28 Temmuz 2021 00:40

Milyonlarca memurun talebi ortak: Önce kayıplar telafi edilsin

Maaşlarında reel olarak büyük erime yaşadığına dikkat çeken kamu emekçileri sendikaları önce bu kayıpların giderilmesini, üzerine de gerçek enflasyon oranında zam yapılmasını talep ediyor.

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

3 milyon kamu emekçisini, 2 milyon emekliyi kapsayan 6. dönem toplu sözleşme görüşmeleri 2 Ağustos’ta başlayacak. Son olarak yetkili sendika Memur-Sen’in ve Kamu-Sen’le birlikte 4 konfederasyon da taleplerini açıkladı. KESK, 2022 yılında yansımalarla birlikte maaşlarda yüzde 43.5 artış yapılmasını isterken, Memur-Sen ve Kamu-Sen 600 TL’lik seyyanen zammın ardından ilk yıl yüzde 21 artı 3 puan refah payı talep etti. Birleşik Kamu-İş’in talebi ise geçen sözleşmenin yarattığı kayıpların karşılanması için önce yüzde 30’luk zam, bu sözleşme için ise 6 aylık dilimler halinde yüzde 15 zam oldu. İş güvencesi, siyaset hakkı, grev hakkına da dikkat çeken konfederasyonların talepleri benzer olsa da sadece Memur-Sen ve Kamu-Sen ortaklaştı.

"İNSANCA YAŞAM, GÜVENCELİ İŞ VE GÜVENLİ GELECEK"

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) TİS taslağını ve taleplerini açıklarken, “İnsanca yaşam, güvenceli iş ve güvenli gelecek” vurgusu yaptı. KESK 2022 yılı için tüm kamu emekçilerinin maaşlarında yansımalarla birlikte yüzde 43.5 artış yapılmasını, hali hazırda 408.67 TL olan eş yardımının 707.50 TL’ye çıkarılmasını, yine 0-6 yaş arasındaki çocuklar için 89.90 TL, 6 yaş üstü çocuklar için 44.95 TL çocuk yardımının her bir çocuk için asgari aylık gıda harcaması olan 707.50 TL’ye çıkarılmasını talep etti.

KESK, açıklamasında öne çıkan talepleri şu şekilde sıraladı:

  • Eşi çalışmayan, bakmakla yükümlü olduğu çocuğu bulunan emekli kamu emekçilerine de eş ve çocuk yardımı verilmesi.
  • İşyerinde yemek çıkmayan kamu emekçilerine aylık 520 TL yemek yardımı yapılması.
  • Tüm kamu emekçilerine Türkiye doğalgaz tüketim ortalaması düşünülerek yıllık 4 bin 357 TL, aylık 363 TL yakacak yardımı yapılması.
  • Taleplerin kabulü halinde 2023 yılı için 2022 yılında gerçekleşen TÜFE+ÜFE ortalaması üzerine artı 3 puan refah payı verilerek maaş hesabının yapılması.

KESK’in talepleri arasında “Halktan yana bir kamu hizmeti, temel gelir güvencesi, güvenceli istihdam güvenli gelecek, demokratik adil bir çalışma yaşamı, gerçek bir toplu pazarlık ve grev hakkı” da yer aldı. KESK ayrıca toplu sözleşme tekliflerinde konfederasyon temsilcileri ile Kamu İşveren Heyeti temsilcilerinin eşit sayıda katılımıyla “Asgari Geçim Standardı Tespit Komisyonu” adlı bir komisyonun kurulmasını, komisyonun 4 kişilik bir aile için asgari geçim standardı tutarı belirlemesini, maaş artışlarında da söz konusu tutardaki artışın temel alınmasını önerdiklerini belirtti.

MEMUR-SEN VE KAMU-SEN YÜZDE 21 İSTEDİ

Memur-Sen ve Türkiye Kamu-Sen ise 600 TL’lik seyyanen zamdan sonra ilk yıl yüzde 21, ikinci yıl yüzde 17 talep etti.

Memur-Sen tarafından yapılan açıklamada, kamu görevlilerinin maaşlarının 2022’de yüzde 21, 2023’te yüzde 17 olmak üzere iki yıllık sürede toplamda yüzde 38 artırılması, ayrıca toplamda yüzde 6 refah payı verilmesini ve mutabakat sağlanamayan 5. dönem toplu sözleşmeden kaynaklı geçmiş kayıpların telafisi için 600 TL seyyanen zam verilmesi talep edildi.

Memur-Sen’in açıklamasında diğer talepler ise şöyle sıralandı:

  • Toplu sözleşme ikramiyesi 1 Ocak 2022’de 450 TL’ye, 1 Ocak 2023’te 540 TL’ye yükseltilmeli, sendika üyesi olma tercihi desteklenmeli.
  • Kamu görevlilerine maaş ve gelir kaybı yaşatan gelir vergisindeki matrah-oran sorunu çözülmeli, kamu görevlilerinin yüzde 15 oranını aşan gelir vergisi kesintileri kamu işverenince tazmin edilmeli. Taban aylıktan gelir vergisi kesilmemeli.
  • 4/C iken 4/B’ye geçen personelin ek ödeme mağduriyetleri giderilmeli, mevcut ek ödeme oranları ile sözleşme ücretleri unvanları yeniden düzenlenmek suretiyle yükseltilmeli, unvan konusundaki tepkilerinin gereği yerine getirilmeli, zorunlu emeklilik dayatmasına maruziyetleri bitirilmeli.
  • Kamu görevlileri, siyaset hakkı, çalışma hakkı, örgütlenme ve toplu pazarlık ile grev hakkı, toplantı ve gösteri yürüyüş, düşünce ve düşünceyi açıklama hürriyeti, dini inanışlarının gereğini yaşama ve inanışı yayma hakkı ve bu kapsamda demokratik ve sendikal haklar noktasında hakkın özüne dokunan herhangi bir sınırlamaya tabi tutulmamalı.

"ÖNCEKİ TOPLU SÖZLEŞME HAYAL KIRIKLIĞI YARATMIŞTIR"

51 maddede Memur-Sen’le ortaklaşan Türkiye Kamu-Sen de 600 TL seyyanen zam, ilk yıl yüzde 21 artı yüzde 3 refah payı, ikinci yıl yüzde 17 artı yüzde 3’lük refah payı talep etti.

“Bundan önce gerçekleştirilen 5 toplu sözleşme süreci, kamu görevlilerinin ve emeklilerimizin mali ve özlük haklarına yeterli katkıyı sağlayamamış adeta bir hayal kırıklığı yaratmıştır” diyen Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, “Toplu sözleşme sistemine geçtiğimiz 2012 yılından beri gerçekleştirilen 5 dönem toplu sözleşme görüşmelerinden farklı olarak bu yıl, Türkiye Kamu-Sen ve Memur-Sen, kamu çalışanlarımızın ve emeklilerimizin vaz geçilmez talepleri noktasında bir ortaklaşmaya gitmiş, 6. dönem toplu sözleşme görüşmelerinde belirlediğimiz ortak talepler üzerinden birlikte pazarlık yapma kararı almıştır. Gerçekleştirilen teknik çalışmalar neticesinde ağırlığı mali ve sosyal haklarda olmak üzere 51 ana konu başlığı ile geçmiş dönemlerde karar altına alınan 40 konu başlığının revize edilmesi olmak üzere toplamda 91 başlıkta uzlaşmaya varılmıştır. Buna göre bu sene belirlediğimiz talepler çerçevesinde bir pazarlık yürütme ve bu süreci en verimli şekilde değerlendirme noktasında elimizi taşın altına koymuş ve inisiyatif almış bulunmaktayız” dedi.

"RESMİ ENFLASYON BAZ ALINMAMALI"

Birleşik Kamu-İş yüzde 30’luk bir zammın ardından yüzde 15’lik bir zam istedi. Konfederasyon ve bağlı sendikalar adına talepleri açıklayan Genel Örgütlenme Sekreteri Hasan Kütük, dört kişilik bir ailenin açlık sınırının 3 bin 468 lira, yoksulluk sınırının 11 bin 929 lira olduğunu hatırlattı. Kütük “Kamu çalışanlarının ücretlerinin insan onuruna yakışır bir düzeye çıkarılması kaçınılmazdır. Milli gelirin dağılımı ücretliler aleyhine bozulmaktadır, ücretlilerin gelirden aldığı pay yıllardır azalmaktadır. Zam oranlarının, iktidarın hiç tutmayan enflasyon hedefi ve TÜİK’in açıkladığı, ancak ücretliler için hiçbir anlam ifade etmeyen resmi enflasyon baz alınarak belirlenmesi kamu emekçilerinin yoksulluğunu artırmaktadır” dedi.

TÜİK’in son aylarda yüzde 17-18 seviyesinde hesapladığı yıllık enflasyonun gerçekte yüzde 30’lu oranlarda olduğunu, gerçek enflasyon karşısında satın alma gücünün mum gibi eridiğini, kamu çalışanlarının artan refahtan, ekonomideki reel büyümeden pay alamadığını vurgulayan Kütük taleplerini şöyle sıraladı: “Kamu çalışanlarının en azından 2002 yılında milli gelirden aldığı pay kadar bir pay alabilmesini sağlayacak bir ücret zammı yapılmasını talep ediyoruz. Önceki yıllarda yaşanan kayıpların karşılanabilmesi için kamu çalışanlarının ücretlerine öncelikle yüzde 30 oranında bir zam yapılmalıdır. Bu zamdan sonra 2022 yılının ilk yarısı için yüzde 15, ikinci yarısı içi yüzde 15, 2023 yılının ilk yarısı için yüzde 15 ve ikinci yarısı için de yüzde 15 oranında zam yapılmalıdır. Üniversite mezunu tüm memurların ek göstergeleri 3600’e çıkarılmalı, 6’ncı dereceye inen tüm kamu çalışanlarına ek gösterge verilmelidir.”

Kütük ayrıca “Anayasanın çalışma yaşamı ve çalışanların haklarına ilişkin hükümleri, uluslararası sözleşmelere uygun olarak, ayrımsız tüm çalışanlara sendika hakkı, grev ve toplu sözleşme hakkını içerecek şekilde yeniden düzenlenmelidir. Grev hakkı anayasal güvenceye alınmalıdır. Kamu hizmetlerinin önemli bir bölümü bu şekilde güvencesiz ve birçok sosyal ve mali haktan yoksun olarak çalıştırılan sözleşmeli personel eliyle yaptırılmaya çalışılmaktadır. Kamuda güvencesiz çalıştırılmaya son verilmeli, tüm kamu çalışanları aynı statüde istihdam edilmelidir” dedi. (İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ)

ÖNCEKİ HABER

Ankara'da bir erkek, evli olduğu kadını çocuklarının önünde tabancayla yaraladı

SONRAKİ HABER

Avukat Serhat Eren: Kobanê davasında Yargıtay’ın kararı dikkate alınmalı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa