Yüzlerce kadın Esenyalı’da "Kız Kardeşimle El Ele Şenliği"nde buluştu

Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği Kız Kardeşimle El Ele Şenliğinde yüzlerce kadını yan yana getirdi, Sabancı Vakfı Hibe Programı tarafından desteklenen Kız Kardeşimle Güçlüyüm projesi sonunda yapılan şenlikte proje boyunca sanat faaliyetleri, Kız Kardeşimle Öğreniyorum başlığıyla düzenlenen çeşitli atölyeler, genç kadınlara özel tartışma ve drama grupları, oluşturulan tiyatro ve müzik gruplarının yanı sıra sanatçılar da yer aldı.

Derneğin son bir yıldır mahallede farklı yaş gruplarından kadınları yan yana getirdiği projeye katılan kadınlar sertifikalarını da pazar günü mahalledeki top sahasında yapılan şenlikte aldı. 15-19 yaş arası genç kadınların hazırladıkları tiyatro gösterisinin yanı sıra, ritim atölyesine katılan mahalleli kadınların kurduğu erbane korosu dikkat çekerken, alanda kurulan masalarda sağlık çalışanları mahallelilere koronavirüs aşısı hakkında bilgi verdi, dernek üyesi kadınların emekleriyle hazırlanan yiyecekler sunuldu, proje boyunca yapılan etkinliklerden fotoğraflar ve resim atölyesine katılan kadınların resimleri sergilendi. 

Kız Kardeşimle Güçlüyüm Projesi kapsamında Gülsuyu Gülensu Kadın Dayanışma Evi ile birlikte 1 yıl boyunca yüzlerce kadınla bir araya gelen kadınların heyecanına mahalleli de ortak oldu.

EŞİTLİK HAKKI İÇİN MÜCADELE

Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Adile Doğan, 8 yıl önce şenliğin yapıldığı bu alanda kadınların derneği kurma kararlılıklarını mahalleliye duyurduklarını hatırlatarak, 8 yıl boyunca derneğin yürüttüğü çalışmaları paylaştı. Son 1 yıldır yürüttükleri projeyi de anlatan Doğan “Pandemi koşullarına rağmen kız kardeşlerimize hak temelli eğitimler verdik, birlikte atölyeler düzenledik. Kötü yönetilmeye, eşitsizliğe, haksızlıklara, şiddete karşı yan yana gelerek, güven duygusunu arttırarak, dayanışmayı büyüterek, bütün zorluklara rağmen mücadelenin ne olduğunu göstererek bugün burada karşınızdayız” diyen Doğan, derneğin sadece 8 aylık süreçte 580 şiddet vakasına yanıt vermek durumunda kaldığını, yüzlerce kadının sığınma talep ettiğini, yüzlercesinin iş aramak için kendilerine başvurduğunu anlattı. İstanbul Sözleşmesi için verdikleri mücadelenin bu gerçeklere somut çözümler talep etme mücadelesi olduğunun altını çizen Doğan, “Eşitlik mücadelesi verirken hiçbir hakkımızı kaybettirmeye niyetimiz yok” diyerek sözleşmeyi uygulatmak için mücadeleye devam edeceklerini dile getirdi.  

"YAŞASIN KADIN DAYANIŞMASI"

Şenliğe katılan, Sanatçı Haluk Tolga İlhan ‘Grup Abdal’ grubu ile kadınlar için türküler söyledi. Daha sonra Esenyalı’nın yerel müzik grubu ‘Koma Seçkinler’ grubu sahne aldı. Şenliğin bitiminde Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği üyelerinin sahnede dillendirdikleri “Yaşasın Kadın Dayanışması” sloganına şenliğe katılan yüzlerce kadın eşlik etti.

"MAHALLE DE MEMLEKET DE BİZİM"

15-19 yaş arasındaki genç kadınlarla sürdürülen atölyenin yürütücüsü olan Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği Üyesi İlknur Haylaz, şiddet ve tacizin genç kadınların sorunlarının başında geldiğini, işsizlik ve gelecek korkusunun ise genç kadınları ülkeyi terk etme isteğine yönlendirdiğini aktardı. “Biz derneğimizde genç kadınlarla birlikte ülkemizi yaşanabilir bir yer yapabilmek için mücadele ediyoruz. Bu ülkeden gitmek yerine bu ülkede mücadele ederek yaşamı değiştireceğiz” diyen Haylaz, yürüttükleri atölye ile bu cesareti ortaya koyan genç kadınların sayısını artırdıklarını dile getirdi.

"İKİ ÇOCUĞUMU DA DERNEKTE BÜYÜTTÜM"

Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği kurucularından Gizem Çelik, derneğin 8 yıllık çalışmasını “büyük bir mücadele” olarak tanımladı. “Bu 8 yıl her birimize çok şey kattı. 2 kız çocuğu annesiyim, çocuklarım dernekte büyüdü, ilerde kızlarımın hangi haklara sahip olduklarını bilerek, korkmadan, bilinçli bir şekilde büyümelerini görecek olmam beni umutlandırıyor. Tüm kız kardeşlerime sesleniyorum. Gelin el ele verelim, el ele her zorluğun üstesinden geliriz” dedi.

İŞÇİ KADINLAR SAHNEDE: DİRENİRKEN DE DAYANIŞMAMIZ IŞIK OLSUN

Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği üyesi işçi kadınlar da şenlikte konuşma yaparak mahalleli kadınların pandemi sürecinde yaşadıkları işsizlik, güvencesizlik ve gelecek kaygısını ortaya koydu. Mahallenin bir işçi mahallesi olduğunu, işçi kadınların iş yerlerinde pandemi boyunca ölesiye çalıştırılırken, iş ücret artışına, toplu iş sözleşmeleri sürecine, sendikalaşmaya geldiğinde yok sayıldıklarını dile getiren işçiler “Biz yaz tatilinde bırakın köye gitmeyi, mahallenin bile dışına çıkamazken, alın terimizin karşılığını alamadığımız için çocuklarımızın yüzüne bakamazken, patronlar bize bu yılı kayıp yıl sayalım, zam istemeyin diyorlar. Pek çok fabrikada direniş var, hepsinde de kadınlar en önde. Alın terimizden emeğimizden vazgeçmeyelim. Direnirken de dayanışmanız ışık tutsun bize” dediler. (İstanbul/EVRENSEL)