11 Ağustos 2021 09:55

Yangınlarla beraber yürürlüğe giren “teşvik” kanunu

Yürürlüğe giren bu yasa ile birlikte ormanlık alanların ve turistik kıyıların sadece ranttan ibaret gören zihniyetin adeta bir kez daha gözler önüne serildiğini söylemek yanlış olmayacak.

Fotoğraf: AA

Paylaş

Doğa SÜMER

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi

 

Ülkenin dört bir tarafı yangın yeri olmuşken Turizm Teşvik Kanunu, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Bu kanun ile birlikte kıyılar başta olmak üzere, ormanlık alanlardaki yapılaşma tasarrufu Turizm Bakanlığına bırakıldı. 2634 Sayılı Turizm Teşvik Kanunu’nda yapılan değişiklerle birlikte bugüne kadar korunan birçok alan tehdit altına girdi. Kanun değişikliği ile Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgeleri adıyla orman alanları, kıyılar, meralar turizm yatırımlarına açılacak ve tüm yetki Cumhurbaşkanı ve Turizm Bakanlığında olacak. Kanunun yürürlüğe girmesi ile orman alanları ‘’kamu yararı’’ kapsamında turizm yatırımlarına açılacak. Turizm hareketleri ve faaliyetleri yönünden önem taşıyan veya doğal, tarihî ve kültürel değerlerin yoğun olarak yer aldığı, korunması ve geliştirilmesinde kamu yararı bulunan yörelerde Cumhurbaşkanlığı tarafından tespit edilerek yapılaşmaya açılabilecek. Bilgi, ihtisas ve uzmanlık alanı gerektiren böyle bir konunun Cumhurbaşkanı iradesine bırakılması ise ayrı bir tartışma konusu olsa gerek.

SERMAYE SAHİPLERİ DÜZENLEMEDEN MEMNUN

7234 sayılı yasa ile düzenlenenler ise sadece bununla sınırlı kalmıyor. Bu düzenleme ile birlikte ayrıca mera alanları da 4342 sayılı Mera Kanunu’na aykırı olarak turizm için tesis edilebilecek. Yapılacak turizm yatırımları için daha önceleri formalite olarak da olsa istenmekte olan Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) şartı artık aranmayacak. Yürürlüğe giren bu yasa ile mutlu olacaklar ise sadece büyük sermaye sahipleri olacak. Ulusal mevzuata, Anayasa’nın 169. Maddesi’nde düzenlenen Ormanların Korunması ve Geliştirilmesine yönelik esaslara ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası anlaşmalara aykırı olan bu kanun ile ormanlarımız adeta büyük şirketlerin rant alanlarına dönüşecek. En önemlisi de doğa, ekoloji ve biyoçeşitlilik geri dönülemez hasarlar alacak. Yürürlüğe giren bu yasa ile birlikte ormanlık alanları ve turistik kıyıları sadece ranttan ibaret gören zihniyetin adeta bir kez daha gözler önüne serildiğini söylemek yanlış olmayacak.

ÖNCEKİ HABER

KYK borcu enflasyonla katlanıyor!

SONRAKİ HABER

“Türkiye’de öğrenciye hayat yok”

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa