Milas'taki yangından etkilenen köylülerle konuştuk: Geçim kaynağımız çam ve zeytinlik

Özer AKDEMİR
Eda AKTAŞ
Muğla

Muğla’nın Milas ilçesinde yaklaşık 10 gün boyunca devam eden yangınlar kontrol altına alındı. Toplamda 11 mahalle ve köy yangından etkilenirken, 16 bin 155 hektarlık ormanlık alan kül oldu, yüzlerce hektar zeytinlik ve tarım arazisi de zarar gördü. Yangından etkilenen bölgelerde insanlar yavaş yavaş evlerine geri dönerken, merkezi ve yerel yönetimler de hasar tespit çalışmalarına başladı.

"ÇAMLAR BİTTİ, ARILAR ARTIK GELMEYECEK"

Köyün geçim kaynağının zeytin ve arıcılık olduğunu, çamların tamamının zeytinleri ise yüzde 70’inin yandığını ifade eden Bekir Karaçayır, “Arılarımız bu mevsimde İç Anadolu'da bulunur. Bu nedenle yangından kurtuldular. Normalde Ağustos’un 15’inden sonra arılar buraya gelirdi bal çıktığı için ama çamlar bitti artık arılar gelmeyecek” dedi. Karaçayır, “Zeytinyağı işletmecisiyim. Bol bir sezonda 500 ton pirina yapardım. 20-25 ton arasında ondalık alırdım. Zararım benim yıllık olarak 500-600 bin lira olur. Köylünün geliri buydu. En az yağ yapan burada 3-5 ton yapardı. Dağlık bölge olduğu için yağ kalitesi güzel olurdu. Ben neyin hasar tespitini yaptıracağım bilmiyorum. Anlatamam kimseye açıkta bir şey yok ama iş saham gitti. ‘Evin yandı mı iş yerin yandı mı’ diye soracak, yok deyince ‘geçiş olsun’ deyip gidecekler ama benim için tüm bölge yandı” diye konuştu.

Köylülerin birçoğunun termik santralde çalıştığını ve ayrıca zeytincilikle uğraştığını aktaran Karaçayır, “Gençlerin durumu şimdi sadece termik santrale kaldı. Zaten göç veriyorduk, şimdide gençler iş için Milas’a gidecek” dedi.   

 "MALZEMELERİMİN BULUNDUĞU DEPOLARIM YANDI"

Çökertme mahallesinde konaklama ve yemek iç üzerine bir tesisi işleten İbrahim Günyay da “Yangın 35-40 kilometre uzakta olduğu için başta biraz daha rahattık. Ama müşterilerimize hazırlıklı olmalarını söyledik. Sonra göz göre göre alevlerin buraya gelişini izledik. Gerekli müdahale zamanında yapılmadı, yangın çok hızlı ilerledi” diyerek olay gününü anlattı. 

Ormana en yakın evin kendisine ait olduğunu ve hem evi hem de dükkanı hızlıca boşattıklarını anlatan Günyay, “Yangın evlere ulaşmasın diye ağaçları temizlemeye başladık. Sonra botla ayrıldık ama 10 dakika sonra geri geldik ve dumandan hiçbir yer görünmüyordu. Evi ve dükkanı burada olanlarla birlikte evler de yanmasın diye sabaha kadar yangını söndürmeye çalıştık. Malzemelerimin bulunduğu depolarım yandı. Zarar gördük” dedi.

10 günün kendileri için çok zor geçtiğini ifade eden Günyay, “Müşterilerimiz alanı boşattı. Bir hafta 10 günü nasıl yaşadık çok hatırlamıyorum. Burayı söndürdük başka yerler yandı. Biz sezonun bittiğini düşündük ama sağ olsun dostlarımız kampanya başlattı. Denizimiz ve işletmelerimiz hâlâ duruyor. Tekrardan turizmi canlandırmaya çalışıyoruz. Yoksa sezonu büyük kayıplarla bitmiş olacaktık. Neyse ki hâlâ çalışır durumdayız” diye konuştu.