16 Ağustos 2021 01:21

Elektrik kesintileri çiftçiyi mağdur ediyor: ‘Urfa varlık içinde yokluk yaşıyor!’

Urfa’nın ilçelerinde çiftçiler DEDAŞ’ın yüksek faturalarına ve elektrik kesintilerine karşı haftalardır eylemde. Çiftçiler, sorunun çözümünü istiyor.

Elektrik kesintileri çiftçiyi mağdur ediyor: ‘Urfa varlık içinde  yokluk yaşıyor!’

Fotoğraf:MA

Mahsum KARA
Diyarbakır

Urfa’nın ilçelerinde çiftçiler DEDAŞ’ın yüksek faturalarına ve elektrik kesintilerine karşı haftalardır eylemde. Evrensel’e konuşan HDP Şanlıurfa Milletvekili Ayşe Sürücü, “Atatürk Barajının yanı başında bulunan Urfa kenti varlık içinde yokluk yaşıyor” diyerek, neden çiftçilere destek çıkılmadığını sordu. CHP Şanlıurfa Milletvekili Aziz Aydınlık ise kesintiler yüzünden tarladaki ürünlerin kuruyacağını, çiftçiliğin bitirileceğini söyledi.  

KORKU İMPARATORLUĞU YARATILMIŞ

Ülkenin gidişatına bakıldığı zaman mevcut iktidar tarafından bir korku imparatorluğu yaratıldığını ifade eden HDP Şanlıurfa Milletvekili Ayşe Sürücü, “Toplumun her kesimi emekçisinden çiftçisine kadar en demokratik tepkiyi gösteren, sürecin gidişatına dur diyen herkes adeta susturulmayabçalışılıyor. Bugün Urfa’da çiftçilerin yaşadığı sorun da aynı şey. Şu an bölgede DEDAŞ adeta bir beylik ilan etmiş durumda. Yaşanan bu durumlar bugün oluşan bir durum değil son birkaç yıldır oluşan ve devam eden bir durum, çiftçiler mağdur ediliyor. Elektriğin özelleştirilmesiyle birlikte DEDAŞ şirketi her gün farklı bir ilçenin ve bir köyün elektriğini kesiyor, trafolarını söküyor. Bu yaz sıcağında insanlar ne tarlasını sulayabiliyor ne bahçesini sulayabiliyor ne de içme suyu bulabiliyor. Viranşehir, Hilvan, Suruç ve Siverek ilçelerinde günde sadece birkaç saat elektrik veriliyor. İnsanlar gerçekten ciddi bir sıkıntı yaşıyor” dedi.

İKTİDAR ÜÇ MAYMUNU OYNUYOR

Sürücü, bölgede yaşanan elektrik kesintilerinden dolayı yaşanan mağduriyetlere dair meclise kanun teklifi ve birçok kez soru önergesi verdiklerini söyledi. Sürücü, “Partimize doğru dürüst bir dönüş yapılmadı. İktidar adeta burada üç maymunu oynuyor; görmüyor, duymuyor, bilmiyor. Bölgede DEDAŞ sorunu artık kangrenleşen bir soruna dönüşmüş durumda, gerçekten artık bıçak kemiğe dayandı diyebiliriz. Örneğin DEDAŞ abartılı faturalarla gidip tarlara bağlı elektrikleri kesiyor ama baktığımızda kullanılan elektrik ile kesilen faturalar arasında uçurumlar var. Biz bunları kesin ve net olarak biliyoruz elimizde somut deliler var. Diğer bir konuda tarlalarda trafo olmamasına rağmen tarla sahiplerine fatura kesilmiş, bu durum gerçekten çok saçma. Düşünün Atatürk Barajının yanı başında bulunan Urfa kenti varlık içinde yokluk yaşıyor. İnsanlar içme suyu, elektrik bulamıyor. Bilecik’e bağlı üç köyün içme suyu yok. Düşünün Fırat nehrine uzaklığı 2 kilometre olan bu köyler su sıkıntısı yaşıyor” dedi.

BİR TARIM POLİTİKASI YOK

Yaşanan sorunların tamamının iktidarın tarıma dair doğru bir politika üretmemesinden kaynaklı olduğunu ifade eden Sürücü, “İnsanların nasıl yaşadıkları, hayatlarını nasıl sürdürdükleri iktidarın umurunda bile değil. Bakın Urfa Türkiye’nin tarım noktasında üçüncü büyük şehri. Urfa bir tarım kenti ama her yıl on binlerce insan yaşadıkları sorunlardan ve geçim sıkıntılarından dolayı mevsimlik tarım işçisi olarak yüzlerini batıya çeviriyorlar. Neden Urfa topraklarında insanlara imkân sağlanmıyor? Neden kooperatifçilik, seracılık ve tarım alanında benzeri teşviklerle insanlar burada idame edilmiyor? İnsanlar neden bulundukları yerde hayatlarını devem ettiremiyorlar? Neden çalışmak için başka yerlere gidiyorlar? İşte bunların hepsi iktidarın yanlış politikalarının sonucudur. İktidarın Kürtlerin yaşadığı illerde maalesef bir tarım politikası yok. İktidar ithalat politikalarıyla gününü kurtarmaya çalışıyor. Ülkede üretimi bitirdiler, pamuğu, mercimeği, nohudu ve buna benzer tarıma dayalı birçok ürün artık bu ülkede çok az yetiştiriliyor ve dışa bağımlı kalıyoruz. Daha önce dünyada kendi kendine yetebilen 7 ülke arasında bulunan Türkiye’nin şu anda ithalat politikalarıyla nedeniyle böyle bir durumu ortadan kalkmış durumda” dedi.

ÇİFTÇİLİK BİTİRİLMEK İSTENİYOR

Bölgede yıllardır devam eden sorunların çiftçiliği bitirmeye dair bir politika olduğunu belirten Sürücü, şunları söyledi: “Yaşananlara karşı tepkisini gösteren insanlar gözaltına alınıyor, demokratik haklarını kullandıklarında müdahale ediliyor ve yaralanıyor. Akçakale’de elektrik kesintilerini protesto eden iki çiftçi müdahale sonucu yaralanmış ve gözaltılar var. Viranşehir ilçesinde yol kapatan çiftçiler gözaltına alındı. Artık bıçak kemiğe dayandı. İnsanların elinden ekmekleri, geçim kaynakları alındı. İktidar halkı desteklemiyor, DEDAŞ’ın yanında yer alıyor. Çiftçilerimiz haklı oldukları bir konuda tepkilerini ortaya koydular. Maalesef var olan iktidar bu çiftçilerin sesini duymak yerine adeta üzerinde bir korku politikası yaratıp cezalandırıyor. İktidarın kelepçeyle, biber gazıyla, gözaltıyla çiftçilere yaklaşmasını kabul etmiyoruz sonuna kadar haklı olan çiftçimizin yanındayız” dedi.  

KESİNTİLERDEN DOLAYI İNSANLARIN MALI GİDİYOR

Elektrik kesintilerine dair hiçbir önlemin alınmadığını belirten CHP Şanlıurfa Milletvekili Aziz Aydınlık, “Üç yıldır devam eden bir sorun var. Üç yıldır biz bu sorunu her zaman dile getiriyoruz ama devlet buna dair ne bir adım atmış nede bir çözüm bulmuştur. Çiftçiler her yıl bu durumları ve sıkıntıları yaşıyor. Maalesef bu çiftçilere sahip çıkan hiç kimse yok. Yaşanan olayları yakından takip ediyoruz. Bir çiftçi kendi hakkını ararken gözaltına alınıyor ve yurtdışı yasağı getiriliyor. Buradaki insanlar daha kendi tarlalarına giremiyorlar. Bu cezaların veriliyor olması çok üzücü bir durum. Biz çiftçilerin mağdur edilmesine karşı çıkıyoruz” dedi.

Özellikle pamuk ve mısır sezonunda insanların mağdur edildiğini ifade eden Aydınlık, “Öyle bir durumda siz çiftçinin elektriğini ve suyunu keserseniz ektiği pamuğu, mısırı ve buğdayı kuruyacak, doğal olarak da çiftçide buna tepki olarak sesini yükseltecek. Bizler 7 gün 24 saat çalışma yürütüyoruz. Halkla görüşüyoruz, yaşanan sorunları mecliste dile getiriyoruz ama pek bir faydası olmuyor” dedi.

TEPKİ GÖSTEREN VATANDAŞA MÜDAHALE EDİLİYOR

Sorunlara karşı tepkilerini gösteren çiftçilerin üzerinde bir korku politikasının yaratılmak istendiğini belirten Aydınlık, “Çiftçilere yönelik bu kadar korku politikası olmasa DEDAŞ bu kadar güçle ve askeriyle çiftçilerin üzerine gitmezdi. Daha yeni Haran’da DEDAŞ, çiftçilerin elektriğini kesip trafolarını sökmüşler. Ve buna tepki gösteren vatandaşa müdahalede bulunulmuş bir TOMA vatandaşın ayağı üzerinden geçmiş. Devlettin TOMA’sı vatandaşı ezmiş. Bugün ayağı üzerinden geçer yarın Allah göstermesin bu insanların hayatına mal olacak şeyler olur. DEDAŞ neden bu kadar güçlü? Neden trafoların tamamı sökülüyor? Neden çiftçilerin elektrikleri kesiliyor? Bunların sorulması lazım. Bunlara engel olunması lazım. Urfa’da bir milyon dönüme yakın ekili mısır ve pamuk arazileri var su kesintisinden dolayı bunların hepsi kuruyup gidecek. Artık her şeyi dışarıdan getiriyoruz. Çiftçi ekmesin, çiftçi olmasın ve çiftçilik bitsin istiyorlar” dedi.

Çiftçilerin borçlarından dolayı pamuk, buğday ve mısır destelemesine DEDAŞ tarafından el konulduğunu belirten Aydınlık, “Çiftçinin hakkı olan destekleme paralarını vatandaşın haberi olmadan banka hesaplarından paraları çekiyorlar. Dünyada böyle bir kanun yok, sen vatandaşın parasını gasp ediyorsun. Biz DEDAŞ hakkından vazgeçsin, parasını almasın, bedava elektrik versin demiyoruz. Biz onların da haklarını korumak zorundayız ama insanların bu kadar mağdur edilmesine karşıyız. İnsanlara karşı bu kadar şiddet kullanılmasının bir anlamı yok. Bir mağduriyet oluşurken onunla birlikte onlarca mağduriyet meydana geliyor” diye konuştu.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Yağma iklimi

Yağma iklimi

Enerji şirketlerinin patronlarının bizzat yönetimine girdiği Saray iktidarı, “iklim değişikliğiyle mücadele” adı altında sermayeye yeni kaynak aktarma hazırlığında. İktidarın Meclise getirdiği tasarıya göre karbon emisyonu ticareti sistemi kurulacak, “atmosferi kirletme hakkı” alınıp satılan bir mala dönüşecek. Sistem karbon ticareti zenginleri yaratırken, halka zehir kalacak.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
CHP'li belediyelere silkeleme ve sabah dörtte operasyonlar yapılırken AKP'li Sincan Belediyesine Cumhurbaşkanlığı bütçesinden 30 milyonluk bağış yapıldığı iddia edildi.

Evrensel'i Takip Et