ALÇEP: Aliağa’nın dünyanın çöplüğü olmasına izin vermeyeceğiz
Aliağa Çevre Platformu, Gemi Söküm Tesisinden alınan numunelerde asbest tespit edilmesine dair açıklamasında "Tehlike sokaklarımızda, evlerimizin, işyerlerimizin içerisine geldi" dedi.
Fotoğraf: Evrensel
Aliağa Çevre Platformu (ALÇEP), Aliağa'da asbest tespit edilmesi üzerine basın açıklaması yaptı. Emekli-Sen Aliağa Temsilciliği'nde yapılan açıklamada basın metnini ALÇEP adına Zeki Küçükakyüz okudu.
Küçükakyüz, “Gemi söküm tesislerinde mevcut yasal düzenlemelere sadece kâğıt üzerinde uyulmakta, uygulamada ise çevre, iş sağlığı ve güvenliğine yönelik önlemler yeterli düzeyde alınmamaktadır. Gemi sökümde yaşanan iş cinayetleri de ulusal basında sıklıkla yer almaktadır” dedi.
"TEHLİKE SOKAKLARIMIZDA, EVLERİMİZİN, İŞYERLERİMİZİN İÇİNDE"
“Aliağa Çevre Platformu (ALÇEP) ve Asbest ve Tehlikeli Atıklar Derneği (ASTA) işbirliği ile 27 Temmuz- 5 Ağustos tarihleri arasında Aliağa‘da 55 noktasından alınan numunelerin analizleri bağımsız akredite laboratuvarda yapılmış, Gemi Söküm Tesisi içerisinden alınan numunelerde asbest liflerinin tespit edilmesi ile de bilimsel olarak asbest varlığı kanıtlanmıştır. Artık sözün sonu gelmiştir. Tehlike sokaklarımızda, evlerimizin, işyerlerimizin içerisine kadar gelmiştir. Kanser olmak, ölmek istemiyoruz” diyen Küçükakyüz, Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar'ı da Aliağa halkının yanında mücadeleye davet etti.
"ZEHİR SOLUMAK, KANSER OLMAK İSTEMİYORUZ"
Küçükakyüz, “İlgili devlet kurumları mutlaka Aliağa Gemi Söküm İşletmesi’nde detaylı asbest araştırma ve ölçümleri yaptırarak sonuçları kamuoyu ile paylaşmalıdır. Gemi Söküm Tesisleri, gemilerin sökümü sırasında asbestli söküm çalışmalarının mevzuatımızda yer alan yönetmeliklere göre yapılıp yapılmadığının tespiti için, bilim insanları ve basın kuruluşlarına açılmalı ve asbestli söküm çalışmaları bu alanda uzmanlaşmış tarafsız kuruluşlarca denetlenmelidir” diye konuştu.
Küçükakyüz son olarak, “Bizler Aliağa İlçesi’nin sahipleriyiz ve 3-5 gemi söküm firmasının rantı uğruna; işçilerimizin ve bizim sağlığımızın bozulmasına, deniz, hava ve toprağımızın yani ekosistemimizin bozulmasına ve kirletilmesine izin vermeyeceğiz. Son olarak diyoruz ki; Aliağa’nın dünyanın çöplüğü olmasına izin vermeyeceğiz. Zehir solumak, kanser olmak istemiyoruz” dedi. (İzmir/EVRENSEL)