Mülteci çocuk: 12 yaşındayım, 8 yıldır ayrımcılık görüyorum
Altındağ'daki saldırı sonrası mültecilerin tedirginliği arttı. 12 yaşındaki Suriyeli mülteci Ahmet, saldırıların ardından maruz kaldıkları ayrımcılığın arttığını anlattı.
Eylem NAZLIER
İstanbul
“Yeter artık biz de insanız. Irkçılık, ayrımcılık yapmayın. 12 yaşındayım 8 yıldır ayrımcılık görüyorum. Bana bunları yaşatandan hesap sorun, Suriye’yi bu hale getirenlerden hesap sorun. 12 yaşındaki çocuktan değil” diyor Ahmet...
Ahmet, 4 yaşındayken ailesiyle birlikte Suriye’deki savaştan kaçıp Türkiye’ye geldi. 8 yıldır İkitelli’de 2 göz odalı bir evde annesi ve sekiz kardeşiyle birlikte yaşıyor. Ahmet’le geçen yıl ağabeyleriyle röportaj yapmak için evlerine gittiğimde karşılaşmıştık. Sonrasında aileyle görüşmelerimiz ara ara devam etti. Geçtiğimiz günlerde Ahmet’in annesi aradı. Ahmet’in benimle görüşmek istediğini söyledi. Ertesi gün buluştuk. 1 yıl geçmiş Ahmet’i görmeyeli, epey uzamış. Geçtiğimiz yıl Ahmet’in ağabeylerine göre bir nebze ‘şanslı’ olduğunu düşünmüştüm. Çünkü eğitim hayatı devam ediyordu. Ahmet’le görüşmeden sonra öyle olmadığını fark ettim.
"KORKUDAN PARKA GİDEMİYORUM"
Ankara Altındağ’da Suriyelilere dönük saldırılarla birlikte kendini eve hapsettiğini anlattı Ahmet. Daha önce de sürekli ayrımcılıkla karşılaştığını söyleyen Ahmet, "Böyle haberler duyduğumda sırf dışarıdakilerden laf duymamak için evden çıkmıyorum. Korkudan parka gideceğim gidemiyorum. Kardeşlerimin de rüyasına girdi, anneme ‘Burası Ankara mı?’ diye soruyorlar" diye anlatıyor son haftalarını.
"OKUL İYİYDİ AMA SOKAKTA AYRIMCILIK GÖRÜYORUM"
7. sınıfa geçen Ahmet salgın döneminde uzaktan eğitime erişememiş. Okula giderken yaşamının daha güzel olduğunu söyleyen Ahmet, "Okul sokaktan daha güzeldi. Orada bana güzel davranıyorlardı. Öğretmenim çok iyiydi. Okulda kimse bana ‘Pis Suriyeli’ demiyordu. 3 yıl okula gittim hiç ayrımcılık görmedim. Ama sokakta ayrımcılığa uğruyorum. Sokaktan ne huzur aldım ne zevk aldım" diye özetliyor.
12 YAŞINDA ÇOCUĞA "NİYE SAVAŞMADIN?" SORUSU
Komşusunun 6 yaşındaki çocuğunun kendisine "Ülkende niye savaşmadın?" diye sorduğunu söyleyen Ahmet, "Küçücük çocuğa öğrettikleri şeye bak. Orada ben savaşabilir miyim? Bizim başımıza gelen şeyler sizlerin de başına gelebilirdi. Suriyelilerle alıp veremediğiniz ne var ki?" diyor. Ahmet, uğradığı ayrımcılıklar nedeniyle oluşan duygusunu "Bence insanların çoğu kötü, iyilerle ara sıra karşılaşıyorum" diyor. Ahmet bu cümlesinin ardından ‘kötü’ye açıklık getiriyor:
"Kötülerle çok karşılaşıyoruz. Hani diyorlar ya ‘Ülkenize gidin’, nereye gidelim. Her yer moloz altında, nerede yaşayalım, elektrik yok, su yok, iş yok orada. Bazıları da ‘Bayramda tatile gidenlerin ardından kapıları, sınırları kapatın’ diyorlar. Orası biraz güzel bir yer olsa çoktan gitmiştik. Biz gitsek her şey düzelecek mi? Düzelmez bence…"
"SAVAŞ ÇIKARANLAR BİZİ ÜLKEMİZDEN ETTİLER"
"Biz böyle olmasını çok mu isterdik" diye soran Ahmet, "Bize değil Suriye’yi böyle yapana hesap sorun, bana bunları yaşatana hesap sorun. Daha 12 yaşındayım. Savaşı çıkaranın Allah belasını versin, bizi ülkemizden ettiler. Daha ülkemi görmedim" diye isyan etti.
Ahmet’in annesi giriyor söze. Altındağ’da yaşanan olayların diğer çocuklarının psikolojisini bozduğunu ifade ediyor:
"Anne ‘Suriye’ye gidelim, bizi istemiyorlar’ diyorlar. Suriye düzelse giderim, 8 yıldır bu hakaretleri duyuyoruz. Çocuklar sabah işe korka korka gidiyor. Maskeyi koronadan değil; kendilerini saklayacağını düşündükleri için takıyorlar. Ben de yolda Arapça konuşmamaları için tembihliyorum. Zoruna gidiyor tabi. Ahmet geçen gün Instagram’da Halep’in eski fotoğrafını paylaşmış. 35 yaşındaki adam kapıma geldi; ‘O kadar seviyorsanız Suriye’ye gidin’ diyor. 12 yaşındaki çocuğa söylüyor bunu. İnsanlar eskiden bu kadar zalim değildi. Şimdi ayrımcılık giderek artıyor."