Atanmayan Hemşire Resul Bafeyi: Özel sektörde hemşirelik inşaatta çalışmaktan beter
Hemşirelik yapmak için atama bekleyen Resul Bafeyi atanmadığı için inşaatlarda çalıştığını belirterek; "Özel sektörde hemşirelik inşaatta çalışmaktan beter" diyor
Fotoğraf: Resul Bafeyi'nin kişisel arşivi
Hasan Metin TAŞKIRAN
İstanbul
Üniversite’de geçinmek için kendi kampüsünde inşaatlarda çalışan Resul Bafeyi, hemşirelik yapmak için atama bekliyor, atanamadığı için ise inşaatlarda çalışmaya devam ediyor. Bafeyi, özel sektörde, hemşirelerin günde 12 saat çalıştırılıp asgari ücret aldığını belirterek özel sektörde hemşireliğin inşaattan beter olduğunu söylüyor
“Sizce ben inşaatta çırak olarak kazandığım üniversiteyi, bitirdikten sonra tekrar çırak olarak işe başlamış mıyımdır?” Bu sözler atanamamış bir hemşire olan Resul Bafeyi’ye ait, son zamanlarda bu kalıpta cümlelerin Twitter üzerinde başkaca üyeler tarafından da kullanıldığına denk gelmişsinizdir. Kullanıcıların yaşadıkları komik ya da enteresan olayları “yapmış mıyımdır?” kalıbıyla takipçileriyle paylaştığı bir akım adeta. Resul Bafeyi de bu kullanıcılardan birisi ama onunki tek başına komik değil, Türkiye’de ki birçok gencin karşılaştığı trajikomik bir durum.
‘ÜNİVERSİTEYİ KAZANMADAN ÖNCE DE İNŞAATTAYDIM ŞİMDİ DE’
Bu tweet vesilesi ile Resul ile sohbet ediyoruz, Pamukkale Üniversitesinden Hemşirelik Bölümü mezunu olan Resul 1.5 yıldır atanamıyor, o da geçimini yıllardır yaptığı inşaat işinden sağlıyor. Şırnak’ta büyüyen Resul lise yıllarında başlamış çalışmaya, yaz tatillerini inşaatlarda geçirdiğini belirten Resul, “Üniversite tercihimi yaparken de ustadan izin alıp inşaatta yapmıştım, kazandığımı öğrendiğimde de inşaattaydım” sözleriyle, başlıyor hikayesini anlatmaya.
ÖĞRENCİLİK YILLARI ÇALIŞARAK GEÇİYOR
Ailesiyle yıllarca mevsimlik tarım işçiliği yapmışlar aslında; Karadeniz’de fındık, Ege Bölgesi’nde üzüm toplarlarmış ama bir ara ücretlerini alamayınca tövbe etmişler bu işe sonrasında da Resul’ün dediği şey, “Hayatım inşaatlarda geçti ayrılamıyoruz birbirimizden” oluyor. Türkiye’de birçok öğrenci aldığı burs yeterli olmadığı için çalışmak durumunda Resul de üniversite yıllarında da çalışmak zorunda kalan öğrencilerden biri. Çoğu öğrenci gibi garson olmak yerine daha fazla ücret kazanabileceği ağır iş olan inşaatlarda çalışmayı tercih eden Resul bir süre eğitim gördüğü kampüste, Diş Fakültesi inşaatında dahi çalışmış. Türkiye’de farklı sektörlerde çalışmak zorunda kalan birçok üniversite öğrencisi gibi o da çoğu zaman sigortasız ve güvencesiz koşullarda çalışmak zorunda kalmış. Kaldığı yurt da okula uzak olunca ev tutmak zorunda kalıyor. Barınmadan eğitim masraflarına harcamalar da artınca Resul de okurken çalışanlar kervanında yerini alıyor.
ATAMA BEKLERKEN İNŞAATLARDA ÇALIŞIYOR
Resul, inşaatlarda çalışırken sigortayı çok dert etmemiş başta, nasıl olsa devlet memuru olacağım gözüyle bakıyormuş ancak mezuniyetin ardından beklentilerle yaşadıkları bambaşka. “Mezun olduktan sonra 1.5 yıl geçti hâlâ atanamadım, herkes sen hemşiresin pandemi var nasıl atanamadın diyor ama bilmiyorlar ki bu kadar zamanda atama yapılmadığını, öyle bekliyoruz” diye anlatıyor durumunu. Özel sektörde ise koşullar çok kötü, hemşirelerin günde 12 saat çalıştırılıp asgari ücret aldığını söyleyen Resul “Baktım inşaatta daha çok kazanıyorum, girmedim özel sektöre atama beklerken çalışayım dedim” diyor. Üniversite mezunu olduğu için çalışırken iş arkadaşlarının ona olan tavrını soruyorum cevap ise Türkiye’de geleceksizlikle boğuşan gençlerin yansıması oluyor adeta, “Sadece ben okullu değilim ki yadırganmış durumda, bizim ekip komple üniversiteli zaten mimar, hemşire, mühendis hepsinden var, üniversite okumayanı işe almıyoruz.” Denizli’deki öğrenci evini dağıttıktan sonra inşaat işleri alan bir arkadaşının elemanlar için tuttuğu evde kalmaya başlayan Resul atanamayan bir hemşire olarak başladığı yerde, inşaatlarda çalışmaya devam ediyor.
KÜRTÇE VİDEO İÇERİKLER ÜRETİYOR
Sosyal medyayı aktif kullanan Resul hesaplarından Kürtçe video içerikleri de üretiyor, kendince mizah yaparak insanları güldürmeye çalıştığını söylen Resul, bu işi profesyonelce yapma niyetinde ama bunun için düzenli gelir, gelir için de atanmayı bekliyor. Neden sadece Kürtçe çekimler yaptığını sorduğumda ise niyetini şöyle açıklıyor, “Bizim oralarda annelerimiz ninelerimiz Türkçeyi iyi anlayamaz, ne zaman akşamları televizyonda bir şeye tepki versek hemen sorarlar ‘Ne dedi’ diye. Ben de başta bu büyüklerimizden yola çıkarak dili korumak için ve daha özgün olabildiğim için tercih ediyorum.”