"Eczacıların sorunları demokratik ve mücadeleci tutumla aşılabilir"
Demokrat Çağdaş Eczacılar Grubu, İstanbul Eczacılar Odası Başkan Adayı İmam Hüseyin Çelik; odaların mücadeleci tutumları oldukça eczacıların hak kayıplarının önlenebileceğini söyledi.
Fotoğraf: DHA
Metin TAŞKIRAN
İstanbul
İstanbul Eczacılar Odası Genel Kurulu 18-19 Eylül tarihinde. Seçimler 19 Eylül Pazar günü Nişantaşı Nuri Akın Anadolu lisesinde yapılacak. Demokrat Çağdaş Eczacılar Grubu, İstanbul Eczacılar Odası Başkan Adayı İmam Hüseyin Çelik ile İstanbul’daki eczacıların yaşadıkları sorunları ve bu sorunlara çözüm önerilerini konuştuk.
Sorunların aşılması için mücadele edilmesi gerektiğini vurgulayan Çelik, mücadele araçlarından en önemlisinin de meslek örgütleri olduğunu, odaların mücadeleci tutumları oldukça eczacıların hak kayıplarının önlenebileceğine değindi.
"DEVLET KENDİ ÜZERİNDEKİ SAĞLIK YÜKÜNÜ YURTTAŞA YÜKLÜYOR"
Geçtiğimiz haftalarda yayımlanan Sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma Kararnamesi ile birçok ilaç Sosyal Güvenlik Kurumunun geri ödeme listesinden çıkarılmıştı. Böylece yaygın kullanılan ağrı kesici ve kas gevşetici kremler, ağız ve boğaz spreyleri, bebeklerde diş çıkarırken kullanılan ağrıyı gideren jeller geri ödeme listesinden çıkarılarak ücretli hale getirilmiş oldu. Demokrat Çağdaş Eczacılar grubu, İstanbul Eczacılar Odası Başkan Adayı İmam Hüseyin Çelik, sadece belirli ilaçların ödeme listesinden çıkarılmadığını aynı zamanda ilaç adetlerine de sınırlandırma getirildiğini aktardı. Tüm bu uygulamaların yeni karşılaşılan bir şey olmadığını söyleyen Çelik, “Bu genel olarak sağlık politikasının sonucu, devlet, ilaç ücretlerini karşılaması gerekirken bunu yurttaşın cebinden alıyor. Devlet kendi üzerindeki sağlık yükünü alıp yurttaşa yüklüyor. Böylece ne olacak, yurttaşların alım gücü düştüğünden eczacı bu ilaçları borca verecek.” diye konuştu.
"İŞSİZ ECZACILAR ORDUSU YARATILIYOR"
İlaç ücretlerine getirilen zamların ve geri ödeme listesinden çıkarılmasının çoğu zaman eczacıları yurttaşlarla karşı karşıya getirdiğini vurgulayan Çelik; “Birçok kişi 1 ay önce ücretsiz aldığı ilacın 1 ay sonra ücretli olmasına tepkiyi eczacıya yöneltiyor. Ancak eczacıların tek derdi bu da değil, eczacıların raflarında bulunan ilaçlar market raflarına taşınmak isteniyor böylece eczaneler ciro kaybı yaşıyor ve yavaş yavaş da bu uygulama hayata geçiriliyor” dedi.
Ayrıca eczacılık fakültesinin sayısının arttırılarak mezun olan öğrenci sayısının arttığını böylece eczacılardan işsizlik ordusu yaratıldığını söyleyen Çelik şunları söyledi; “Bu işsizlik ordusu bir süre sonra marketlerde çalışmak zorunda kalacak çünkü devletin bu insanlara iş bulma gibi bir derdi yok, halihazırda var olan eczacı sayısı da neredeyse 15 yıl yetecek düzeyde. Reyon eczacılığı diye tabir edebileceğimiz bir şey ortaya çıkacak, mezun eczacı enflasyonu oluşturarak reyon eczaneler kurulacak.”
"ANCAK MÜCADELE HAK KAYIPLARINI ÖNLER"
Firmaların ilaç fiyatlarının düşeceğini eczacıların haberi dışında önceden görüp ilaç üretmeme kararı aldığını, böylesi durumlarda da eczanelerin hastalara ilaç yetiştirme kaygısıyla stoklarını artırdığını söyleyen Çelik, “Firması elindeki ilaçları satınca ilaç fiyatlarını aşağı çekiyor, eczacı da yüksek fiyattan aldığı ilacı daha düşük fiyata satmak dururumda kalıyor ve zarar ediyor” diye konuştu.
Sorunların aşılması için mücadele edilmesi gerektiğini vurgulayan Çelik şu ifadeleri kullandı; “Mücadele araçlarının en önemlisi de meslek örgütleri, odaların mücadeleci tutumları oldukça eczacıların hak kayıpları önlenebilir. Bu sebeple biz Demokrat Çağdaş Eczacılar Grubu olarak İstanbul Eczacı Odası yönetimine aday liste çıkardık. Türkiye’deki sağlık politikalarında eczacıların da müdahalesi olması ve eczacıların haklarının korunması için daha ileriden bir mücadele perspektifiyle aday olma ihtiyacı hissettik” dedi.
"EKONOMİK KAYBIMIZ VE MESLEKİ HAKLARIMIZ İÇİN MÜCADELE EDECEĞİZ"
Eczacıların yaşadıkları rutin sorunlara çeşitli çözüm önerileri sunan ve meslek haklarının iyileştirilmesi için de mücadele edeceklerini söyleyen Çelik, “Bölge temsilciliklerini göstermelik bir seçimle atamayacak, demokratik esaslara uygun olarak gerçekleştireceğiz, halihazırda var olan eczacılar ve eczacılık öğrencilerinin katılacağı meclisler kuracak mesleki sorunların konuşulması ve çözümünde adımlar atacağız” ifadelerini kullanarak İstanbul Eczacı Odası işleyişinde demokratik yapının korunması ve güçlendirilmesine ilişkin önerilerini saydı.
Medula sisteminin onaylayıp SGK’nin onaylamadığı ilaçlar için SGK rapor onay sistemi, nöbet gecelerinde reçete hizmet bedellerine yüzde 50 zam ve güncel ilaç fiyat kararnamesinin günümüz koşullarına göre güncellenmesi gibi ekonomik iyileştirme ve hakların korunması taleplerini de sayan Çelik şunları söyledi; “Yeni mezunlarla birlikte istihdam sorunu için ilacın üretildiği ve kullanıldığı her alanda eczacı zorunluluğu, eczacıların güvenli gelecek kaygılarını gözeterek emeklilik haklarının iyileştirilmesi için sanayiciden zam oranında kesilecek emeklilik payı gibi taleplerle meslek haklarımızın korunması için mesleki mücadelemizi sürdüreceğiz.”
"LİSTELERİMİZDEKİ İSİMLER TEHDİT EDİLDİ"
Adaylık süreçlerinde talepleri ve mücadeleci tutumlarının sebebiyle listelerindeki isimlerin, karşı liste tarafından tehdit edildiğini aktaran Çelik, “Biz kazandığımızda göreceksiniz gibi ifadeler kullanılıyor, demokratik ve mücadeleci bir meslek odası için çabalamaya devam edeceğiz” dedi. Çelik son olarak da küresel ısınma, pandemi, sel ve yangın gibi toplum sağlığını tehdit eden sonuçlarla, doğayı ve insanı gözeten mücadelenin bir parçası olacaklarını vurguladı.”
