Basında ‘Yunus Emre Sansürü’
Gazetemizde geçtiğimiz Pazar günü manşetten duyurduğu “Yunus Emre’ye Sansür” haberi yankı uyandırmaya devam ediyor. Önceki gün Radikal gazetesi sansür haberini sayfasına taşırken, dün de Melih Aşık Milliyet gazetesindeki köşesinde bu konuya yer verdi. PEN Türkiye Merkezi ise yaptığı açıklamayla Yunus Emr
Lise 2 (10. sınıf) öğrencilerine okutulan kitapta, “Aşkın aldı benden beni, bana seni gerek seni” dizeleriyle bilinen ‘İlahi’nin “/Cennet cennet dedikleri/Birkaç köşkle, birkaç huri/İsteyene ver onları/Bana seni gerek seni/” dörtlüğüne yer verilmemişti.
Orhan Alkaya, Ataol Behramoğlu, Sennur Sezer, Gülsüm Cengiz, Mustafa Köz ve Hilmi Yavuz görüşlerini açıklayarak sansüre tepki göstermişti.
Cemil Geçmen ve Yeliz Bursalıoğlu tarafından hazırlanan kitapla ilgili olarak da Fırat Yayınevi yetkilileri kitabın Talim Terbiye Kurulu’ndan onaylı olduğunu söylemişti.
SÖZLER ÇIKARILIYOR AMA OKUYANLAR ÖLDÜRÜLMÜYOR!
Melih Aşık, Milliyet gazetesindeki köşesinde Yunus Emre’ye yapılan sansürle ‘bazı kafaların 500 yıldır değişmediğini’ vurguladı. Ders kitabındaki İlahi’den çıkarılan, Cennet cennet dedikleri/Birkaç köşkle, birkaç huri/İsteyene ver onları/Bana seni gerek seni/ dörtlüğüne dayanarak Şeyhülislam Ebusuud Efendi’nin Yunus Emre gibilerin “öldürülmesi mubahtır” fetvası verdiğini hatırlattı.
Aşık, yazısının son bölümünde “500 yıldır bazı kafalar değişmedi diyoruz ama yine de hakkını yemeyelim... Yunus Emre’nin sözlerini kitaplardan çıkarıyorlar ama okuyanları öldürmüyorlar!” diyerek Hükümete ve Milli Eğitim Bakanlığına ironik bir gönderme yaptı. (KÜLTÜR SERVİSİ)
KUVVETLE KINIYORUZ
ULUSLARARASI Yazarlar Örgütü PEN Türkiye Merkezi ise yaptığı yazılı açıklamayla Yunus Emre’ye uygulanan sansürü kınadı. Açıklamada, “Yunus Emre’nin şiirine uygulanan sansür bağlamında Talim Terbiye Kurulu ile Milli Eğitim Bakanı sorumlu konumdadır. Bu sansürü yapanlar ile onaylayanları kuvvetle kınıyoruz.” denildi.