Sağlık Bakanı: Hastaneye yatanların yaklaşık yüzde 90'ı tam aşılı olmayan kişiler
Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısı sonrası konuşan Bakan Koca, "Vefat edenlerin yüzde 10'u tam aşılı kişiler. Vefat edenlerin yüzde 90'ı ya aşı olmamış ya da eksik aşı olmuş" dedi.
Bilim Kurulu | Fotoğraf: Aytuğ Can Sencar / AA
Koronavirüs Bilim Kurulu, bugün Sağlık Bakanı Fahrettin Koca başkanlığında, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer ve YÖK Başkanı Erol Özvar’ın katılımıyla toplandı. Toplantı sonrası açıklama yapan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "500 bine yakın aktif vakaların yüzde 81'i tam aşılı olmayan kişilerdir. Vefat edenlerin yüzde 10'u tam aşılı kişiler. Vefat edenlerin yüzde 90'ı ya aşı olmamış ya da eksik aşı olmuş" dedi.
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, YÖK Başkanı Erol Özvar ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Bilim Kurulu toplantısının ardından ortak basın açıklaması düzenledi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın açıklamaları şöyle:
"Bugün itibariyle aktif vakalarımızın %81'i tam aşılı olmayan kişilerdir. Yani 500 bine yakın olan vakamızın %81'i tam aşılı olmayan kişilerdir. Hastanede yatan hastaların %90'ını da aşı olmayanlardır. Vefat eden vatandaşlarımızın %90'ı ya hiç aşı olmamış ya da aşıları eksik kişilerdir.
"18 yaş ve üzeri nüfusumuzun yüzde 78'inden fazlası tek doz, yüzde 60'ından fazlası da iki doz aşıyla aşılanmış durumda. Sizlere aşı programımıza başlarken tünelin ucundaki ışık göründü demiştim. Bugün tünelin çıkışı görünüyor diyebilirim. Acı hatıralarımıza dönmemek üzere arkamıza bakmadan ilerlemek zorundayız"
"Yeni dönemde vakalarımız artık 15-45 yaş arasında en yoğun"
"Salgın, aşısızların salgını olmaya devam ediyor. Olay çok net. Onun için bizim bir an önce aşılarımızı tamamlamamız gerekiyor. Vakaların yüzde 83'ü aşısını tamamlamayan, hastane yatış ve ölümlerin yüzde 90'ı aşısını tamamlamayanlardan oluşuyor. Dolayısıyla aşısızların salgını olmaya devam ediyor. Olay çok net. Bizim bir an önce aşılarımızı tamamlıyor olmamız gerekiyor"
"Aşılanmayanların okula alınmaması gibi bir durum söz konusu değil"
"Öğretmenler arasında aşılama oranları yükseliyor"
"Okulları açık tutmak en önemli ödevimizdir. Okullarda kalabalık ortamlar oluşmaması için tedbirleri ve kuralları içeren rehberleri uygulayacağız"
"Aşı bizi koruyor. Belirli bir süre aşı ile tam koruma sağlanabiliyor. Bu bakımdan bir kere daha sizlere sesleniyorum, aşınızı olun kendinizi ve toplumu koruyun"
"18 yaş ve üstü üniversite öğrencileri için (aşı) tanımladık. 15 yaş ve üstü için de tercihe bırakmıştık. 12 yaş üstü kronik hastalığı, ek hastalığı olan çocuklarımız için de ayrıca tanımlama yaptık. Bugün gündeme gelen konulardan bir tanesi, 12 yaş üzeri zorunlu değil, 15 yaş üzeri yapıldığı gibi tercihe bırakarak devam edilmesi gerektiği kanaatindeyiz. Yani aşının zorunlu olarak yapılmasını çocuklarda değil, ek hastalığı olanlar için önemsiyoruz, tanımladık ve önemli görüyoruz. Ama 12 yaş üstü de 15 yaş üstü olduğu gibi tercihe bağlı yapılabilir."
"Sputnik ile ilgili 200 bin kişi için doz gelmişti, yani 400 bin. Sputnik ile ilgili birinci ve ikinci dozun farklılığı var, aynı aşı değil. Birbirinden farklı. O nedenle gelen aşı farklılığından ötürü biz yeni dönemde, özellikle dün de temasa geçmiş olduk, hızla daha yoğun hem bir hem ikinci doz aşının gelmesi için gayret içindeyiz. Testleriyle ilgili şu an yapılanlarda sorun yok. Ama yeni bir aşı tipi özellikle Rusya'dan bu anlamda olabilirliğiyle ilgili yaklaşımlar oldu. Onunla ilgili de görüşmelerimiz devam ediyor. Üretimle ilgili çalışmalar devam ediyor. Yerel bir firmayla çalışmalar bir noktaya geldi ama daha üretim safhasına gelmiş değil. Ben çok uzayacağını düşünmüyorum."
"Hatırlatma dozu 7 ay sonra mı, 8 ay sonra mı, 9 ay sonra mı onu çalışmalarımızla görmüş olacağız zaten. O zaman söylemiş oluruz ama İsrail'deki sonuçlarını biliyoruz. 8 ay sonra gerektiği şeklinde özellikle riskli grupta daha önemli oldu. İnaktif aşı için de bu anlamda 3'üncü doz aşının çok önemli olduğunu ben çok söylemeye çalıştım"
"Vatandaşlar aradan 3 ay geçti ise mutlaka aşısını yaptırıyor olmalı. Yani inaktif aşı için söylüyorum. Bu aşıyı tamamlamamış olanların da 3 aydan sonrası için diyorum, riskli hastalık grubunda yine karşımıza sorun olarak çıktığını da biliyoruz. Onun için yeni dönemde rakamları bu kadar net söylüyorum, diyorum ki, vakaların yüzde 83'ü aşısını tamamlayamayanlar. Hastanede vefat edenlerin yüzde 90'a yakını aşısını tamamlamayanlar. Dolayısıyla toplamda 62 milyon 18 yaş ve üstü aşılanması gereken vatandaşımız var. Peki aşısı tamamlanmış olan kişilerin sayısı ne kadar? 34,5, 35 milyon. 35 milyonun vaka yükü yüzde 13, hastane yükü yüzde 10. Aşılanmamış olan 18 yaş altı düşük olduğu için yüzde 2'lerde olduğu için onu katmadan söylüyorum. Geriye kalan 28 milyon yüzde 83 vaka, yüzde 90'a yakın hastane yükünü oluşturuyor. Aşı bu kadar etkili, bunu tartışmanın anlamı yok."
"Milli Eğitim ile ilgili de özellikle gençlerimizin, evlatlarımızın temas ettiği kişilerin bu anlamda aşılanmalarını öncelikle, değilse PCR istenmesi gerektiğiyle ilgili genel bir yaklaşım zaten oldu. Başka bir alanda bunu gündeme taşıyalım diye düşünmüyoruz. Daha çok şu dönemde üzerinde durduğumuz aşılanma oranlarını yükseltmek istiyoruz. Bu toplumun 'aşı karşıtlığı' ifadesini kullanmak istemiyorum. Bu toplumun bu anlamda bir sorunu olduğuna inanmıyorum. Yüzde 98 oranında evlatlarına birinci günden itibaren 13 farklı aşıyı yaptıran bir toplumuz biz. Bu anlamda bir sorun olduğunu düşünmüyorum. En fazla illa bir şey denecekse, aşının ertelenme durumu olduğunu düşünüyorum. Biz gerekirse vatandaşımıza her ortamda anlatmayı, ayağına giderek bu aşıyı yaptırabileceğimizi göstermek istiyoruz. Bu vatandaşımızın bir şekilde itiraz edebileceği, yaptırmak istemediği bir aşı olduğunu doğrusu düşünmek istemiyorum."
"Almanya 102 milyon. 2-3 hafta sonra Almanya'nın aşı doz sayısını da geçmiş olacağız. Bu anlamda bizden önceki ülkelerin hepsi nüfusu bizden fazla olan ülkeler ve önümüzdeki dönemde biz aşılanma oranının daha da artacağını, Avrupa ülkelerinden bizden daha fazla aşı yapan şu an Almanya dışında bir ülke yok ve olmayacak diye düşünüyoruz."
"Gençlerimizle ilgili 17, 18 ve 19 yaş en az 1 doz aşısını, toplam 1 milyon 970 bin kişiden bahsediyorum yani 2 milyona yakın kişiden bahsediyorum, en az bir doz aşını yaptıran gencimizin oranı yüzde 87,29. İki doz aşısını yaptıran da yüzde 49,98, yani yüzde 50. Dolayısıyla ben her geçen gün bu oranların giderek yükseleceğini ve sorunun, pandeminin giderek kontrol altına alınabileceğini inanıyorum. Önümüzdeki dönemde Turkovac aşımızın da devreye girmesiyle biraz daha bu anlamda oranlarımızın yükseleceğini inanıyorum."
"Özellikle biz şu dönemde kısıtlamaları gündemimize almadık. Hareketlilik yoğun bir şekilde artmış oldu. Hareketliğin arttığı dönemde temasın bir şekilde olduğu, yakınlaşmanın olduğu, mesafenin korunmadığı, maske kullanımının giderek azaldığı bir dönemin olduğunu görüyoruz ve bu bulaşın giderek daha kolay olduğunu ve vaka sayısının arttığını görmüş oluyoruz"
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer'in açıklamaları şöyle:
"Yüz yüze eğitime geçilmesi bir tercih olmaktan çıkmış zorunluluk haline gelmiştir. Okullarımız ilk açılan ve son kapatılan yerler olmalıdır. Yüz yüze eğitim için gerekli adımları Sağlık Bakanlığı ile birlikte attık atmaya devam ediyoruz. Okullarımızın bu süreçte hazırlanabilmesi için 650 milyon lirayı tüm il ve ilçelerimizdeki okullarımıza göndermiş bulunuyoruz. 2020-2021 eğitim öğretim yılı için tüm okullarımıza 223 milyon TL'lik bir ödenek gönderilmişti. Maskeden dezenfektana, temizlik malzemelerinin alınmasına kadar hijyen ortamının sağlanmasıyla ilgili her türlü hazırlığı yaptık. 58 bin okulumuz için 113 bin temizlik personelini görevlendirdik. Salgın sürecinde okullarımızın hijyen ihtiyaçlarını karşılayacak güce de sahibiz, finansman kaynağına da sahibiz."
"Öğrencilerimizin, öğretmenlerimizin ve eğitim çalışanlarımızın en az düzeyde etkilenmeleri için kararlar aldık. Uluslararası kuruluşlar eğitimin yüz yüze devam etmesinin hayati önem taşıdığının altını çiziyorlar. Uzaktan eğitim ne kadar başarılı olursa olsun asla yüz yüze eğitimin yerine geçemez. Çocuklarımızın arkadaşları ve öğretmenleri ile sınıf ortamında eğitim görmesi elzemdir. Okullarda alınması gereken önlemler rehberini 81 ilimize gönderdik. Okullarımızda ihtiyaç duyulan maske, dezenfektan ve temizlik malzemeleri ihtiyaçlarıyla ilgili de tüm okullara ihtiyaçlarını gönderdik"
"Bildiğiniz gibi eğitim ve öğretim 6 Eylül'de başlıyor ama uyum eğitim haftası ve okul öncesi sınıflar için başladı. Okul öncesi ve birinci sınıf toplam 2 milyon 259 bin 422 öğrencimiz 2 gündür okullarına gidiyorlar. Bu 2 günlük süreç olumlu bir şekilde tamamlandı. Öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin buluşma hazzı her şeye değerdi. 6 Eylül itibariyle de haftada 5 gün okullarımızın kapılarını açıyoruz. Eğitimin kesintiye uğramaması için sadece bize sorumluluk düşmüyor, velilerimize, servis şoföründen kantin çalışanlarımıza kadar tüm paydaşlarımıza düşüyor. Lütfen kurallara harfiyen uyalım, bu kurallara riayet edelim ki bir daha okullarımız kapanma sorunu ile yüz yüze kalmasın"
YÖK Başkanı Erol Özvar'ın açıklamaları şöyle:
"Akademik yıl açılışı ay sonunda ya da ekim ayının başında yapılacak. Üniversitelerimiz akademik faaliyetlerine devam etmektedir. Salgında kampüslerimizi kapatmadık"
"Üniversitelerimiz hibrit modeli ile birlikte yüz yüze ders yapma imkanlarının yanı sıra derslerinin bir kısmını, derslerin yüzde 40'nı online yapabilme yetkisine haizdir. Kampüste uygulanacak kurallara ilişkin birer kılavuz çalışması gerçekleştirdik"
"Üniversitelerimiz yüz yüze eğitimin yapılabilmesi ve sürdürülebilmesi için gerekli tedbirleri almış oldular. Biz YÖK olarak geçen sene olduğu gibi bu sene de gerek kampüs ortamlarında gerekse eğitim öğretim süreçleri ile ilgili bütün üniversitelere yönelik bir kılavuz hazırladık. Bu kılavuzları Sağlık Bakanlığımız ve Bilim Kurulu üyelerimizin tavsiyeleri ile hazırladık ve üniversitelerimiz ile paylaştık” (HABER MERKEZİ)