Karaborsa eğitim: Okullara kayıtta her şeyin başı para!
Eğitimin yükü velilerin sırtında. Kayıtta velilerden istenen paranın yanı sıra A4 kağıdı, temizlik malzemesi hatta posta pulu isteniyor. Öğretmen seçimi ve adres dışı kayıtta ise rakamlar astronomik.
Fotoğraf: Hasan Metin Taşkıran/Evrensel
Hasan Metin TAŞKIRAN
İstanbul
Pandemide okulları en uzun süre kapatan ikinci ülke olan Türkiye’de yetkililer bu kez okulların 6 Eylül’de açılacağını duyurdu. MEB, pandemi nedeniyle okullara ek bütçe ayırmazken okulların ihtiyaçları yine velilerin omzuna yıkılıyor. MEB’in her yıl ‘Kayıtta para alınmıyor’ diye inkar ettiği kayıt parası ve bağış sorunu da sürüyor. Okullarda kayıt için paranın yanı sıra velilerden kağıt ve temizlik malzemesi de isteniyor.
İstanbul Şirinevler ve Ataköy’de çocuklarını ilkokula kayıt ettirmek için gelen velilerle görüştük. Veliler, kayıt sırasında paranın yanı sıra sıvı sabundan, deterjana, posta pulundan A-4 kağıdına kadar okul ihtiyaçlarının kendilerinden ‘bağış’ adı altında istendiğini söyledi.
MEB VERMİYOR, VELİ VERSİN
Bölgedeki velilerden biri, kayıt parası için “Tabii ki zorlamıyorlar, ‘İlla vereceksiniz’ diye. Ama okullara ayrılan bütçe de ortada. Böyle olunca bizden istiyorlar. Bizler de veriyoruz” diyerek anlatıyor durumu. Şirinevler’de konuştuğumuz bir başka veli ise okul kaydı için kendisinden sıvı sabun, A-4 kağıdı gibi malzemelerin istendiğini anlatıyor. Nedenini sorduklarında ise veliye ‘Okulların bu malzemelere ihtiyacı var ve MEB bunları karşılamıyor’ cevabını verilmiş.
"CEBİMDE MİNİBÜS PARAM KALDI"
Okula kayıt için iki çocuğuyla birlikte gelen bir veli de ‘Kayıt için sizden neler istendi?’ sorumuza, adres bilgileri, kağıt, temizlik malzemesiyle birlikte ‘bağış’ adı altında para istendiğini de ekliyor. İki çocuğu için de bağış parası istendiğini belirten veli “Cebimde 310 TL vardı, 300’ünü verdim, 10 TL’ye bakıyorlar. Minibüs paramı da mı vereyim?” diye sorarak kayıt sırasında yaşadıklarını anlatıyor. Okul yöneticilerine neden bu paraları istiyorsunuz diye sorduğunda ‘Devlet, bir temizlik görevlisinin ücretini karşılıyor, diğerini de biz okul olarak topladığımız paralarla karşılıyoruz’ yanıtını verdiklerini söyledi.
"DEVLET OKULUDUR İSTEMEZLER SANIYORDUK"
Başka bir okulun önüne gittiğimizde yakınında bulunan kırtasiyedeki bir afiş dikkat çekiyor: ‘Kayıt evrakları bulunur, A-4 kağıdında ŞOK fiyatlar” bu afiş bile bize neler yaşandığını gösteriyor. Okul önünde kayıttan yeni çıkan velilerin yanına yaklaşıyoruz. Okul bahçesinde babasıyla “sek sek” oynayan kızın annesiyle konuşuyoruz, çocuklarını anaokuluna yeni kaydetmişler daha doğrusu edecekler çünkü okuldan aldıkları IBAN bilgilerine yatıracakları 240 TL’yle kayıt tamamlanmış olacak. Veli, bu paranın yanı sıra devlet anaokuluna eğitim süreci boyunca her ay 120 TL daha ödeyeceklerini ekleyerek “Devlet okuludur istemezler sanıyorduk meğer doğruymuş her ay ödeme yapmamız lazım, yapacağız mecbur” ifadelerini kullanıyor.
ATAKÖY’DE PARA MİKTARI ARTIYOR
Sosoyoekonomik olarak Şirinevler’den daha iyi durumda olan Ataköy’de ise rakamlar daha yüksek. Ataköy’de okul kaydını yeni tamamlamış bir veli, kayıt için gelenlerden 1000 TL ile 5 bin TL arasında kayıt parası istendiğini belirtiyor. ‘Bu durumu nasıl karşılıyorsunuz?’ diye sorduğumuz veli “Devlet okullara yeterince bütçe ayırmıyor, okullarda mecburi olarak bu paraları istiyor” diye cevap veriyor.
"OKUL İÇİNDE ÖZEL SINIFLAR VAR"
Eğitim Sen İstanbul 9 No’lu Şube Başkanı Hüseyin Özev, devlet okullarında eğitim düzeyinin bölgeden bölgeye fark ettiğini belirterek “Veliler de adresinde olmayan iyi okula çocuğunu kaydedebilmek için çaba sarf ediyor. Burada da velilerden yasal olmayan bir biçimde 5 bin ila 10 bin TL arasında paralar isteniyor” dedi. Kadrosu değişmemiş yerleşik düzeni olan okullara veliler tarafından güven duyulduğunu dolayısıyla bu okulların daha çok tercih edildiğini söyleyen Özev, “Öğretmenler Bağcılar, Güngören, Esenler gibi ilçelerde zorunlu görevlerini bitirdikten sonra ayrılıyor kalıcı olmuyor. Ancak Bakırköy, Ataköy, Avcılar gibi yerlerde öğretmen kadrosu oturmuş durumda. Veliler, bu bölgelerdeki okullara çocuklarını kaydetmek için istenen paraları vermek durumunda kalıyor” diye konuştu. Bazı okullarda özel sınıflar dahi oluşturulduğunu, bu sınıflara kayıt için ekstra ücret istendiğini ve bu uygulamaların MEB tarafından bilindiğini aktaran Özev, “Bütün bunlar MEB’in yanlış uygulamaları sonucu ortaya çıkıyor. Devletin okullara yatırım yapmamasından kaynaklı okullar arasında fark oluşuyor. Devlet bir şekilde eğitimi paralı hale getirdi” diye konuştu.
OKULLARIN BİLİNEN GERÇEĞİ "BAĞIŞ"
Gözde TÜZER
İstanbul
Okulların açılması yaklaşırken velilerin tek gündemi bu. Eğitimin ticarileştiği, velilerden istenen “bağış”larla yıllardır bilinen ve kanıksanan bir gerçek maalesef.
Konuyla ilgili sohbet ettiğim İstanbul Avrupa yakasındaki bir anaokulu müdürü “Milli eğitim sadece 1 görevlinin giderini karşılıyor. Biz en az 5 görevli çalıştırmak zorundayız. Tuvaletten, yemeğe çocuklarla ilgilenilmesi gereken pek çok konu var” diyor. Peki okul görevlilerin giderini nasıl karşılıyor? Müdür anlatıyor: “Milli eğitim veliye ‘Okula para verme’ diyor, bize ‘Giderlerini karşıla’. Aslında milli eğitimin demek istediği ‘Veliden istediğini alabilirsin ama beni veliyle muhatap etme.”
PAZARLIKLA 4 BİN 500 LİRA
Anaokullarından daha da büyük bir “bağış” sorunu ilkokullarda yaşanıyor. İstanbul Avrupa yakasında yaşayan ve çalışan Sevgi, çocuğunu tam gün okula yazdırmak istediğinde okulun 5 bin liralık “bağış” isteğiyle karşı karşıya kalıyor. Uzunca pazarlıklar sonucunda ise 4 bin 500 liraya oğlunu okula kayıt ettirebiliyor. Aynı okula başka bir semtten gelen bir veliden istenen “bağış” ise 7 bin 500 lira.
"ÖĞRETMENİMİ GÖRECEK MİYİM?"
Peki okula başlayan ancak gidemeyen çocuklar? 1.5 yıldır okula gitmiyorlar ve kafaları da bir hayli karışık. Velilerin okullarla ilgili çocuklardan duydukları sorular ise şöyle: “Dersler yine online mı?”, “Öğretmenimi görebilecek miyim?”, “5 gün mü gideceğim okula?”, “Bahçede arkadaşlarımla oynayabilecek miyim?”, “Maske takmak zorunda mıyım?”
PANDEMİDE DE SINIFLAR 40 KİŞİLİK
Vural NASUHBEYOĞLU
İstanbul
İstanbul Anadolu yakasında oğlumun kaydı için gittiğim okulda gazetede günlerce dikkat çektiğimiz gerçekle yüz yüze geliyorum.
MEB, okullarda pandemi hazırlığı yapmadığı için sınıf mevcutlarının 40’ı aşabileceğini söylüyor okul müdürü. "Pandemide nasıl olur, neden ek derslik açmıyorsunuz" diye sorduğumda, okul yönetimlerinin böyle bir yetkisi olmadığı cevabını alıyorum.
Müdür, ayrıca ek derslik açılsa bile ek öğretmene ihtiyaç olacağını ve ek öğretmen ataması yapmadığını hatırlatıyor. Mahalledeki tek ilkokul olduklarını belirten müdür “Beklentimiz bazı velilerin çocuklarının kaydını başka bir okula alması ihtimali” diyor.
Okulların 6 Eylül’de açılacağından da pek ümitli olmayan müdür ekliyor: “Okullarla ilgili birçok kararı televizyonlardan duyuyoruz. Uyum haftası başlayacakmış ama bize resmi yazı gelmedi.”
300 TL kayıt parası, 3 A4 kağıdı ve bir tahta kalemiyle kaydı yaptırıp kafamdaki sorularla çıkıyorum okuldan.