Ömrünü sosyalizme adamış bir devrimci: Ali Büyükyiğit
İnanç, kararlılık, samimiyet, fedakarlık, sıcaklık, dürüstlük, yorulmaz bir mücadele azmi, sarsılmaz bir devrim ve sosyalizm ideali tam da Ali Büyükyiğit’i tanımlar.
İLGİLİ HABERLER
Ali Büyükyiğit neden çok zengindi?
Emek Partisi Adana İl yöneticisi Ali Büyükyiğit hayatını kaybetti
Halil İMREK
EMEP GYK ÜYESİ
Fırtınalı zamanların içinden geçti. Her dönem kararlı biri, sağlam bir devrimci oldu. Ömrünü sosyalizm davasına adadı. İnanç, kararlılık, samimiyet, fedakarlık, sıcaklık, dürüstlük, yorulmaz bir mücadele azmi, sarsılmaz bir devrim ve sosyalizm ideali tam da Ali Büyükyiğit’i tanımlar.
Emek Partisi Adana İl Yöneticisi Ali Büyükyiğit, yakalandığı kanser hastalığı nedeniyle 17 Temmuz Cumartesi günü aramızdan ayrıldı. Hayatı mücadele, direniş ve cezaevi ile geçen, örnek bir yaşamı tamamlayan Ali abi artık aramızda yok.
Ali Büyükyiğit, 1955 doğumlu. Deniz Gezmişler asıldığında 17 yaşındadır. Politik atmosferin yüksek olduğu bir dönemdir. Oturdukları Yeşilyuva Mahallesi Halkın Kurtuluşu, THKO’nun etkili olduğu bir mahalledir. Geniş arkadaş ve akraba grubu vardır. Sola, sosyalizme devrime, Denizlere, Mahirlere sempati, ilgi duyuyorlar ve arayış içindeler. Bu süreçte örgütlü mücadeleye adım atar. Sonradan kimi işkencede, kimi Aydınlıkçıların saldırıları sonucu aralarından koparılıp alınacak Oktay Çiğdemal, Faysal Kelleci, Cafer Dağdoğan, Hasan Asker Özmen, Mustafa Şevik gibi pek çok devrimcinin çocukluk arkadaşı, mücadele arkadaşı, kiminin de akrabasıdır.
BANKA SOYGUNUNDAN YAKALANIP CEZAEVİNDE YATTI
Kendisi ’68’li değil ama herkes onu ’68 kuşağından bilir. İlk eylemini de aralarında ’68 kuşağı olanlarla birlikte yapar. Ceyhan İş Bankasını soyarlar. O dönem THKO merkezi bir örgüt yapısı yok. Aşağıda çok güçlü bir hareket var. Ancak bu yerel örgütler çoğu merkezden bağımsız işler. Adana, Ceyhan, Malatya ekibi olarak “Para bulmak ve silah almak ardından kır gerillasına katılmak” için giriştikleri banka soygununun ardından yakalanırlar. Babasının Anadol taksisi vardır, kendisi o yıllarda taksi şoförlüğü yapıyor. “Beni zorladılar nereye gittiklerini bilmiyordum, ben bunları tanımıyorum” diyebilir. Ama o ta o zaman devrimci tutum takınır ve yoldaşları ile aynı kaderi paylaşır. Eski Adana cezaevinde kısa süre kalır. Buradan Niğde Cezaevine sevk edilir. Orada ’68 gençlik hareketinin liderlerinin de arasında olduğu çok sayıda THKO’lu ile kalır. Aydın Çubukçu, Mustafa Yalçıner, Metin Güngörmüş, gibi çok sayıda yoldaşı ile beş buçuk yıl mahpus yatar.
‘BİRİKİMLERİNİ İŞÇİ BASININ KURULMASI İÇİN HARCADI’
12 Eylül darbesi olmadan çıkar. 12 Eylül işkence, ölüm, idam, kan ve gözyaşı her tarafı sarmıştı. Askeri diktatörlüğün terörü dinmeyen bir fırtına halinde sürüyordu. Devrimci demokratik güçlere karşı baskılar had safhadaydı. 12 Eylül sonrası elinde her türlü olanak olmasına karşın bir an olsun devrim davasından vazgeçmedi, mücadelenin kendisine yüklediği görevlerden geri durmadı.
Bir dönem ticaret ile uğraştı, iyi para kazandı ancak devrim ve sosyalizm mücadelesinde asla geri durmadı.
’80 sonrası yine gözaltına alındı kısa bir süre tutuklu kalıp çıktı. Ticaret ile ilişkisi Günlük işçi basını Evrensel kurulduğu zaman sonlandı. Birikimlerini işçi basının kurulması için harcadı. Gazetenin kurucuları arasında yer aldı. Gece gündüz gazetenin matbaasında, dağıtımında, görünmeyen ama yapılmayınca günlük gazetenin çıkmayacağı, mutfak işlerinde gece gündüz çalıştı.
Aldığı tüm görevleri coşkuyla üstlendi ve yaşamını yitirene kadar da bunu sürdürdü. Çok genç yaşta mücadeleye katılan Ali Büyükyiğit, Emek Partisi Adana İl Yöneticisi olarak aramızdan ayrıldı.
‘HEP YENİ BİR DÜNYA KURMANIN GAYESİ İÇİNDE OLDU’
Ali Büyükyiğit bir an olsun örgüte sırtını çevirmemiş, örgütün her çağrısına, cevap vermiş her dönem emek safında, haklı ve doğru mücadelenin yanında yer almış, devrim ve sosyalizm mücadelesini örgütlü bir şekilde sürdürmüştür. Örgütlü bir insan olmanın ötesinde kişisel ilişkilerinde de sağlam bir dost sıcaklığı, fedakarlığı ve samimiyetiyle birçok insanın yüreğini ısıtmıştır. Bulunduğu her yerde hayatı güzelleştirmenin ve yeni bir dünya kurmanın gayesi içinde oldu.
Neşesi kadar direnç doluydu… İsteseydi çok zengin olabilirdi. Birçok insanın zenginliğin peşinde koştuğu bir ortamda o bunu elinin tersiyle itti. Bütün zenginliği bir tarafa bırakıp servetini Evrensel gazetesinin kurulması, yaşatılması için harcadı. Kısacası hayatını sosyalizme adamış bir devrimciydi. Hayat doluydu, neşe kaynağıydı, umutsuzluk, karamsarlık ona göre değildi. Mücadele ve azim sembolüydü… Hep gülen yüzüyle, heyecanıyla, şakalarıyla, bir yere yetişme telaşıyla görürdük onu.
‘GEZİ DİRENİŞİNDE DE EN ÖNDEYDİ’
Gözü karalığı, yiğitliği, boyun eğmez tavrı, sadece gençliğinde, Ceyhan İş Bankası soygununda, cezaevinde kalmamıştı. Gezi direnişinde de en öndeydi, en gencimiz ve en gözü kara olanımızdı.
Bir bakıyorsun Gezi eylemlerinde Ali abi parkta çadır kuruyor, bir bakıyorduk gençlere yemek taşıyor, bir bakıyorsun eylemcileri durdurmak için su sıkan panzerin, TOMA’nın karşısına dikiliyor. Ya da sabahın zifiri karanlığında gençleri arabasıyla tarım işçilerine bildiri gazete vermek için götürüyor. Grev yapan Osmaniye’deki Yücel Boru işçilerinin grev çadırında soluğu alıyor. Direnişte, hak alma mücadelesinde kim varsa orada oluyor. Devrime adanmış biri olarak yaşadı, dur durak bilmedi, gece gündüz, yaz kış, zor, kolay, ölüm kalım demedi hep devrim davası için koşturdu. Ali Büyükyiğit devrimcilere yakışır bir dava adamıydı teslim olmamış, diz çökmemiş. Daima devrim ve sosyalizm bayrağını yükseltmiş bir yoldaşımızdı. İşçi sınıfı, emekçiler, devrimciler onu hiç unutmayacak. Ali abiyi kaybetmek hepimiz için gerçekten çok ağır oldu. Uğruna ömrünü harcadığı ideallerinin takipçisi ve mücadelecisi olacağız. Onu unutmayacağız, mücadelemizde yaşatacağız.
Evrensel'i Takip Et