Boğaziçililer: Melih Bulu gitti ama özgür üniversite, seçilmiş rektör talebi sürüyor

Eylem NAZLIER 
Metin TAŞKIRAN
İstanbul 

Boğaziçi Üniversitesi'ne gece yarısı Cumhurbaşkanlığı kararıyla atanan "kayyum rektör" Melih Bulu, yine Cumhurbaşkanlığı kararıyla bir gece yarısı görevden alındı. Resmi Gazete’de yayımlanan kararı değerlendiren Boğaziçili akademisyen ve öğrenciler, demokratik, özerk ve özgür bir üniversite taleplerinin devam ettiğini belirterek rektörlerin seçimle belirlenmesi için mücadelelerine devam edeceklerini ifade etti.

DİRENİŞLE GİTTİ

Atandığı andan bu yana Boğaziçili akademisyenler ve öğrenciler her gün yaptıkları eylemlerle Bulu’nun istifasını isteyerek “Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz” dediler. Aylardır devam eden eylemlerde birçok öğrenci gözaltına alınıp tutuklandı. Bulu'nun atandığı gün başlayan eylmlerde üniversite kapısına dahi kelepçe takıldı. Atandığı zaman kendisine yönelik tepkiler için "6 ay sonra biter" diyen Bulu, ancak 6,5 ay görevde kalabildi.

"GELECEĞİMİZİ DİRENİŞİMİZ BELİRLEYECEK"

Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Emekli Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zeynep Gambetti, bu kararın direnişin ne kadar güçlü ve etkili olduğunun göstergesi olduğunu söyledi.

Gambetti, “AKP hükümeti bugüne kadar hiçbir zaman yaptığı yanlışlardan dönmedi. Bundan sonrası için de Naci İnci'nin vekaleten rektör atandığına dair haber geldi. Bundan sonra da pes etmeyecektir. Boğaziçi'nin geleceğini ne Beştepe ne YÖK belirleyecek. Bundan sonra Boğaziçi direnişi ve iradesi söz sahibi olacak. Geleceği üzerinde karar verici unsurlardan olacak. Boğaziçi’nin geleceğinin tepeden inme belirlenemeyeceği çok açık. Bizim baştan beri talebimiz seçimdi. Zaferi seçim olduğu gün kutlarız” diye konuştu.

"KAZANIM ÖNEMLİ, TALEBİMİZ SÜRÜYOR"

Boğaziçi Üniversitesi akademisyenlerinden Yrd. Doç. Dr. Selda Altuğ da Melih Bulu’nun görevden alınmasını sevindirici bir haber olarak değerlendirip mutlu olduklarını ifade etti.

Altuğ, “Çok sevindirici bir haber, gayet mutlu olduk. Bulu'nun gorevden alınması bizlerin direnişi sayesinde mümkün oldu. Gerek Boğaziçi bileşenleri gerekse bize destek verenlerin katkısı sayesinde ortaya çıkan bu sonuç bizi umutlandırıyor. Bu gelişme, Boğaziçi için önemli bir kazanım, ayrıca bir üniversitenin nasıl olması gerektiğini göstermesi noktasında önemli bir an.
Naci İnci, eski rektör Bulu’nun yardımcılarından biriydi. Biz başından beri söyledik, kişinin kim olduğu önemli değil, bizim derdimiz A veya B kişisiyle değil. Biz karar alma süreçlerine dahil olmak istiyoruz. Naci İnci'nin vekaleten olması, Boğaziçi fizik bölümünden olmasının yanında, içeriden birinin olması Melih Bulu'nun yardımcılarından olması, atamaya göre belirleniyor olması bizim tabiki itiraz ettiğimiz şeylerden biriydi. İtiraz edeceğiz; bizim talebimiz net. Bulu'nun bir başkasıyla değiştirilmesi değil. Biz, rektörün belirlenmesi sürecinde söz sahibi olmak istiyoruz. Dolayısıyla kendi adaylarımızı belirlemek istiyoruz, rektörün demokratik yollarla seçilmesini talep ediyoruz.” diye konuştu.

"GELECEK ÖĞRENCİLERE GÜZEL BİR MİRAS"

Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi Yağmur Göner ise üniversite içinden destek bulamayan Melih Bulu’nun direnişlerine biçtiği 6 aylık sürenin kendisine "nasip olduğunu" söyledi.

Bu süreçte öğrencilerin birleşik mücadelesi ve toplumsal muhalefetin neyi başarabileceğini gördüklerini dile getiren Göner “Hepimizin hemfikir olduğu bir konu var: Adil bir seçim için mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.

Yeni gelecek öğrencilere 6 aylık direnişin en güzel mirasını  bıraktıklarını belirten Göner “Özgür bir üniversite, akademi ve özgür fikir üretimi ile güvenliğin öğrencileri darbetmediği bir üniversite talep ediyoruz” dedi.

TALEPLERİMİZ DEĞİŞMEDİ

Boğaziçi öğrencilerinden İmran Gökçe Şahin, Bulu’nun görevden alınmasını hocalarının ve kendilerinin bitmeyen direnişlerine bağladığını söyledi.

Şahin, “Ama taleplerimiz değişmedi. Melih Bulu gitmiş olsa da bizim temelde direnişimizin amacı atanmış rektörlere karşıydı. Şimdi yardımcısı o göreve atandı. Kim olursa olsun bizim direnişimiz atanmış rektörlere karşı devam edecek. Üniversite bileşenlerinin katıldığı bir seçimle rektör seçilene kadar biz çadırlarımızı da kurmaya devam edeceğiz” dedi.

Medyanın ve iktidarın kendilerini "terörist" diyerek hedef göstermesine karşı haklı olan taleplerinden vazgeçmediklerini anlatan Şahin, “Kazanım elde ettik, hak savunuculuğu terörizm değildir” dedi.

"TÜM KAYYUMLAR İSTİFA ETMELİ"

Eğitim Sen İstanbul 6 No'lu Üniversiteler Şube Başkanı Beyzade Sayın, "Günün sonunda atamayla gelen, direnişle gitti” dedi.

Sayan, “Boğaziçi Üniversitesi bileşenlerinin özerk ve demokratik üniversite mücadelesi toplumsal muhalefette ve kamuoyunda rüştünü ispatlamış, kabul görmüştür. Bu görevden almayı sadece bir rektörün gidişi olarak okuyamayız. Bütün kayyumlara çağrımız; bir gece yarısı kararnamesini beklemenize gerek yok, derhal istifa edin” dedi.

Sayın, üniversitelerde kamusal, demokratik ve bilimsel eğitim için birlikte mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi.,