19 Ağustos 2021 00:40

Eğitim emekçilerinden ortak mücadele çağrısı: Korkmadan greve gitmeliyiz

Sorunlarının ortak olduğunu anlatan eğitim emekçileri, yaşanan sorunlar karşısında sendikaların ortak taleplerle güç birliği yapması gerektiğini vurguluyor.

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Kamu emekçilerinin 2021-2022 yıllarını kapsayacak toplu sözleşmesinde hükümetin teklifi ilk yıl için 5+6, ikinci yıl için 6+6 oldu. Konfederasyonların tepki gösterdiği teklifi ve toplu sözleşme sürecini konuştuğumuz farklı sendikalara üye eğitim emekçileri, bu düşük teklifin kabul edilmemesini istiyor. Sorunlarının ortak olduğunu anlatan eğitimciler, sendikaların ortak taleplerle güç birliği yapması gerektiğini vurguluyor.

Herhangi bir sendikaya üye olmayan bir eğitim emekçisi, Memur-Sen’e bağlı Eğitim-Bir-Sen’den sendikacıların aldığı maaşların 10 binlerle ifade edildiğini belirterek, “Yüzde 5+6 zam önerisine ses çıkaracaklar mı göreceğiz. Bu kadar olmaz. Herkes gibi itirazımız var. Aslında bir ortak imza çıkarsak iyi olur diye düşünüyorum. Esasen sendikalar bu zamanda birleşmeyecekler de ne zaman birleşecekler” dedi.

"BİZİ KUTUPLAŞTIRDILAR AMA HEPİMİZ ZAM İSTİYORUZ"

Türk Eğitim-Sen üyesi bir öğretmen, “Sendikanın bir avantajını görmüyorum, görmedim. Verilen zammı da göremeyeceğiz, vergi dilimine girince geri alacak o zammı. Okullar açılınca yol masrafı, yemek masrafları artacak. İki takım elbiseye ayıracak parayı kenara koyamıyoruz. Bu toplu sözleşmede nasıl bir hak elde edebiliriz? Savunduğumuz şeyler ortak ama sağ taraftan hiçbir sendika birleşmez. Şimdi sendikaların başındakiler birilerinin ağzına bakıyorlar, milletvekili olmaya bakıyorlar. Eskiden sokağa çıkıyorduk, eylemler yapıyorduk; şimdi basın açıklamalarının ötesine geçmiyoruz. Birimize sağcı, birimize solcu, birimize dinci deyip kutuplaştırmışlar; iyi de hepimiz zam istiyoruz. Yeni bir hak kazanıldığı zaman bu hepimize yansıyacak” diye konuştu.

"BU BÖLÜNMÜŞLÜK İKTİDARIN İŞİNE GELİYOR"

Eğitim Sen üyesi bir eğitim emekçisi de şöyle diyor: “Burada karşılıklı bir mücadele var. Buna göre de bir oran çıkıyor. Bir tepki var ancak bu alana yansır mı, mücadeleye dökülür mü ondan emin değilim. Bakıyorsun onunla görüşmeyiz bununla görüşmeyiz. Sendikaların birbiri ile görüşmeme tutumunu doğru bulmuyorum. Gerçekçi olmalıyız, gücümüz ortada, bunu görmek lazım. İktidar çalışanların, sendikaların gücünü, neyi ne kadar yapabileceğini bildiği için o oranla geliyor. En azından ortak hareket etme görüşmeyi belki bir üst noktaya taşıyabilir. Yoksa bu bölünmüşlük, iktidarın işine gelir.”

"FEDAKARLIK SÜREKLİ BİZDEN İSTENMESİN"

Yetkili sendika Eğitim-Bir-Sen’e üye bir öğretmen “Komik vallahi, kabul edilecek bir yanı yok! Kamu işçisi zam oranları açıklandı. Onlar da aynı ülkede yaşıyor, biz de aynı ülkede yaşıyoruz, o da aynı enflasyon rakamlarıyla karşı karşıya, onun da alım gücü aynı, onunla aynı marketleri kullanıyoruz, aynı şeyleri yiyip içiyoruz; bizim enflasyonumuz düşük mü? Memura 3600’ü verecekler gibi görünüyor. Onu verip susturacaklar. Ama bunun benim maaşıma bir yansıması yok ki, bugünkü sorunlarımı çözmüyor. 3600’ü sonra da verseler benim için fark etmez. Zaten Cumhurbaşkanı sözünü verdi, seçimden önce verecekler. İşçileri 500 TL seyyanen zamla susturmuş oldular, bize de 3600’ü verdik diyecekler. Sendika da bunu bir kazançmış gibi sunacak. Açıkçası nedenlerini onlara sıralayıp sendikamdan istifa edeceğim. Şimdi ‘Yangınlar, seller oldu, eylem yapsak şimdi sırası mı’ diyecekler, ama sendika da anlatmalı, ‘Evet zor günler geçiriyoruz, ama bu fedakarlığı sadece sağlıkçılardan ve öğretmenlerden istemeyelim. Bu ne eşitlikle ne de insan hakları ile bağdaşır’ demeli. Bizlerin sorunlarını doğruca aktaracak sendikalara ihtiyaç var.”

"GÜCÜMÜZÜN FARKINDA DEĞİLİZ"

Bir öğretmen de oranların istedikleri seviyede olmadığını belirtiyor. Her zaman böyle olduğunu ifade eden öğretmen, büyük grevler, iş bırakmalar olması gerektiğini söylüyor. Konuştuklarında herkesin şartlardan rahatsız olduğunu söyleyen öğretmen, üzerlerinde çok baskı olduğunu ve eğitim emekçilerinin elindeki gücün farkında olmadığını vurguluyor.

"KORKMADAN GREVE GİDİLMELİ"

Eğitim-İş üyesi bir eğitim emekçisi de sendikaların siyasi görüşlerini bir tarafa koyup memurun hakkı adına bir araya gelmesi, korkmadan grev hakkını kullanması gerektiğini ifade ediyor. Eğitim emekçisi, bu zam teklifinin kesinlikle kabul edilmemesi gerektiğini vurguluyor.

Türk Eğitim-Sen üyesi bir öğretmen de teklifleri yetersiz bulduğunu, aşılması gereken ilk engelin birleşmek olduğunu vurguluyor. Eğitim-İş üyesi iki öğretmenle konuştuğumuzda biri böyle bir hükümetten yüzde 40 istemenin gerçekçi olmadığını, istemenin ötesine geçmeyeceğini ve bu yüzden grev yapmak gerektiğini söylüyor. Diğeri de bu zam teklifine şaşırmadığını belirterek sadece eylemlerin faydası olmayacağını ve hükümet değişmeden yapılacak çok bir şey olmadığını düşünüyor.

"HER İŞYERİNDE BİRLEŞMELİYİZ"

Toplu sözleşmedeki gelişmeleri ve bu konuda neler yaptıklarını sorduğumuz Eğitim Sen Ankara 4 No’lu Şube Başkanı Eyüp Kösedağı, işyeri gezilerinde konuştukları öğretmenlerin en az yüzde 40’lık bir ücret artışının altındaki zammı kabul etmek istemediklerini gördüklerini aktardı. Hükümetin toplu sözleşmeyi ücret zammına sıkıştırmak istediğini ama kamu emekçilerinin 3600 ek gösterge, işyerlerinde yöneticilerin liyakatsizliğine mobbinge, kreşlere ilişkin de önemli talepleri olduğunu kaydeden Kösedağı, “En kısa zamanda işyeri temsilcilerimizle toplanıyoruz. Orada da bir durum değerlendirmesi yapacağız. Yereldeki sendika yönetimleri ile görüşüp, bu teklifin kabul edilemez olduğunu, emekçilerin birlikte mücadele örgütlemesi gerektiğini kamuoyu ile paylaşmayı planlıyoruz. Ki zaten her sendikadan emekçiler taleplerinin kazanılması mücadelesinde sendikaların birlikte mücadelesini olmazsa olmaz olarak görüyor. Öyleyse tüm işyerleri için söylüyorum; işyeri işyeri birleşmeye başlamalıyız; aramızda sendika, siyasi görüş, ırk, din, dil olası her türlü ayrımı bir kenara koyduk, ortak taleplerimiz var ve bunlar kazanılıncaya kadar da mücadele edeceğiz. Sendikalarımızdan da talebimiz bu yöndedir; ortaklaşın ve tüm emekçilerin onay vereceği bir sözleşmeyi kazanıncaya kadar da birlikte mücadele edin” dedi. (Ankara/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

DEDAŞ'ı protesto ettiği için gözaltına alınan 11 çiftçi serbest bırakıldı

SONRAKİ HABER

İngiltere'de savaş karşıtları ve Afganlar parlamento oturumu sırasında eylem yaptı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa