08 Ağustos 2021 23:30

Yanan ormanların takipçisi olalım

Biz birlik olmalıyız, bir halk olarak demeliyiz ki arkadaşlar yanan bizim ormanımız, bizim doğamız hesabını sormalıyız.

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Bir Ford Otosan işçisi
Kocaeli 

Bizler işyerinde, sıcaklarda canımız çıkana kadar ter içinde mahvolurken güzeller güzeli ülkemizin de pek çok farklı noktasında bir sürü yangın oldu ve hâlâ da devam ediyor. Yangınlarla ilgili işyerindeki arkadaşların hepsi tabii ki çok üzgün. Fakat başlarda “terör yakıyor” vs. denilmesine inananlar da vardı. Şunu sormak istiyorum: Terör yaktıysa neden önlem almadınız? Cumhurbaşkanına eleştirilere dahil “hakaret” diyerek herkese hemen soruşturma açıyorsunuz. 
Bir de küresel ısınma gerçeği ve zaten dünyanın pek çok yerinde yangın olduğu gerçeğini görmüyor musunuz? Terör olsa bile sormak gerek günlerdir neden söndürmüyorsunuz? Yangınların birinin termik santrale ulaştığı biliniyor. Bu tehlikeyi nasıl bu kadar hafife alırsınız? İnsanların yıllardır verdiği emek, ormanlar, evler, insanlar, hayvanlar öldü. Bunların tek yaptığı ne çay fırlatmak! Dalga geçer gibi “Evler yapacağız kredi öder gibi ödeyeceksiniz, evleri görenler keşke bizimde evimiz yansaydı” diyecek kadar insanların acıları üzerinden rant sağlamaya çalışmak… Kendilerinin en kısa mesafeye gitmek için uçakları var, emirlerine amade… Pandemide Avrupa’da kovid olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının ülkeye uçakla getirildiği videolar daha dün gibi ortada. Ama yangın söndürme uçaklarımıza dair ama hiçbir hareket yok. Herkes avaz avaz havadan müdahale edilmesi gerektiğini söylerken hem de. İşlerine gelince, “Siyaset yapmayın bugün birlik günü” diyenlere soralım, neden hükümet yerel yönetimlerle, bu yangın bölgesindeki halkla, sivil toplum kuruluşları ile iş birliği yapmıyor, uygun planlar hazırlamıyor da particilik yapıyor? Hani bugün birlik olma günüydü? Üstüne üstlük yabancı ülkelerden gelen desteklere dair, “Yok efendim kalabalık olsun istemiyoruz, aciz görünmek istemiyoruz diyerek, destek isteyenlere dair de bizi kötü gösteriyorlar, algı operasyonu, dış güçlere hizmet ediyorlar” diyor. Yanan bizim ormanlarımız, hepimizin. Bunların bilime, insanlığa kulak asmadığı ortada. Her zaman olduğu gibi afet, salgın yine para toplama peşindeler. Bu ülkede hiç birimizin canı güvende değil, hiç birimizin geleceği ve yaşanılabilir bir ülkesi olup olmayacağı da belli değil. Bizler seyirci olmayı bırakmalıyız artık bir dur demeliyiz. Artık gözümüzü açıp görelim, bu yanan yerlere ne olacak takip edelim yarınlarda otel mi dikecekler, TOKİ mi yapacaklar, Katarlılara mı satacaklar göz yummayalım! Biz birlik olmalıyız, bir halk olarak demeliyiz ki arkadaşlar yanan bizim ormanımız, bizim doğamız hesabını sormalıyız.
Nâzım Hikmet’in dediği gibi; 
İnsan olan vatanını satar mı?
Suyun içip ekmeğini yediniz.
Dünyada vatandan aziz şey var mı?
Beyler bu vatana nasıl kıydınız?

 

ÖNCEKİ HABER

Hem sigortamızı yatırmıyorlar hem de bizi tehdit ediyorlar

SONRAKİ HABER

Mersin'de sağnak hayatı olumsuz etkiledi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa