Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri 148. kez Rektörlük binasına sırt döndü
Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri 148. kez Rektörlük binasına sırt döndü. Akademisyenler, Can Candan için Rektörlük binası önünde gerçekleştirdikleri oturma eylemine de devam ettiler.
Fotoğraf: Boğaziçi Üniversitesi Akademisyenleri
Boğaziçi Üniversitesi direnişinin 32'nci haftasında, Melih Bulu’nun görevden alınması ve yardımcısı Naci İnci'nin yerine vekaleten rektör olarak atanmasının 30'uncu, İnci’nin Öğretim Görevlisi Can Candan’ı görevden almasının 29'uncu gününde akademisyenlerin eylemi devam etti.
Boğaziçi Üniversitesi Akademisyenleri, her iş günü olduğu gibi bugün de "Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz" diyerek 148'inci kez Rektörlük binasına sırt döndü.
Nöbet boyunca "Feyzi Erçin yalnız değildir", "Cemre Baytok işine geri dönsün" yazılı dövizler ve üzerinde "Can Candan yalnız değildir" yazılı Can Candan fotoğrafları taşındı.
Akademisyenler nöbetlerinin ardından haftanın her son günü olduğu gibi açıklamalarını okudular.
Akademisyenler ayrıca bugün de Can Candan işten çıkarıldığı gün başlattıkları ve Rektörlük binası önünde gerçekleştirdikleri oturma eylemine devam ettiler.
Akademisyenlerin açıklaması şöyle:
"BU YANLIŞTAN GERİ DÖNÜLMESİNİ, KARARIN İVEDİLİKLE GERİ ALINMASINI TALEP EDİYORUZ"
"Bugün 13 Ağustos Cuma. Nöbetimizin 148., direnişimizin 222. günündeyiz. Sizlere hâlen basının alınmadığı, çevresinde polisin ağır silahlarla devriye gezdiği, her köşesinin kameralarla, özel güvenlik güçleri ve sivil polislerce denetlenmeye çalışıldığı, girişlerine yüksek demir parmaklıkların yerleştirildiği kampüsümüzden sesleniyoruz.
Türkiye’nin birçok kırsal bölgesi ve yerleşim yerinde yaşanmaya devam eden yangın ve sel felaketleri için derin bir üzüntü içinde olduğumuzu belirtmek isteriz. Ayrıca Ankara'da göçmenlere yönelik yaşanan şiddet olaylarını da kınıyor, nefret söyleminin bir an önce son bulmasını umuyoruz. Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri olarak yaşanan acıları paylaştığımızı bir kez daha kamuoyuna iletiyoruz.
Bilindiği gibi öğrencilerimiz, Rektör Vekili Naci İnci'nin aldığı hukuksuz ve keyfi kararlar nedeniyle Feyzi Erçin'in ve Can Candan'ın üniversitemize verdiği değerli katkılardan mahrum bırakılmıştır; öğrencilerimizin mağduriyetleri sürmektedir. Bu hafta boyunca da ders vermesi engellenen ve üniversitemizdeki görevlerine son verilen iki hocamız için her öğleden sonra nöbet tutarak hocalarımızın işlerine iadelerini talep etmeyi sürdürdük. Ayrıca bu hukuksuzluğun hedefinde olan hocalarımız davalar açtılar. Feyzi Hocamız Yaz ve Güz dönemlerinde ders vermesinin engellenmesine karşı ayrı ayrı iki dava açtı. Can Hocamız da göreve son verme işleminin durdurulması ve iptaline dair bugün ilk davasını açtı.
Orta Doğu Çalışmaları alanının dünya çapında en saygın akademik kuruluşlarından biri olan Middle East Studies Association of North America / Kuzey Amerika Orta Doğu Çalışmaları Derneği (MESA) de iki hocamızın görevden alınmasını eleştiren bir mektubu Cumhurbaşkanı Erdoğan'a iletti. Mektupta, bu uygulamanın akademik özgürlükleri ve öğrencilerin eğitim hakkını ağır bir şekilde ihlal ettiği vurgulandı.
Bu yanlıştan dönülmesini, ulusal ve uluslararası akademik camiada tepki çeken bu kararların ivedilikle geri alınmasını talep ediyoruz.
Mevcut yönetim altında üniversitemizin yaşadığı tüm hasarlar, Rektör Vekili Naci İnci ve yardımcılarının üniversitemizi yönetmeye yetkin olmadıklarını, bu yönetime katkı sunanların yıllar boyunca çalıştıkları üniversitenin işleyiş mekanizmalarını bilmediklerini, üniversitemizin demokratik, çoğulcu ve özgürlükçü kurumsal kültürünü içselleştirmediklerini defalarca göstermiştir. Üniversitemizde mevcut yönetim hakkında oluşmuş bu ortak kanaatin önemli bir göstergesi de 30 Temmuz’da yaptığımız rektör adayı belirleme oylaması oldu. Oylamanın sonucu açıktır: Naci İnci ve Gürkan Kumbaroğlu’nun adaylıkları, yüzde doksanı aşan bir oranla öğretim üyeleri tarafından onaylanmamıştır. Boğaziçi Üniversitesi olarak aday belirleme oylamasında güvenoyu almış 17 Rektör adayını destekliyoruz.
Üniversitemizdeki tüm birim, fakülte ve enstitülerin müdür ve koordinatörleri seçimle göreve gelmelidir. Şeffaf ve demokratik yollardan belirlediğimiz Sosyal Bilimler Enstitüsü ve Fen Bilimleri Enstitüsü müdürlerimiz bir an önce görevlerine atanmalıdır.
Bir kez daha atanmış ve görevden alınmış Melih Bulu’nun yönetiminde üniversitemize onarılması güç hasarlar veren Naci İnci, Gürkan Kumbaroğlu ve Fazıl Önder Sönmez’in vekâleten yürüttükleri görevlerinden ve bir gecede kurulan Hukuk Fakültesi’ne atanmış Selami Kuran’ın görevlendirilmiş Muzaffer Eroğlu ile usulsüzce ÜYK’ya seçilmiş Haluk Özener’in istifalarını talep ediyoruz.
Türkiye’de demokratik ve katılımcı ilkelere dayalı bir üniversite ideali gerçekleşene kadar: Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz!" (İstanbul/EVRENSEL)