Ford işçisi yazdı: Ekonomi uçacaktı zamlar uçtu
“Her geçen gün yoksullaşıyoruz. Hepimizin borçları gittikçe artıyor. Bütün bunlar olurken Sayın Emine Hanım da altın musluklu mutfağından tavsiye olarak ‘Porsiyonlarınızı küçültün’ diye sesleniyor.”
Fotoğraf: Pixabay
Bir Ford Otosan işçisi
Kocaeli
Türkiye’de yaz yağmurundan daha olağan bir şey var, zam yağmuru! Hiç dur durak bilmeden her şeye her zaman zam geliyor. Ücretler hariç. Temmuzda uçacağız, şahlanacağız diyenler bizleri enflasyonda, zamda uçurdular. TÜİK’in zaten hiçbir güvenilirliliği yok. TÜİK’in başındakiler dahil hiç kimse bu kuruma inanmıyor. Son açıklanan rakamlara baktığımızda ÜFE (üretici fiyat enflasyonu) yüzde 43 iken bu kadar pahalı bir üretimde fiyatların tüketiciye yansımaması mümkün mü? Faizler artıyor, kur artıyor, enflasyon artıyor, bu nasıl bir ekonomi? Dolar ve avro sürekli rekor kırıyor. Bizim birçok aldığımız ürün ithal ya da üretilmesi için gereken ham maddeler ithal ediliyor. Bütün bunları düşündüğümüzde yarın bugünden çok daha pahalı görünüyor.
Her geçen gün yoksullaşıyoruz. Dolara bağlı dış borç her geçen artıyor. Hepimizin borçları gittikçe artıyor. Bütün bunlar olurken Sayın Emine Hanım da altın musluklu mutfağından tavsiye olarak ‘Porsiyonlarınızı küçültün’ diye sesleniyor. Biz zaten günü karın tokluğuna kapatıyoruz. Önce gerçek enflasyonu açıklayın. Sendikalara da sormak lazım tüm bunlar olurken siz neye yararsınız? Elektrik, su, doğal gaz her gün pahalanıyor. Üreticiler bu pahalılığı bize, fiyatlara yansıtacak. Kendi faturalarımız zaten artıyor. Sizin bugün yediğiniz önünüzde, yemediğiniz arkanızda. Bugün işçiye sopa göstermek, işçiyi zorla bir şeylere boyun eğdirmek dışında ne işe yarıyorsunuz? Bir araya gelip bu gidişe bir dur demeniz gerekmiyor mu? Sözleşme yaparken gerçek enflasyonu baz alıp en az enflasyon+5 puan olarak anlaşmazsanız bu enflasyon altında ezilmemize siz de destek oluyorsunuz demektir. Bu zamlarla yaşamak gittikçe imkansızlaşıyor. Bu dönem kayıplarımızın karşılanması ve az buçuk insan gibi yaşayabilmemiz için, sendikalarımızın harekete geçmesi için bizlere büyük sorumluluklar düşüyor. Bir araya gelmeliyiz. Seyirci olmaktan çıkıp bu gidişe bir dur diyelim.