Deniz Poyraz’ın taziye çadırında kadınlar: Hesap sormak için mücadele edeceğiz
HDP Çimentepe ilçe binası önünde Deniz Poyraz için taziye çadırı kuruldu. Kadınlar, "Hesap sormak için mücadele edeceğiz" dedi.
Fotoğraf: Evrensel
HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay ve Kadın Koordinasyonu üyeleri, HDP il binasına yapılan silahlı saldırıda katledilen Deniz Poyraz’ın taziye çadırını ziyaret etti.
HDP Çimentepe ilçe binası önünde yer alan taziye çadırında kadınlar, “Deniz Poyraz isyanımızdır”, “Kadın yaşam özgürlük” sloganları attı.
HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, “Bu alçak saldırı sadece Deniz Poyraz’a değil HDP’ye, Kürt halkına, Kürt kadınlarına Türkiye halklarının birleşik mücadelesine, yeni yaşam umudumuza yapılan saldırıydı. Bu ilk değildi. Failleri tanıyoruz. Bu fiili işleyen katil bugün tutuklu, fakat biz azmettiricilerin kimler olduğunu biliyoruz, onlar da kendini belli ediyor” diye konuştu.
Deniz Poyraz’ın emekçi ve yoksul halkın çocuğu olduğunu söyleyen Kemalbay, “Türkiye’nin barış, demokrasi, özgürlük mücadelesinin bir neferidir Deniz Poyraz. Yaşadığı topraklardan zorunlu bir göç yolculuğu, sömürgeci bir zihniyetle bir halkı yok etmeye çalışan bir yaşam direncidir. Hepimiz Deniz Poyraz’ız, tükenmeyiz.” dedi.
“DENİZ POYRAZ MÜCADELE EDEN KADINLARDIN TÜMÜDÜR”
HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, konuşmasında “İnanıyoruz ki Deniz yoldaşımızın mücadele bayrağı bugün burada, İzmir’de Kadifekale’de düşmeyeceğini bir kez daha gösterdi. Bugün İzmir’den sesleniyoruz Deniz Poyraz biziz. Asimilasyon politikasıyla köyünden, toprağından edilen binlerce kilometrelerce ötede metropollere gelen bizleriz Deniz Poyraz. 90’ların karanlık dehlizlerinde failli meçhullerle katledilenlerin yakınlarıdır Deniz Poyraz. Her hafta ısrar ve kararlılıkla failleri arayan, kendi çocuklarını, yoldaşlarını arayan Cumartesi Annelerinin sesidir, Deniz Poyraz beyaz tülbentli annelerin çığlığıdır. Deniz Poyraz ben sizin devletinize tapmak zorunda değilim dediği için dört duvar arasında tutsak edilen Ayşe Deniz’in sesidir. 200 gün tecride karşı, savaş politikalarına karşı bedenini açlığa yatıran Leyla Güven’in sesidir. Deniz Poyraz mücadele eden kadınların tümüdür” ifadelerini kullandı.
“İBRE SARAYI GÖSTERECEKTİ”
Saldırının AKP- MHP ittifakının yürüttüğü düşmanlaştırıcı politikaların sonucu olduğunu ifade eden Başaran, “Bu ülkede tekçiliğin karşısında mücadele eden herkesi hedef alan AKP- MHP ittifakı söz konusu. Bu ittifakın yıllardır yürüttüğü düşmanlaştırıcı politika sonucuna bir katliam gerçekleşti. Bizler günlerdir bu faillerin tek kişi olmadığını her alanda söylüyorduk. Fail çıktığında arkamda kimse yok dedi, emniyet müdürü münferit dedi. 24 saat geçmeden bu kişi tutuklandı. Kiminle irtibatta olduğuna dair araştırılmadı. Bilerek yapılmadı çünkü ibre Sarayın kendisini gösterecekti. Çünkü ibre, partimiz önünde kurulan çadırı gösterecekti. Çünkü onlar MHP ve AKP genel merkezlerini, sarayı, çadırı ve İç İşleri Bakanlığını gösterecekti. Bunu kendileri gün gün, ilmek ilmek örgütlediler. Bizi terörize ederek, hedef haline getirerek bunu gerçekleştirdiler.” dedi.
“MÜCADELE EDECEĞİZ”
Meclis kürsüsünde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Deniz Poyraz'la ilgili konuşmasını hatırlatan Başaran, “Deniz Poyraz'ı terörize etmeye çalıştılar. Biz bu pratiği çok iyi biliyoruz, Paris'te 3 kadının katledilmesinden de biliyoruz. Biz aynı yöntemi Silopi’de 3 kadın arkadaşımızın katledilmesinden biliyoruz. Failler, suçlular değil kadın arkadaşlarınız hedef gösterildi. Biz bu pratiği Teybet anadan biliyoruz. Bu iktidar Kürt düşmanı olduğu kadar kadın düşmanıdır. Dün meclis kürsüsünden ırkçılık gerçekleştirildi bir kez daha ve bir kez daha partimiz hedef alındı. Bu nedenle bunu tek kişi yapmadı, saldırı organizedir arkasındaki güçler bellidir. Katilleri tanıyoruz ve hesap sormaktan vazgeçmeyeceğiz. Hesabı sorana kadar da mücadele etmekten de vazgeçmeyeceğiz” diye konuştu.
“SESİMİZİ HEP BİRLİKTE BÜYÜTELİM”
Ortak mücadele vurgusu yapan Başaran, “Bu kadın ve Kürt düşmanlığıyla bize geri adım artıracaklarını zannediyorlar ama herkesin bilmesi gereken şey var, bizi kurtaracak olan, aydınlık gelecekleri kuracak olan, Deniz’in hayalini gerçekleştirecek olan bizleriz. Bu sisteme karşı mücadeleyi ortaklaştırmaktan büyütmekten başka şansımız yok. Türkiye’nin ortak yaşam iradesine, barış umuduna, eşit yaşam umuduna saldırıdır bu saldırı. Yaymak istedikleri karanlığın kendisidir. Gelin hep birlikte büyütelim sesimizi. Artık biz bu ülkede nefret istemiyoruz, sizin çetelerle mafyalarla yürüttüğümüz ilişkiler nefessiz bırakıyor. Biz bu geleceği istemiyoruz diyerek hep birlikte mücadele ediyoruz” dedi.
(İzmir/EVRENSEL)