Kapitalistlerin kar hırsı uğruna canlılık yok oluyor

İsyan ÖZTÜRK

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi

Ormanda yanan alanları rant alanına dönüştürmeye adeta zemin hazırlayan Turizmi Teşvik Kanunu ile ilgili yapılan değişiklikler hakkında hukuk fakültesi öğrencileri ile konuşma fırsatı bulduk.

“DEMOKRASİYE ÇOK SIKI SARILMAMIZ GEREKLİ”

Bu kanun değişikliğini inceleyen bir hukuk fakültesi öğrencisi olan Muharrem, aklına birtakım soruların takıldığını söyledi. “Son derece teknik bilgi gerektiren, hata halinde bundan doğrudan doğanın ve insanlığın mirasının olumsuz yönde etkileneceği bir konuyu, uzman kuruluşların onayından geçirmek ve konu ile ilgili teknik donanıma sahip olan bir bakanlığa vermek yerine, konuyla ilgili en ufak bir uzmanlığı bulunmayan Cumhurbaşkanına konuyla ilgili sınırsız bir yetki vermenin kamuya ne gibi bir yaranı vardır? Muhalefet partileri, zaten gücünün doruklarında olan yürütme organını daha da güçlü kılacak bir kanun değişikliğine neden evet dedi? Turizm Bakanlığı, neden orman yangınlarından çok kısa bir süre önce orman arazileri üzerinde tasarruf imkanına sahip oldu? Bu soruların acı cevaplarını ne yazık ki biliyoruz. Bu cevaplarla ilgili çok sayıda tecrübemiz de oldu, bu gidişle olacaktır da. Yolsuzluğun, liyakatsizliğin ve baskıcılığın uçurumlarına bir daha düşmemek için uzaklaştığımız o hukuk devletine ve demokrasimize çok sıkı sarılmamız gerekli” dedi.

Konuştuğumuz bir diğer hukuk fakültesi öğrencisi Sevgi ise ülkemizde bir orman yandığında herkesin aklına ilk gelen şey rant için kasıtlı yapılmış olabileceği fikri olduğunu belirtti. “Orman yangınları ile aynı zamanda çıkan bir kararname ile bu yanan alanların imara açılacağını gördük. Doğayı tahrip ederek kamu yararına olmayan binalar dikilmesi hukuka aykırıdır. Yangınların söndürülmesi konusunda efektif bir çalışma gösterilmemiş, kapitalistlerin çıkarları uğruna doğa ve canlılar yok olmuştur” dedi.

“FIRSATÇILIKLARI ART NİYET ARAYIŞINA SEVK EDİYOR”

3. sınıf öğrencisi Efe ise uçakların kullanılmaması ve TOKİ’nin ev planlarının yangın sürerken yayınlanmasının kendisinde kötü niyet hissiyatı oluşturduğunu söyledi. “Kimsenin bilinçli olarak ülkenin ormanlarının yanmasına gönlünün razı olmayacağını düşünmek istiyorum ancak bahsettiğim gibi uçakların kullanıma sunulmaması, THK kayyumuna o gece ulaşılamaması, yurtdışından yardım talebinin geç yapılması, TOKİ’nin fırsatçılık yapması insanı bir art niyet arayışına sevk ediyor” diye belirtti. Aynı zamanda Elazığ depremini hatırlatan Efe, “Aynı durum Elazığ depreminde de oldu devlet vatandaşı mağdur etmeyeceğiz dedi, hasarlı evler yıkıldı yerine alakasız bir yerde bodrum veya 1. katlar verildi. Üstelik insanlar 100.000 TL, 150.000 TL gibi meblağlarda 20 senelik vadelerle borçlandırıldı” diyerek geçmişte yaşanılanları bir kez daha hatırlattı.