşıyorum. Banyomu da hayvanların yeminin bulunduğu çadırda yapıyorum. Kışın kaldığım çadır o kadar soğuk oluyordu ki donarak ölmediğim için şükrediyorum. Sabah 8’de hayvanları otlatmak için çadırdan çıkıyorum, gece 12 de çadıra uyumaya geliyorum. 16 saat çalışmama rağmen sadece 1500 lira alıyorum” diyor.
"İNSANCA KOŞULLARDA İNSANCA YAŞAMAK İSTİYORUM"
"Kimse keyfinden doğduğu toprakları bırakıp hiç bilmediği başka bir ülkeye gitmek istemez" diyen Tahsin “Ülkemde çok sorunla karşılaştım. Türkiye’ye bu yüzden geldim. Burada da birçok sorun yaşıyorum. Kimseye bir kötülüğümüz yok. İnsan gibi koşullarda, insan gibi yaşamak istiyorum” sözleriyle yalın talebini dile getiriyor.