Zonguldak Başkent Elektrik işçisi: Tes-İş Şube ve Genel Merkezine tepkimiz sürüyor
“Bizi satan yönetime karşı mücadele yöntemlerini tartışıyoruz ve birlikteliğimizi daha da güçlendirme çabası içerisindeyiz.”
Fotoğraf: Evrensel
Başkent Elektrik işçisi
Zonguldak
Merhaba Evrensel okurları, ben Zonguldak Başkent AŞ’de çalışan genç bir işçiyim, Evrensel aracılığıyla Tes-İş Sendikasının bizleri nasıl yüzüstü bıraktığını diğer işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedim.
Başkent, Ayedaş ve Toroslar olmak üzere 7 bin dolayında işçiyi kapsayan TİS görüşmeleri kapsamında mart ayı itibariyle işveren ile masaya oturan Tes-İş, 5 şubede işçilerin taleplerini toplamıştı. Biz pandemi ve hayat şartları göz önüne alınarak, geçinebilecek bir ücret talep etmiştik. Zonguldak Şube başkanı ile sürekli irtibat halindeydik, istekler dışına kesinlikle çıkılmayacak, gerekirse iş yavaşlatma, gerekirse eylem yapacaktık. İlk oturumda işveren ilk 6 ay için yüzde 6, ikinci 6 ay için yüzde 5 teklif etti. Sendika yöneticileri bu teklifi az bularak tekrar görüşmek üzere zaman belirtilmeden masadan kalktıklarını bize söyledi.
Fakat 6 Temmuz’da genel başkan ve yardımcısı (sözde) şube başkanlarına haber vermeden İstanbul’da tekrar görüşme masasına oturuyor ve ilk 6 ay için yüzde 9, ikinci 6 ay için yüzde 6’lık zam kabul ediliyor. Bu düşük zamların kabul edime nedeni ise genel başkanın ağzından “İşveren bu teklifin kesinlikle üstüne çıkmayacaktı, hakem heyetine gitmektense biz bu teklifi kabul ettik” vb. şeklindeydi. Bu düşük zam önerisi geldiğinde işçiler olarak tepkimiz yüksek oldu, Zonguldak Şube başkanımız “Ben bu sözleşmeyi kabul etmem, altına imza atmam” diyordu. Ankara, İstanbul, Adana, Zonguldak ve diğer illerdeki arkadaşlarımız sendika yönetiminin dik durmasını ve kesinlikle TİS’e imza atmaması gerektiğini dile getirdiler. Ankara’da Tes-İş Genel Merkezi önünde yaklaşık 400 işçi arkadaşımız genel merkez yönetimini protesto ettiğinde, işçiler toplantı salonuna alınarak genel başkan tarafından “Ben sözleşmeye imza atmadım” dendi. Yanımızda olduğunu her fırsatta dile getiren sendika yöneticileri bu TİS’te gerçek yüzünü gösterdi, ne şiş yansın ne kebap mantığı ile hem işverenden vazgeçmeyen hem de işçi yanlısı gibi davranan sendika yöneticileri artık işçilerin sabrını iyice taşırmış oldu.
“Sessiz sedasız atmayın o imzayı, kabul etmeyin, satmayın bizi” dememize rağmen “Tes-SA” ortaklığı kurarak imzalamış oldu. Bu satış sözleşmesinin ardından Tes-İş Şube ve Genel Merkezine karşı tepkimiz devam etmektedir. İşçi arkadaşlarımızla beraber bizi satan yönetime karşı mücadele yöntemlerini tartışıyor, diğer illerdeki işçi arkadaşlarımızla sosyal medya üzerinden görüş alışverişinde bulunuyoruz ve birlikteliğimizi daha da güçlendirme çabası içerisindeyiz. Artık kaderimizi bizi satan sendika yöneticilerine bırakmak yerine birlikte karar alabileceğimiz ve söz hakkımızın olduğu sendikal örgütlülük içerisinde olma mücadelesi veriyoruz.