Bornova ve Karşıyaka Belediyesi işçilerinden çocuk istismarında cezasızlığa tepki
Çocuk istismarına tepki gösteren Bornova ve Karşıyaka Belediyesinde çalışan sendikalı işçiler, 1 Temmuz’da sona eren İstanbul Sözleşmesi’ni sahiplenme çağrısında bulundu.
Fotoğraf: Genel-İş 7 No'lu Şube
Bornova Belediyesinde çalışan ve Genel-İş İzmir 7 No’lu Şube üyesi olan işçiler ile Karşıyaka Belediye çalışanları ve Genel-İş İzmir 8 No’lu Şube üyesi olan işçiler, çocuk istismarına karşı işyerlerinde basın açıklaması yaptı.
Son olarak, Antalya’nın Finike ilçesinde 7 ve 10 yaşlarındaki iki çocuğun istimara uğraması ve tutuklu sanıkların Elmalı Ağır Ceza Mahkemesi tarafından serbest bırakılmasına tepki gösteren Bornova Belediyesinde çalışan ve Genel-İş İzmir 7 No’lu Şube üyesi olan işçiler istismara karşı 1 Temmuz’da sona eren İstanbul Sözleşmesi’ni sahiplenme çağrısında bulundu.
Bornova temizlik işleri şantiyesi, Fen işleri ve park bahçeler şantiyesi ve Bornova Belediyesi Gençlik Merkezinde bir araya gelen işçiler, çocuk istismarına sessiz kalmayacaklarını dile getirerek basın açıklamasını okudu.
Fotoğraf: Genel-İş 7 No'lu Şube
"İSTİSMARCI SANIKLARIN TAHLİYE EDİLMESİ KABUL EDİLEMEZ"
Açıklamada, çocukların ifadeleri ve çizdikleri resimlere rağmen sanıkların tahliye edilmesinin kabul edilemez olduğu ifade edilirken, “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığından yapılan açıklamada sürecin takipçisi olacakları bildirilmiştir. Bu açıklamalar yaşanılan gerçekliklerle bağdaşmamaktadır. Eğer gerçekçi olsalardı çocuklara yönelik saldırılarda, istismarda somut delil şartı getirmeye çalışmazlardı. Eğer gerçekçi olsalardı bugün iki çocuğu defalarca istismar eden sanıklar tahliye edilmemiş olurlardı. Gerçekçi olsalardı İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmak yerine, sözleşmenin yükümlülükleri yerine getirilip kadınlar ve çocuklar her türlü şiddetten korunabilirdi” denildi.
June 30, 2021
Mersin’de 7 yaşında bir çocuğun istismarcısı sanığında tahliye edildiği hatırlatan işçiler, "Bu iki davada bize göstermektedir ki çocukların çizimleri, ifadeleri yargı için yeterli bulunmamakta çocuğun yaşadıkları, psikolojisi yok sayılmaktadır. Yargıya ve istismar davalarında somut kanıt isteyen iktidara soruyoruz; bu delillerde yetmeyecekse daha ne yetecek? Bizler artık istismar davalarının ardından sürekli tahliye haberlerini duymaktan yorulduk, yetkililerse sürecin takipçisiyiz açıklamasını yapmaktan yorulmadı" dedi.
“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN ÇIKMA KARARINI TANIMIYORUZ”
Çocukların korunması için devlet yetkililerinin İstanbul Sözleşmesi’ni uygulaması gerektiğini belirtilen açıklamada, "1 Temmuz’da İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılma kararı resmileşecek. Bu hükmü tanımıyor, 1 temmuzda haklarımız ve hayatlarımız için İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmediğimizi bir kez daha dile getirmek üzere yarın saat 18.30’da Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde olacağız" ifadelerine yer verildi.
KARŞIYAKA BELEDİYE İŞÇİLERİ: GERÇEKÇİ OLSALARDI ÇOCUK İSTİSMARINDA SOMUT DELİL ŞARTI GETİRMEYE ÇALIŞMAZLARDI
Karşıyaka Belediye çalışanları ve Genel-İş İzmir 8 No’lu Şube üyesi olan işçiler de çocuk istismarına karşı Karşıyaka Belediyesi önünde basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını Genel-İş İzmir 8 No’lu Şube Başkanı Deniz Şahin Gümüştekin okudu. Elmalı cinsel istismar davasında ebeveynlerin serbest bırakılmasına tepki gösteren Gümüştekin, istismara karşı 1 Temmuz’da sona eren İstanbul Sözleşmesi’ni sahiplenme çağrısı yaptı.
Fotoğraf: Genel İş 8 No'lu Şube
Çocukların ifadeleri ve çizdikleri resimlere rağmen sanıkların tahliye edilmesinin kabul edilemez olduğu ifade eden Gümüştekin, “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığından yapılan açıklamada sürecin takipçisi olacakları bildirilmiştir. Bu açıklamalar yaşanılan gerçekliklerle bağdaşmamaktadır. Eğer gerçekçi olsalardı çocuklara yönelik saldırılarda, istismarda somut delil şartı getirmeye çalışmazlardı. Eğer gerçekçi olsalardı bugün iki çocuğu defalarca istismar eden sanıklar tahliye edilmemiş olurlardı. Gerçekçi olsalardı İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmak yerine, sözleşmenin yükümlülükleri yerine getirilip kadınlar ve çocuklar her türlü şiddetten korunabilirdi” dedi.
Mersin’de 7 yaşında bir çocuğun istismarcısı sanığında tahliye edildiğini de hatırlatan Gümüştekin, “Yargıya ve istismar davalarında somut kanıt isteyen iktidara soruyoruz; bu delillerde yetmeyecekse daha ne yetecek? Bizler artık istismar davalarının ardından sürekli tahliye haberlerini duymaktan yorulduk, yetkililerse sürecin takipçisiyiz açıklamasını yapmaktan yorulmadı" diye konuştu.
Çocukların korunması için devlet yetkililerinin İstanbul Sözleşmesi’ni uygulaması gerektiğini söyleyen Gümüştekin, "1 Temmuz’da İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılma kararı resmileşecek. Bu hükmü tanımıyor, 1 temmuzda haklarımız ve hayatlarımız için İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmediğimizi bir kez daha dile getirmek üzere yarın saat 18.30’da Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde olacağız" dedi. (İzmir/EVRENSEL)
