Emek Partisi ve Ordu Çevre Derneği Altınordu imar planına itiraz etti
Ordu Büyükşehir Belediyesinin Altınordu ilçesi imar planına itiraz dilekçesi verildi. Emek Partisi Ordu İl Başkanı Hikmet Poyraz, "İmar değişikliği oldubittiye gelmez, halkla yapılır" dedi.
Görsel: Ordu Çevre Derneği
Emek Partisi (EMEP) Ordu İl Örgütü ve Ordu Çevre Derneği (ORÇEV), Ordu Büyükşehir Belediyesinin hazırladığı Altınordu ilçesini ve Gülyalı’nın bir bölümünü kapsayan imar değişikliği projesine itiraz dilekçesi verdi.
Büyükşehir Belediyesi tarafından, Altınordu ilçesine ait yürürlükteki imar planlarının mahkeme kararıyla iptal edilmesi üzerine Ordu Büyükşehir Belediyesi yeniden imar planı hazırladı. Altınordu ve Gülyalı ilçelerine ait 1/25000 ve 1/5000 ölçekli revizyon imar planları 07.06.2021 tarihinde askıya çıkarıldı. EMEP Ordu İl Başkanı Hikmet Poyraz, itiraz dilekçeleri hakkında şu açıklamayı yaptı:
“Emek Partisi olarak planlamanın usullere uygun yapılmadığını; Altınordu halkını (tüm Ordu’yu da) yakından ilgilendiren imar planlamasının her mahallede halkın katıldığı toplantılarla değerlendirilmesi gerektiğini bildirdik. Yalnızca belediye meclisinde tartışılması yeterli değil. Planın yapıldığı tüm mahallelerde halkın katılımıyla toplantılar yapılmalıydı. Plan usul yönünden de eksik. Parti olarak özellikle kent konseyinde de tartışılmasını istiyoruz.”
"MAĞDURİYETLER YAŞANACAK"
Poyraz, “Özellikle ayrı ayrı yer sahiplerinin yerleri birleştirilerek ya da parçalanarak işin içinden çıkılmaz hale getiriliyor. Yeşil alan olarak gösterilen yerlerin planlamada yüzdeye uygun olsun diye kullanılmayacak yerler gösterilmiş. Bu planlama iptal edilerek, kent konseyi aracılığıyla tüm partilerin, sendikaların, derneklerin, odaların katılımıyla tartışılmalı; ayrıca tüm mahallelerde halkın katıldığı bilgilendirme toplantıları yapılmalıdır.” dedi.
Poyraz, imar palanının Altınordu ile sınırlı olması gerektiğini vurgulayarak, “Madem Gülyalı’nın Turnasuyu bölümü dahil edildi, Perşembe ilçesinin Efirli Mahallesi Altınordu ilçesiyle iç içe. Altınordu imar planlaması yapılırken Gülyalı bölümü plan kapsamına alınabiliyorsa ekonomik, sosyal ilişkisini tamamen Altınordu ile olan Efirli neden kapsam dışı bırakılıyor? Ya Altınordu sınırında kalınmalı ya da Altınordu ile sosyal, ekonomik iç içeliği olan yerler bütünlüklü ele alınmalıdır. Emek Partisi olarak imar planlamasının iptal edilerek halkın katılımıyla yeniden yapılmasının yararlı olacağını düşünüyoruz.” dedi.
ORDU ÇEVRE DERNEĞİNDEN İMAR PLANINA İTİRAZ
Daha önce yapılan imar değişikliğini yargıya taşınarak Altınordu imar planı iptal edilmişti. Ordu Büyükşehir Belediyesi yeniden planlama yaptı. Askıda görüşlere açılan projeye itirazlar başlamıştı. Ordu Çevre Derneği Yönetim Kurulu adına yapılan açıklamada imar planında karşı çıkılan noktaları maddeler halinde dilekçelerinde belediyeye ilettikleri vurgulandı. ORÇEV dilekçe hakkında şu açıklamayı yaptı:
“Ordu ili Altınordu ilçesine ait 1/25000 ve 1/5000 ölçekli askıya çıkarılan nazım imar planına ilişkin itirazlarımızı aşağıda başlıklar halinde sunuyoruz.
- Karacaömer, Yemişli, Akçatepe Mahallelerinde 1/25000 ölçekli planda kentsel gelişme alanı olarak planlanmasına rağmen, 1/5000 ölçekli planda plan dışı bırakılmış olması;
- Sahil bandında, kıyı kanunu hükümlerine aykırı plan kararları oluşturulmuş olması;
- Oluşturulan bu kararlara ilişkin olarak, oluşacak insan ve trafik yoğunluğunu karşılayacak, altyapı, ulaşım ve otopark gibi birçok alanda sıkıntılar oluşacağı göz önünde bulundurulduğunda, kıyı kanunu ve yönetmeliklerine uyulmamış olması;
- İl gelişiminin olmazsa olmazı turizm sektörü ve yapılanması için hiçbir önerinin bulunmuyor olması;
- Kadastro uygulaması yapılmış bölgeler ve bilgileri göz önünde tutulmayarak hazırlanan plan ciddi bireysel kargaşayı beraberinde getireceği;
- İmar ada ve parsellerinin birleştirilmesiyle asıl uygulanması gereken parsel bazlı ferdileşme yerine, hissedarlık esasının belirlenmesinin ciddi bir kargaşa ve bireysel hak kaybını beraberinde getireceğinin düşünülmemesi;
- Altyapıları tamamlanmış yolların iptali ve yeni yollar planlanması, belediyeye çok ciddi maliyet yüklemesinin ve inşaat yapılacak ve yaptıracaklara yeni yük ve zaman kaybı yaratacağının düşünülmemesi;
- Başta Durugöl Mahallesi’nde olmak üzere ÖPA nitelikli konut, sosyal tesis, ticaret ve turizm tesisleri oluşturmanın, mülga imar planının iptaline gerekçe oluşturan hususlarla kamuoyu itirazlarının yine göz ardı edilmiş olması;
- Enerji nakil hatları, su yolları ve BOTAŞ hattı gibi bazı alanların dikkate alınmaksızın plan kararları ve yapılaştırma oluşturulması;
- Parsel bazlı özel çalışma yapıldığı bazı parsellerde de plansızlık ön görülmüş olması;
- Gülyalı ilçemiz sınırları içinde kalan Turnasuyu Mahallesiyle ilgili 1/25000 ölçekli planda Altınordu nazım imar planı içine alınmasının yasal dayanağının olmamasının ötesinde, yasadışılık oluşturuyor olması;
- Altınordu ilçemizin en önemli sorunu olan otoparklar ve yeşil alanlar oluşturulması yolundaki 1/5000 ölçekli planda, teknik ve miktar olarak yer verilmiş olsa da nüfus ve yerleşimin göz önünde bulundurularak gerekli yer ve mekanların tespit edilmemiş olması;
- Rıhtım ve Melet Irmağı arası kıyı düzenlemesinin yargılama konusu olmuş olması ve bu yargıla sırasında yapılan üç ayrı keşif yapılmış ve üç bilirkişi raporu verilmiş ve uygulamanın bu raporlarla belirlenmiş olmasına rağmen( Henüz yargı aşaması sonuçlanmadı) bu raporların değerlendirmeye alınmaksızın, tam tersi bişr anlayışla deniz dolgu alanlarının çoğalıyor olması;
- Denizle kent bütünleşmesini yaratacak, kıyıların kanunun karşılıksız kullanımına açık olmasını sağlayacak kıyı düzenlemeleri yapmak yerine, şehircilik ilkelerine aykırı, kamu kullanımını kısıtlayıcı düzenlemeler yapılıyor olmasının ve itirazımızın bu anlamda değerlendirilmesini diliyoruz.
Unutulmamalı ki, imar planları kentin Anayasasıdır. Anayasayı değiştirmek bu denli kolay, basit ve kentlinin düşüncesi alınmadan, bilgisinden yararlanılmadan ben yaptım oldu mantığıyla olmaz.
Hep birlikte yaşam alanlarımızı korumak, kollamak, gelecek nesillere daha güzelini aktarmak görevimiz olmalı.
Bu anlayışla yukarıda sıralamaya çalıştığımız nedenlerle Meclis gündemine alınarak enine boyuna her kurum ve ilgili kişilerin görüşü alınarak tartışılmasını ve değerlendirilmesini kamuoyu adına talep ediyoruz.” (HABER MERKEZİ)