Fransa’da mahkeme, Lafarge’in 'terörizmi finanse etmek' ile yargılanmasına hükmetti
Fransa'da, çimento şirketi Lafarge'nin IŞİD'i finansmandan ötürü "insanlığa karşı suça ortaklıkla" suçlanabilmesinin önü açıldı.
Paris Temyiz Mahkemesi | Fotoğraf: Yusuf Özcan / AA
Fransa'da Yüksek Ceza Mahkemesi, çimento şirketi Lafarge hakkında, Suriye'deki faaliyetleri nedeniyle dava açılması gerektiğine hükmetti. Lafarge, "terörizmi finanse etmekle" suçlanıyor.
Savcılık Lafarge'ı, ülkedeki iç savaş sırasında bir fabrikasında üretime devam edebilmek için IŞİD'e milyonlarca dolar aktarmakla suçluyor.
Şirket ise İslamcı militanlara bilerek ödeme yapmadığını söyleyerek kendisini savunuyor.
Yapılan ödemeler, Avrupa Birliği yaptırımlarının da ihlali anlamına geliyor.
MAHKEME KARARI
Fransa'da ceza mahkemelerinde en üst yetkili mahkemenin verdiği karar, Lafarge'ın Suriye'deki ticari faaliyetleri sırasında "insanlığa karşı işlenen suçlara ortak olduğu" suçlamasıyla yargılanmasının yolunu açmış oldu.
Yüksek Mahkeme, alt mahkemenin daha önce verdiği şirket lehindeki kararı bozdu ve şirketin "terörizmi finanse etmek" suçlamasıyla yargılanması gerektiğine hükmetti.
Savcılar Lafarge şirketinin Suriye'de iç savaşın en yoğun olduğu dönemde ülkenin kuzeyindeki bir çimento fabrikasında üretimi sürdürebilmek için IŞİD'e 15 milyon dolar ödediğini iddia ediyor.
Daha sonra İsviçre şirketi Holcim'le birleşen Lafarge, 2011 yılında Suriye'de faaliyet gösteren kendisine bağlı bir şirketin, silahlı gruplarla pazarlık yapmaları için bazı arabuluculara ödemeler yaptığını kabul ediyor ama "bilerek teröristlere ödeme yapmadığını" vurguluyor.
Yüksek Mahkeme'nin kararı ise Lafarge için çok büyük bir darbe olarak görülüyor.
YOLSUZLUKLA MÜCADELE DERNEĞİNDEN AÇIKLAMA
Yolsuzlukla mücadele derneği Sherpa ile ECCHR yetkilileri, yargı sürecini ve beklentilerini AA'ya değerlendirdi.
ECCHR'den avukat Cannelle Lavite, Yargıtay'ın kararının ilk defa çok uluslu bir şirketin "insanlığa karşı suça ortaklıkla suçlanmasına" izin verebilecek sembol bir karar olduğunu ve silahlı çatışma bölgelerinde faaliyet gösteren, bu çatışmaları besleyen ya da onlardan çıkar sağlayan şirketlere güçlü sinyal gönderdiğini savunuyor.
"Yargıtay, şirketlere 'sadece iş yaptıkları' gerekçesinin, ortaklarının suçlarındaki cezai sorumluluklarından aklanamayacakları sinyalini gönderdi" diyen Lavite, Yargıtay'ın Lafarge'a bu suçlamanın yeniden yöneltilmesine dair kararı farklı hakimlerden oluşan heyetin vermesini istemesinin davada gecikmelere yol açacağını vurguladı.
Lavite şunları kaydetti:
"Lafarge da Fransa devleti de insan haklarına saygıyı içeren uluslararası hukuka uymak zorunda. Eğer Fransız devlet aktörlerinin sorumluluğuna işaret eden belgeler varsa güncel soruşturmanın bunları dikkate alacağını, sorgu hakimlerinin Lafarge gibi Fransız devletinin de muhtemel cezai sorumluluklarını inceleyeceğini umuyoruz."
Sherpa'nın başkanı Franceline Lepany, Lafarge ve yöneticilerine karşı "insanlığa karşı suçlara ortaklık, terörü finanse etmek ve başkalarının hayatını tehlikeye atmak" suçlamalarının yöneltildiğini, şirketin bu suçlamalardan "insanlığa karşı suçlara ortaklığın" düşürülmesi talebini temyiz mahkemesinin kabul ettiğini, kendilerinin de konuyu yargıya götürdüğünü, Yargıtay'ın da bu temyiz mahkemesinin kararını bozduğunu hatırlattı.
Lafarge'ın Fransız devletinin istihbarat birimlerinin bilgisi dahilinde IŞİD ile anlaştığına dair belgeler için "Umarız bu unsurlar devam eden soruşturmaya dahil edilecek ve gerekli önlemler alınacak. Uzun vadede doğrudan devlet değil ama dönemin bakanlarına karşı soruşturma açılabilir" diyen Lepany, bu noktada devlet yetkililerinin yargılandığı Cumhuriyet Adalet Mahkemesinin devreye gireceğini söyledi.
SORUŞTURMA 2018'DE BAŞLAMIŞTI
Lafarge hakkında soruşturma başlatılmasına, şirketin iç soruşturmasında silahlı gruplara yaptığı ödemelere ilişkin kanıtlar ortaya çıktıktan bir yıl sonra 2018 yılında karar verilmişti.
Şirketin iç soruşturmasında Celebiye'deki fabrikanın tesisin açık kalması ve çalışanların korunması için "kabul edilemez" önlemler alındığı sonucuna varılmıştı.
Suriye'deki fabrika 2014'te kapandı ve bir yıl sonra Lafarge'ın İsviçre şirketi Holcim ile birleşmesi sonucu LafargeHolcim şirketi kuruldu.
Şirketin 80 ülkede yaklaşık 80 bin çalışanı bulunuyor.
LafargeHolcim Yönetim Kurulu Başkanı Beat Hess soruşturma sırasında, "Suriye'deki fabrikamızda olanlardan gerçekten çok üzgünüz ve yaşananları öğrendikten sonra kararlılıkla hareket ettik. Soruşturma geçirenlerden hiçbiri artık şirketimizin personeli değil" demişti. (HABER MERKEZİ)