SES İzmir: Gerçek bir toplu sözleşme için, birlikte mücadeleye, örgütlenmeye
SES İzmir Şubesi, ağustos ayında yapılacak olan toplu sözleşme öncesi taleplerini açıkladı.
Fotoğraf: Evrensel
SES İzmir Şubesi, ağustos ayında yapılacak olan toplu sözleşme öncesi Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde basın açıklaması yaptı. Açıklama SES Eş Genel Başkanı Hüsnü Yıldırım da katıldı. “Gerçek bir toplu sözleşme için; birlikte mücadeleye, örgütlenmeye” pankartı açan sağlık emekçileri, “İnsanca bir yaşam istiyoruz”, “Sağlıkta ticaret ölüm demektir” sloganları attı.
Açıklama söz alan SES Eş Genel Başkanı Hüsnü Yıldırım, alanda gezerek sağlık emekçilerinin talepleri doğrultusunda bir metin hazırladıklarını söyledi. Radyasyon, diş hekimleri ve eczacıların genelgelerine değinen Yıldırım, yandaş sendikaya karşı kamu emekçilerinin taleplerinin görünür kılındığı bir toplu sözleşme için örgütlü mücadele çağrısında bulundu.
“TALEPLERİMİZİ HER ALANDA DİLE GETİRMELİYİZ”
Açıklamayı SES İzmir Şube Eş Başkanı Nursel Yücesoy okudu. Yücesoy, özellikle pandemi döneminde sağlık emekçilerinin biriken sorunlarına daha çok sorun eklendiğini, bu nedenle de bazı taleplerinin TİS koruması altına alınmasını istediklerini söyledi.
Ağustos ayında kamu emekçileri ve emeklilerini ilgilendiren toplu sözleşme görüşmelerini hatırlatan Yücesoy, “Her TİS döneminde olduğu gibi yapılan pazarlıkların ‘toplu satış sözleşmesi’ ile sonuçlanmasını önlemek için TİS taleplerimizi hep birlikte iş yerlerimizden doğru her platformda dile getirmek zorundayız. Çünkü yandaş sendikanın taleplerimize sahip çıkma noktasındaki performansını hep birlikte izledik ve ağır sonuçlarını yaşadık. Çalışma hakkı ihlallerine göz yuman yandaş yetkili sendika, kölelik koşullarına geri dönüşün tüm taşlarını döşemiştir. Bu yıl yapılacak şey döşenen o taşları yerlerinden birer birer çıkarmak; birlik ve beraberlik içinde grev hakkıyla güçlendirilmiş pazarlık gücünü kullanmak için yeni bir yolda tüm farklılıkları bir kenara koyup birlikte yürümek, talepleri görünür kılmak ve taleplerimize sahip çıkmaktır” dedi.
Sendikalarının TİS masasına gönderilmek üzere belirledikleri taleplere değinen Yücesoy şunları sıraladı:
- Hukuksuz OHAL/KHK’leri sonuçlarıyla birlikte iptal edilmelidir. OHAL Komisyonu lağvedilmeli, ihraçlar işlerine iade edilmeli,
- Sağlık ve sosyal hizmet sunumu gerçekleştiren tüm çalışanlar tek ve güvenceli bir istihdamla çalıştırılmalıdır.
- Sendika seçme ve örgütlenme önündeki engeller kaldırılmalı, ayrımcı ve baskıcı uygulamalara son verilmelidir.
- Siyasi kayırmacılığa son verilmeli, kadrolaşma durdurulmalıdır.
- En düşük temel ücret yoksulluk sınırı üzerinde olmalı, her türlü performansa dayalı ödeme sistemi kaldırılmalı,
- Haftalık çalışma süresi 35 saate düşürülmeli, engelli personelin çalışma saatleri engel durumuna göre ayrıca düzenlenmeli,
- Acil nöbeti tutan sağlık emekçilerinin nöbet ücretleri tutulan mekâna göre değil hizmetin niteliğine göre belirlenmeli, idarenin acil servis hizmetlerinin yapısal işleyiş kusurlarına bağlı olarak geri istenen arıtımlı nöbet ücretleri iade edilmeli,
- İş kolumuzda tüm çalışanlara ek gösterge 3600’den başlayarak kademeli olarak arttırılmalıdır.
- Asgari ücret vergi dışı bırakılmalı,
- Covid-19 illiyet bağı aranmadan sağlık kurumlarında çalışan tüm personel için meslek hastalığı sayılmalıdır.
- Sağlıkta şiddetin önlenmesi için sağlık iş kolundaki emek ve meslek örgütlerinin verdiği “şiddet yasası teklifi” yasa teklifinin ceza ve idari hukukta yer bulması için Sağlık Bakanlığı tarafından çalışma yürütülmelidir.
- Ücretli doğum izni artırılmalıdır, kadınlar için doğumdan önce 8 hafta, doğumdan sonra altı ay ücretli doğum izni verilmelidir.
- ASM sözleşmeleri, bireysel olmamalı, toplu sözleşmeye dahil edilmelidir.
- Olağanüstü durumlarda günlük çalışma süreleri (vardiya süresi) olabildiğince kısa tutulmalı, hemşirelerin 24 saatlik nöbet sistemiyle çalışmasının önüne geçilmeli, vardiyalar arasında olabildiğince uzun dinlenme süreleri oluşturulmalı ve haftalık toplam çalışma süreleri olabildiğince azaltılmalıdır. (İzmir/EVRENSEL)
{{437746}}
