Bursalı metal işçileri: Bir dahaki TİS sürecinde daha da batacağımız belli
Türk Metal’in MESS sözleşmesiyle ilgili açıkladığı taslakta ücretlere yüzde 27 oranında zam istendi. İşçiler bu oranın pazarlık rakamı olduğunu belirterek, görüşmelerde daha da düşeceğini vurguluyor.
Türk Metal Sendikası, MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi'ndeki taleplerini açıklamak için basın toplantısı düzenledi | Fotoğraf: Muhammed Yaylalı/AA
Uğur ÖKDEMİR
Bursa
MESS grup sözleşmesi öncesi açıkladığı taslakta yüzde 27 talep eden Türk Metal’e üye işçiler, bunun bir pazarlık oranı olduğunu hatırlatıyor. Pazarlık sonrası ciddi bir düşüş yaşanacağının ön görülebilir olduğunu ifade eden Bursa’daki metal işçileri, “Bir dahaki TİS sürecine daha ağır bir borç batağı içinde gireceğiz” diyor.
19 yıldır Renault fabrikasında çalıştığını söyleyen işçi yüzde 27’lik oranın pazarlıkla ineceğini belirterek, “Sendika Genel Başkanı başından beri pandemi koşullarında çalıştık sıra patronlarda dedi. Bizler hastalanan arkadaşların boşalttığı bantlarda daha fazla çalışmaya zorlandık. Sendikanın bu süreçte işçilerin pandemiye karşı korunması için yaptığını, söylediği hiçbir şey olmadı. O nedenle söylediklerinin arkasında olmalarını bekliyorum. Açıklanan enflasyon rakamlarının gerçeği yansıtmadığını hepimiz biliyoruz. Türk-İş’in açıkladığı yoksulluk rakamları da ortada” dedi.
Bir başka Renault işçisi “Pandemide dip dibe virüsle koyun koyuna çalışırken ses çıkarmayan sendika yöneticileriyle zor. Çalıştık şimdi kazanacağız demişler. Çalıştık demek yetmez, dünyanın her yerinde üretim dururken insan yerine koyulmadık çalıştırıldık. Bize lolo yapmayıp bari söyledikleri rakamın arkasında dursunlar, pandemide arkamızda durmadılar ama biz onların arkasında dururuz” dedi.
‘PANDEMİDE ÇALIŞTIRILDIK’
“Yüzde 27 ile oturup en fazla yüzde 20 ile kalkılır” diyen bir BOSCH işçisi de şöyle devam etti: “Diğer üç 6 ay enflasyon oranında zam alınacağı için bir dahaki toplu sözleşme geldiğinde metal işçisi bugünkünden daha ağır bir borç batağının içinde olacak. Keşke Pevrul Kavlak cip krizinde işverenle kurduğu empatiyi, resmi enflasyonun çok üzerinde enflasyonla boğuşan metal işçisiyle kursaydı.”
Pandemi sürecinde hastalanmalarına rağmen çalıştıklarını dile getiren bir başka BOSCH işçisi de “Ne için? Alman, Fransız, İtalyan, İspanyol, Amerikan patronları daha zengin olsun diye. Bir aşıyı 1 ay kapanmayı bile çok gördüler bize. Hükümet, MESS ve Türk Metal iş birliği yaparak zorla fabrikalarda çalıştırdılar bizi. Ya aç kalacaksın ya korona olup çıkacaksın dediler. MESS’e kapıkulu olmaktan başka hiçbir şeye yaramayan Türk Metal greve çıkacak cesareti bile gösteremiyor. Pandemide ücretli izin bile alamayan, her ekonomik krizde çıkartılacak işçilerin isim listesini patronla, müdürlerle beraber hazırlayan bu sendikanın da alacağı zam da yapacağı sözleşme de bu olur” dedi.
‘MEMUR-SEN MEMURU SATTI, TÜRK METAL İŞÇİYİ SATACAK’
Memur-Sen’in imza attığı rakamları hatırlatan işçi, “Memur-Sen memuru sattı, Türk Metal de işçiyi satacak. Yüzde 27 imiş, alacağın yarısı. ’98 girişli 2000 girişli 2013’lülerin saat ücretleri zaten yüksek. Olan yine yeni girmiş olanlara oldu. Her 3 ayda bir elektriğe, suya, doğal gaza, mazota, benzine, market fiyatlarına ve pazara yağmur gibi zam geliyor. Bu pazarlığa oturduğun rakam bile çok komik. İlla iş birliği mi yapman lazım? Bence gerçek enflasyon en az yüzde 50. MESS ile beraber işçileri atmakla korkutup, bu işten sıyrılamazsınız. İşçiler öfke, kin biriktiriyor azınlıkta da olsa. Günlerin neler götürüp getireceğini kimse tahmin edemez” dedi.
MAKO işçisi ise “Memur sözleşmelerini düşündüğümüzde yüzde 20 bizim için iyi bir rakam. Kamudaki sözleşmeler bu haldeyken biz yüzde 20 zam alırsak kimsenin sesi çıkmaz” dedi.
