Metal işçileri: Fabrikada da demokrasiye ihtiyaç var
Son zamanlarda birçok kesim tarafından daha fazla gündeme gelen demokrasi kavramını Kayseri’den işçilerle konuştuk.
Fotoğraf: Freepik
Ahmet AKARSU
Olcay SAL
Kayseri
Metal iş kolunda çalışan işçiler eşitlik ve demokrasi sorununun fabrikalardan başladığını söylüyor. Temsilci seçimlerini örnek veren işçilerden biri, “Bu seçimlerde bile sendika hep patron yanlısı kişileri seçtirmek için işaret eder. Öncesinden sendika ve patron arasında bir pazarlık yapılıyor. İşçinin hakkını koruyacak kişiler direkt seçimin dışında tutuluyor. Fabrikamızda küçük modeli uygulansın ki daha sonra ülke yönetimi için örnek olsun” diyor.
Öz Çelik-İş’in örgütlü olduğu büyük bir fabrikada çalıştığını söyleyen bir grup işçiden genç olanı “Ülkemizde demokrasinin ‘d’si bile yok. Çünkü sana çalıştığım fabrikanın ismini dahi veremiyorum. Eğer çalıştığım yeri söylesem biliyorum ki hemen işten atarlar. Demokrasi önce fabrika içerisinde uygulansın. Mesela bizim fabrikada üretim konusunda yanlış bir şey olduğunda ne şefe ne patrona bu yanlış diyebiliyoruz. Diğer bir mesele fabrikada birçok grup var, bu gruplar yüzünden işçilerin arasında eşitsizlik meydana geliyor. Demokrasiyi eşitlikten ayrı tutamayız. Önce eşitlik olacak ki demokrasi uygulansın” dedi.
Aynı işyerinden başka bir genç işçi, “Demokrasi kavramının içi tamamen boşaltılmış durumda. Çünkü bizim ülkemizde işçiler için demokrasi işlemiyor, demokrasi zenginler için işliyor. Eğer işçi için demokrasi işleseydi, patron ve işçi ayrımı olmazdı. Fakat gerçekten demokrasinin işlediği eşitlikçi bir sistem olursa o zaman zaten ortada patronlar olmaz. Eğer bu ülkede demokrasi olsaydı ülke yönetimi tek bir adamın ağzına bakılarak yönetilmezdi. Demokrasi olmadığı için tek bir adam ne derse onu yaşıyoruz. Bunun için de ülkedeki bütün meseleler çözüme kavuşmuyor. Mesela Kürt kardeşim kendi dilinde eğitim ve sağlık hizmeti alabilir. Kendi dilini öğrenmelidir. Çünkü onların dili, kültürü ve yaşamıdır. Bundan dolayı da ne demokrasi ne eşitlik bu ülkede bunlar yok. Bu mesele demokrasinin kurallarıyla diyalog yöntemiyle çözülebilir” ifadelerini kullandı.
‘ÜLKEDE EŞİTLİK VE ÖZGÜRLÜK YOK’
Has Çelik Kablo’da çalışan bir işçi de “Ben bu konuda kendi çalıştığım fabrika başta olmak üzere ülkemizin yönetimine bakmak istiyorum. Mesela bizim fabrikada sendika temsilciliği seçimleri oluyor. Bu seçimlerde bile sendika hep patron yanlısı kişileri seçtirmek için işaret eder. Öncesinden sendika ve patron arasında bir pazarlık yapılıyor. İşçinin hakkını koruyacak kişiler direkt seçimin dışında tutuluyor. Fabrikamızda böyle bir durum varken, ülke yönetiminde demokrasi var diyemeyiz. Çünkü fabrikalar ülkenin gerçeğidir. Kesinlikle ne fabrikada ne de ülkede eşitlik ve özgürlük vardır” dedi.
Başka bir Has Çelik işçisi “Demokrasi var bizim ülkemizde. Çünkü 5 yılda bir seçim yapabiliyoruz. Seçimler sonucuna göre bizi yönetecekleri seçebiliyoruz. Arap ülkelerine bakın orada babadan oğula geçiyor yönetim. Bizde böyle bir şey yok. Ama ülkede eşitlik ve özgürlük yok. Çünkü bizim patronla biz eşit değiliz. Bizim patron istediği gibi para harcayabiliyor. İşçiler ise asgari ücrete tamah ediyoruz. Çünkü başka çaremiz yok. Patronumuz özgürce bizim haklarımızdan bazılarını yok sayabiliyor” diye konuştu.