Duygu Delen davası | Sanık Mehmet Kaplan heyete küfür etti, kapıyı yumrukladı
Duygu Delen'in ölümüne ilişkin açılan davanın 5. duruşmasında sanık Mehmet Kaplan, heyete küfür edip kapıyı yumrukladı. Kaplan'ın tutukluluğunun devamına karar verildi, dava 2 Aralık'a ertelendi.
Fotoğraf: Evrensel
Berfin TÜRKMEN
Antep
Antep'te 5 katlı apartmanın 4'üncü katından düşerek şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden 17 yaşındaki Duygu Delen'in ölümüne dair tutuklanıp hakkında "kasten öldürme", "cinsel istismar", "yağma" ve "hakaret" suçlarından dava açılan Mehmet Kaplan'ın (20) yargılanmasına devam edildi.
Davanın beşinci duruşmasında sanık Kaplan'ın tutukluluğunun devamına hükmedildi, dava 2 Aralık'a ertelendi. Kararın açıklanmasının ardından Mehmet Kaplan heyete küfür edip kapıya yumruk attı.
Duruşma öncesi adliye önünde basın açıklaması yapan Gaziantep Demokratik Kadın Platformu, "Erkek şiddetine caydırıcı cezalar düzenleyen bir hukuk devleti istiyoruz" dedi.
"TUTUKLANMA KARARINA NEDEN OLAN KOŞULLARDA DEĞİŞİKLİK YOK"
Duruşmada ilk sözü alan Delen ailesinin avukatlarından Mehmet Balcı, bir önceki duruşmada sanığın tahliyesine karar verilmesinin güvensizlik duygusu oluşturduğunu söyledi. İtirazları üzerine sanık yeniden tutuklandığını aktaran Balcı, sanığın tutuklanmasına neden olan koşullarda hiçbir değişiklik olmadığını belirtip tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedidi.
Salonda Ankara Barosu Kadın Hakları Merkezi adına gelen Avukat Bilge Girgin, "Amacımız tüm Türkiye’de kadın cinayetlerinin önüne geçebilmek. Bundan dolayı mahkemeye katılma talebimiz var" diyerek heyete dilekçe sundu.
SANIK KAPLAN, TAHLİYE TALEP ETTİ
Duruşmaya SEGBİS ile katılan Mehmet Kaplan, "Bugün Duygu burada olsaydı en çok o benim için adaleti isterdi. 15 aydır yargılanıyorum. Savunma yapacakken sözümü kesiyorsunuz, konuşmama izin vermiyorsunuz. Tahliyemi talep ediyorum" diye konuştu.
Kaplan’ın avukatlarından Enes Akbulut, yapılan eylem ve basın açıklamalarının kamuoyunu yanlış yönlendirdiğini savunup davanın etkilendiğini söyledi. Cinayet kanıtının olmadığını öne süren Akbulut sanığın tahliyesini talep etti.
HEYETE KÜFÜR ETTİ, KAPIYI YUMRUKLADI
Mahkeme adli tıp raporu henüz gelmediği için davayı 2 Aralık 2021’e erteledi. Mevcut delillerden dolayı sanık Mehmet Kaplan’ın tutukluluğunun devamına karar verdi. Kararın açıklanmasının ardından Mehmet Kaplan heyete küfür etti, alkışladı ve kapıya yumruk attı.
Duruşmada Mahkeme Başkanı tarafından sanığın avukatları dışında herkesin sözünün sık sık kesilmesi dikkat çekti.
"DELİLLER CİNAYET İŞLENDİĞİNİ GÖSTERİYOR, KAPLAN CEZA ALACAK"
Duruşmayı değerlendiren Delen ailesinin avukatlarından Ömer Faruk Akan, sanık ve müdafilerin genel olarak soruşturma esnasında Hakan Kar'ın raporu ile ilgili beyanda bulunduğunu dile getirdi.
Hakan Kar'ın yazdığı raporun dosyadaki en tarafsız ve bilimsel rapor olduğunu belirten Akan, raporun bertaraf edilmeye çalışıldığını söyledi.
Akan, "Bugünkü duruşmadaki heyet zaten geçici bir heyetti. Dosya zaten çok kısa bir zaman önce adli tıpa gönderildi, onun dönüşü bekleniyordu. Bugün yeni bir gün verileceği belliydi. Tutukluluk halinin devam kararı doğru bir karardı çünkü 11. Ağır Cezanın kararından beri dosyada bir değişiklik olmadı yeni bir delil eklenmedi. Mevcut delillerin tamamı cinayet işlendiğini gösteriyor” ifadelerini kullandı.
Duruşma esnasında sanığın avukatlarının basın açıklamalarına yönelik ifadeleriyle ilgili konuşan Akan, “Hem sanık hem sanık savunmanları bizim basın açıklaması yapmamıza karşı beyanda bulundular. Bu doğru bir yaklaşım değil. Duruşma sonrası sanığın heyete karşı tavrı da tutanağa geçirilmeliydi ama heyet bunu yapmadı. Biz netice itibarıyla ceza alacağını düşünüyoruz" dedi.
DURUŞMA ÖNCESİ AÇIKLAMA
Duruşma öncesi yapılan basın açıklamasınında konulan Avukat Dilan Aydın, "Kadınlar şüpheli şekilde bir yerlerden düşerken; ne hikmettir ki babalarının, kocalarının, abilerinin silahlarıyla şüpheli şekilde kendilerini öldürürken, trans bireyler şüpheli şekilde evlerinde ya da yol kenarlarında ölü bulunurken, erkek şiddeti şüpheye yer bırakmayacak ölçüde artıyor ve hayatlarımızı bizden çalmaya devam ediyor" dedi.
MAHKEME ADLİ TIPIN KARARINA RAĞMEN EV HAPSİ VERMİŞTİ
Adli tıp kurumunun dava dosyasına sunduğu raporda Duygu Delen’in düşerken bilincinin kapalı olduğunu aktardığını hatırlayan Aydın, “Buna rağmen Sanık Mehmet Kaplan’ı ev hapsi ile ödüllendiren 'yüce mahkeme', Mehmet Kaplan’ın tutukluluğu için yeterli şüpheyi bulamadı" dedi.
Mahkemenin kadınlara "Yani Duygu’nun bilinci kapalı olabilir ancak yine de bilinci kapalı halde kendisini balkondan atmış olabilir" dediğini söyleyen Aydın, şöyle devam etti:
“Mahkeme, 'Şehrin varlıklı, önde gelen yatırımcı ailelerinden birinin oğlu olan sanığın hareket özgürlüğünü 17 yaşındaki Duygu’nun yaşam hakkından daha değerli görüyorum' dedi. 'Tıpkı Sanık Mehmet Kaplan’ın ehliyetsiz ve alkollü şekilde araba sürerken çarpıp öldürdüğü bir başka kadının, Zeynep Berna Atay’ın yaşam hakkından daha değerli gördüğüm gibi' dedi."
“TUTUKLAMA KARARINI KAMUOYU BASKISI SEBEBİYLE VERDİ”
Adli tıp raporunda, Duygu Delen'in Mehmet Kaplan tarafından nitelikli cinsel istismara ve ağır fiziksel şiddete maruz bırakıldığının tespit edildiğini ifade eden Aydın, “Zaten sanığın da bu yönde ikrarı olmasına rağmen mahkeme tutuklu yargılama kararını bu sebepten değil, itirazlar ve kamuoyu baskısı sebebiyle verdi. Devleti, yargısı, polisi, bakanı artık gizlemeye ihtiyaç duyulmayacak şekilde bunu söylüyor bize: 'Bir erkek seni öldürebilir ve ben onu serbest bırakabilirim. Ben onu etkili şekilde cezalandırmak istemeyebilirim.' 28 temmuz 2021 tarihinde yine Antep’te Damla Aycan’ın uzun namlulu silahla yaşamını kaybettiği olayda baş şüpheli koca Mehmet Aycan’ı serbest bırakırken de aynısını söyledi bize" dedi.
Aydın, son olarak “Artık yeter. Bir artık ayrıcalıklı faillerin kayırılmadan yargılandığı, şiddet suçlarının cezasız bırakılmadığı, yaşam hakkımızın çalışma hakkımızın, huzurlu bir ailede ve toplumda var olma hakkımızın devletin sistemli politikalarıyla elimizden alınmadığı bir düzen istiyoruz. Bir artık erkek şiddetine karşı caydırıcı cezalar düzenleyen bir hukuk devleti istiyoruz" çağrısında bulundu.