Adana’da kanalda yüzen gençler: Kiremithane halk plajına hoş geldiniz
Kanallarda, süs havuzlarında her yıl yüzlerce çocuk canından oluyor. Konuya dair dosyamızın bugünkü konukları kanalda yüzen gençler ve Avukat Murat Gülsün ile Av. Merve Orçan.
Fotoğraf: Volkan Pekal/Evrensel
Hazırlayanlar: Duygu AYBER GÜLTEKİN/Sinem UĞURLU
Salih Can ALDEMİR
Volkan PEKAL
Adana
Yaz aylarının gelmesi ile Adana’da yaylası olan yaylasına, yazlığı olan denizine gitti. Tatile gitme imkanı olmayan Adana’nın yoksul mahallelerinin gençleri ise serinleme ihtiyacını Devlet Su İşlerine (DSİ) ait sulama kanallarında gideriyor. Adana’nın Yüreğir ilçesi, Ege Bagatur Bulvarı üzerinde bulunan kanalda konuştuğumuz gençler bizi “Kiremithane halk plajına hoş geldiniz” diye karşılıyor. Mahallede imkanların kısıtlı olduğunu söyleyen gençler, “Ücretsiz yüzme havuzu olsa burada işimiz ne?” diyor.
"GENÇLERE SOSYAL, KÜLTÜREL ETKİNLİKLER SAĞLASINLAR"
Eğitim öğretim sezonunun bitmesi ve pandemi yasaklarının kalkması ile gençler zamanının bir bölümünü kanallarda geçiriyor. Sıcak hava, kültürel sosyal etkinlikler için mekanların yetersizliği ve ulaşımının kolay olması gençleri sulama kanallarına yönlendiriyor. 23 yaşındaki Mehmet isimli genç, pandemi sürecini işsiz geçirdiği için tatile gitme imkanı olmadığını söylüyor. Serinlemek ve eğlenmek için mahallesinin yanı başındaki kanala giren Mehmet, “Yüreğir’de gençlerin gidebileceği çok fazla bir alternatif yok. Spor kulübü ise kapasitesini düşürmüş ve yanına yurt yapılmış. Gençlerin tek imkanı halk eğitimdeki kurslar. Orada da sadece kurs görüyorlar. Kültürel ve sosyal bir etkinlik imkanları yok” diyor. Gençler için sosyal etkinlik ya da iş olanağının olmamasının sonucunun ya uyuşturucu bağımlılığı, ya da hırsızlığa yönelme olduğunu ifade eden Mehmet, “Ayrıca buraya geliyorlar. Durumu iyi olanlar ücretli havuzlarda, durumu iyi olmayanlar ise kanallarda yüzüyor. Gençleri uyuşturucudan ve bu durumdan kurtarmak için bir şey yapılması lazım” diyor. Röportaj yaptığımız mahallenin çevresinde 3 yüzme havuzu olduğunu hatırlattığımız Mehmet, Yüreğir Belediyesine ait bu havuzların geçmişte ücretsiz olduğunu ancak bugün paralı olduğunu söyledi.
"HAVUZUN SAATİ 10 LİRA"
14 yaşındaki Talha, saati 6,5 ya da 10 lira olan bu havuzlara her gün gitme imkanlarının olmadığını belirterek “Dün havuzdaydık ama her gün gidemiyoruz. Burası daha eğlenceli geliyor. Havuzlar kirli geliyor. Burada su aktığı için daha temiz. Ama ücretsiz ve temiz bir havuz olsa buranın yerine havuza gideriz” dedi. 10 yaşındaki Berat, her sene yüzdükleri kanalda birilerinin boğulduğunu belirterek “Yüzme bilmiyorlar. Ama kanalda ayağın yosuna da takılabilir. Daha geçen gün bir çocuk boğuldu. Bazen de yüzenlerden kurtaran oluyor. Kapalı havuz açsınlar. Konser düzenlesinler, kütüphane açsınlar, burada işimiz ne” diye konuştu.
Gençlik ve Spor Bakanlığınca yürütülen “Yüzme Bilmeyen Kalmasın Projesi” kapsamında röportaj yaptığımız mahalle çevresinde Yüreğir Gençlik ve Spor İlçe Müdürlüğüne bağlı Yüreğir Kapalı Spor Salonu da dahil 7 noktada çocuklara ücretsiz yüzme kursu veriliyor. Ancak zaten yüzme bildiklerini söyleyen gençler ve çocuklar bu havuza eğitim dışında giremediklerini söylüyorlar. Ayrıca Adana Büyükşehir Belediyenin 6-15 yaş arası çocuk ve gençlere eğitmenler eşliğinde spor yapabilme imkanı sunan Yaz Spor Okulları eğitimlere başladı. Eğitimler arasında futbol, basketbol, voleybol, tenis, tekvando, güreş, satranç, atletizm, kürek, jimnastik, kick boks, hentbol, karate ve yüzme dersleri bulunuyor.
Urfa | 14 |
Adana | 9 |
Antalya | 7 |
Amasya | 5 |
Osmaniye | 5 |
Adıyaman | 4 |
Afyon | 4 |
Aydın | 3 |
İstanbul | 3 |
Mersin | 3 |
ÇOCUKLAR İÇİN SOSYAL, KÜLTÜREL ETKİNLİKLER ARTIRILMALI
Tuğba EROĞLU
Gülcan AVCI
Adana
Yasaların ve uluslararası sözleşmelerin, çocukların korunması ve sosyal ve kültürel etkinliklere katılmaları konusunda neler söylediğini Adana Barosu Çocuk Hakları Komisyonu Başkan Yardımcısı Av. Murat Gülsün ve Av. Merve Orçan ile konuştuk.
"ÇOCUKLARIN SULAMA KANALLARINA YÖNELMEK ZORUNDA KALMALARI KABUL EDİLEBİLİR DEĞİL"
Çocukların kanallarda boğulma vakalarının önlenmesi konusunda hem uluslararası sözleşmeler hem Anayasa’da düzenlemeler olduğunu ifade eden Av. Murat Gülsün, şunları söyledi: “Çocuk Hakları Sözleşmesi 10 Aralık 1994’te TBMM tarafından kabul edilmiştir. Türkiye böylelikle Sözleşme’ye ‘Taraf devlet’ konumuna gelmiştir. Sözleşme’de devlete çocukları özel olarak korunma, yasa ve gerekli kurumların yardımı ile fiziksel, zihinsel, ahlaki, ruhsal ve toplumsal olarak sağlıklı normal koşullar altında özgür ve onurunun zedelenmeyecek şekilde yetişmesinin sağlanması sorumluluğu vermiştir. Çocuklara yeterli beslenme, barınma, dinlenme, oyun olanakları ile gerekli tıbbi bakım sağlanmalıdır. Bu bakımdan çocukların eğlenmek ve boş zamanını geçirmek için sulama kanallarına yönelmek zorunda kalmaları kabul edilebilir değildir.”
"BELEDİYELER VE VALİLİKLERE SORUMLULUK DÜŞÜYOR"
Bu konuda yasaların aileye de bakım yükümlülüğü getirdiğini dile getiren Gülsün, “Ancak Anayasa’da sosyal devlet ilkesi gereğince çocukların yetiştirilmesi ile ilgili devletin yükümlülüğü var. Adana’da şehir içinden çok sayıda kanal geçiyor. Ben de o mahallelerden birinde büyüdüm. Çocukların kanallara yönlendiği yerler genel olarak sosyal ve kültürel etkinlikte bulunamadığı mahalleler. Çocukların erken yaşta yüzme öğrenmesi önemli ama kanallarda yüzme bilmek de yetmeyebiliyor. Kanal içerisinde borusu var, köprülerde kafalarını çarpma ihtimali var. Battı çıktılar var. Bir taraftan dalıyor ama öbür taraftan çıkamayabiliyor. Battı çıktılar tehlikeli. Bunun yüzme bilme ile ilgisi yok. Tarım işçilerinin çocukları da burada önemli. Tarım işçileri yolculuğa çocukları ile birlikte çıkıyorlar ve tarım alanlarındaki sulama kanalları çocuklar için tehlike arz ediyor. Bu yüzden büyükşehir ve ilçe belediyeleri ile valiliklerin çocuklar konusunda sorumluluk düşüyor” dedi.
"ÇOCUKLARIN YÜZEBİLECEKLERİ ÜCRETSİZ YÜZME HAVUZLARININ SAYISI ARTIRILMALI"
Gençlerin, çocukların ücretsiz şekilde sosyal ve kültürel etkinlikte bulunabileceği yerlere yönlendirilmelerinin ve her çocuğun ulaşabileceği, temiz, ücretsiz havuzlar sağlanmasının çocukları ve gençleri kanallarda yüzmekten uzaklaştırabileceğini dile getiren Av. Merve Orçan, “Kültürel etkinlikler yapacakları tesisler çocukları cezbedecek nitelikte olmalı. Gençlerin kendilerini geliştirecekleri faaliyetler yer almalı. Belediyeler, çocukların kullanabileceği, eğlenebilecekleri çocuk evleri yapabilirler örneğin. Bu sorumluluklar belediyelere ve merkezi yönetimlere düşüyor. Çocukların yüzme öğrenebileceği ücretsiz havuzların sayısı artırılmalı” dedi. Eğitimde atama yapılmadığı için öğretmen eksiği olan okulların mevcut olduğunu dile getiren Orçan, “Bunlara bakınca okullarda yüzme dersi çok uzak bir ihtimal gibi görünüyor. Bunun için bir altyapı hazırlanması gerekir” dedi.