29 Haziran 2021 17:37

Sağlık emekçileri TİS taleplerini paylaştı 

SES Adana Şubesi, TİS görüşmeleri öncesi yaptıkları açıklamayla insanca yaşayacak bir ücret ve grevli toplu sözleşme talep etti.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Ağustos ayında başlayacak olan Kamu Toplu İş Sözleşmesi (TİS) Görüşmeleri öncesi Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Adana Şubesi TİS taleplerini paylaşmak için İnönü Parkı’nda bir araya geldi. Emekçiler insanca yaşayacak bir ücret ve grevli toplu sözleşme talep etti.

Toplu pazarlık sürecinde emekçinin en önemli gücü olan grev hakkının kullanılamamasının söleşme sürecini eşit olmayanlar arasındaki bu sözde pazarlık süreci ve hükümetle yandaş sendika arasında oynanan bir ortaoyununa çevirdiğini ifade eden Akyüz, “Her TİS döneminde olduğu gibi yapılan pazarlıkların ‘toplu satış sözleşmesi’  ile sonuçlanmasını önlemek için TİS taleplerimizi hep birlikte iş yerlerimizden doğru her platformda dile getirmek zorundayız. Çünkü yandaş sendikanın taleplerimize sahip çıkma noktasındaki performansını hep birlikte izledik ve ağır sonuçlarını hep birlikte yaşadık. Çalışma hakkı ihlallerine göz yuman yandaş yetkili sendika, kölelik koşullarına geri dönüşün tüm taşlarını döşemiştir. Bu yıl yapılacak şey döşenen o taşları yerlerinden birer birer çıkarmak; birlik ve beraberlik içinde grev hakkıyla güçlendirilmiş pazarlık gücünü kullanmak için yeni bir yolda tüm farklılıkları bir kenara koyup birlikte yürümek, talepleri görünür kılmak ve taleplerimize sahip çıkmaktır” dedi.

“SENDİKA SEÇME ÖNÜNDEKİ ENGELLER KALDIRILSIN”

Hukuksuz OHAL KHK’lerinin sonuçlarıyla birlikte iptal edilip ihraçların işlerine dönmesi gerektiğini Akyüz, farklı istihdam biçimlerinin ortadan kaldırılmasını, sağlık ve sosyal hizmet sunumu gerçekleştiren tüm çalışanların tek ve güvenceli bir istihdamla çalıştırılmasını, siyasi kayımacılığıa son verilmesini, sendika seçme ve örgütlenme önündeki engellerin kaldırılmasını istedi. 

En düşük temel ücretin yoksulluk sınırı üzerinde olması gerektiğine dikkat çeken Akyüz, “Her türlü performansa dayalı ödeme sistemi kaldırılmalı. Haftalık çalışma süresi 35 saate düşürülmeli, engelli personelin çalışma saatleri engel durumuna göre ayrıca düzenlenmeli. Dini bayramlarda idari izinli sayılan günlerde tutulan nöbetler bayram nöbeti olarak kabul edilmeli mesai saatlerinin hesaplanmasına göre hak ve ücret kaybına uğratılmamalı. Acil nöbeti tutan sağlık emekçilerinin nöbet ücretleri tutulan mekâna göre değil hizmetin niteliğine göre belirlenmeli, idarenin acil servis hizmetlerinin yapısal işleyiş kusurlarına bağlı olarak geri istenen arıtımlı nöbet ücretleri iade edilmeli” dedi.

3600 ek gösterge, Asgari ücretin vergi dışı bırakılması ve maaşın asgari ücret tutarını aşan kısmı için gelir vergisinin ilk dilimi olan %15 uygulanması taleplerini de dile getiren Akyüz, SES’in diğer taleplerini şu şekilde ifade etti:

  • Sağlık ve sosyal hizmet işkolunda çalışanların tümü sağlık hizmetleri sınıfında sayılmalı,
  • Covid-19 illiyet bağı aranmadan sağlık kurumlarında çalışan tüm personel için meslek hastalığı sayılmalıdır. 
  • Sağlıkta şiddetin önlenmesi için sağlık iş kolundaki emek ve meslek örgütlerinin verdiği “şiddet yasası teklifi” yasa teklifinin ceza ve idari hukukta yer bulması için Sağlık Bakanlığı tarafından çalışma yürütülmelidir.
  • Ücretli doğum izni artırılmalıdır, kadınlar için doğumdan önce 8 hafta, doğumdan sonra altı ay ücretli doğum izni verilmelidir.
  • Süt izni doğumdan sonra ücretli doğum izni bittikten itibaren bebeğin ilk 1 yaşına kadar günlük 3 saat ücretli süt izni olarak, bebek 2 yaşına gelinceye kadar da günlük ücretli 1,5 saat süt izni olarak uygulanır. Süt izni statü farkı gözetilmeksizin tüm çalışanlar bakımından eşit olarak uygulanır. Ücretli süt izninde herhangi bir performansa dayalı ek ödeme kesintisi yapılamaz.
  • Doğum izinleri nedeniyle kadın çalışanların ekonomik, sosyal ve özlük hakları ve statülerinde hak kaybına uğranılması engellenir, özellikle performansa dayalı ek ödeme ödemelerine devam edilir.
  • ASM sözleşmeleri, bireysel olmamalı, toplu sözleşmeye dahil edilmelidir.
  • Aile hekimi ve aile hekimliklerinde çalışan kadın sağlık emekçilerinin gebelik ve emzirme izinleri 4/B ve diğer kadrolarda yer alanlar için 4/A ‘ya tabi sağlık emekçileri için yapılan düzenlemeye eşitlenmelidir. 
  • Meslek farklılıklarını ve meslek sorumluluk sınırlarını ortadan kaldıran, kişilere görevi ve yetkisi olmayan işlerin yaptırılmasına zemin hazırlayan “sosyal çalışmacı” tanımı tüm sonuçlarıyla ortadan kaldırılmalıdır.
  • Meslek çalışmaları mesleklerin sorumluluk alanları ve sınırları çerçevesinde tanımlanmalı, çalışanlara keyfi ve görevleri olmayan işlerin yaptırılması engellenmelidir.
  • Sosyal hizmetler risk ve tehdidin yüksek olduğu bir çalışma alanıdır. Sosyal incelemeler, evde hizmet verilmesi gereken durumlar, güvenlik riski olanlara yönelik kurumlarda yapılan çalışmalar, çalışanlara yönelik tehditler başta olmak üzere çalışanların fiziki ve hukuki güvenliklerinin sağlanması için gerekli tedbirler alınmalıdır.
  • Olağanüstü durumlarda çalışma saatine yönelik düzenlemeler çalışanlar arasında eşitsizlik yaratacak şekilde düzenlenmemeli, çalışma saatinin azaltılması halinde hizmetin özelliği gereği haftalık 40 saat 
  • Olağanüstü durumlarda günlük çalışma süreleri (vardiya süresi) olabildiğince kısa tutulmalı, hemşirelerin 24 saatlik nöbet sistemiyle çalışmasının önüne geçilmeli, vardiyalar arasında olabildiğince uzun dinlenme süreleri oluşturulmalı ve haftalık toplam çalışma süreleri olabildiğince azaltılmalıdır. (Adana/EVRENSEL)
ÖNCEKİ HABER

Çocuğun istismarı resimle çizmesine rağmen sanığın adli kontrol şartı kaldırıldı

SONRAKİ HABER

Afyonkarahisar'da tadilat yapılan ağılın çatısı çöktü, 3 işçi yaralandı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa