Rıza Bey Apartmanı davasında sanıklar sorumluluğu kabul etmedi
Depremde 37 kişinin yaşamını yitirdiği Rıza Bey Apartmanı davasında ifade veren tutuklu sanık İnşaat Mühendisi Tamer Paker, “Maliyetli olduğu için bazı mühendisler inşaatlarda istihdam edilmedi" dedi.

Fotoğraf: DHA
İLGİLİ HABERLER

Rıza Bey Apartmanı iddianamesinde 9 sanık için 20'şer yıl hapis istemiyle dava açıldı

Depremde yıkılan Rıza Bey Apartmanı’nın sorumlusu kim?

İzmir depreminde yıkılan Rıza Bey Apartmanı'nın fenni mesulü tutuklandı
İzmir'de 30 Ekim 2020'de Sisam (Samos) merkezli meydana gelen depremde 37 kişinin yaşamını yitirdiği Rıza Bey Apartmanı'na dair 4’ü tutuklu 9 sanıklı davanın ikinci duruşması bugün İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Duruşmaya Rıza Bey Apartmanı'nda yakınlarını kaybedenler ve İzmir Depremzedeleri Dayanışma Derneği (İZDEDA) Başkanı Haydar Özkan ve dernek üyeleri katıldı.
Davanın ilk duruşmasına pandemi tedbirleri doğrultusunda getirilmeyen tutuklu 3 sanığın ifadesi alınmaya başlandı. Rıza Bey Apartmanı müteahhitti tutuklu sanık Hasan Hüseyin Özkan'nın duruşmaya katılmak istememesi nedeniyle SEGBİS üzerinden ifade vermek istediği belirtildi.
“MALİYET” DENİLEREK MÜHENDİSLER ÇALIŞTIRILMAMIŞ
Duruşmada tutuklu sanık İnşaat Mühendisi (Statik Mühendisliği Sorumlusu) Betonerme Proje Sorumlusu Tamer Paker'in ifadesine geçildi. Tamer Paker ifadesinde, bilirkişi raporundaki teknik bilgileri tekrarlarken kendisinin sorumlu olmadığını söyledi. Mal sahibini tanımadığını ve proje alanına hiç gitmediğini söyleyen Paker, "Hasan Hüseyin Özkan'la hiç tanışmadım. İnşaat alanında kontrol sorumluluğum yok. Hiç kontrol yapmadım" dedi.
Bilirkişi raporunda tespit edilen hatalara katıldığını söyleyen Paker, savunmasında maliyetli olduğu için o dönem de bazı mühendislerin inşaatlarda istihdam edilmediğini söyledi. Paker'e müşteki avukatların, “1993 yılında yapılan binanın 6 yıl sonra ki 1999 yılında ve 12 yıl sonra 2005 yılındaki depremde hasar alan binada sorumluluğunuz yok mu?” sorusuna cevap veremedi. Peker soruları yanıtsız bıraktı.
Paker, kendisinin sorumluluğu olmadığını söylerken, avukatların, “Zemin konusun sorumluluğunuz yok mu” sorusuna, imar izninin belediyelerin yetkisinde olduğunu söyleyerek, kamunun sorumluluğunu vurguladı.
İnşaat ruhsatı alınmadığını bilmediğini söyleyen Paker'e müşteki avukatlarının “denetim yaptınız mı” sorusuna, "Benim kontrol yetkim yok" dedi. Sanık Avukatlarının Paker'e “sorumluluk kimin” sorusuna Peker, "Çizilen projenin uygulamasında sorumluluk Fenni Mesulün ve müteahhittin sorumluluğundadır" şeklinde cevap verdi.
EPOKSİ İŞLEMİ YAPAN KİMLER?
Sanık Tamer Paker'in avukatı, “1999 ve 2005 yılındaki depremlerin ardından binada yapılan epoksi işleminin sorumlularının ortaya çıkarılması gerekirdi. İddianame bu açıdan önemli eksik olmuştur. Binada yapılan Epoksi işleminde sorumluluğu olanların ve belediye yetkililerinde burada olması gerekir” dedi. Paker'in avukatı ısrarla proje denetiminde sorumluluğun İnşaat Mühendisleri Odası ve belediye yetkililerinde olduğunu söyledi.
Sanık Paker'in Avukatı yaptığı savunmada Bilirkişi Raporu'nda eksiklikler olduğunu tekrar bir bilirkişi raporu hazırlanmasını talep etti.
SORUMLU KİM?
Pekre’den sonra tutuklu sanık Durak Kaya'nın savunmasına geçildi. Kendisinin hiçbir sorumluluğu olmadığını ileri süren Kaya, inşaatlarda çalışma düzenleri olduğunu ve kendisinin daha çok tekniker sorumluluğu olduğunu, binadaki teknik sorumluluğu olmadığını söyledi. Kaya, tutukluluk durumunun kaldırılmasını talep ederek, "Benim hiçbir sorumluluğum yok" dedi.
Kendisinin inşaat alanına hiç gitmediğini Kızılkanat İnşaat A.Ş.'de görevli olup, projelere "Sürveyan" olarak imza attığını anlatan Kaya, "Belediyelerle yapılan anlaşma gereği imza atardım ve hiçbir şekilde malzeme kontrol görevim yoktu" diye ekledi.
“HERHANGİ BİR EĞİTİMİM YOK FAKAT BÜTÜN İNŞAATI KENDİM YAPTIM”
Duruşma öğleden sonra sanık ve bir kısım müştekinin ifadeleriyle devam etti. Sanık müteahhitti Hasan Hüseyin Özkan SEGBİS üzerinden ifade verdi. 37 kişinin yaşamını yitirdiği Rıza Bey Apartmanı'nın müteahhiti Hasan Hüseyin Özkan, "Vicdanım rahat" dedi.
Özkan, “Benim bu işlerle ilgim yok. Mühendis ve mimarlar beni tanımadıklarını söylüyorlar. Sorumluluklarını yerine getirmeyenler beni tanımıyor. Ben bu binayı tertemiz teslim ettim. Ben bu binanın bu hale geldiğini çok sonra öğrendim. Satış işleminden sonra görmedim” dedi.
“Benim herhangi bir eğitimim yok. Fakat bütün inşaatı kendim yaptım. Projeye uygun olup olmadığını kontrole geliyorlardı” diyen Özkan, mahkeme başkanının “Ali Serdar Bayram gelip inşaatı kontrol ediyor muydu?” sorusuna “Gelip gidiyor, kontrol ediyorlardı. Ama kimler olduğunu tanımıyor, hatırlamıyorum” diye cevap verdi.
DURUŞMA 19 KASIM'A ERTELENDİ
Mahkeme başkanının, "1999 ve 2005 depremlerinde yaptığın binada hasar olmuş, sana bilgi verildi mi?" sorusuna Özkan, kendisine hiçbir bilgi verilmediğini iddia etti. Epoksi yapıldığından haberi olmadığını söyleyen sanık Özkan, mahkeme başkanının "Zeminin farklı olduğunu gördüğünüzde farklı bir inşaat yaptınız mı?" sorusuna, "Farklı bir inşaat yapmadım" dedi. Israrla projeye uygun bina yaptığını söyleyen Özkan, "Vicdanım rahat" dedi.
Yakınlarını kaybedenler ise ifadelerinde apartmandaki tadilattan ve epoksi yapıldığından haberleri olmadığını söyledi.
Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklardan Durak Kaya'nın tahliyesine, diğer sanıkların tutukluluğunun devamına karar verdi. Bir sonraki duruşma 19 Kasım tarihine ertelendi. (İzmir/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et