3 Ekim 2021 01:12

İkitelli’de yıkılan okulun velileri: 3 yıldır perişan olduk okul beklemekten!

Tahsin Banguoğlu İlkokulu 2019 yılında gerçekleşen depremde hasar görmüştü. Üç yıldır ilçe sınırlarındaki farklı okullarda çocuklarını okutmak zorunda kalan velilerle bu süreci konuştuk.

İkitelli’de yıkılan okulun velileri: 3 yıldır perişan olduk  okul beklemekten!

Arşiv | Fotoğraf: MA

Neslihan KAR
İstanbul

2019 yılında Marmara denizinde gerçekleşen depremde çok sayıda kamu binası hasar gördü. Küçükçekmece Mehmet Akif mahallesinde bulunan Tahsin Banguoğlu İlkokulu da hasar gören binalardan biriydi. Kaymakamlık ve MEB tarafından onarılması ön görülen okul velilerin itirazları sonrasında yıkılıp yeniden yapılması için 2020 yılında karara bağlandı. Üç yıldır ilçe sınırlarındaki farklı okullarda çocuklarını okutmak zorunda kalan velilerle bu süreci konuştuk.

ÇOCUKLARIN GÜVENLİĞİ İÇİN SERVİSLERDE HOSTES İSTİYORUZ

Sınıf annesi olan Ayşe bu süreçte kendisinin ve çocuğunun nasıl zorluklarla karşılaştığını şöyle anlattı: “Deprem olduğunda benim oğlum ana okuluna gidiyordu. Okul hasarlı olunca okula göndermedik çocuklarımızı. Bir hafta sonra mahallemizde bulunan Münis Faik Ozansoy İlkokuluna gittiler çocuklar. Sonrasında ‘onarılsın’ dediler. Biz veliler kabul etmedik, imza topladık. Yıkılıp yeniden yapılması kararı alınana kadar uzun bir süreç geçti. 2020 yılında karar çıkabildi. Şu ana kadar sadece kaba inşaatını yaptılar. İki yıldır ilçe sınırlarında değiştirdiğimiz bu üçüncü okul.  MEB ve belediyenin birlikte çözdükleri ücretsiz servisler ile gidiyoruz. Çocuklarımızı gönderdikleri okul mahallemize çok uzak, ulaşım sıkıntılı. Özellikle servis meselesinde veliler çok gergin, çocuklar mağdur durumda. Çocuklar küçük olduğu için hakim olmak çok zor oluyor. Servislerde hostesler yok. Biz veliler her gün gönüllü veli ayarlayarak servislerde çocuklarımızın güvenliğini almaya çalışıyoruz. Günü uygun olan veli bulabilmek için çok zorlanıyoruz. Velilerimizin birden fazla öğrencisi var ve farklı okullara gidiyorlar. Farklı okullarda okudukları için giriş çıkış saatleri birbirine yakın. Veliler hangisine gideceğini şaşırıyorlar. Bir an önce mahallemizdeki okulun yapılması gerekiyor.”

Ayşe çocuklarının pandemiden dolayı evde uzun süre geçirmiş olmalarının olumsuz etkileri de paylaşıyor: “Bu çocuklar iki yıldır zaten pandemiden dolayı okulda eğitim alamadılar. Okul ortamıyla uyum sağlayamıyorlar şimdi. İki yıl okul görmedikleri için bu sene okulda koşturuyorlar. Fevri davranıyorlar. Veliler çocukların uyum sürecini o kadar ağır atlatıyorlar ki, serviste, bekleme alanında, okulda çocuklarımız Allah’a emanet yaşıyorlar.”

HER YIL FARKLI OKUL, SABİT SERVİS YOK

Uzun yıllardır Mehmet Akif mahallesinde yaşayan Saniye üç çocuğunu da Tahsin Banguoğlu ilkokuluna göndermiş. Üç çocuklu olmanın zorluklarından dolayı mahallede yakın okulun olmasının hayatını nasıl kolaylaştırdığından bahseden Saniye şimdi en küçük oğlunu uzakta bir okula göndermenin zorluklarını yaşıyor: “Dün çocuğumun burnu kanamış gidemedim okula. Çocuklarımız küçük, hastalandığında mahalleden okula gitmek çok zor. Hem uzak hem de ulaşım çok zor. Taksi 50 TL tutuyor. Üç yıldır yanı başımızdaki okula değil ilçenin sınırları içinde başka mahallelerdeki okullara göndermek zorunda kalıyoruz çocuklarımızı. Her yıl başka bir okula gidiyorlar. Çocuklarımızın dengesini bozdular. Pandemide de zaten 2 yıldır eğitim alamadılar. Okula gidebildikleri zamanlarda da en çok servis sorunu yaşadık. Değişik değişik servisler geliyor. Sabit bir servisimiz yok. Okulumuz çok uzak gidip gelirken çocuklarımız da biz de çok zorlanıyoruz.” Saniye gibi dar gelirli veliler için okulun mahallede olmaması hayatlarını hem maddi açıdan hem de manevi açıdan zorluyor.

ÇOCUĞUMUN BİRİNİ EVDE KİLİTLEMEK ZORUNDA KALIYORUM

Hatice ikinci sınıfa giden çocuğunu okula gönderebilmek için küçük çocuğunu evde kapıyı üzerine kilitlemek zorunda kalıyor. “Benim çocuğum ikinci sınıf öğrencisi. İki tane servis vermişler ikinci sınıfı öğrencileri için. Servislerde hostesler yok. Biz veliler gönüllü olarak gidiyoruz servislerde. Her velinin başkaca sorumlulukları olduğu için çözüm üretemiyoruz. Bir servise veli buluyorsak diğerine bulamıyoruz. Her velinin birden fazla çocuğu var. Serviste gitse evdeki çocuklar ne olacak. Herkes çocuğunu gönüllü velinin olduğu servise bindirmeye çalışıyor. Çocuklarımız serviste üçer kişi oturuyorlar. Çocuğumun birini evde kilitleyip diğerini servis noktasına götürmek zorunda kalıyorum. Bazen servis geç geliyor. Çocukları servise yetiştiremediğimiz zamanlar da oluyor. O zamanlar çocuğu okula götürmek istesek nasıl geleceğiz diye götürmekten vazgeçiyoruz. Gitsek geri gelmesi de sorun. Kanuni Sultan Süleyman hastanesinin arkasında otobüs minibüs de geçmiyor. Taksi tutmaya çalışsak, zaten dar gelirli insanlarız. Nasıl karşılayalım. Karşılayabilecek durumumuz olsa çocuğumuza da kendimize de bu eziyeti yaşatmayız. Önümüz kış, karı var yağmuru var bunun bir de koronası var. Servis noktalarında beklediğimiz dakikalarda çocuklarla karda soğukta ya da iç içe bekleyeceğiz. Servislerde kucak kucağa oturan çocuklar koronadan hastalanacaklar.”

“Neredeyse 1 saate yakın servis duraklarında bekliyoruz” diyen Hatice “Neredeyse 3 yıl oldu ama okulumuz hala yapılmadı, çok mağduruz. Burnumuzun dibinde okulumuz var. Biz ortalıkta neden perişan olalım. Çocuklarımız neden perişan olsun. Bir an önce okulumuzu yapsınlar.  Kimsenin bunu bize yapmaya hakkı yok. Onların evlatları varsa bizlerin de evlatları var. Çocuğumuz okulda hastalansa çocuğumuzu almaya gidemiyoruz” diyor.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Yasak çuvala sığmıyor

Yasak çuvala sığmıyor

KAMUAR’ın hesaplamalarına göre son bir yılda meyve fiyatları yüzde 154.5, sebze fiyatları yüzde 116.5, gıda fiyatları ortalama yüzde 70 arttı. Hane halkının bir yıl sonrası için enflasyon beklentisi yüzde 59’u, işçilerinki ise yüzde 62’yi aştı. Emekçiler için bıçak kemikte! Yasak, tutuklama, işten atma tehdidi işçilerin harekete geçmesini durduramıyor.

Has Çuval 37 ülkeye ihracat yapıyor.

İstanbul Sanayi Odası nın ikinci en büyük 500 listesinde.

Has Çuval'ın iki fabrikasında 600 işçi fiili greve katıldı

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Erdoğan: Dünya bir imtihan yeridir, ekonomik zorluklar gelip geçer.

Evrensel'i Takip Et