YTÜ öğrencileri: Kadın cinayetlerine karşı mücadele edeceğiz
Azra Gülendam Haytaoğlu'nun katledilmesine tepki gösteren Yıldız Teknik Üniversitesinden kadın öğrenciler, “Kadın cinayetlerini durdurmak ve haklarımız için mücadele edeceğiz” dedi.
Azra Gülendam Haytaoğlu | Kaynak: DHA
Antalya’da günlerce kendisinden haber alınamayan üniversite öğrencisi Azra Gülendam Haytaoğlu, cinsel saldırı sonucu öldürülmüş olarak bulundu. Yıldız Teknik Üniversitesinde farklı bölümlerde okuyan kadın öğrencilerle Azra’nın katledilişini ve kadın cinayetlerini konuştuk.
Çevre Mühendisliği 3. sınıf öğrencisi Betül, artık nefes alamaz hale geldiğini belirti. Kadınlar olarak endişe içerisinde yaşamaktan yorulduklarını ifade eden Betül, “Bugün Azra Gülendam, yarın biz. Nefes alamaz, uyku uyuyamaz olduk. Rüyalarımızda bile bu vahşetleri görür olduk. Fakat her şeye rağmen susmuyoruz, susmayacağız, alışmayacağız” dedi.
“HAKLARIMIZ İÇİN MÜCADELE EDECEĞİZ”
Biyomühendislik öğrencisi İpek de “Artık öldürüldükten sonra fotoğrafımızın paylaşılıp bize acınmasını istemiyoruz. Bunun olmaması için harekete geçilmesini istiyoruz. Bu yüzden vahşice katledilen Azra ve diğer tüm kadınlar adına kadın cinayetlerini durdurmak ve haklarımıza kavuşmak için mücadele etmeye devam edeceğiz” diye konuştu.
“KADIN CİNAYETLERİ NORMALLEŞTİRİLEMEZ”
Gıda Mühendisliği öğrencisi Başak da kadın cinayetlerinin sebebinin işlemeyen adalet sisteminin sonucu olduğunu söyledi. “Ben artık 'İki gün yatar ve çıkarım' düşüncesi oluşturan bir adaleti istemiyorum” diyen Başak şunları söyledi:
“Adaletten yoksun bir millet olduğumuz için utanıyorum. Bunu normal karşılayan zihniyetten utanıyorum. Kadın cinayetleri normalleştirilemez. Bu cinayeti işleme özgüvenini veren bir adalet sistemi olduğu için utanıyorum.”
“YANLIŞ HABERCİLİKTEN, KATİLİ KORUYAN DİLDEN YORULDUK”
İngilizce öğretmenliği 1. sınıf öğrencisi İrem ise yaşanan olaylardan dolayı her gün kampüse giderken korku yaşadığını söyledi. Sabahları evden erken çıktığında ya da eve geç döndüğümde ailesinin tedirgin olduğunu ve kedisinin de bu tedirginlikten dolayı çok yorulduğunu anlatan İrem, “Yoruldum, yorulduk, tüm kız kardeşlerim adına bunu rahatlıkla söyleyebiliyorum. Yanlış habercilikten, kadını suçlayan toplum kesiminden, katili koruyan dilden ve sürekli çektiğimiz korkudan yorulduk” dedi.
İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasını ve kadınları koruyacak yasaların yetersizliği eleştiren İrem, “Bizim esas yapmamız gereken önlemek için bir şeyler yapmak en azından kanunlarımızı geliştirmek, uygulamak. Biri bana bir şey yaptığında ve ben onu şikayet ettiğimde o kişi cezasını alsın, istediğim bu” diye konuştu.
“ÖRGÜTLENİP SES ÇIKARMAMIZ GEREK”
Haberi aldıktan sonra ilk olarak üniversitesindeki Kadın Topluluğu ile bir araya gelmek üzere adım attıklarını dile getiren İrem, “Üniversite öğrencileri olarak herkesin bu mücadeleye katılması ve destek vermesi gerektiğini düşünüyorum. Hızlıca örgütlenip ses çıkarmamız gerek. Biz YTÜ KAÇAT olarak hızlıca bir araya gelmeye çalıştık ve yapabileceğimiz şeyleri tartışmak adına toplantımızı ayarladık, sırada diğer üniversitelerden arkadaşlarımızın önce kendi içinde, sonra da herkesle örgütlenmesi ve seslerini çıkarması var” dedi. (İstanbul/EVRENSEL)
